Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/176 Esas 2023/446 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2021/176
Karar No: 2023/446
Karar Tarihi: 25.04.2023

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/176 Esas
KARAR NO: 2023/446

DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 24/02/2021
KARAR TARİHİ: 25/04/2023
KARAR YAZILMA TARİHİ : 04/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalılardan ...'ün araç maliki ve sürücüsü bulunduğu diğer davalı ... Sigorta Anonim Şirketince ... poliçe no ile sigortalı bulunan ... plaka sayılı araç 11/01/2018 tarihinde müvekkillerin murisi ...'e çarparak ölüme neden olduğunu, 11/01/2018 tarihinde ... Mahallesi ... bulvarında karşıya geçmekte olan muris ... 15 metrelik yolu neredeyse geçtiği anda tam orta refüje çıkmak üzere iken kendisini görmeyen davalı ...'ün maliki ve sürücüsü olduğu aracın çarpması sonucu karşı şeride düşüp vefat ettiğini, davalı sürücünün ancak çarptıktan sonra olayı fark ettiği yani yolu hiç görmeden araç kullandığının da açık olduğunu, nitekim olay yerinde ceza dosyasında keşif yapılmak suretiyle olayı tüm ayrıntısıyla inceleyen 20/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda ifade edildiği üzere sürücünün 60 km hızla gittiği, aracın saniyede 16 metre yol aldığı, yayanın yola çıktığı ilk anda aracın 132,8 metre uzakta olduğu, sanık sürücünün yolu rahatlıkla görebilme imkanına sahip olduğu, yayanın orta refüje çıkmak üzere olduğu ya da bir adım kaldığı esnada yayayı hiç görmeyen sürücünün yayaya çarptığı, hafifçe frene dokunsa bile kazanın olmayacağı dolayısıyla yolu hiç görmeden araç kullanan sanık sürücünün asli kusurlu olduğunu, murisin eşinin davacılardan ... ile annesi ... 'in maddi desteğinden yoksun kaldığını, davalılardan ... Sigorta A.Ş. 'ne yaptıkları başvuru neticesinde ... için 19.000-TL ... için 3.000-TL destekten yoksun kalma tazminatı ödendiğini, ancak bu tazminat tutarları yönünden az ve eksik ödeme yapıldığını, kazada vefat eden ... 'in eşi, annesi ve çocukları olan davacıların bu ölüm nedeniyle manevi olarak büyük bir yıkıma uğradıklarını, bu nedenle manevi tazminat davası açtıklarını, fazlaya ilişkin talep dava hakkı saklı kalmak kaydıyla, davacılar ... ve ... için 500'er -TL destekten yoksun kalma maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işlemiş işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı eş ... için 40.000-TL davacı anne ... için 20.000-TL davacı muris çocuklarının her birisi için 10.000'er -TL olmak üzere tüm davacılar için toplam 90.000-TL manevi tazminatın davalı ...'ten kaza tarihinden itibaren işlemiş işleyecek faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine, 1136 Sayılı Avukatlık Kanununun 4667 Sayılı Kanunla değişik 164/son fıkrası uyarınca karşı taraf vekalet ücretine hükmedilmesine, alacağın teminat altına alınması bakımından ... plakala sayılı aracın aynına ve kaydına tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... SİGORTA A.Ş. Cevap dilekçesinde; davacı tarafın 11/01/2018 tarihinde meydana gelen ölümlü trafik kazasında murisleri ...'in vefatı nedeniyle uğradıkları maddi zararların ... plakalı aracın müvekkil şirket nezdindeki zorunlu mali mesuliyet poliçesinden tazminini talep ettiğini, müvekkil şirketin poliçeden kaynaklanan sorumluluğunu yerine getirdiğini, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunup bulunmadığı, var ise kusur oranının Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesince belirmesi gerektiğini, davacı tarafın kaza tarihinden itibaren faiz talep ettiğini, faiz talep edebilme hakkının temerrüt hükümleri gereğince, temerrüde düşürülme olgusunun gerçekleşmesine bağlı olduğunu, müvekkil şirketin poliçeden kaynaklı yükümlülüğünü yerine getirmiş olduğundan temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına da sebebiyet vermediği, bu nedenle faizin vekalet ücreti ile yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağı, davanın esastan reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ...'ün 12/04/2021 tarihli cevap dilekçesinde; davacının dilekçesinde belirtmiş olduğu, 20/02/2019 tarihli bilirkişi raporuna itiraz edildiğini ve yapılan itiraz neticesinde müteveffanın asli kusurlu olduğu, şahsının tali kusurlu olduğu sonucuna kanaat getirildiği ve Kçükçekmece ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 11/12/2020 tarih, ... Esas ... Karar sayılı kararı ile hakkında ... hükümleri uygulandığını, kazanın oluşumunda kusursuz olduğunu defalarca belirtmesine rağmen bu beyanlara itibar edilmediğini, kazanın oluşumuna bakıldığında 3 şeritli yolun en son şeridinde orta refüjün hemen yanında kaza meydana geldiğini, kazının karşı tarafın kusuru ile meydana geldiğini, maktulenin geçilmemesi gereken bir yoldan kontrolsüz bir şekilde karşıdan karşıya kazanın olabileceğini , kendisine veya başka birine bir zarar gelebileceğini ön görerek geçtiğini, ceza dosyasında mevcut olan Adli Tıp Raporu dikkatlice incelendiğinde Kimya İhtisas Dairesi maktulün kanında parasetamol ve lidokain , safrasında ise etodolak ve parasetamol olduğu bulgusuna ulaştığını, kanda ve safrada görünen etken maddeler dikkatlice incelendiğinde maktulün kazının oluşumundan önce ağrılarının olduğu bu nedenle yoğun bir şekilde ağrı kesici kullandığının sabit olduğunu, bilineceği üzere vücuttaki ağırların insanlarda odaklanmama, dikkat bozukluğu gibi durumları tetikleyebildiğini, maktulün otopside de görüleceği üzere 55-60 yaşlarında, 1,55 boylarında, 71 kg ağırlığında olduğunu, özel maktul, yaşlı, boyuna ve yaşına göre kilosunun oldukça fazla olduğunu, orta refüjün yüksekliği ceza dosyasında mevcut fotoğraflarda da görüleceği üzere 55-55 cm , genişliği ise ortalama 70-80 cm civarında olduğunu, kazının olduğu saatlerde havanın yağmurlu, aydınlatma ışıklarının çalışmadığını ve en önemli refüjün üzerinde kişinin tutabileceği demir, direk vs. bulunmadığını, aracın fotoğraflarının dikkatlice incelendiğinde ön tarafta herhangi bir çarpma belirtisi mevcut olmadığını, sol ön kısımda far ve üzerindeki baskı sonucu tampona ait çıtalar yerinden çıktığını, sadece kaputun sol üst tarafında büyük bir göçük oluştuğunu, eğer maktule önden çarpmış olsaydı aracın sol ön tamponunda veya aracın logosunun bulunduğu ön tarafa ufak da olsa hasar bulunması gerektiğini, ancak ceza dosyasına sunmuş olduğu fotoğraflarda böyle bir durum görünmediğini, yine eğer ön tarafa vurmuş olsaydı, maktul refüjün arkasındaki geliş yoluna değil ön tarafına düşeceğini ancak maktulun yolun karşı tarafına düştüğünü, haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraftan tahsilini, davanın kasko poliçesi uyarınca ... Sigorta A.Ş.'ye ihbarını talep etmiştir.
29/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda; dosyada kusur tespitine ilişkin rapor bulunmadığı; Trafik Kazası Tespit Tutanağında müteveffaya ...'in ve davalı Sürücü ...'ün kural ihlalleri belirtilmekle birlikte, kusur durumuna - ilişkin değerlendirme bulunmadığı; bu nedenle; kusur durumu - dışlanarak değerlendirme yapıldığı, kusur durumu dışlanmış olarak davacı ...'in maddi zararının 276.790,92 TL olduğu, ancak; varsa müteveffanın kusuru oranında hesaplanan maddi zarar tutarından tenzil gerekeceği, kusur durumu dışlanmış olarak davacı ... 'in maddi zararının 96.148,18 TL olduğu, ancak; varsa müteveffanın kusuru oranında hesaplanan maddi zarar tutarından tenzil gerekeceği, tarafların kusur durumları bilinmediğinden ödeme tarihindeki verilere göre hesaplama yapılarak ödemenin yeterli olup olmadığı hususundaki değerlendirmenin bu aşamada yapılamadığı, temerrüt başlangıcının davalı sigorta şirketi yönünden ...'in maddi zararı için 08.05.2018 tarihi; davacı ... 'in maddi zararı için 20.06.2018 tarihi olduğu; davalı sürücü yönünden ise 11.01.2018 kaza tarihi ve faiz nev'inin yasal faiz olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
