Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 3. Daire 2012/1148 Esas 2013/217 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2012/ 1148
Karar No: 2013 / 217
Karar Tarihi: 21.02.2013

(1602 S. K. m. 42)

Davacı 10.05.2012 tarihinde Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nde kayıtlara giren dava dilekçesinde özetle; emekli askeri kimlik kartının yenilenmesi sırasında sınıfının Kara Pilot yerine Piyade Pilot olarak yazıldığını, bu durumun düzeltilmesi için yaptığı müracaatının 16.03.2012 tarihli bir yazı ile reddedildiğini, Kr.Hvc. sınıfının 1986’da ihdas edilmiş olması karşısında, emekli kimlik kartına P.Plt. yerine Kr.Hvc. veya Kr.Plt. yazılmasının gerektiğini, keza 1971-Muk.3 olan sicilinin de hatalı olarak 1971-S.3 şeklinde yazıldığını belirterek emekli kimlik kartına hatalı yazılan subay sınıfı ve sicilinin düzeltilmemesi işleminin iptalini talep ve dava etmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden; Davacının 1959 yılında piyade sınıfında sözleşmeli subay olarak göreve başladığı, 03.06.1960 yılında pilot kursunu bitirmesi nedeniyle Piyade Pilot olarak göreve devam ettiği, 10.07.1971 yılında muvazzaf subay statüsüne geçirildiği, 13.10.1981 yılında emekli olduğu, emeklilik kararnamesinde ve Hizmet Durum Belgesinde sınıf ve sicil bilgilerinin “P.Plt.Yb.” ve “1971-Muk-3” olarak belirtildiği, 1986 yılında Kara Kuvvetleri Komutanlığı Havacılık sınıfının ihdas edildiği, 2008 yılı emekli kimlik kartında “(E.) Kr.Hvcl.Yb.” ve “1971-Muk-3” bilgilerine, Şubat 2012 tarihli emekli kimlik kartında “(E.) P. Yb” ve “1971-S.3” bilgilerine yer verildiği, bu bilgilerin düzeltilmesi talebinin Kara Kuvvetleri Komutanlığının 16 Mart 2012 gün ve PER.:1310-21-12/Per.İşl.D.E. ve Arş.Ş,Arş,Ks. sayılı yazısı ile reddedildiği anlaşılmıştır.

(MY 88-1) Türk Silahlı Kuvvetleri Akıllı Kart Yönergesinin Üçüncü Bölüm 4’üncü maddesinde;”TSK Akıllı Kartındaki Bilgiler a. Kartların Ön ve Arka Yüzünde Bulunan Bilgiler: (1) TSK Akıllı Kart Yönetim Merkezi tarafından akıllı kartların kişiselleştirilmesi esnasında, kartların ön ve arka yüzleri üzerine yazılan bilgiler EK-D'de belirtilmiştir...” düzenlemesine, EK-D Çizelgede emekli subay sütununda “Adı ve soyadı, (E.), sınıfı, rütbesi, kuvveti, sicil numarası,...” bilgilerine yer verilmiştir.

Davacının emeklilik kararnamesi ve Hizmet Durum Belgesinde sınıf bilgisi “P.Plt.Yb.” olarak, sicil numarası ise “1971-Muk-3” olarak belirtilmiştir. Davacı adına düzenlenen akıllı kart sınıf ve sicil bilgilerinin Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın kayıtları ile uyarlı olması gerekir. Davacı adına düzenlenen akıllı kartta “(E.) P.Yb.” sınıfı bilgisine, “1971-S.3” sicil bilgisine yer verilmiştir. Bu bilgilerin Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın kayıtları ile uyumlu olmadığı görülmektedir. Davacı hakkında düzenlenen akıllı kartta “(E.) P.Plt.Yb.” ve “1971-Muk-3” bilgilerine yer verilmesi gerekirken “(E.) P.Yb.” ve “1971 -S.3” bilgilerine yer verilmiş olması nedeniyle işlemin iptaline karar verilmiştir.

Davacı sınıf bilgisi olarak “(E.) Kr.Hvcl.Yb.” yazılmasının gerektiğini belirtmiş ise de Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın kayıtlarında sınıf bilgisinin “P.Plt.” olarak yazılmış olması nedeniyle bu iddiaya itibar edilmesi mümkün olmamıştır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Davacının emekli kimlik kartına hatalı yazılan bilgilerin İPTALİNE,

21 ŞUBAT 2013 tarihinde Başkan Hakim Albay Gürbüz GÜMÜŞ AY ve Üye Hakim Albay Ayhan AKARSU’nun karşı oyu ve OYÇOKLUĞU ile karar verildi.


