Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 3. Daire 2013/292 Esas 2013/1110 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2013/ 292
Karar No: 2013 / 1110
Karar Tarihi: 18.09.2013

(926 S. K. m. 24) (Türk Silahlı Kuvvetleri Subay Sınıflandırma Yönetmeliği m. 4, 10)

Davacı vekili 02.11.2011 tarihinde Kocaeli 1'inci İdare Mahkemesi kaydına, 10.11.2012 tarihinde AYİM kaydına geçen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin yıllık periyodik uçuş muayeneleri sırasında Eskişehir Hava Hastanesinin 05.03.2010 tarih ve 593 numaralı raporu ile "diyabet" tanısı ile "pilotaja elverişli değildir. Yeniden sınıflandırılması uygundur" kararı verildiğini, müvekkilinin bilahare diyabet hastası olmadığını öğrendiğini, askeri hastanelerde ve üniversite hastanelerinde birden çok defa şeker tahlilleri yaptırdığını, düşündüğü gibi kendisinin şeker hastası olmadığının ortaya çıktığını, müvekkilinin "diyabet" hastası olup olmadığı konusunda rapor düzenlenmesi için GATA Haydarpaşa Asker Hastanesine müracaat ettiğini, GATA Haydarpaşa Asker Hastanesinin 28.08.2011 tarihli raporunun elde edildiğini, bu raporda yazılı olan tanının TSK Sağlık Yeteneği Yönetmeliğine göre sınıf değişikliğini gerekli kılmadığını, Eskişehir Hava Hastanesinin raporunun gerçeği yansıtıp yansıtmadığının tespiti için müvekkilinin yeniden hekime sevk edilmesi gerektiğini, müvekkilinin sınıf değişikliği yapılması ile beraber maddi zarara uğrayacağını, uçuş ünsiyetini kaybetme riski ile karşı karşıya olduğunu belirterek sınıf değişikliği yapılmasına ilişkin Dz.K.K.lığının 26.09.2011 tarihli işleminin iptaline ve öncelikle yürütmenin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Dava dosyasında mevcut bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde: Davacının 351. Dz. Helo.Filo K.lığında helikopter pilotu olarak görev yaptığı esnada yapılan periyodik muayeneler sırasında Eskişehir Hava Hastanesi 1 Nolu Hava Sağlık Muayene Merkez Başkanlığının 05.03.2010 tarih ve 593 sayılı raporu ile "Bilateral miyop astigmat, Diabetes Mellitus" teşhisiyle "40/B/F1 Pilotaja elverişli değildir. TSK SYY'nin Dz.K.K.lığına ait 1 ve 2 nolu sınıflandırma çizelgesinde yeniden sınıflandırılması uygundur." kararı verildiği, bu raporun MSB Sağlık Dairesi Başkanlığınca 06.01.2011 tarihinde onaylandığı, bu raporun 5434 sayılı Kanun uyarınca işlem yapılması için 10.02.2011 tarihinde Sosyal Güvenlik Kurumuna gönderildiği, SGK tarafından 08.04.2011 tarihinde davacının adi malûl olduğuna karar verildiği, davacının 29.04.2011 tarihli dilekçesi ile yeniden sınıflandırılması için talepte bulunduğu, Dz.K.K.lığının 23.09.2011 tarih ve PER: 1460-661-11/Per.Atm.D.Sic.ve Kd.Ş. sayılı işlemi ile davacının yeniden sınıflandırılarak ikmal sınıfına geçirildiği, bu işlemin 12.10.2011 tarihinde davacıya tebliği üzerine yemden sınıflandırma işleminin iptali ve öncelikle yürütmenin durdurulmasına karar verilmesi istemiyle dava açıldığı, yapılan yargılama sonunda AYİM 3'üncü Dairesinin 18.10.2012 tarih ve Esas No:2011/2675, Karar No:2012/2110 sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği, davacının Gölcük Asker Hastanesinin 06.12.2012 tarih ve 3369 numaralı raporu ile diyabet yönünden sağlam olduğuna, deniz sınıfı uçucu personel olarak sınıfı görevini yapabileceğine karar verildiğini belirterek kararın düzeltilmesi talebinde bulunduğu, yapılan inceleme sonucunda 07.03.2013 tarihinde Başkan Hâkim Albay Gürbüz GÜMÜŞAY ve Üye Hâkim Albay Mehmet AKBULUT'un karşı oyu ile davacının kararın düzeltilmesi isteminin kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.

AYİM 3'üncü Dairesinin 24.11.2011 tarih ve Gensek No:2011/4943, Esas No:2011/2675 sayılı kararı ile davacının yürütmenin durdurulması isteminin reddine karar verilmiştir.

Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununun "Yeniden Sınıflandırma" başlıklı 24/a,b maddesinde: "Subaylar, aşağıdaki durumlarda yeniden sınıflandırılırlar:

a) Sıhhi sebepler:

Sağlık durumları mensup oldukları sınıfın hizmetine elverişli olmadığı hakkında usulüne göre sağlık kurulu raporu alanlar, sınıflandırma kurullarınca beden kabiliyeti ve sınıflandırma yönetmeliği esasları dahilinde uygun görülen sınıflara geçirilirler.

Beden kabiliyeti yönetmeliği ve sınıflandırma işlemi neticesinde, birden fazla sınıfta hizmet etmesi uygun görülenler bu sınıfların ihtiyacı da varsa, istedikleri sınıflara geçirilirler.

b) (Değişik bent: 09/08/1991 - KHK - 445/1 md.; Aynen kabul: 23/01/1992 - 3768/1 md.) Uçuştan ayrılanlar:

Uçuculuk niteliğini kaybeden veya uçmak istemeyen uçucu subaylar yeniden sınıflandırılırlar. Ancak sınıf değişikliğini gerektirecek nitelikteki sıhhi sebepler hariç olmak üzere, kara havacılık ve pilot sınıfındaki kıdemli yüzbaşı ve daha üst rütbelerdeki uçuculuk niteliğini kaybeden veya uçmak istemeyen subaylar yeniden sınıflandırılmazlar. Bunların uçuculuk statüleri sona erer." hükmüne yer verilmiştir.

Subay Sınıflandırma Yönetmeliğinin 10'uncu maddesinde de benzer nitelikte hükme yer verilmiştir.

Aynı Yönetmeliğin "Personel Sınıflandırmasının amacı" başlıklı 4'üncü maddesinde: "Şahsı, haiz olduğu vasıflardan, azami ve en müessir bir şekilde istifadeyi temin için, Silahlı Kuvvetlerde en fazla ehliyetle hizmet edebileceği göreve yöneltmek suretiyle muharebede başarıya ulaşmaktır.

Barış ve seferde muhtelif ve çok sayıdaki işlerin başarılabilmesi, her şahsın en fazla kıymet ifade eden taraflarının bilinmesi ve hizmet için en fazla kıymet ifade ettiği görevlere atanması, bu görevlerde yetiştirilmesi, kullanılması ve rapor edilmesi ile mümkündür. Bunun içinde fikri ve bedeni kabiliyetlerine ve hünerlerine göre bidayetten itibaren sınıflandırılması ve meslek hayatı boyunca bunun devam ettirilmesi icabeder. Sınıflandırma işleminin günü gününe ve devamlı olarak yürütülmesinden, komutan, amir, ilgili personel ile şahsın bizatihi kendisi de sorumludur." düzenlemesine yer verilmiştir.

Açıklanan bu hükümlere göre TSK Sağlık Yeteneği Yönetmeliği hükümlerine göre sınıfının sağlık niteliklerini kaybeden personelin sağlık niteliklerini taşıdığı başka sınıflarda yeniden sınıflandırılabilmesinin mümkün olduğu konusunda tereddüt bulunmamaktadır.

Dava konusu uyuşmazlık sınıfının sağlık niteliklerini kaybetmesine neden olan "diabetes mellitus" hastalığının mevcut olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının helikopter pilotu iken ikmal sınıfında yeniden sınıflandırılmasının hukuka uygun olup olmadığı noktasındadır.

Davacı vekili diyabet hastası (şeker hastası) olmadığını, GATA Haydarpaşa Asker Hastanesinin 22.08.2011 tarihli raporuna göre müvekkilinin rahatsızlığının sınıf değişikliğini gerektirecek bir rapor olmadığını ileri sürmüş ve 11.05.2011 ve 23.06.2010 tarihinde Gölcük Asker Hastanesinde yapılan glukoz (şeker) oranının sınırın (70-110) altında olduğunu gösteren (86-94) ve yine 03.08.2011 tarihinde yapılan ve glukoz seviyesinin normal sınırın biraz üstünde olduğunu gösteren (118) laboratuar tetkik sonuçlarını sunmuş; davacı hakkında Eskişehir Hava Hastanesi tarafından 05.03.2010 tarih ve 593 sayılı rapor düzenlenmeden önce 03.03.2010 tarihinde sabah saatlerinde yapılan tetkikte glukoz seviyesinin 151 olarak ölçüldüğü, bunun üzerine 05.03.2010 tarihinde sabah saatlerinde yeniden test yapıldığı bu kez de glukoz seviyesinin 147 olarak ölçüldüğü anlaşılmıştır.

AYİM 3'üncü Dairesinin 21.06.2012 tarih ve Gensek No:2011/4943, Esas No:2011/2675 sayılı ara kararı ile daha sonra yapılan testlerde şeker seviyesinin düşük çıkmasının diyabet teşhisinin yanlış olduğu, anlamına gelip gelmediği, şeker oranının yüksek veya düşük çıkmasına neden olan geçici durumların neler olduğu, davacıda şeker seviyesinin yüksek çıkmasının geçici durum sebebiyle olup olmadığı, davacıya şeker yüklemesi yapılarak ayrıca yeni bir test yapılmasına gerek olup olmadığı, davacıya sınıfı görevini yapamayacağına dair rapor düzenlenmesinin mevcut tıbbi bilgi ve belgelere uygun düşüp düşmediği, GATA Asker Hastanesi Endokrin Anabilim Dalı Başkanlığından sorulmuş, GATA Asker Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı Başkanlığınca yapılan inceleme üzerine düzenlenen tıbbi kanaat raporu GATA Komutanlığının 18.07.2012 tarih ve END.ve MET.HST.BD:2000-226-12/1607-383 sayılı yazısı AYİM 3'üncü Daire Başkanlığına gönderilmiştir.

Söz konusu tıbbi kanaat raporunda özetle; Kan Şekeri 151mg/dl olarak tespit edilen bir kişiye şeker yüklemesinin yapılmasının uygun olmadığı, bu tespitin yapılmasının tıbbi endikasyonunun olmadığı, ancak diyabetle ilgili bir takım şikâyetleri olan bir kişide, bu değerler tanı koydurucu iken, herhangi bir yakınması olmayan bir kişi de ikinci kez açlık veya tokluk şeker düzeyinin ölçülmesi gerektiği, bu doğrultuda ikinci kez 05 Mart 2010 tarihinde doğru tıbbi yaklaşımla hastanın açlık glukoz düzeyinin tekrar ölçüldüğü ve sonucunun ise 147 mg/dl olarak yüksek sonuçlandığı, bilgi olarak herhangi bir şikâyeti olmayan bir kişide farklı zamanlarda iki kez ölçülen açlık kan şekeri 126 mg/dl ve üzerindeyse diabetes mellitus tanısı konulacağı, bu açıdan hastaya doğru bir tıbbi yaklaşımla diabetes mellitus tanısı konulduğu, üç ay kadar sonra yapılan testlerde kan şekerinin düşük çıkmasının ilk konulan diabet teşhisinin yanlış olduğu anlamına gelmediği, açlık şeker düzeyini yükselten geçici durumlar, beslenme durumları, bazı ikincil hastalıklar, bazı ilaçların geçici kullanılmasının şeker düzeyini geçici yükseltebileceğinin bilindiği, kan şekerin geçici düşük çıkabileceği durumlar; açlık ve egzersiz durumları, diyabet ilaçlarını (hap ve insülin) kullanma, diyet yapma olarak belirtilebileceği, farklı zamanlardaki ve sabah açlıktaki 2 kez kan şeker değeri 126'nm üzerinde saptandıysa tanının diabetes mellitus olduğu ve bu hastalığın teorik olarak kalıcı bir durum olmak zorunda olduğu, geçici olduğunun iddia edilemeyeceği, ancak normal kan şeker düzeylerinin ilaç kullanımı ve/veya tıbbi beslenme önlemlerine uymak suretiyle sağlanabildiği bir hastalık olduğu, bunun sağlanması tam konan hastalığın geçtiğini göstermeyeceği, sadece diyabetes mellitus hastasının diyabetik durumunun alman önlemlerle kontrol altında tutulduğunu düşündüreceği, ilaç kullanımı ve/veya tıbbi beslenme önlemlerinin bırakıldığı andan itibaren günler içinde kan şeker yüksekliğinin tekrar ortaya çıkacağının bilinen tıbbi bir gerçek olduğu, hastaya diyabetes mellitus tanısı ile TSK SYY'nin B/40-F/1 maddesine göre "sınıfı görevi yapamaz" kararını içeren sağlık kurulu raporunun düzenlenmiş olmasının mevcut bilgi ve belgelere uygun olduğu yönünde tıbbi kanaat bildirilmiştir.

Kararın düzeltilmesi aşamasında davacının Gölcük Asker Hastanesinde yapılan muayene ve tetkikler sırasında davacıdaki şeker seviyesinin 86 ve 94 mg/dL olarak ölçüldüğü, Gölcük Asker Hastanesinin 06.12.2012 tarih ve 3369 numaralı raporu ile bu kez davacının "diabet yönünden sağlam" ve Deniz sınıfı uçucu personel olarak sınıfı görevini yapar" kararı verildiği dikkate alınarak AYİM 3'üncü Dairesinin 11.04.2013 tarihli ara kararı ile, davacı hakkında Eskişehir Hava Hastanesi 1 numaralı Hava Sağlık Muayene Merkezi tarafından 05.03.2010 tarih ve 593 numaralı rapor ile davacının pilotaja elverişli olmadığına karar verilmesinden sonra yapılan tetkiklerde davacıda şeker seviyesinin düşük çıkmasının "diabet" teşhisinin yanlış olduğu anlamına gelip gelmediği, davacının deniz sınıfı uçucu personel olarak görev yapıp yapamayacağı GATA Profesörler kurulundan sorulmuş GATA Profesörler kurulunun 24.06.2013 tarih ve 36 numaralı raporu ile davacının laboratuar bulguları değerlendirilerek davacıdaki diabetes mellitus rahatsızlığının geçici olarak ortaya çıkmasının mümkün olduğu, halen davacıda diabetes mellitus hastalığının bulunmadığının saptandığı, sadece kilo fazlalığı bulunduğu belirtilerek "A/33 F-l Deniz sınıfı uçucu personel olarak görev yapar" kararı verilmiştir.

Tüm bu açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar Eskişehir Hava Hastanesi 1 Numaralı Sağlık Muayene Merkezi Başkanlığının 05.03.2010 tarih ve 593 numaralı raporuyla davacının iki kez üst üste yapılan glukoz testi sonuçlarının yüksek çıkması sebebiyle davacıya "diabetes mellitus" teşhisi konularak pilotaja elverişli olmadığına karar verilmiş ve buna bağlı olarak Dz.K.K.lığınm 23.09.2011 tarihli işlemi ile davacının sınıfı değiştirilerek ikmal sınıfına geçirilmiş ise de; nihai olarak GATA Profesörler Kurulunun 24.06.2013 tarih ve 36 numaralı raporu ile davacıdaki glukoz seviyesi yüksekliğinin geçici olarak ortaya çıktığına, davacıda "diabeten mellitus" hastalığının bulunmadığına ve davacının deniz sınıfı uçucu personel olarak görev yapabileceğine karar verilmiş olması karşısında, helikopter pilotu olan davacının sınıf değişikliği yapılmak suretiyle ikmal sınıfına geçirilerek yeniden sınıflandırılmasının hukuka aykırı olduğu sonucuna ulaşıldığından dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Davacının yeniden sınıflandırılmasına ilişkin işlemin İPTALİNE,

18 EYLÜL 2013 tarihinde OYBİRLİĞİ ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy