Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 3. Daire 2010/610 Esas 2010/451 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2010/ 610
Karar No: 2010 / 451
Karar Tarihi: 08.04.2010

(2709 S. K. m. 25) (1602 S. K. m. 35, 40, 45)

Davacı vekili, 10.08.2009 tarihinde Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nde kayda geçen dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından, davalı kurum aleyhine kurumla ilişiğinin kesilmesi sonucu tasarruf ve birikimlerinin geri ödenmesi aşamasında 2006 ve 2007 yılı kar paylarının ödenecek tutara dahil edilmemesi nedeniyle, belirtilen yıllara ait kar paylarının hesaplanıp ödenmesi, elde edilen aktüeryal kardan müvekkilinin ortaklık payına isabet eden tutarın da ödenmesi istemiyle Ankara 19’ncu Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açıldığını, Ankara 19’ncu Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 20.11.2008 gün ve 2008/285 Esas, 2008/381 Karar sayılı kararı ile davanın çözümünde askeri idari yargı yerinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verildiğini, bu kararın Yargıtay 4’ncü Hukuk Dairesi’nin 28.05.2009 gün ve 2009/4854 Esas, 2009/7260 Karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiğini, müvekkilinin suç işlediği iddiası ile 20.08.2006 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetlerinden ilişiğinin kesildiğini, davalı OYAK tarafından da üyeliğine son verilerek 16.10.2007 tarihi itibariyle tasarruf ve birikimlerinin emeklilik yardımı olarak ödendiğini ancak ödenen tutarın hesaplanmasında 2006 ve 2007 yılı kar paylarının hesaplamaya dahil edilmeyerek eksik ödeme yapıldığını, geri ödeme tutarının hesaplanmasında, son defa aidat kesintisinin yapıldığı Mart 2006 tarihi esas alınarak 02.04.2006 tarihi itibariyle kar payının hesaplandığını, 2006 yılından kalan 9 aylık dönem ile 2007 yılından 9,5 aylık dönem (16.10.2007 tarihine kadar) için belirlenen kar payı oranlarının müvekkilinin birikimlerine uygulanmadığını, eksik ödeme yapıldığını, ayrıca davalı OYAK tarafından 2007 yılı içerisinde tamamen iştirakçilerinin aidatlarıyla oluşturulan varlık ve iktisadi işletmelerin büyük bir kısmının satış-devir yoluyla elden çıkarıldığını, bizzat davalı kurumun belgelerine göre 31.12.2007 tarihi itibariyle düzenlenen aktüeryal bilançosunda 2.651.721.636, 61 TL kar oluştuğunu belirterek müvekkiline ödenmeyen 2006 ve 2007 yılı kar payları ve elde edilen aktüeryal kardan müvekkilinin ortaklık payına isabet eden tutara karşılık olarak şimdilik 1.000,00 TL'nın, ilk ödemenin yapıldığı 16.10.2007 tarihinde itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalı O.’tan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesinden; astsubay statüsünde Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev yapmakta olan davacının, disiplinsizlik nedeniyle 31.08.2007 tarihinde ilişiğinin kesildiği, 02.04.2006 tarihi ile ilişiğinin kesildiği 31.08.2007 tarihi arasında firarda kaldığından davacıya maaş ödemesinin yapılmadığı, bu nedenle en son Mart 2006 ayı maaşından OYAK üye aidatı kesildiği, emeklilik evraklarının 08.10.2007 tarihinde OYAK'a ulaşması üzerine davalı OYAK tarafından, davacının en son üye aidatının intikal ettiği (Mart 2006 ayı) tarih dikkate alınarak emeklilik yardımının hesaplanarak 19.146,96 TL. emeklilik yardımı tutarından; davacının OYAK'a borç verme borç tutarı olan 2.152, 46 TL mahsup edildikten sonra kalan 16.994,50 TL.'nın, 10.000,00 TL.'sının davacının avukatı ..'ya ödenmek üzere 16.10.2007 tarihinde OYAKBAK/Küçükesat şubesindeki hesap numarasına yatırıldığı, kalan 6.994,50 TL.'nın ise davacı hakkında OYAK'a ulaşmış olan haciz ihbarnameleri nedeniyle icra müdürlükleri ile yapılmakta olan yazışmalar sebebiyle emanet hesabına alındığı ve emanet hesaptaki 6.994, 50 TL.'sının; 3.861,00 TL.'sının Hakkari 2’nci İcra Müdürlüğü’nün 2006/622 sayılı, 1.066,63 TL.'sının Van 1’ncı İcra Müdürlüğü’nün 2006/3372 sayılı dosyasına 24.10.2007 tarihinde gönderildiği, kalan 2.066,87 TL.'nin ise davacının avukatı ..'ya ödenmek üzere 24.10.2007 tarihinde OYAKBAK/Küçükesat şubesindeki hesap numarasına yatırıldığı, davacı vekili tarafından 12.03.2008 tarihli dilekçe ile davalı OYAK'a müracaat edilerek emeklilik yardımı ile ilgili hesaplamalara ilişkin bilgi ve belgeler ile kesinti tutarları, nemalandırma ve değerlendirmeye ilişkin kayıtların birer suretinin gönderilmesinin istenildiği, OYAK'ın 26.03.2008 tarihli cevabi yazısı ile davacının emeklilik yardımı miktarının en son üye aidatının intikal ettiği Mart 2006 ayı esas alınarak hesaplandığı belirtilerek istenilen bilgi ve belgelerin davacı vekiline gönderildiği, davacı vekili tarafından bu kez 09.05.2008 tarihli dilekçe ile davacıya yapılan emeklilik yardımı ödemesinde, 2006 ve 2007 yılı kar paylarının hesaplamaya dahil edilmediğinden, 2006 ve 2007 yılı kar paylarının ilk ödemenin yapıldığı 16.10.2007 tarihi itibariyle hesaplanarak ödenmesi ve OYAK'ın her türlü yatırım ve iştiraklerinden davacının üyelik hakkına karşılık gelen tutarın hesaplanarak ödenmesi talebi ile davalı OYAK'a müracaat edildiği, OYAK'ın 02.06.2008 tarihli cevabi yazısı ile davacının 02.04.2006 tarihi itibariyle 2006 kar payından faydalandırıldığı, ancak bu tarihten sonra kar payı tahakkuk ettirilmediği belirtilerek olumsuz cevap verilmesi üzerine, davalı OYAK tarafından davacıya yapılan emeklilik yardımı ödemesi hesabına 2006 ve 2007 yılı kar paylarının dahil edilmemesi ve elde edilen aktüeryal kardan davacının ortaklık payının düşen tutardan yararlandırılmaması nedenlerine dayalı olarak davacı vekili tarafından 07.07.2008 tarihinde Ankara 19’ncu Asliye Hukuk Mahkemesinde davalı OYAK aleyhine alacak davası açıldığı, Ankara 19’ncu Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.11.2008 gün ve 2008/285 Esas, 2008/381 Karar sayılı kararı ile davanın çözümünde askeri idari yargı yerinin görevli olduğu belirtilerek yargı yeri yönünden dava dilekçesinin reddine karar verildiği, işbu kararın Yargıtay 4’ncü Hukuk Dairesi’nin 28.05.2009 gün ve 2009/4854 Esas, 2009/7260 Karar sayılı kararı ile onanması üzerine AYİM'de işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.

Dava açma süresinin, kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle, davanın her aşamasında gerek tarafların talebi üzerine ve gerekse re'sen mahkemece dikkate alınması gerekmektedir. Anayasanın 125 ve 1602 sayılı Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Kanunu’nun 40’ncı maddelerinde, dava açma süresinin her çeşit işlemlerde yazılı bildirim tarihini izleyen günden itibaren başlayacağı belirtilmiş ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nin 5.12.1983 gün ve E.1983/11, K.1983/17 sayılı İçtihatları Birleştirme Kurulu Kararında da dava açma süresinin yazılı bildirimi takip eden tarihten başlayacağı hükme bağlanmış bulunmaktadır.

1602 sayılı Kanunun Dava Açma Süresi başlığını taşıyan 40’ncı maddesinde; ...Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nde dava açma süresi her çeşit işlemlerde yazılı bildirim tarihinden itibaren kanunlarda ayrı süre gösterilmeyen hallerde 60 gündür. Adresleri belli olmayanlara özel kanunlardaki hükümlere göre ilan yolu ile bildirim yapılan hallerde; özel kanunda aksine hüküm bulunmadıkça ilan tarihinden itibaren onbeş gün sonra başlar... hükmü yer almaktadır.

Kanunun İhtiyari Müracaat ve İdari Makamların Sükutu başlıklı 35’nci maddesinin (a) bendi, İhtiyari müracaat; Kesim işlem yapmaya yetkili makamlarca tesis edilen idari işlemlerin geri alınması, kaldırılması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması, üst makamdan yoksa işlemi yapmış olan makamdan idari dava açmak için belli olan süre içinde istenebilir. Bu müracaat işlemeye başlamış olan dava açma süresini durdurur. Altmış gün içinde cevap verilmez ise, istek reddedilmiş sayılır. İsteğin reddi üzerine dava açma süresi başlar ve müracaat tarihine kadar geçmiş olan süre de hesaba katılır. hükmünü amirdir.

Kanunun 35/b maddesinde ise; İlgililer, hakkında idari davaya konu olabilecek bir eylem veya işlemin yapılması için idari makamlara başvurabilirler. Bu halde yetkili makamlar en çok altmış gün içinde bir cevap verirler. Bu süre içinde cevap verilmez ise, istek reddedilmiş sayılır. İlgililer altmış günün bitiminden itibaren idari dava açma süresi içinde Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde dava açabilirler. denmektedir.

Kanunun 45’nci madde (A) bendinde, süresi dışında açılan davaların reddine karar verileceği belirtilmektedir.

Dava dosyasında mevcut bilgilerden; davacıya ilgili ödemelerin 16.10.2007 ve 24.10.2007 tarihlerinde yapıldığı, davacı vekilinin 12.03.2008 tarihli bilgi istemli yazısı ile de söz konusu ödemelerin 2007 yılı içerisinde yapıldığının belirtildiği, davacı lehine hareketle en son 31.12.2007 tarihinde söz konusu ödemelerden haberdar olduğunun kabulü durumunda, bu tarihten itibaren AYİM Kanunu’nun 35/a maddesi kapsamında 60 günlük dava açma süresi içerisinde idari müracaatta bulunması gerekirken, bu müracaatını süresinde yapmadığı, bu nedenle 01.01.2008 tarihinde başlayan dava açma süresinin 01.03.2008 tarihinde sona ermesine karşın 07.07.2008 tarihinde açılan davada süre aşımı bulunduğu anlaşıldığından, davanın süre yönünden reddine karar verilmiştir.

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1602 sayılı Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Kanunu’nun 35, 40, 44 /f, 45/A maddeleri uyarınca davanın süre yönünden reddine,

08 NİSAN 2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy