Danıştay 10. Daire 2018/613 Esas 2022/5261 Karar
Karar Dilini Çevir:
Danıştay
Dairesi: 10. Daire
Esas No: 2018/613
Karar No: 2022/5261
Karar Tarihi: 16.11.2022




T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2018/613
Karar No : 2022/5261
TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1- … 2- …
3- … 4- …
5- … 6- …
7- … 8- …
9- …
VEKİLİ : Av. …
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı / ANKARA
VEKİLİ : Av. …
İSTEMLERİN_KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının taraflarca aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
DAVANIN_KONUSU : Davacılar tarafından, yakınları ...'in Ümraniye E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda hükümlü olarak bulunmakta iken 25/01/2010 tarihinde rahatsızlanmasına ve 26/01/2010 tarihinde cezaevi doktoru tarafından göğüs hastalıkları polikliniğine sevk edilmesine rağmen hastaneye götürülmemesi nedeniyle 30/01/2010 tarihinde hayatını kaybettiğinden bahisle uğranıldığı ileri sürülen zararlara karşılık eşi ... için 40,00 TL (miktar artırımı sonucu 176.423,00 TL) çocukları ... için 20,00 TL (miktar artırımı sonucu 16.875,00 TL), ... için 20,00 TL (miktar artırımı sonucu 19.879,00 TL), ... için 20,00 TL (miktar artırımı sonucu 12.671,00 TL) destekten yoksun kalma tazminatı, eşi ... için 50.000,00 TL, çocukları ..., ..., ..., ..., ..., ... için ayrı ayrı 35.000,00 TL, kardeşleri ... ve ... için ise ayrı ayrı 20.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalı idarece ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla maddi tazminat istemleri yönünden davanın kabulüne, manevi tazminat istemleri yönünden ise kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesince, ... İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, maddi tazminat istemlerinin kabulüne ve manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik tarafların istinaf başvurularının reddine; davacılar tarafından yapılan istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile hüküm altına alınan 225.000,00 TL manevi tazminatın davalı idareye başvuru tarihi olan 23/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesine, hükmedilen 225.848,00 TL maddi tazminatın 100,00 TL'lik kısmının idareye başvuru tarihi olan 23/06/2014 tarihinden, kalan 225.748,00 TL'lik kısmının ise miktar artırımı dilekçesinin verildiği 30/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI :
Davacılar tarafından, manevi tazminatın düşük olduğu ve yasal faizin olay tarihinden itibaren hesaplanması gerektiği ileri sürülmektedir.
Davalı idare tarafından ise, meydana gelen olayda idarelerine atfı kabil bir kusur bulunmadığı, hükümlünün akciğer enfeksiyonu sonucu yaşamını yitirdiği ve hükmedilen tazminatın fahiş olduğu ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından davacıların temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmakta olup, davacılar tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının hükmolunan maddi tazminatın artırılan kısmına işletilecek yasal faizin başlangıç tarihi yönünden düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, hükmedilen maddi tazminatın miktar artırımı suretiyle artırılan kısmına işletilecek yasal faizin başlangıç tarihi dışındaki kısımlar yönünden usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu yönlerden bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Temyiz istemine konu kararın, hükmedilen maddi tazminatın miktar artırımı suretiyle artırılan 225.748,00 TL'lik kısmına miktar artırımı dilekçesinin verildiği 30/06/2016 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi yönünden incelenmesi:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, temyiz incelemesi sonunda Danıştay'ın, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararı düzelterek onayacağı hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanun'un 13. maddesinde, idari eylemlerden hakları ihlal edilmiş olanların dava açmadan önce, bu eylemleri yazılı bildirim üzerine veya başka suretle öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren beş yıl içinde idareye başvurarak haklarının yerine getirilmesini istemeleri gerektiği kuralı yer almakta olup, anılan maddede, idari eylemler nedeniyle uğranılan zararın tazmini için idareye başvuruda bulunulmasının, dava ön şartı olarak öngörülmesi ve zararın idare tarafından en erken bu tarihte sulhen ödenebilecek olması nedeniyle yargı yerince hükmedilecek tazminat miktarına, ön karar için idareye yapılan başvuru tarihi, görevli olmayan adli yargıda dava açılması halinde adli yargıda dava açıldığı tarih itibarıyla yasal faiz uygulanması, Danıştay’ın içtihatlarıyla kabul edilmiştir.
2577 sayılı Kanun'un 16. maddesinin 4. fıkrasına 30/04/2013 tarihinde yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanun'un 4. maddesi ile “Ancak, tam yargı davalarında dava dilekçesinde belirtilen miktar, süre veya diğer usul kuralları gözetilmeksizin nihai karar verilinceye kadar, harcı ödenmek suretiyle bir defaya mahsus olmak üzere artırılabilir ve miktarın artırılmasına ilişkin dilekçe otuz gün içinde cevap verilmek üzere karşı tarafa tebliğ edilir.” cümlesi; aynı Kanun'un 5. maddesi ile de 2577 sayılı Kanun'a Geçici 7. madde olarak, “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla, bu Kanunun 16. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen hüküm, kanun yolu aşaması dahil, yürürlük tarihinde derdest olan davalarda da uygulanır.” cümlesi eklenmiştir.
Aktarılan düzenlemeyle, nihai karar verilinceye kadar harcı ödenmek ve bir defaya mahsus olmak üzere, “süre veya diğer usul kuralları gözetilmeksizin” dava dilekçesinde gösterilen tazminat miktarının artırılmasına imkan verilmektedir. Böylelikle, artırılan miktar açısından da dava dilekçesinin verildiği tarihteki hukuksal koşullar geçerli bulunmaktadır.
Yapılan bu açıklamalar karşısında, miktar artırımına ilişkin dilekçenin yeni bir dava niteliğinde olmayıp mevcut davada talep edilen tazminat tutarının miktar artırımı suretiyle artırımına olanak sağlayan yasal bir hakkın kullanımına ilişkin olduğu da göz önünde bulundurulduğunda, artırılan tazminat miktarı yönünden davanın kabul edilmesi halinde, yasal faizin başlangıcının bu miktar yönünden de, idarenin uyuşmazlığın esasında ihtilafa, bir başka anlatımla temerrüde düştüğü tarih olduğu; aksi bir durumun hakkaniyete aykırı olacağı sonucuna varılmaktadır.
Bu durumda, artırılan tazminat miktarı bakımından da, idareye başvurulan 23/06/2014 tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiğinden, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının hüküm fıkrasında yer alan "hükmedilen 225.848,00 TL maddi tazminatın 100,00 TL'lik kısmının idareye başvuru tarihi olan 23/06/2014 tarihinden, kalan 225.748,00 TL'lik kısmının ise ıslah dilekçesinin verildiği 30/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesine" şeklindeki ibarenin, "hükmedilen 225.848,00 TL maddi tazminatın idareye başvuru tarihi olan 23/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesine" şeklinde düzeltilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin REDDİNE, davacıların temyiz isteminin yasal faizin başlangıç tarihi yönünden KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE, esas yönünden REDDİNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının yukarıda belirtildiği şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 16/11/2022 tarihinde esas yönünden oy birliği, faiz başlangıç tarihi yönünden oy çokluğuyla kesin olarak karar verildi.

(X)-KARŞI OY :
Davacılar lehine hükmedilen maddi tazminatın miktar artırımı suretiyle artırılan kısmına işletilecek yasal faizin başlangıç tarihinin miktar artırımı dilekçesinin verildiği tarih olarak belirlenmesi hukuka aykırıdır. Bu husus, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın düzeltilerek onanmasını gerektiren, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hata ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlık kapsamında bulunmayıp, anılan maddenin 2. fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın bozulmasını gerektiren, hukuka aykırılık teşkil ettiğinden; Bölge İdare Mahkemesi kararının, bu hususta yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerektiği oyuyla Daire kararına bu yönden katılmıyoruz.