KARŞI OY GEREKÇESİ

1959 yılında piyade sınıfında sözleşmeli subay olarak göreve başlayıp pilotluk kursunu bitirdikten sonra piyade pilot subay olarak görevine devam eden davacının 1971 yılında muvazzaf subaylığa geçirildiği ve 1981 yılında kendi isteği ile emekliye ayrıldığı, bilahare TSK Akıllı Kart Projesinin hayata geçmesinden sonra akıllı kart almak için yaptığı müracaata binaen tanzim edilen kimlik kartında sınıfının P.Plt. ve sicilinin de 197 l-S-3 olarak yazılması nedeniyle idari müracaatta bulunarak sınıfının Kr.Plt veya Kr.Hvc. olarak ve sicilinin de 1971-Muk-3 şeklinde değiştirilmesini talep eden davacının bu talebinin reddedilmesi üzerine davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Davacının sözleşmeli (mukaveleli) subay olarak ve piyade sınıfında TSK’ya intisap ettikten sonra gerekli eğitimleri tamamladığı ve pilot olarak göreve devam ettiği, o tarihteki sınıflandırma mevzuatına göre de pilotluk, muharip sınıfların bir branşı olduğundan davacının “piyade pilot” sınıf ve branşında yer aldığı, 1971 yılında muvazzaf subaylığa geçirildiğinde de sicilinin 1971-Muk-3 şeklinde verildiği, bu şekilde göreve devam eden davacının 1981 yılında bu sınıf ve sicil ile emekli olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.

Uyuşmazlık 1986 yılında yani davacının, emekliye ayrılmasını müteakip ihdas edilen Kr.Hvc. sınıfına mensup olup olmadığının tayini noktasında toplanmaktadır. Uyuşmazlığın diğer bir yönü ise akıllı kartına 1971- S-3 olarak yazılan sicilin davacının ileri sürdüğü gibi hatalı olup olmadığının tespitine yöneliktir.

TSK Akıllı Kart Projesi kapsamında hak sahiplerinin ve bu kişilerin tüm bilgilerinin otomasyonunun sağlanması ve TSK Kimlik Kartı verilmesi yetkisinin tek elde toplanması amaçlanmış olup, bu şekilde oluşturulan veri tabanına tüm hak sahiplerinin öncelikle beyanları doğrultusunda gerekli bilgileri yüklenmiştir. Bu çalışma kapsamında emekli hak sahiplerinin de emekli oldukları tarih itibariyle sahip oldukları sınıf ve branşları beyan ettikleri biçimde sisteme dahil edilmiştir.

Daha sonra mensubu olduğu Kuvvet Komutanlığındaki bilgiler alınarak gerçek durumu yansıtılmıştır, bulunmaktadır. Davacı da P.Plt olarak emekliye ayrılmış, ancak mevzuatta branşın kimlikte yer alacağına dair düzenleme bulunmadığından “(E ) P.Yb” şeklinde ayrıldığından sisteme bu bilgi ile kaydedilmiş bulunmaktadır. Davacını emekliliğinden sonra Kr.Hvc. sınıfı ihdas edilmiş ise de bu yeni sınıf yürürlüğe girdiği tarihte görevli olan uçucuları kapsamaktadır. Emekli uçucuların sınıflarının değiştirilmesine olanak tanıyan bir düzenleme mevcut değildir. Dolayısıyla davacının kimlik kartına sınıfının hatalı yazıldığı iddiası da doğru değildir.

Öte yandan sicillerin verilmesi ve kimlik kartlarına işlenmesi ile ilgili düzenlemelerde kaynak itibariyle muvazzaf ve sözleşmeli subayların ayrımının yapılabilmesi için tüm sözleşmeli subayların sicilinde (S) rumuzunun kullanıldığı, davacının da sözleşmeli subay kaynağından olması nedeniyle sicilinin yeni sistemde bu şekilde belirlendiği ve buna bağlı olarak davacını sicilinin yazılış şeklinde de hata bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmakla davanın reddine karar verilmesinin gerektiği düşüncesi ile sayın çoğunluğun kararma muhalif kaldık. 21.02.2013 (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy