Danıştay 5. Daire 2022/14820 Esas 2022/10465 Karar
Karar Dilini Çevir:
Danıştay
Dairesi: 5. Daire
Esas No: 2022/14820
Karar No: 2022/10465
Karar Tarihi: 21.12.2022




T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/14820
Karar No : 2022/10465
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : .. Bakanlığı / ANKARA
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davalı idare bünyesinde görev yapmakta iken 701 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yapılan başvurunun reddine dair … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; davacı tarafından kamu görevinden çıkarılması işlemine karşı 27/07/2018 tarihinde Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonuna itiraz başvurusunda bulunulduğu, başvuru esnasında davacının adresinin tebliğ tarihinde ve halihazırda davacının Mernis adresi olan "… Mah. …Sok. No:… …Apartmanı Bandırma/BALIKESİR" olarak belirtildiği, anılan Komisyon tarafından hakkında tesis edilen … tarih ve … sayılı kararın belirtilen adrese tebligata çıkarıldığı ve davacıyla birlikte aynı konutta oturduğunu beyan eden ehil ve reşit eşi …… tarafından davacının çarşıda olduğu belirtilerek 12/10/2020 tarihinde imza karşılığı usulüne uygun olarak tebliğ alındığı, bu kararın tebliği üzerine davacı tarafından en geç 11/12/2020 tarihine kadar dava açılması gerekirken, bu süre geçirildikten sonra 14/01/2022 tarihinde dava açıldığı, bu durumda, davacının gösterdiği adrese yapılan tebligatın usule uygun olduğu, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7. maddesinde belirtilen altmış günlük dava açma süresi geçirildikten sonra açılan davanın süresinde olmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek bir neden bulunmadığı belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu tarafından verilen kararın 12/10/2020 tarihinde davacının eşine posta yoluyla tebliğ edildiği, tebliğ tarihinde davacı ve eşinin 17/06/2020 tarihinde açılan boşanma davası nedeniyle ayrı yaşadıkları, tebligatın davacıya bildirilmediği, davacının Komisyon kararından haberdar olmadığı, davanın esasına girilmesi gerekirken süre aşımı nedeniyle reddedilmesinin hukuka aykırı olduğu, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı, davalı idare bünyesinde görev yapmakta iken, 701 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılmıştır. Göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvuru, Komisyonun … tarihli ve …sayılı işlemi ile reddedilmiştir.
Bunun üzerine, anılan işlemin iptali istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun "Bilinen adreste tebligat" başlıklı 10. maddesinin 1. fıkrasında, "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartıyla her yerde tebligat yapılması caizdir." hükmüne; aynı maddenin 2. fıkrasında ise, ''Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.'' hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanun'un "Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina" başlıklı 21. maddesinin 2. fıkrasında ise, "Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır." hükmüne yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Dava açma süresi" başlıklı 7. maddesinde, "1. Dava açma süresi, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış ... gündür. 2. Bu süreler; a) İdari uyuşmazlıklarda; yazılı bildirimin yapıldığı, ... tarihi izleyen günden başlar..." kuralı yer almıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen Kanun hükümlerinin değerlendirilmesinden, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak, öncelikle muhatabın bilinen (dilekçesinde bildirdiği) adresine tebligat yapılması gerektiği; bu adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi veya başka bir adresi olması arasında fark bulunmadığı, her iki adresin de Tebligat Kanunu'nun 10/1. maddesi kapsamında bilinen adres olarak kabul edilmesi gerektiği; bu tebligatın yapılamayarak iade edilmesi halinde, ikinci tebligatın muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine (Mernis adresine) Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre yapılması gerektiği anlaşılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; davalı