Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 3. Daire 2014/120 Esas 2014/1175 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2014/ 120
Karar No: 2014 / 1175
Karar Tarihi: 18.09.2014

(926 S. K. m. 24, 72) (1602 S. K. m. 52)

Davacı vekili 16.01.2014 tarihinde İzmir Bölge İdare Mahkemesi kaydına, 20.01.2014 tarihinde AYİM kaydına geçen dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin Çiğli-İzmir 2’nci Ana Jet Üs Komutanlığında görevli iken Hava Kuvvetleri Komutanlığının 27.09.2013 tarihli emri ile “görülen lüzum üzerine” denilerek muhabere sınıfından hava savunma sınıfına geçirildiğini, müvekkilinin muhabere teknisyeni olarak yetiştirildiğini, muhabere sınıfı ile ilgisi olmayan hava savunma sınıfına geçirildiğini, sınıf değişikliği işleminde kamu yararı bulunmadığını, Hv.Svn. sınıfına ilişkin kursları görmesinin hazine zararına yol açacağını belirterek sınıf değişikliği yapılmasına ilişkin işlemin iptaline, öncelikle dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Dava dosyasında mevcut bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde: Davacının İzmir/Çiğli 2’nci Ana Jet Üs Komutanlığında muhabere sınıfında bilgisayar işlemeni/teknisyeni branşında görev yaptığı, Hv.K.K. lığının 27.09.2013 tarih ve PER:46008895-1460-130083- 13/Per.Pl.Ynt.D.Per.Pl.Ş. sayılı emri ile muhabere sınıfından hava savunma sınıfına geçirildiği, davacının bu işleme karşı 05.11.2013 tarihli dilekçesi ile itirazda bulunduğu, Hava Kuvvetleri Komutanlığının 27.11.2013 tarihli yazısı ile kuvvet ihtiyaçları doğrultusunda davacının sınıfının değiştirildiği belirtilerek davacının talebinin reddedildiği, bu yazının 06.12.2013 tarihinde davacıya tebliği üzerine süresinde bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.

AYİM 3’üncü Dairesinin 13.03.2014 tarih ve Gensek No:2014/322, Esas No:2014/120 sayılı kararı ile davacının yürütmenin durdurulması isteminin kabulüne karar verilmiştir.

926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununun “Yeniden Sınıflandırma” başlıklı 72’nci maddesinde astsubayların yeniden sınıflandırılmasında (d) bendi hariç olmak üzere 24’üncü madde esaslarının uygulanacağı belirtilmiş, aynı kanunun 24’üncü maddesinde ise; “subaylar, aşağıdaki durumlarda yeniden sınıflandırılırlar;

a) Sıhhi sebepler:

b) (Değişik bent: 09/08/1991-KHK-445/1 md.; Aynen kabul: 23/01/1992-3768/1 md.) Uçuştan ayrılanlar:

c) (Mülga bent: 19/04/2000-4564 S.K./4.md.)

d) İkinci bir tahsil yapanlar:

e) İdarece görülecek lüzum üzerine:

1. Sınıflandırma hatası sebebiyle yeterlik düşüklüğü gösterdiği sınıflandırma kurullarının tetkik ve teklifi ile anlaşılan teğmenler,

2. Kuruluş ve kadro değişiklikleri sebebiyle veya idarece görülecek lüzum üzerine, sınıflarının değişmesi icabeden subaylar,

3. Yeni bir sınıf kurulmasında, bu sınıfı teşkil etmek üzere lüzumlu personel temini için idarece, lüzum görülecek sınıf ve rütbedeki subaylar, yeniden sınıflandırılırlar.” hükmüne yer verilmiştir.

Astsubay Sınıflandırma Yönetmeliğinin “sınıflandırma faktörleri” başlıklı 8’inci maddesinde personelin ilk ve yeniden sınıflandırılmasında (1) Sınıfların kadro ihtiyacı, (2) Personelin sağlık durumu, (3) Zihni kabiliyetleri, (4) Tahsil, sivil mesleği, tecrübesi, alakaları, (5) Fiziki profili, (6) İsteğinin dikkate alınacağı belirtilmiş,

Aynı Yönetmeliğin 10’uncu maddesinde de; “Astsubayların yeniden sınıflandırılmaları aşağıdaki hallerde yapılır.

a) Sıhhi sebepler

b) (Değişik:4.6.1992-21248/2 md.) Uçuştan ayrılanlar

c) Özel hizmet niteliğini kaybedenler

d) Yeterlik düşüşlüğü gösterenler: İlk sınıflandırma hatasından dolayı yeterlik düşüklüğü gösterdiği sınıflandırma kurullarının tetkik ve teklifiyle anlaşılan astsubay okulları öğrencileriyle astsubay çavuşlar,

e) Kuruluş ve kadro değişikliği sebebiyle sınıfları değişecek astsubaylar,

f) İdarece görülecek lüzum üzerine sınıfları değişecek astsubaylar,

g) Yeni bir sınıf kurulmasında, lüzumlu personel temini için idarece lüzum üzerine sınıfları değişecek astsubaylar,” düzenlenmesine yer verilmiştir.

Personelin yeniden sınıflandırılması ve buna bağlı olarak sınıfının değiştirilmesinde idarenin takdir hakkının bulunduğu yukarıdaki hükümlerde yer alan “idarece görülecek lüzum üzerine” ve “lüzum görülecek sınıf ve rütbedeki subaylar” ibarelerinden açıkça anlaşılmaktadır. Genel olarak takdir yetkisi, idarenin belli bir konuda karar alıp almama veya birden fazla karar arasında seçim yapma imkânıdır. Belli bir işleme neden olarak hangi tür maddi veya hukuksal olguların kullanılacağını seçmede, ya da belli nedenlerin ortaya çıkması durumunda belli konudaki işlemin yapılıp yapılmaması yönetimin takdirine bırakılmış olabilir. İşlemin nedeni, yasada açıkça belirlenmemiş, ya da yukarıda izah edildiği gibi neden olarak “görülecek lüzum üzerine” gibi belirsiz bir kavram kullanılmış ise bu gibi durumlarda yönetime tanınmış olan takdir yetkisi, işlemin nedenini belirleme, ya da neden olarak gösterilen belirsiz kavramı belirli duruma getirme biçiminde kendini gösterir.

Ancak takdir yetkisinin sınırsız olmadığı, kamu hizmetinin verimliliği, etkinliği ve kamu yararı ile kişisel yarar arasında bir denge kurulması zorunluluğu bu hak ve yetkinin sınırını oluşturur.

Kamu hizmeti, hizmet gerekleri ve kamu yararına uygun olarak yürütülür. Hizmetin hangi nitelikteki personel eliyle yürütüleceğinin belirlenmesinde takdir hakkı hiç kuşkusuz idareye aittir. İdare kamu hizmetini gördüreceği personeli seçerken hizmetin özelliklerini, hizmetin gereksinme duyduğu personelin niteliklerini ve personelin sınıf mevcudunu göz önünde bulundurmak zorundadır.

Dava dosyası ve 1602 sayılı Kanunun 52’nci maddesi kapsamında davalı idarece gönderilen belgeler incelendiğinde; Hava Kuvvetleri Komutanlığına e-posta ile yapılan bir ihbar üzerine araştırma ve soruşturma yapıldığı, bu soruşturma sırasında davacının internet ortamında bir takım siyasi içerikli faaliyetlerde bulunduğunun bu kapsamda video ve resimleri arkadaş grupları ile paylaştığının tespit edildiği, soruşturma kapsamında ifadesine başvurulan bir personelin, davacının muhabere merkezinde bilgi sistemleri nöbetçi astsubayı olarak görevli olduğu sırada ve davacının kontrolündeki bilgisayarda davacının kendisine Rammstein isimli müzik grubunun “pussy” isimli pomo içerikli klibi izlettiğini, davacının klibi izlediği bilgisayardan o dönemde yasak olmasına rağmen Youtube.com isimli internet sitesine girebildiğini, o akşam davacı T...’ın bilgisayarında normalde personele yasak olan ve internet üzerinden görüşme yapılmasını sağlayan MSN programı çıktığını beyan ettiği, davacı hakkında MY 114- l(c) Silahlı Kuvvetler İstihbarata Karşı Koyma Koruyucu Güvenlik Ve İşbirliği Yönergesi kapsamında Personel Güvenlik İncelemesi işlemi başlatılmış olduğu anlaşılmıştır.

Davacının muhabere sınıfında bilgisayar işletmeni/teknisyeni kadrosunda bulunduğu, davacının sınıfı ve görev yeri itibariyle bilgi güvenliğinin hayati öneme haiz olduğu bir yerde görev yaptığı, görev yerindeki bilgisayarı bilgi güvenliği ve istihbarata karşı koyma faaliyetlerinde zaaf yaratacak şekilde kullandığı ve yukarıdaki açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde, davacının muhabere olan sınıfının değiştirilerek Hv.Svn. sınıfına geçirilmesi yönünde işlem tesis edilmesinde, gördürülen hizmetin ve personelin nitelikleri dikkate alındığında takdir yetkisinin kamu yararına uygun olarak kullanıldığı, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Yasal dayanaktan yoksun DAVANIN REDDİNE,

18 EYLÜL 2014 tarihinde OYBİRLİĞİ ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy