Danıştay 5. Daire 2021/933 Esas 2023/932 Karar
Karar Dilini Çevir:
Danıştay
Dairesi: 5. Daire
Esas No: 2021/933
Karar No: 2023/932
Karar Tarihi: 15.02.2023




T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/933
Karar No : 2023/932
TEMYİZ İSTEMİNDE BULUNAN: 1- (Davacı) : …

2- (Davalı) : … Bakanlığı / ANKARA
Vekili: Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek; uyuşmazlığın esası yönünden davacı, aleyhlerine hükmedilen yargılama gideri yönünden davalı idare tarafından bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Dava, davalı idare bünyesinde veri hazırlama ve kontrol işletmeni olarak görev yapmaktayken 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yapılan başvurunun reddine dair ... tarih ve ... sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararında; davacının FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanması amacıyla oluşturulduğu ve münhasıran bu suç örgütünün mensupları tarafından kullanılmakta olan bir ağ olduğu belirlenen ByLock iletişim sistemini kullandığının tespit edildiği, söz konusu tespiti mesnetsiz bırakacak somut herhangi bir bilgi ve belgenin dosyaya sunulmadığı, hakkındaki ceza yargılaması sonucunda davacının, "FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarınca kullanılan, kriptolu iletişim ağı bylocku adına kayıtlı ... numaralı hattı üzerinden 02/10/2014 tarihinden itibaren kullandığının tespit edildiği,sanığın 02/10/2014 ile 14/01/2015 tarihleri arasında Bylock programı tarafından kullanılan IP adreslerine 361 defa giriş yaptığının belirlendiği,İD numarasının “...“ olduğu,kullanıcı adının “...” olduğu, şifresinin “...” olduğu,...İD numaralı bylock tespit tutanağında ekli olan kişilerin sanığı bylock kayıtlarında Murat olarak kaydettiklerinin anlaşıldığı,CGNAT kayıtlarına göre bylock proğramına girilen baz istasyonlarının tespit edildiği, sanığın söz konusu programa hedef IP adresleri ile farklı günlerde birden çok giriş yaptığı bylocku etkin olarak kullandığı,hts kayıtlarının bylock baz istasyonu kayıtlarını doğruladığı,sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ve bu örgütün üyeleriyle organik bağ içerisinde olduğu, örgütün talimatı ile bylock isimli programı indirdiği, bu programı örgüt içi gizliliği sağlamak amacıyla haberleşmek için kullandığı, sanığın örgütün amaçları doğrultusunda, faaliyetlerde bulunduğu, tanık ...’ün alınan ifadesinde ... aynı sohbet grubundaydık. ...kod adlı kişi bize sohbete gelmekteydi. Daha sonra o kişinin adını ... olduğunu öğrendim. Daha sonra ...başka sohbet grubuna geçti, ...ın birebir bylock kullanıp kullanmadığını ve bank asyada hesabının olup olmadığını bilmiyorum. Biz kendisi ile bilgi işlem dairesi ile beraber çalışmamızdan ötürü bilirim. 2014 yılları başında beraber sohbet gurubuna gidiyorduk' şeklinde beyanda bulunduğu,sanığın terör örgütünün mahrem sözde Adliye yapılanmasında faaliyet yürüttüğü,örgütsel tabirle şakirtlik denen üye konumunda bulunduğu,yapılanma içerisinde öğrenci konumunda olduğu ve kendisinden üst konumda bulunan öğretmen konumundaki örgüt mensupları ile örgütsel gizliliği sağlayarak irtibat kurmak ve örgüt tarafından hazırlanan evlerde öğretmen konumundaki örgüt mensubu ile örgütsel sohbetler düzenlemek suretiyle örgüt ile iradi bağlarını,bu bağlara ilişkin kastını ve terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olduğunu ortaya koyduğu, sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ve bu örgütün üyeleriyle organik bağ içerisinde olduğu" gerekçesiyle silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği, davacının durumu değerlendirildiğinde ve aktarılan tespitler ile ceza yargılamasında elde edilen deliller birlikte dikkate alındığında davacının FETÖ/PDY terör örgütü ile en az irtibat derecesinde bağının olduğu sonucuna varıldığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine, vekalet ücreti yönünden ise, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca (Tarife'nin 22. maddesi de dikkate alınarak) ...-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; İdare Mahkemesi kararının uyuşmazlığın esası yönünden davanın reddine ilişkin kısmının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların kararın anılan kısmının kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca davacının istinaf başvurusunun REDDİNE, vekalet ücreti yönünden davalı idarenin istinaf isteminin KABULÜNE, Mahkeme kararının "......-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine..." ilişkin kısmının KALDIRILMASINA, kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ...-TL vekalet ücretinin kararın kesinleşmesinden sonra davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, "...davacının adli yardım talebi kabul edildiğinden davanın başında alınmayan söz konusu yargılama giderinin davacıdan tahsili amacıyla tahsil dairesine müzekkere yazılmasına..." şeklinde kurulan hükmün, 2577 sayılı Kanun'un 45. maddesinin 3. fıkrası gereğince, "...davacının adli yardım isteminin kabul edilmiş olması nedeniyle davanın başında alınmayan söz konusu yargılama giderinin davacıdan tahsili amacıyla kararın kesinleşmesinden sonra tahsil dairesine müzekkere yazılmasına..." şeklinde düzeltilmesine ve istinaf aşamasına ait yargılama giderlerinin istinaf edenlerin üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
1-Davacı tarafından; ByLock programı kullanıcısı olduğuna dair iddianın her türlü şüpheden uzak şekilde ispatlanamadığı, ByLock'un hukuka uygun bir delil olmadığı, hukuka aykırı delillerin dikkate alınamayacağı, dava konusu işlemde ve istinaf başvurusunun reddine ilişkin Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
2-Davalı idare tarafından; İstinaf aşamasında yapmış oldukları yargılama giderlerinin, istinaf başvurularının haklı görülmesine rağmen kendi üzerilerine bırakılmasının hukuka aykırı olduğu, kararın bu yönüyle bozulması gerektiği savunulmaktadır.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI :
1- Davacı tarafından, davalının temyiz talebine karşı savunma verilmemiştir.
2- Davalı idare tarafından, davacının temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ: ...
DÜŞÜNCESİ : Bölge İdare Mahkemesi kararının yargılama giderleri yönünden bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
UYUŞMAZLIĞIN ESASINA YÖNELİK DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMESİ:
Hukuki Değerlendirme:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın uyuşmazlığın esası yönünden davanın reddine ilişkin Mahkeme kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, davacının dilekçesinde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın anılan kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
YARGILAMA GİDERLERİ YÖNÜNDEN DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMESİ:
Maddi Olay:
Adalet Bakanlığı bünyesinde veri hazırlama ve kontrol işletmeni olarak görev yapan davacı, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki listede isminin yer alması nedeniyle kamu görevinden çıkarılmış, kamu görevine iade edilmesi talebiyle Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu'na yaptığı başvuru ... tarihli ve ... sayılı işlemle reddedilmiştir.
Bunun üzerine, anılan işlemin iptali istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.
... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı ile davanın reddine, vekalet ücreti yönünden ise, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca (Tarife'nin 22. maddesi de dikkate alınarak) ...-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine karar verilmiştir. Davacı tarafından uyuşmazlığın esası yönünden, davalı idare tarafından ise vekalet ücreti yönünden istinaf başvurusunda bulunulması üzerine ...Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; davacının istinaf başvurusunun reddine, vekalet ücretine ilişkin davalı idarenin istinaf isteminin kabulüne, Mahkeme kararının "......-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine..." ilişkin kısmının kaldırılmasına, kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ...-TL vekalet ücretinin kararın kesinleşmesinden sonra davacıdan alınarak davalıya ödenmesine ve istinaf aşamasına ait yargılama giderlerinin istinaf edenlerin üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından, anılan kararın idareleri aleyhine hükmedilen yargılama giderleri yönünden temyizen incelenerek bozulması istenilmiştir.
İlgili Mevzuat:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Kararlarda bulunacak hususlar" başlıklı 24. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde; kararlarda, yargılama giderleri ve hangi tarafa yükletildiğinin belirtileceği hüküm altına alınmış, aynı Kanun'un 31 maddesinin gönderme yaptığı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 326. maddesinde, "(1) Kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir. (2) Davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır."
düzenlemesine yer verilmiştir.
Hukuki Değerlendirme:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31 maddesinin gönderme yaptığı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 326. maddesinde, yargılama giderlerinin davada haksız çıkan tarafa yükletilmesi esası benimsenmiştir.
Bakılan davada, Bölge İdare Mahkemesince davacının istinaf başvurusunun reddine, davalı idarenin lehine eksik vekalet ücretine hükmedildiği iddiasıyla yaptığı istinaf başvurusunun ise kabulüne karar verildiğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 326. maddesi uyarınca istinaf yargılama giderlerinin tamamının istinaf aşamasında "aleyhine hüküm kurulan" davacı üzerinde bırakılması gerektiği halde, "davalı idarenin yaptığı istinaf yargılama giderinin davalı idare üzerinde bırakılması"nda, anılan madde ve hakkaniyet yönünden hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının uyuşmazlığın esası yönünden temyiz isteminin reddine, temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının esasa ilişkin kısmının ONANMASINA,
2. Davalı İdarenin, yargılama giderleri yönünden temyiz isteminin kabulüne, anılan kararın idare aleyhine hükmedilen yargılama giderlerine ilişkin kısmının BOZULMASINA,
3. Bozulan kısım yönünden yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesine gönderilmesine, 15/02/2023 tarihinde oybirliğiyle, kesin olarak karar verildi.