idare bünyesinde görev yapmakta iken 701 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yapılan başvurunun … tarihli ve … sayılı dava konusu işlemle reddedildiği, anılan işlemin taahhütlü posta yoluyla davacının Mernis adresi olan "… …Sok. No:… …Apartmanı Bandırma/BALIKESİR" adresine gönderildiği ve 12/10/2020 tarihinde "Muhatabın belirtilen adresinde bulunan …'e ismen soruldu. Muhatabın geçici olarak çarşıda olduğunu beyan etmesi sebebiyle muhattap ile birlikte aynı konutta ve sürekli ikamet ettiğini beyan eden görünüşe göre ehliyetli ve reşit olan …'e tebliğ edilmiştir." şerhi yazılmak suretiyle tebliğ edildiği, davacı tarafından ise 21/12/2021 tarihinde davalı idareye başvurularak, kendisine herhangi bir tebligat yapılmadığı, hakkında karar verildiğinin Komisyonun internet sitesinden öğrenildiği belirtilip Komisyon kararının kendisine gönderilmesinin istenildiği, davalı idarenin … tarih ve …sayılı yazısı ile Komisyon kararının eşine tebliğ edildiğine ilişkin tebliğ belgesinin davacıya yazı ekinde gönderilmesi üzerine 14/01/2022 tarihinde OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonunca verilen ret kararının iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı, İdare Mahkemesince, davacı tarafından Komisyon kararının tebliğ edildiği 12/10/2020 tarihinden itibaren 60 günlük süre içerisinde, en geç 11/12/2020 tarihine kadar dava açılması gerekirken, bu süre geçirildikten sonra 14/01/2022 tarihinde açılan davanın süresinde olmadığı gerekçesiyle davanın süre aşımı yönünden reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yapılan başvuruya ilişkin belge ve bilgilerin incelenmesinden; 27/07/2018 tarihli başvuru formunda davacı tarafından adresinin "…Mahallesi …Sokak No:… Keçiören-Ankara" olarak belirtildiği, davacı tarafından 17/08/2018 tarihinde Balıkesir Valiliği'ne adres değişikliği dilekçesi verilerek "… Mahallesi … Caddesi No:…Bandırma-Balıkesir" adresinin bildirildiği, davacının anılan adres değişikliği bildirimi haricinde dosyaya adres değişikliğine ilişkin farklı bir dilekçe sunmadığı, ancak başvuru formunun üzerine 25/09/2020 tarihi atılmak suretiyle ve kimin tarafından yazıldığı belli olmayan el yazısıyla "Yeni adres" başlığı altında "… Mah. …Sok. No:… …Ap. Bandırma/Balıkesir" adresinin belirtildiği, nitekim anılan adresin davacının o tarihteki Mernis adresi olduğu ve Komisyon kararının tebligatının da anılan adrese gönderildiği görülmüştür.
Buna göre, dava konusu OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu kararının, davacı tarafından 17/08/2018 tarihinde adres değişikliği dilekçesiyle bildirilen ve davacının bilinen en son adresi olan "…Mahallesi … Caddesi No:… Bandırma-Balıkesir" adresine, şayet anılan adreste tebligat yapılamaz ise, ikinci tebligatın davacının adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine (Mernis adresine) tebligata çıkartılması gerekirken, Komisyon kararının öncelikli olarak bilinen adrese değil, davacının adres kayıt sistemindeki adresine tebligata çıkarıldığı, davacının beyan ettiği adrese tebligat yapılmadığından dava konusu Komisyon kararının davacıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediği, dolayısıyla dava konusu işlemin davacı tarafından öğrenildiği 30/12/2021 tarihinden itibaren 60 günlük süre içerisinde açılan davanın süresinde olduğu sonucuna varılmıştır.
Diğer yandan, her ne kadar davacı tarafından, eşi ile boşanma davasının devam ettiği süreçte aynı konutta ikamet etmedikleri, dava konusu işlemin o tarihte ayrı yaşadıkları eşine tebliğ edilmesi nedeniyle tebligattan haberdar olmadığı iddia edilmekte ise de, davacının eşiyle ayrı yaşadığını belirttiği döneme ilişkin olarak adres değişikliğini bildirmediği anlaşıldığından, anılan iddiaya itibar edilmemiştir.
Buna göre, davanın süre aşımı yönünden reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdare Dava Dairesi kararında hukuki uyarlık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. Davanın süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesine gönderilmesine, 21/12/2022 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.