30/06/2022 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda; Sürücü ...'ün %35 oranında kusurlu olduğu, yaya ...'in % 65 oranında kusurlu olduğu kanaati bildirilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re'sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak ve adli tıp raporu alınmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Davacı vekili, 07/03/2023tarihli beyan dilekçesi ile davalı ... Sigorta A.Ş. ile maddi tazminat konusunda anlaşıldığını ve karşılıklı olarak herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını bildirir maddi tazminat talebi yönüyle feragat beyanını bildirmiştir.
Feragat davaya son veren taraf işlemlerinden olup, davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisi bulunduğu ve davanın, davalı ... Sigorta A.Ş. ile yapılan anlaşma neticesinde feragat edildiği anlaşıldığından maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, davacının feragatı sigorta tarafından yapılan ödeme nedeniyle olup, davanın aslen konusuz kalması karşısında feragat edildiği dikkate alındığında ve davalıların maddi tazminat talebi yönünden davanın açılmasına sebebiyet verdikleri hususları da gözönüne alınarak maddi tazminat talebi yönünden her ne kadar dava feragatla sonuçlanmış ise de, yukarıda açıklanan gerekçe üzerine davalılar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
Manevi tazminat talebi yönünden; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/1. maddesine göre, hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına takdir edeceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir.
Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. ... günlü ve ... sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Davacının manevi tazminat isteminin ise tarafların ekonomik ve sosyal durumu, olayın oluş şekli, kusur oranı, maluliyet oranı ve manevi tazminatın zenginleşme veya fakirleşme aracı olamayacağına ilişkin temel ilkeler göz önünde bulundurulmak suretiyle, davacının yaşadığı elem ve ızdırabın bir nebze olsun giderilmesi konusunda, davacı ... yönüyle, 20.000,00 TL davacı ... yönüyle 10.000,00 TL ve diğer davalılar ..., ... ve ... yönüyle ayrı ayrı 10.000,00' er TL olmak üzere toplam 60.000,00 TL manevi tazminatın takdirinin hak ve nesafet kurallarına uygun düştüğü kabul edilerek, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının maddi tazminat taleplerinin feragat nedeniyle reddine,
2-Davacının, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile;
-Davacı ... yönüyle, 20.000,00 TL Davacı ... yönüyle 10.000,00 TL ve diğer davalılar ..., ... ve ... yönüyle ayrı ayrı 10.000,00' er TL olmak üzere toplam 60.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 11/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Alınması gerekli 4.098,60- TL harçtan davacı tarafça yatırılan 310,82 TL harcın mahsubuyla bakiye 3787,78 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 310,82 TL peşin harç olmak üzere toplam 370,12‬ TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.469,10-TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 968,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacının diğer davalı yönünden yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8-AAÜT gereğince hesap edilen 9.600,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
11-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK'nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar E-duruşma ile bağlanan davacılar ve davalı vekilinin yüzüne davalı ... sigorta vekilinin yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/04/2023
Katip ...
¸e-imzalıdır


Hakim ...
¸e-imzalıdır

Bu belge , 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu gereği elektronik imza ile imzalanmıştır.


Full & Egal Universal Law Academy