Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/157 Esas 2022/1308 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/157
Karar No: 2022/1308
Karar Tarihi: 29.12.2022

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/157 Esas
KARAR NO: 2022/1308
DAVA: Elatmanın Önlenmesi (Satın Almaya Dayalı)
DAVA TARİHİ: 31/08/2021
KARAR TARİHİ: 29/12/2022
K. YAZIM TARİHİ : 30/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Elatmanın Önlenmesi (Satın Almaya Dayalı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı, dava dilekçesinde özetle; üyesi olduğu ...nin Mayıs 1987 yılında kurulduğunu, bitirilme süresinin ana sözleşmesinde 30 yıl olarak belirlendiğini, buna göre kooperatifin faaliyet süresinin Mayıs 2017 tarihinde sona erdiğini, kooperatifin halihazırdaki yönetim kurulu tarafından icra edilen 2018 hesap yılı olağan genel kurulunun yapıldığı 12.05.2019 tarihinde kooperatif üyelerine hileli olarak kabul ettirilerek bu sürenin fiilen 30 yıldan 42 yıla çıkarılmış olmasına rağmen resmi evrak üzerinde ise 40 yıl süreli olarak gösterilip uzatıldığını, kooperatifin İstanbul İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, ... pafta üzerinde çeşitli parsellerden oluşan 17 adet arsa satın alarak 11 bağımsız blok inşaatında proje asıllarına göre 210 bağımsız bölümün imalatını yaparak 1996-1997 yıllarında bir kısım eksikliklere rağmen tamamladığını ve üyelerine tahsis ettiğini, imalatı yapılan 210 bağımsız bölümden 50 bağımsız bölüm ve blokların sosyal alanı olan kapıcı dairelerinin dönemin yöneticileri tarafından hileli toprak tapusu temin edinilerek üçüncü şahıslara satıldığını, kapıcı dairelerinin bu defa Haziran 2000-15.03.2015 tarihleri arası kooperatif yönetim kurulu üyeliği yapan yöneticiler tarafından ortak alan olan kapıcı dairelerini işgal eden şahısları dava ederek 2, 3, 10 ve 11. blok kapıcı dairelerini yeniden kooperatife kazandırdığını ve 2003 yılı itibariyle geçici süreliğine geliri kooperatife verilerek kiraya verildiğini, davaya konu edilen 3. Blok kapıcı dairesinin 1996-Haziran 2000 arası yöneticileri tarafından kooperatif üyesi olan ....'e 18.10.1996 tarih ve 147 nolu yönetim kurulu kararıyla tahsis edilmişken Haziran 2000-15.03.2015 tarihleri arası görev yapan kooperatif yöneticilerinin ...'e aynı blokta bulunan 4 nolu bağımsız bölümü özel olarak alınan 26.11.2012 tarih ve 110 sıra numaralı yönetim kurulu kararı ve bu kararın eki olan protokole bağlı kalınarak tahsis edildiğini ve ...'in apartmanın kapıcı dairesi olan yerden tahliye edildiğini, 15.03.2015 tarihinde yapılan genel kurulda Haziran 2000-15.03.2015 tarihleri arası görev yapan kooperatifin yönetiminin azledildiğini, bu tarihte göreve gelen yeni yönetimin halihazırda görevini sürdürdüğünü, 12.05.2019 tarihli genel kurulda 3. Blok da dahil kooperatifin diğer bloklarına ait ortak alan olan kapıcı dairelerinin satılması yönünde karar alındığını, genel kurulun gündem maddelerinin tamamına itiraz ettiğini, davaya konu edilen kapıcı dairesinin kooperatif üzerine kayıtlı 3. Blokun kapıcı dairesi olduğunu belirterek, dava konusu olan apartman kapıcı dairesinden davalı kooperatifin müdahalesinin ortadan kaldırılarak el çektirilmesi ve kapıcı dairesinin kat maliklerinin faydalanmasına tahsis edilmesi, apartmana ait kapıcı dairesini uzun yıllardır kiraya veren davalı kooperatifin bugüne kadar tahsil ettiği kira bedellerinin kooperatiften alınarak kat maliklerine iade edilmesi, mümkün değilse dava tarihinden itibaren davalı kooperatif tarafından tahsil edilecek kira bedellerinin davalıdan alınarak kat maliklerine teslim edilmesi, 12.05.2019 tarihli genel kurul toplantısında gündemin 16. sırasında görüşülerek karara bağlanan apartmana ait kapıcı dairesinin satılmasına dair kararın önüne geçilmesi maksadıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kooperatif genel kurullarında alınan kararların iptaline ilişkin dava açılabilmesi için 1163 sayılı Kanunun 53'ncü maddesinde diğer şartlarına yanı sıra 1 aylık hak düşürücü süre öngörülmüş olup, toplantı üzerinden 3 yıl gibi bir zaman/hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan iş bu dava dinlenemeyeceğinden davanın usulden reddi gerektiğini, dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmadığından davanın dava şartı eksikliği nedeniyle usulden reddinin gerektiğini, iş bu davada davacı açısından aktif husumet yokluğu söz konusu olduğunu, dava konusu konutun mülkiyeti kooperatife, kooperatifin mal varlığı ise ortaklarına ait olduğunu, dolayısıyla elde edilen kira geliri de zaten tüm ortakların geliri olduğunu, hal böyle iken dava açılarak, dava konusu bağımsız bölümden elde edilen kira gelirinin sadece dava konusu blokun bulunduğu taşınmazdaki diğer bağımsız bölümlerin tahsisli bulunduğu ortaklara verilmesi talebinde hukuki yarar olmadığını beyanla davanın reddini ve yargılama giderlerinin davacıya yüklenmesini karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, ortak alana elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir.
Her ne kadar davacı tarafça davalı aleyhine iş bu dava ikame olunmuş ise de; dosyanın 19/09/2022 tarihli celse itibariyle takipsiz bırakılan davanın yasal 3 aylık süre içinde yenilenmediği anlaşılmakla davanın açılmamış sayılmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- HMK 150 ve 320 md gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin olarak tahsil edilen 59,30 TL harcın mahsubu sonucu bakiye 21,40 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsil edilerek Hazine'ye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesi- sine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
4- Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsil edilerek davalı tarafa ödenmesine dair,

5235 sayılı Kanun'un geçici 2'nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri'nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete'de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ilâ 360'ncı madde hükümleri gereğince, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/12/2022

Katip ...
e-imzalıdır


Hakim ...
e-imzalıdır




Full & Egal Universal Law Academy