Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 3. Daire 2012/1597 Esas 2013/877 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2012/ 1597
Karar No: 2013 / 877
Karar Tarihi: 06.06.2013

(2629 S. K. m. 15)

Davacı vekili 08.05.2012 tarihinde Kocaeli 2’nci İdare Mahkemesi ve bu yolla 11.05.2012 tarihinde AYİM kayıtlarına geçen dava dilekçesinin AYİM 3’üncü Dairesinin 07.06.2012/1165-1403 E.-K. sayılı hükmü ile reddi sonrası,01.08.2012 tarihinde Kocaeli 2’nci İdare Mahkemesi ve bu yolla 06.08.2012 tarihinde AYİM kayıtlarına geçen yenileme, 20.12.2012 tarihinde Kocaeli 1’inci İdare Mahkemesi ve bu yolla 25.12.2012 tarihinde AYİM kayıtlarına geçen savunmaya cevap ve 04.03.2012 tarihinde AYİM kayıtlarına geçen düşünceye cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin 7 yıl boyunca başarılı bir astsubay olarak görevine devam etmesine rağmen, 10 günlük süreçte verilen ceza ve yapılan işlemlerle meslek hayatının karartıldığını, oysa daha önce takdirle ödüllendirildiğini, müvekkilinin sağlık sorunlarını bahane ederek seyre çıkmadığına ilişkin kanaatin doğru olmadığını, ayrıca sınav talimatına aykırı hareket ettiğine ilişkin soyut iddianın gerçeği yansıtmadığını, sonuç olarak denizaltıcı olarak görev yapan müvekkilinin haksız ve hukuka aykırı gerekçelerle Kıymetlendirme Kurulunun olumsuz kararı ile statüden çıkarıldığını, ancak karar ve gerekçesinin müvekkiline tebliğ edilmediğini,15.04.2012 tarihinde aldığı aylığında dalış tazminatının eksik ödenmesi üzerine durumu fark ettiğini belirterek, denizaltıcılık sınıfından çıkarılmasına ilişkin olumsuz işlemin iptaline ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden; TCG Sakarya Komutanlığında elektronik sınıfı denizaltıcı olarak görev yapan davacının, Şubat 2011 ayında gemisinin uzun süreli yurt dışı göreve gitmeden önce sağlık sorunlarını beyan ederek, seyre katılmadığı, bu tarihten itibaren zaman zaman sicil amirleriyle sorunlar yaşayan davacının; 01.11.2011 tarihinde “mazeretsiz sabah mevcut toplantısına iştirak etmemek” eyleminden dolayı “uyarı”, 04.11.2011 tarihinde “sınav talimatına aykırı hareket etmek” eyleminden dolayı “5 gün göz hapsi” cezaları ile cezalandırıldığı, talimatlara aykırı hareket etmesi nedeniyle 08.11.2011 tarihinde tekrarlanan mesleki sınavda düşük not aldığı (100/41), bunun üzerine kişisel gelişimini artırması için gemi komutanı tarafından yazılı olarak uyarıldığı, davacının 10.11.2011 tarihinden itibaren üst üste birer aylık hava değişimini içeren 3 ayrı rapor aldığı, sicil amirleri tarafından davacı için tanzim edilen 31.01.2012 tarihli Denizaltıcılık Ehliyet Belgesinin olumsuz olduğu, son olarak Gemi Komutanı tarafından tanzim edilen 31.01.2012 tarihli kanaat raporunda; ’’yapılan uyarılara rağmen davacının yeterli çalışma gayretini göstermediği, denizaltıcılığa karşı istek ve hevesinin son derece yetersiz olduğu, özellikle görevlerin yoğunlaştığı dönemlerde artan iş temposuna uyum sağlayamadığı, branş kıdemli astsubaylığına aday olmasına rağmen bu sorumluluğu kaldıracak nitelikleri haiz olmadığı ve şahsi menfaatlerini ön planda tuttuğu” şeklinde olumsuz görüş bildirmesi üzerine davacının Denizaltı Filo Komutanlığı tarafından Kurul’a sevk edildiği, 3 Nolu Denizaltıcılık Mesleki Yeterlik Kıymetlendirme Kurulu tarafından “denizaltıcılık bakımından yetersizdir” kararı verildiği, karar uyarınca statüsüne son verilen ve özlük hakları kesintiye uğrayan davacının süresinde bu davayı açtığı anlaşılmıştır.

Davaya konu uyuşmazlık; davacının denizaltıcılık statüsünün sonlandırılmasına ilişkin tespit ve değerlendirmelerin mevzuata uyarlı olup- olmadığı noktasındadır.

Anayasa’nın kamu hizmeti görevlileriyle ilgili hükümlerin düzenlendiği bölümün ‘’Genel İlkeler” başlıklı 128/2 inci maddesinde; Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işlerinin kanunla düzenleneceği belirtilmiştir. 2629 Sayılı Uçuş, Paraşüt, Denizaltı, Dalgıç ve Kurbağa Adam Hizmetleri Tazminat Kanununun ‘’Statünün Kaybı” başlıklı 15’inci maddesi; "Kuvvet komutanlıkları, Jandarma Genel Komutanlığı veya Sahil Güvenlik Komutanlığınca teşkil edilecek yetkili kurullar tarafından uçucu, paraşütçü, denizaltıcı, dalgıç ve kurbağa adamlardan görevlerinin gerektirdiği nitelikleri kaybettikleri veya görev isteklerini yerine getirmedikleri anlaşılanların bu statülerine son verilir" hükmünü amirdir. Deniz Kuvvetleri Komutanlığındaki denizaltıcı statüsündeki personelin seçimi, denizaltıcılık hizmetine giriş, fiili görevlerde çalışma ve fiili denizaltıcılık görevlerinde yükselme yöntemleri, mesleki gelişimin evrelerinin belirlenmesi, personel planlama, yönetim ve politikasına esas olacak hususların açıklanması, denizaltıcılık niteliklerini koruyan personelin denizaltı kadro görev yerlerine atandırılması usulleri ile denizaltıcılık niteliklerinin nasıl sona erdirileceğine dair esasların 2629 sayılı Kanun paralelinde saptanması, kuralların belirlenmesi ve geliştirici tedbirlerin alınmasına ilişkin işlemler ‘’Kanunun verdiği yetkiye istinaden” DKY 51-10 (A) Dz.K.K.lığı Denizaltıcılık Vasıfları Yönergesinde düzenlenmiştir.

DKY 51-10(A) Yönergesinin 6’ncı Bölüm Birinci Kısım “Denizaltı Ehliyet Belgesi” başlıklı 2/a maddesinde; Denizaltıcılık Ehliyet Belgesinin normal olarak her yıl 1 Şubat tarihi itibarıyla fiilen denizaltı gemilerinde görevli subay ve astsubaylar hakkında, birinci ve ikinci sicil amirleri tarafından tanzim edileceği, 2/c maddesinde; birinci ve ikinci sicil üstleri tarafından verilen notların genel ortalamasının alınacağı, 2/g-(6) maddesinde; hesaplanan not ortalamasının, denizaltıcı personelin o yılki mesleki yetersizliğini gösterdiği, 2/g-(7) maddesinde; not ortalamasının beşin altında olması halinin menfi denizaltıcılık ehliyet belgesi olarak kabul edildiği ve personel hakkında bir karar verilmesi için Mesleki Yeterlik Kıymetlendirme Kuruluna sevk edileceği, İkinci Kısım l/h-(3) maddesinde; personel hakkında mesleki yetersizlik, disiplinsizlik v.b. hususlar hakkında menfi kanaat bildiren sicil üstlerinin, bu kanaate ulaşma nedenlerini gösteren delil ve bu personel hakkında geliştirici-düzeltici mahiyette aldığı tedbirleri raporla açıklayacakları, 2/c-(l) maddesinde; 3 nolu Denizaltıcılık Mesleki Yeterlik Kıymetlendirme Kurulunun denizaltıcı astsubaylar hakkında karar vereceği (ve kimlerden teşekkül edeceği), 3/b maddesinde; tamamı incelenen kişi hakkında “denizaltıcılık bakımından yetersizdir” kararı verilebileceği belirtilmiştir.

Mevzuat hükümleri ışığında yapılan incelemede; Şubat 2011 ayından itibaren sıhhi durumunu öne sürerek bazı seyir görevlerine katılmayan, süreçte askeri disiplin ve mesleki gelişim yönünden gösterdiği zafiyetlerden dolayı sicil amirleri tarafından yapılan sözlü uyarılara rağmen istenen seviyeye gelmeyen davacının, 01.11.2011 tarihinden itibaren 2 ayrı disiplin cezası ve 1 yazılı uyarı aldığı, mesleki sınavda başarısız olduğu, yanı sıra üst üste aldığı toplamda 3 aylık rapordan dolayı gemi komutanı tarafından gemide mesai yapamayacağı yönünde olumsuz değerlendirme yapıldığı ve neticeten sicil amirleri tarafından tanzim edilen denizaltıcılık ehliyet belgesindeki not ortalamasının beşin altında kalması nedeniyle Filo Komutanlığı tarafından 3 Nolu Denizaltıcılık Mesleki Yeterlik Değerlendirme Kuruluna sevk edildiği, Kurula sevk prosedüründe Yönerge’ye aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.

Yönerge gereği, denizaltıcılık ehliyet belgesinin menfi olması nedeniyle Kurula çıkan davacıya; oy hakkı olanları tecrübeli ve rütbeli personelden teşekkül ettirilmiş Kurulun prosedüre uygun olarak savunma hakkı tanıdığı, davacının mesleki geçmişinin yanı sıra disiplin ceza kararları, denizaltıcılık ehliyet belgesi (üst kademede görev yapamaz), yazılı uyarı, mesleki sınav notu (100/41) ve gemi komutanı kanaatinde yaptığı inceleme ve değerlendirme neticesinde takdir yetkisini davacının statüden çıkarılmasına yönelik olarak kullandığı ve “denizaltıcılık bakımından yetersizdir” kararı verdiği, sonuç itibariyle kanuni dayanağı bulunan Yönergedeki esaslara uygun olarak tesis edilen işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı, keza davacının ikaz edilmesine rağmen peşi sıra gerçekleştirdiği disiplinsizliklerin yanı sıra kamu yararı ve hizmet gereklerini gözeten idarenin takdir yetkisini ölçülü ve objektif olarak kullandığı, Kurula sevk ve Kurul tarafından tesis edilen işlemi yanı sıra verilen karar sonrası özlük haklarında yapılan kesintinin bir bütün halinde hukuka uygun olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Yasal dayanaktan yoksun DAVANIN REDDİNE,

06 HAZİRAN 2013 tarihinde OYBİRLİĞİ ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy