AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2011/ 2437
Karar No: 2012 / 32
Karar Tarihi: 19.01.2012

(205 S. K. m. 25, 26)

Davacı vekili 27.05.2011 tarihinde Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nde kayıtlara giren dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin iki yaşında çocuk felci rahatsızlığı geçirdiğini, bir dizi tedaviden sonra sağlığına kavuştuğunu, 1996 yılında askere gittiğini, terhisinden sonra 1998 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde terzi/ütücü kadrosunda sivil memur olarak göreve başladığını, ancak yaşının ilerlemesi ile rahatsızlığının arttığını ve ayakta duramaz hale geldiğini, İzmir Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 01.04.2008 tarihli raporuna göre %65 oranında özürlü olan davacı hakkında İzmir Asker Hastanesi Sağlık Kurulunun 05.05.2008 tarihli raporu ile, TSK'da görev yapamaz kararı verildiğini, bu raporlar üzerine SGK'ya yaptığı başvurunun reddi üzerine AYİM'de açtıkları davanın olumlu sonuçlandığını ve davacının malulen emekli edildiğini, bunun üzerine davacının maluliyet yardımı almak üzere OYAK'a müracaat ettiğini, davalı kurum tarafından ek sağlık kurulu raporu alınması için GATA Hastanesine sevk edildiğini, anılan hastanenin 06.04.2011 tarihli ek sağlık kurulu raporu ile Fikren ve bedenen bir işle meşgul olmaktan kesin suretle mahrum kalmadığının bildirilmesi üzerine taleplerinin reddedildiğini, mesleği terzilik olan ve mevcut haliyle ayakta dahi duramayan ve rahatsızlığı halen ilerlemekte olan davacının bir işle meşgul olma imkanından yoksun olduğunu, bu nedenle taleplerinin hukuka aykırı şekilde reddedildiğini belirterek maluliyet yardımı ödenmemesi işleminin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden; Ulaştırma Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığında sivil memur olarak görev yapan davacının rahatsızlanması nedeniyle sevk edildiği İzmir Asker Hastanesinin 05.05.2008 tarih ve 553 numaralı Sağlık Kurulu Raporu ile Sol uylukta 7 cm. sekek atrofi, sol alt ekstremite poliomiyelit sekeli tanısına bağlı olarak TSK'da görev yapamayacağına karar verildiği, İzmir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Özürlü Sağlık Kurulunun 01.04.2008 tarih ve 1144 sayılı raporu ile Sol poliomyelit sekeli + İşitme kaybı rahatsızlığı nedeniyle %65 oranında tüm vücut fonksiyon kaybının bulunduğunun belirlendiği, İzmir Asker Hastanesinin 26.04.2010 tarih ve 447 numaralı Sağlık Kurulu Raporu ile Post palio sendromu, sol alt ekstremidete kısalık (1,7 cm.) sol uylukta sağa göre atrofi tanı ve A/59 F-3, D/61 F-8, D/11 F-l. TSK'da Devlet memuru görevine devam edemez. Mevcut rahatsızlığı Ağustos 1998 tarihinde, bu tarihte yürürlükte olan TSK SYY hükümlerine göre malul sayılmayı gerektirecek derecede mevut değildir. kararının verildiği, davacının 21.02.2011 tarihinde maluliyet yardımı talebi üzerine Ordu Yardımlaşma Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından davacının bu rahatsızlığı yüzünden bir işle meşgul olma imkanından kesin şekilde mahrum kalıp kalmadığının belirlenmesi amacıyla GATA Hastanesi Sağlık Kurulundan rapor talep edildiği, GATA Sağlık Kurulunun 06.04.2011 tarih ve 99 numaralı Ek Sağlık Kurulu Raporu ile davacının bu rahatsızlığından dolayı fikren ve bedenen çalışma imkanından kati suretle mahrum kalmadığının bildirilmesi üzerine OYAK Genel Müdürlüğünün 25.04.2011 tarih ve Sayı:Genel Müd.Yrd. üye Hiz.:29132-2011 (Hiz.Sun.Md.Yas.Yrd.) sayılı yazısıyla maluliyet yardımı yapılması isteminin reddedildiği anlaşılmıştır.

205 sayılı Ordu Yardımlaşma Kurumu Kanunu'nun 26/a maddesinde; Maluliyet Yardımı aşağıdaki hallerde ödenir: a) Tam ve daimi malullük, üyelerden her hangi biri ister vazife dahili ister vazife harici olsun, her hangi bir kaza, hastalık ve sakatlık neticesinde bir işle meşgul olmak imkanından kati surette mahrum kaldığı heyeti sıhhiye raporu ile tebeyyün ettiği takdirde tam ve daimi malul addedilir. Muvakkat ve kısmi malullük ile muvakkat hastalıklar tam ve daimi maluliyet mefhumunun haricindedir. Ancak vücudun yarısının felci, iki kol ve iki bacağın, iki elin, iki ayağın ve iki gözün, bir kol ile bir bacağın, bir el ile bir ayağın tamamıyla kaybı, tedavisi gayrikabil daimi hastalıklarla gayri kabil tedavi olduğu heyeti sıhhiye raporu ile tebeyyün edip kurumca da vazifeye devamına imkan olmadığı kabul edilen sair hastalıklar tam ve daimi hali olarak kabul edilir. Hastalık sebebiyle yapılacak tam ve daimi maluliyet yardımı, maluliyet halinin tespitinden bir sene sonra ödenir. Tam ve daimi maluliyet yardımı 25 nci madde gereğince hesaplanan ölüm yardımı gibi hesap ve tesviye olunur. düzenlemesine yer verilmiştir.

205 sayılı Kanun'da yer verilen düzenleme uyarınca davacının tam ve daimi maluliyet yardımından yararlanabilmesi için maluliyetine neden olan rahatsızlığının tedavisinin mümkün olmaması ve bu rahatsızlık nedeniyle başka bir işle meşgul olma imkanının bulunmaması gerekmektedir.

Davacının maluliyetine yol açan rahatsızlık nedeniyle bir işle meşgul olmak imkânından kati surette mahrum kalmadığı anlaşıldığından tesis edilen işlemin tüm yönleri ile hukuka uyarlı olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.

GATA Sağlık Kurulunun 06.04.2011 tarih ve 99 numaralı Ek Sağlık Kurulu Raporu ile davacının bu rahatsızlığından dolayı fikren ve bedenen çalışma imkanından kati suretle mahrum kalmadığı bildirildiğinden bu aşamada dava konusu uyuşmazlığın çözümünde bir etkisinin bulunmaması nedeniyle söz konusu rahatsızlığın tedavisinin mümkün olup olmadığı hususunun tespitine gerek görülmemiştir.

Yukarıda açıklanan nedenlerle,

Yasal dayanaktan yoksun DAVANIN REDDİNE,

19 OCAK 2012 tarihinde üye Jandarma Kurmay Albay Güven ŞAĞBAN'ın karşı oyu ve OYÇOKLUĞU ile karar verildi.

KARŞI OY GEREKÇESİ

OYAK üyesi olan davacının görevi sırasında rahatsızlanmış, uygulanan tedavilere rağmen hastalığı iyileşmemiş ve bu haliyle TSK'da görev yapamayacağına karar verilerek statü dışına çıkarılmıştır. Dosya içeriğine göre davacının mevcut rahatsızlığı nedeniyle iş görme yeteneğini tümüyle kaybetmediği anlaşılmaktadır. Ancak, rahatsızlığının tedavisinin mümkün olup olmadığı tam olarak anlaşılamamaktadır. Bu nedenle öncelikle yeniden GATA Hastanesine sevk edilerek bu konuda ek sağlık kurulu raporu aldırılmasının ve düzenlenecek ek sağlık kurulu raporu doğrultusunda bir karara varılmasının uygun olacağını değerlendirdiğimden sayın çoğunluğun kararına katılmadım. 19.01.2012

Full & Egal Universal Law Academy