Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/267 Esas 2022/1248 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/267
Karar No: 2022/1248
Karar Tarihi: 20.12.2022

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/267 Esas
KARAR NO: 2022/1248
DAVA: Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/03/2022
KARAR TARİHİ: 20/12/2022
K.YAZIM TARİHİ: 18/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin inşaat işleriyle uğraşan bir şirket olduğunu, şu anda halihazırda İstanbul İli, .... İlçesi, ... Mah. ... Cad. ... Sok. No:5 adresinde 2 bloktan oluşan bir inşaat yaptığını, müvekkil şirket ile davalı arasında yapılan inşaatta binanın dış cephesinde kullanılmak üzere füme temperli cam tedariki hususunda sözlü olarak 01.11.2021 tarihinde bir satış sözleşmesi yapıldığını, sözleşme gereğince davalı tarafından 67.9339 metrekare 8 mm füme temperli cam tesliminin yapılacağı, camların birim fiyatının 247,00 TL olacağı ve camlar için toplamda KDV dahil 19.800,00 TL bedelin müvekkil firma tarafından ....Ltd. Şti.'ne ödeneceği hususunda anlaşma sağlandığını, aralarında bu hususla ilgili yapılan yazılı bir sözleşme olmadığını, ancak sözlü olarak anlaşma sağlandıktan hemen sonraki gün 02.11.2021 tarihinde banka aracılığı ile davalının banka hesabına 19.800,00 TL bedelin müvekkil şirketçe gönderildiğini, satış bedeli müvekkil şirket tarafından davalı şirket hesabına gönderildikten sonra davalı şirket tarafından faturası kesilerek müvekkil şirkete gönderildiğini, satışa konu malların sadece 32 metrekarenin tesliminin yapıldığını, faturada belirtildiği üzere teslim edilmesi gereken füme temperli camların tamamı 67,9339 metrekare olduğunu, bu durumda davalı şirketin teslim etmesi gereken malların 35,9339 metrekaresinin teslimini yapmadığını, müvekkil ile davalı şirket yetkilileri arasında şifahen yapılan görüşmeler neticesinde davalı şirket yetkilileri tarafından; “Eksik olan malların teslimi için artan kurdan dolayı ekstra bir ödeme gerçekleştirmeleri gerektiği, malların tedarik fiyatlarının değiştiğini, anlaştıkları fiyat üzerinden malların teslimini gerçekleştiremeyeceklerini” müvekkil şirkete bildirildiğini, bu hususa ilişkin .... görüşmelerinin mevcut olduğunu, müvekkil şirketin ise bu hususu kabul etmediğini ve “Malların faturada belirtilen, anlaştıkları bedel üzerinden kendilerine teslim edilmesini, inşaatın bir an evvel tamamlanması gerektiğini...” kendilerine belirttiğini, ancak yapılan bu telefon görüşmelerinden bir sonuç alamadığını, sözlü olarak yapılan sözleşmenin üzerinden 2 buçuk ay gibi bir zaman geçtikten sonra müvekkil şirketin maddi olarak daha fazla zarara uğramamak ve vakit kaybetmemek için davalı şirkete noter aracılığıyla ihtarname gönderdiğini, Büyükçekmece ... Noterliği tarafından 13.01.2022 tarihinde ... yevmiye numaralı ihtarnamenin davalı şirkete 21.01.2022 tarihinde tebliğ edildiğini, ancak gönderilen ihtarnameye bir cevap veya itirazen beyanda dahi bulunulmadığını, müvekkil şirketin davaya konu olan inşaatın yapıldığı arsa sahipleriyle 29.06.2021 tarihinde Büyükçekmece .... Noterliği'nde .... yevmiye numarasıyla kayıtlı bir inşaat yapım sözleşmesi yaptığımı, müvekkil şirket ile arsa sahipleri arasındaki sözleşmeye göre “İnşaatın süresi; sözleşmeye konu inşaat, ruhsat alındıktan sonra 8 (SEKİZ) AY süre içinde bitirilecektir.” şeklinde belirtildiğini, davaya konu olan inşaatın iki bloktan oluştuğunu ve inşaat ruhsatlarının 26.05.2021 tarihinde alındığını ve sözleşmeye göre en geç 26.01.2022 tarihinde bitmesi gerektiğini ancak davalı şirketin teslimatı tam olarak yapmaması sebebiyle inşaattaki işlerin gecikmeye uğradığını, müvekkil şirketin davalı şirket tarafından aylarca bekletildiğini ve bu bekleyişten de olumlu bir sonuç alınamadığını, davalı şirketin aralarında anlaştıkları meblağı kabul etmeyerek kur farkı, tedarik fiyat farkı adı altında ekstra ödemeler isteyerek müvekkil şirketi mağdur ettiğini, inşaatın daha fazla sekteye uğramayarak tamamlanması için müvekkil şirketin kalan camların tedariki için ... Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. ile anlaşarak metrekaresi 400,00 TL bedelle kalan camları tedarik ettiğini, normalde davalı şirket edimlerini yerine getirmiş olsaydı müvekkil şirketin camların tedariki için metrekaresi 247,00 TL bedel üzerinden camları tedarik etmiş olacağını, camların davalı şirket tarafından eksik olarak yapılması ve kalan camların da aradan geçen zamana rağmen teslim edilmemesi sebebiyle müvekkil şirketi zarara uğrattığını, bu nedenle davanın kabulüne, ödemesi yapılıp teslimatı yapılmayan malların bedeli olan 10.492,56 TL bedelin 02.11.2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte ödenmesine, dava dışı ... San. ve Tic. Ltd. Şti.'nden temin edilen 35.9339 metrekare cam için ödenen 16.960,80 TL bedelden dolayı uğramış olduğu 6.468,24 TL bedelin ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacı şirkete verilmesine, noter masrafları olarak yapılan 383,20 TL meblağın davalı şirkete yükletilmesine, yargılama giderleri ve dava vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirketin 19.800,00 TL gönderdiğini ve karşılığında aynı gün metrekaresi 247,00 TL üzerinden camları .... belge nolu fatura ile ürünlerinin teslim edildiğini ve e-fatura üzerinden gönderildiğini, faturaya karşı yan tarafından itirazı kayıtsız kabul edilerek tarafların defterlerine işlendiğini, ... yazışmalarının delil ya da delil başlangıcı olarak kabul edilemeyeceğini, davacı yanın inşaat yapımı sözleşmesi sunduğu ve 8 ay içinde inşaatı bitirmek zorunda olduğu şeklindeki dava dışı taahhütleri müvekkili bağlamadığı gibi davacı yanın sözlü sözleşme iddiasına dayandığı ve bu sözlü sözleşmede süre koymamasının da çelişkili olduğunu, davacı yanın dava dışı inşaat işini geciktirmesi veya tazminat ödemesinin müvekkili sorumlu kılmayacağını, faturaya 8 gün içinde itiraz etmemenin ifanın yerine getirildiğini, yani malın alıcıya teslim edildiğini gösterdiğini bu nedenle davanın reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re'sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Dosyaya sunulan 29/09/2022 tarihli bilirkişi ... tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda; Davacının 2021 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, Davacının ticari defterlerine göre alacağının bulunmadığı, Davalının 2021 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, Davalının ticari defterlerine göre; dava tarihi itibariyle davalının davacıya borcunun bulunmadığı, Taraf ticari defterlerinin karşılaştırılması neticesinde; dava tarihi itibariyle davacının davalıdan alacağının bulunmadığı noktasında uyumlu olduğu, davalı şirket tarafından faturanın davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve davacı şirket tarafından yapılan ödemenin davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacının şifahi olarak anlaştığını beyan ettiği mal alım bedelini davalı şirkete göndermesine karşın davalının fiyat artışı gerekçesi ile yeni fiyatlar üzerinden ilave bedel talebi nedeniyle mal/birim fiyat uyuşmazlığından kaynaklı olduğu, uyuşmazlığa ilişkin olarak mal birim fiyatını belirleyen yazılı bir anlaşma olmadığı, mezkur faturalar içeriğindeki ürünlerin eksik teslimi hususuna ilişkin olarak davacı tarafından dosyaya .... yazışmalarının sunulduğu, uyuşmazlık konusu mal birim fiyatına ilişkin iddianın davacının ispatına muhtaç olduğunun (Davacı tarafından sunulan .... yazışmaları kapsamında dava konusu fatura içeriğindeki ürünlerin tamamının davacıya teslim edildiği) kabulü halinde; davacının davalıdan alacağının bulunmadığının kabulünün gerekeceği, davacı tarafından sunulan .... yazışmaları kapsamında uyuşmazlık konusu mal birim fiyatına ilişkin taraflar arasında mutabakat sayılabileceğinin kabulü halinde; davacının davalıdan 17.344,00 TL alacaklı olduğunun kabulünün gerekeceği, hususları tespit edilmiştir.
Dosyada ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekili tarafından taraflar arasında yapılan ticari alım satım sözleşmesinden kaynaklı teslim edilmeyen mallara tekabül eden tutarın iadesi ile teslim edilmeyen malların başka yerden tedarik edilmesinden kaynaklı uğranılan zararın tazmini istemli olarak huzurda görülen dava açılmıştır. Mahkememizce dava konusu uyuşmazlığın çözümü için bilirkişi incelemesi yapılmış olup bilirkişi tarafından düzenlenen raporda tarafların ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun tutuldukları ve lehlerine delil teşkil ettiği; davacının ticari defterlerine göre davacının davalıdan alacağının bulunmadığı; davalının ticari defterlerine göre de davalının davacıya borcunun bulunmadığı, taraf ticari defterlerinin karşılaştırılması neticesinde dava tarihi itibariyle davacının davalıdan alacağının bulunmadığı noktasında uyumlu olduğu tespit edilmiştir. Satış sözleşmesinde kural olarak faturaya konu malın tam ve eksiksiz olarak alıcıya teslim edildiğinin satıcı tarafından ispatlanması gerekir. Faturanın alıcı tarafından ticari defterlerine kaydedilmesi ve süresi içerisinde faturaya itiraz edilmemesi durumunda faturaya konu malın tam ve eksiksiz olarak alıcıya teslim edildiği karine olarak kabul edilir. Bu durumda ispat yükü yer değiştirerek artık alıcının malın eksik teslim edildiğini ispat etmesi gerekir. Her ne kadar davacı tarafından dava konusu faturaya konu ürünün eksik teslim edildiği iddia edilmiş ise de davalı tarafından düzenlenen faturanın davacı ticari defterlerine kaydedilmiş olması; faturada açıkça satışa konu ürünün metre karesi ile birim fiyatının yazması nedenleri ile davalı tarafından faturaya konu ürünün tam ve eksiksiz olarak davacıya teslim edildiği kabul edilmiştir. Davacı tarafından dava dilekçesi ekinde delil olarak sunulan ve davalı şirket yetkilisi ile yapıldığı iddia edilen ... yazışmalarının, davalı tarafından kabul edilmemiş olması ve gönderici numarasının yazışmada yer almaması nedenleri ile söz konusu yazışmaya mahkememizce itibar edilmemiştir. Davacı tarafından dava dilekçesinde açıkça yemin delilinin belirtilmiş olması nedeni ile mahkememizce davacıya faturaya konu ürünün eksik teslim edildiği iddiasının ispatı bakımından yemin delili hatırlatılmıştır. Verilen kesin süre içerisinde davacı tarafından yemin deliline dayanılmış olup davalı şirket yetkilisi mahkememiz huzurunda faturaya konu ürünü tam ve eksiksiz olarak davacıya teslim ettiği konusunda yemin eda etmiştir. Yeminin kesin delillerden olması nedeni ile ispatlanamayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
2- Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 296,20 TL nispi harçtan mahsubu ile fazla alınan 215,50 TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
6- Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk ücreti olan 1.560,00 TL'nin davacıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı şirket yetkilisinin ve vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/12/2022

Katip ...
e-imzalı


Hakim ...
e-imzalı




Full & Egal Universal Law Academy