Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 3. Daire 2011/1770 Esas 2011/1909 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2011/ 1770
Karar No: 2011 / 1909
Karar Tarihi: 15.09.2011

(5434 S. K. m. 64, 72) (2330 S. K. m. 1) (3713 S. K. m. 1)

Davacı vekili 01.12.2010 tarihinde AYİM kaydına geçen dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin oğlu P. Er ....'nın 70'nci Mknz. P. Tug. 2'nci Mknz. P. Tb. K.lığında görevli iken Mardin/Dargeçit ana üs bölgesinden Bostanlı karakoluna intikal esnasında içinde bulunduğu aracın devrilmesi sonucu vefat ettiğini, ölüm olayının asayiş ve güveni sağlama görevinden kaynaklandığını, olayın 2330, 3713 sayılı kanun ve 5434 sayılı kanunun 72/son maddesi kapsamında olduğunu belirterek müvekkillerine 3713 ve 2330 ve 5434 sayılı yasa kapsamında maaş bağlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Dava ve tahsis dosyasında mevcut bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde; Davacıların oğlu P.Er..'nın Mardin/Dargeçit 70'nci Mknz. P. Tug. 2'nci Mot. P. Tb. 4'ncü Mot. Pl. K.lığında askerlik vazifesini yaparken 09.06.2010 günü saat 22:00'de 2'nci Mot. P. Tb. K.lığı tarafından hazırlanan harekat emri gereği operasyon faaliyeti kapsamında birliği ile Dargeçit üs bölgesinden Çaysit tepe üs bölgesine intikal ile görevlendirildiği, Bl. K.nın emri ile bilahare intikalin motorlu intikale dönüştürüldüğü, 10.06.2010 günü saat 21:00'de temin edilen 2 sivil minibüs aracı ile Bostanlı Karakoluna intikal sırasında Klavuz deresi mevkiinde araç şoförünün aracın kontrolü kaybetmesi ile aracın şarampole yuvarlanması sonucu meydana gelen kazada P. Er...'nın hayatını kaybettiği, davalı kurumun 29.09.2010 tarih ve 336 sayılı kararı ile P. Er...'nın vazife malulü kabul edildiği, davacının P. Er..'nın 3713 sayılı kanun kapsamında vazife malulü kabul edilmesi için 21.10.2010 tarihli dilekçesi ile idari müracaatta bulunduğu, davalı kurumun 09.12.2010 tarih ve SAYI:B.13.2.SGK.0.12.04.01/90.326.073 sayılı yazısı ile davacının 3713 ve 2330 sayılı kanun hükümlerinden yararlanmasının mümkün olmadığı, ancak 5434 sayılı kanunun 72'nci maddesi uyarınca malul ve muhtaç olmasını belgelemesi halinde kendisine aylık bağlanabileceği belirtilerek talebinin reddedilmesi üzerine 2330 ve 3713 sayılı kanun kapsamında vazife malulü kabul edilmeme işleminin iptali istemiyle bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.

Davacı vekili ölüm olayının 2330 ve 3713 sayılı kanunlar kapsamında meydana geldiğini, vazife malullüğü aylığının bu kapsamda bağlanması gerektiğini ileri sürmüştür.

Davacıların oğlunun vazife malulü olduğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır.

3713 sayılı Terörle Mücadele kanununun 1'nci maddesinde; Terör; cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle, Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemler şeklinde tarif edilmiştir. Aynı Kanununun Yardım başlıklı 21 nci maddesinin birinci fıkrasında Memur ve kamu görevlilerinden yurtiçinde ve yurtdışında görevlerini ifa ederlerken veya sıfatları kalkmış olsa bile bu görevlerini yapmalarından dolayı terör eylemlerine muhatap olarak yaralanan, sakatlanan, ölen veya öldürülenler hakkında 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun uygulanır. Ayrıca; a) Malul olanlarla, ölenlerin aylığa müstahak dul ve yetimlerine bağlanacak aylığın toplam tutarı, bunların görevde olan emsallerinin almakta oldukları aylıklardan; emekli olanların öldürülmeleri halinde ise, dul ve yetimlerine bağlanacak aylığın toplam tutarı ve Kanuna göre kendisine bağlanabilecek emekli aylığından az olamaz... hükmüne yer verilmiştir.

Görüldüğü üzere, bu yardımlardan yararlanmanın asıl ve en önemli şartı terör eylemlerine muhatap olmaktır. Terörle Mücadele Kanunu Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu (1/802) (S.Sayısı:554) Genel gerekçe bölümünün madde gerekçelerinin 23. maddesine Maddede, kamu görevlilerinden yurtiçinde veya dışında görevlerini ifa ederlerken veya sıfatları kalkmış olsa bile bu görevlerini yapmalarından dolayı terör suçluları tarafından yaralanmaları veya sakat bırakılmaları halinde kendilerine veya öldürülmeleri durumunda eşi ve çocuklarına bağlanacak aylık veya yapılacak yardımlar düzenlenmektedir. şeklinde bir gerekçe getirilmiştir.

Davacıların oğlunun ölüm olayının herhangi bir terör eylemine muhatap olma sonucu meydana gelmediği açıktır. Bu nedenle ölüm olayının 3713 sayılı kanun kapsamında kabul edilmesi mümkün değildir.

2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanunun Amaç başlığı altındaki 1'nci maddesinde Bu kanunun amacı, barışta güven ve asayişi korumak, kaçakçılığı men, takip ve tahkikle görevli olanların bu görevlerinden dolayı ya da görevleri sona ermiş olsa bile yaptıkları hizmet nedeniyle derhal veya bu yüzden maruz kaldıkları yaralanma veya hastalık sonucu ölmeleri veya sakat kalmaları halinde ödenecek nakdi tazminat ile birlikte bağlanacak aylığın ve bu yüzden yaralanmaları halinde ödenecek nakdi tazminatın esas ve yöntemlerinin düzenlenmesidir. şeklinde hükme yer verilmiştir.

Kanunun 2'nci maddesinde ise; iç güvenlik ve asayişin korunması veya kaçakçılığın men, takip ve tahkikle görevlendirilen personelle kimlerin amaçlandığına açıklık getirilerek Silahlı Kuvvetler mensupları kanun kapsamında bulunan personel olarak sayılmıştır.

5434 Sayılı Kanunun 4049 Sayılı Kanunla değişik 72 nci maddesinin son fıkrasında Bu Kanunun 64 ncü maddesinin (a, b, c, ç, d ve e) fıkralarında açıklanan durumlardan dolayı veya 3.11.1980 tarih ve 2330 Sayılı Kanun ile bu Kanuna ek 2566 Sayılı Kanun kapsamında mütalaa edilen görevler nedeniyle geride dul ve yetim bırakmadan hayatlarını kaybetmiş bulunan iştirakçilerle, bunlardan aylık almakta iken ölenlerin baba veya analarına ölüm tarihini takip eden aybaşından itibaren aylık bağlanır hükmü yer almaktadır.

Belirtilen kanun metninden de anlaşılacağı üzere, aylık bağlanması için getirilen ölçüt, 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanununun 64/a-e maddesi ya da 2330 sayılı Nakdi Tazminat Ödenmesi ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun kapsamında mütalaa olunabilecek bir görevden dolayı yaşamın yitirilmiş olmasıdır.

Dava konusu olaya dönüldüğünde: Davacının görev yaptığı birliğin Mardin/Dargeçit'te konuşlu iç güvenlik harekatı ile görevli bir birlik olduğu, vefat olayının terörle mücadeleye yönelik motorlu intikal faaliyeti sırasında geceleyin, zorluğu ve riski yüksek operasyon görevi sebebiyle meydana geldiği, operasyon görevi çerçevesinde gece icra edilen intikal faaliyetinin de devlete, topluma, kişilere ve onların mallarına yönelik tehlikeleri önlemeye, dirlik ve düzenin sağlanmasına yönelik 2330 sayılı kanun kapsamında bir görev olduğunun kabulünün gerektiği, bu halde davacılara 5434 sayılı kanunun 72/son maddesi ve 2330 sayılı kanun kapsamında davacılar yönünden malullük ve muhtaçlık şartı aramaksızın aylık bağlanması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Davacılara 2330 sayılı kanun kapsamında vazife malullüğü aylığı bağlanmaması işleminin İPTALİNE,

15 EYLÜL 2011 tarihinde üye Üye Hakim Albay Mehmet Aydan AL'ın karşı oyu ve OYÇOKLUĞU ile karar verildi.


KARŞI OY GEREKÇESİ

2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkındaki Kanunun 1'inci maddesinde yer verilen düzenlemeden anlaşıldığı üzere, nakdi tazminat ödenebilmesi için vefat olayının iç güvenlik ve asayişin korunması, kaçakçılığın men, takip ve tahkiki, terörle mücadele ve 2935 sayılı Kanunda belirtilen görevleri icra ederken bu görevlerden dolayı meydana gelmesi gerekmektedir.

Dava konusu uyuşmazlıkta vefat olayının karayolunda intikal sırasında araç şoförünün kontrolü kaybetmesi nedeniyle aracın şarampole yuvarlanması sonucu meydana gelmesi, kazanın oluşumunda yerine getirilen emniyet ve asayiş görevinin sebep ve tesirinin bulunmaması nedeniyle 2330 sayılı yasa kapsamında vazife malullüğü aylığı bağlanması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken işlemin iptali yönünde oluşan sayın çoğunluk kararına katılamadım. 15.09.2011 (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy