Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/920 Esas 2023/239 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/920
Karar No: 2023/239
Karar Tarihi: 22.02.2023

.....
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİGEREKÇELİ KARAR
ESAS NO: 2022/920 Esas
KARAR NO: 2023/239
BAŞKAN: ... ...
ÜYE: ... ...
ÜYE: ... ...
KATİP: ... ...
DAVACI : ... - ... ...
VEKİLİ: Av. ... -
DAVALI : ... ...
...
VEKİLİ: Av. ...
DAVA: Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali)
DAVA TARİHİ: 04/08/2022
KARAR TARİHİ: 22/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Müvekkilinin davalı kooperatif üyesi iken davalı tarafından aidat borçlarının ödenmemesi gerekçesi ile aleyhine Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2013/... sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, müvekkilinin yasal süresindeki itirazı üzerine takibin durmasına karar verilmiş ve davalı tarafından Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1246 E.sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1246 E.sayılı dosyasında davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine karar verildiğini, kararın istinaf edildiğini, istinaf kararı ile davalının üyelikten ihraç kararının kesinleşmesinin beklenilmesi gerekçesi ile yerel mahkeme kararı ortadan kaldırıldığını, Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1246 E.sayılı kararı ile borcu olmadığına karar verilmiş olmasına rağmen davalı tarafından mahkeme kararı yok sayılmış ve müvekkilime aidat borcu olarak ihtarname gönderilmiştir. Müvekkilim Bursa 22.Noterliğinin 23/03/2022 tarih, ... yevmiye numaralı ihtarnamesi ile mahkeme kararına göre aidat borcu olmadığını, mahkeme kararına göre aidat hesaplaması yapılması gerektiğini bildirmiş ise de davalı taraftan olumlu dönüş alamadığını, gönderilmiş olan ihtarnamede borç olarak bildirilen miktarın hatalı olması nedeni ile yapılan ihraç işlemi hukuka aykırı olduğunu, Davalı tarafından aynı gerekçeler ile müvekkilinin 02/04/2017 tarihli genel kurul kararı ile ihraç edilmiştir. Müvekkilim 02/04/2017 tarihli üyelikten ihraç kararının iptali için Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/712 E.sayılı dosyası ile dava açtıklarını, yerel mahkemece davacının ihracına ilişkin genel kurul kararının iptaline karar verildiğini, Yerel mahkeme kararı istinaf incelemesinden davalının istinaf talepleri reddedilerek geçmiş ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/712 E.sayılı kararı Yargıtay incelesinde olduğunu ve henüz kesinleşmediğini, Davalı tarafından yapılan fesih işleminin kooperatifler kanunun 27.maddesi ve kooperatif ana sözleşmesinin 14.maddesine aykırı olması, gönderilen ihtarnamede iddia edilen alacak tutarının mahkeme kararına aykırı olması ve çekişmeli olması, iddia edilen alacak miktarına işletilmiş faizin yasaya aykırı olması nedeni ile davalı kooperatifin yapmış olduğu ihraç işleminin iptali gerektiğini ileri sürmüşlerdir.
Davalı taraf cevap dilekçesinde ; Kooperatifler Kanununun 27.maddesi uyarınca 10 günlük süre içeren birinci ihtar ve bir aylık süre içeren ikinci ihtarın gönderilmesi, bu suretle ödeme süresi verilerek, ihtara rağmen edimin yerine getirilmemesi halinde üyenin ihracına karar verilebileceğini, davacı yana ilk olarak 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 16. , 23. Ve 27. Maddeleri ile anılan yıllara ait genel kurul toplantılarında alınan kararlar gereğince ilk olarak 24.02.2022 tarihinde 1.ihtarname gönderildiğini, 1. ihtarname davacı tarafa ilk olarak 28.02.2022 tarihinde ulaştığını ancak tebliğ edilemediğini, davacının bilinen yeni adresine tekrardan 1.İhtarname gönderilmiş olup ilgili ihtarname 18.03.2022 tarihinde tarihinde tebliğ edildiğini, . KK m. 27 uyarınca 10 günlük sürenin ardından 2.ihtarname ise 29.03.2022 tarihinde gönderilmiş ve davacı yana 30.03.2022 tarihinde tebliğ edildiğini, iptali istenen 08.05.2022 tarihli genel kurulda alınan ihraç kararının kanuna ve ana sözleşmeye uygun olmadığından söz edilemeyeceğini, kooperatif tarafından 08.05.2022 tarihinde S.S. ... Konut Yapı Kooperatifinin 2021 Yılı Olağan Genel Kurul Toplantısı'nın yapılacağı usulüne uygun olarak üyelere bildirilmiş olup bildirilere rağmen toplantıya katılım sağlamayan ve muhalefet şerhi koymayan davacı yanın dava açma hakkı bulunmadığı gibi işbu davanın açıldığı tarihe bakılacak olursa 04.08.2022 tarihinde dava açıldığını, Davacı yan tarafından 08.05.2022 tarihli olağan genel kurul kararında davacının üyeliğinin ihracına ilişkin olan 8. Numaralı kararının iptali talep edilmişse de aidat ödemesi yapmayanların üyelikten çıkarılabileceği 14.04.2012 tarihli Genel Kurul’un 12. maddesi ile kabul edilmiş, buna göre aidat borcunu ödemeyenlerin üyelikten çıkarılabilecekleri hususu kesinlik kazandığını ileri sürerek davanın reddine talep etmişlerdir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava davalı kooperatifin 08/05/2022 tarihli genel kurulunda alınan ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
Davacı davalı kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatif yönetim kurulu tarafından 08/05/2022 tarihli genel kurul kararı ile kooperatif üyeliğinden çıkarıldığını, davacının peşin ödemeli anahtar teslim daire alarak ortak olduğunu, aidat ödeme yükümlülüğünün bulunmadığını, aidatlar için başlatılan Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2013/... sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1246 E.sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, yargılamanın halen devam ettiğini, alacağın belirli olmadığını, daha önce Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/712 esas sayılı dosyasında ihraç kararının iptal edildiğini, alacağın çekişmeli olduğu ve belirli olmadığı hususunun da iptal gerekçesi olduğunu, bu kararın da Yargıtay tarafından onaylandığını, davalı aleyhine ecrimisil talepli dava açıldığını ve davacı lehine alacağa hükmedildiğini, kooperatiften aidat borcundan bu alacağın mahsubunun talep edildiğini, taraflar arasındaki itirazın iptali davası sonuçlanmadan ve mahsup talebi dikkate alınmadan aidat alacağı henüz belirli olmayacağından ihraç kararı alınmasının iptali gerektiğini ileri sürmüştür.
Bir ortak üyelikten ihraç edilebilmesi için Kooperatifler Kanununun 27.maddesi ve Kooperatif ana sözleşmesinin 14.maddesindeki düzenlemeler uygulanmalıdır.
Buna göre parasal hükümlülüklerini 30 gün geciktirmeleri üzerine yönetim kurulunca ortağa noter aracılığıyla ihtar yapılıp ödenmesi gereken borç tutarının doğru bir biçimde gösterilerek 10 günlük süre verilmesi, bu süre içerisinde aidat borcunu ödemeyen ortağı aynı şekilde ikinci ihtar yapılarak 30 günlük süre verilmesi, bu süre içerisinde de yerine getirilmemesi halinde ihraç kararı verilmesi gerekmektedir.
Burada dikkat edilmesi gereken aidat borcunun bulunup bulunmadığı, borcun gerçeği yansıtıp yansıtmadığı borcun ödenmemiş olması , ödememe üzerine iki ihtar gönderilip, ihtarların usulüne uygun tebliğ edilmesi ve ihtarlarda yasa ve ana sözleşmenin ön gördüğü 10 günlük ve 30 günlük sürelerin verilmesi, bu süreler içerisinde ödenmemesi halinde müeyyidenin ne olduğunun ve ödenmesi istenen borcun miktarının ve neye ilişkin olduğunun açık ve anlaşılır olarak belirtilip belirtilmediği hususlarıdır.
Davacıya 24/02/2022 tarihli 1.ihtar gönderilerek 2012-2021 öncesi dönem için aidat tutarı belirlenmiş, peşin ödenen tutar mahsup edilmiş, eksik ödenen tutar gösterilmiş, buna faiz işletilmiş, 2012-2021 arası dönem için aidat tutarı gösterilmiş, buna faiz işletilmiş ve toplam borç belirlenerek 10 günlük süre içeresinde ödenmesine karar verildiği noter aracılığıyla ihtar edilmiş, aynı ihtarın ikincisi yeniden noter aracılığıyla gönderilerek bu kez 30 günlük süre verilmiştir.
Taraflar arasında ihtarda belirtilen alacağın çekişmeli olup olmadığı, halen devam eden yargılamaların toplam alacağın içerisinde gösterilen tutarı çekişmeli hale getirip getirmediği, bu sebeple borcun gerçeği yansıtıp yansıtmadığı hususları ihtilaflıdır.
Davacı 2009 yılında anahtar teslim daire satılmak suretiyle ortak olduğunu, 2012 yılındaki yönetim değişikliğine kadar kendisinden aidat talep edilmediğini, 27/04/2012 tarihinde kendisine ihtarname gönderilerek daha sonrasında Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2013/9175 sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, buna itiraz üzerine Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1595 sayılı dosyasında yargılamanın yapıldığını, Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/273 sayılı dosyasında kendisi tarafından menfi tespit davası açıldığını, bu davanın 2015/1595 sayılı itirazın iptali davasıyla birleştirildiğini, alacağın çekişmeli olduğunu savunmuştur.
İhtarnamede belirtilen alacağın içeriği taraflar arasında çekişmeli ve yargıya da intikal etmiş ise ihtarnamede gösterilen bu tutarlar kadar alacağın varlığı belirli olmadığından ve gerçeği yansıtıp yansıtmadığı da ilgili yargılamalarda tespit edilecek olduğundan ihraç koşullarının bulunduğunu kabul etmek mümkün değildir. Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2013/... sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığı, itiraz üzerine açılan Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1246 E.sayılı dosyasındaki itirazın iptali davasının halen devam ettiği, dosya verilen kararın istinaf mahkemesince kaldırıldığı, yargılamaya ilişkin duruşmaların devam ettiği anlaşılmaktadır. 2012 yılında ihtara konu olup takibe konu edilen ve yargılaması halen devam eden 2012 yılı öncesi dönem alacağı ihtarnamede eksik ödenen tutar olarak 4.900,00 TL gösterilmiş, buna işleyen faiz miktarı da 37.340,00 TL olarak gösterilmiştir. Davalı aidat alacağı için icra dosyasında 105.857,00 TL üzerinden takip başlatmıştır.
İhtarnamede gösterilen ve çekişmeli dönemleri de kapsayan alacak 281.866,75 TL 'dir. Bu alacak miktarı henüz gerçeği yansıtıp yansıtmadığı belirli olmadığından bu ihtar dayanak yapılarak alınan ihraç kararı da hukuka uygun değildir.
Bu sebeple davanın kabulüne karar verilerek Davalı kooperatifin 08/05/2022 tarihli genel kurulunda alınan davacının ihracına ilişkin kararın iptaline karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalı kooperatifin 08/05/2022 tarihli genel kurul toplantısında alınan davacının ihracına ilişkin kararın İPTALİNE
2-Harçlar yasası gereğince alınması gerekli 179,90 TL harçtan başlangıçta alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yapılmış olan 80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı, 70 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 231,4‬0 TL 'nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/02/2023

Başkan ...
e-imzalıdır
Üye ...
e-imzalıdır
Üye ...
e-imzalıdır
Katip ...
e-imzalıdır




Full & Egal Universal Law Academy