Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 3. Daire 2010/1376 Esas 2010/723 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2010/ 1376
Karar No: 2010 / 723
Karar Tarihi: 03.06.2010

(5085 S. K. Geç. m. 1) (3269 S. K. m. 10)

Davacı vekili 09.11.2009 tarihinde AYİM'de kayda geçen dava dilekçesi ile 04.01.2010 tarihinde kayda geçen cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin 08.11.1994 tarihinde göreve başladığını, Ağrı Asker Hastanesinin 08.08.2001 tarihli raporu ile HbsAG Pozitifliği tespit edilmesi üzerine 18.10.2001 tarihinde sözleşmesinin feshedildiğini, Ankara Asker Hastanesinin 23.01.2009 tarihli raporu ile davacıya 52/A, F-3, hastanın HBSAG Pozitifliğinin 2001 yılından itibaren devam ettiği saptandı teşhisi konulduğunu, buna istinaden sağlık yardımı yapılması için yaptıkları müracaata müspet ya da menfi yönde cevap verilmediğini belirterek, bu nedenle taleplerinin reddine dair zımni kararın iptaline ve 5085 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesine göre sağlık yardımı yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmektedir.

Dava dosyasının incelenmesinden; davacının 08.11.1994 tarihinde sözleşmeli uzman erbaş olarak göreve başladığı, biten sözleşmesini yenilemek maksadı ile sevk edildiği Ağrı 12.Mknz.P.Tug.K.lığı 200 Yataklı Asker Hastanesi Baştabipliğinden uzman erbaş olabileceğine ilişkin rapor alamaması nedeniyle sözleşmesinin 18.10.2001 tarihinde feshedildiği, davacının askerlik şubesi kanalıyla 01.03.2002 tarihinde Mareşal Çakmak Hastanesine müracaat ederek tahlillerini yaptırmasında rağmen işlemlerini tamamlatmadığından sonuç raporunun tanzim edilemediği, bilahare davacının vekili aracılığıyla KKK'lığına 01.11.2007 tarihinde başvuruda bulunarak sağlık yardımı yapılmasını talep ettikleri, cevaben yazılan yazıda sıhhi arızalarının devam ettiğini belgelemesi halinde sağlık yardımından yararlanabileceğinin bildirildiği, Ankara Askerlik Dairesine hastalığının devam ettiğini gösterir rapor alabilmek için askeri hastaneye sevk almak amacıyla yaptıkları müracaatın reddedilmesi üzerine Askeri Yüksek İdare Mahkemesine dava açtıkları, AYİM 3.D.nin 18.12.2008/692-1351 E.-K. sayılı hükmü ile işlemin iptaline karar verildiği, karar üzerine hastaneye sevk edilen davacı hakkında Ankara Asker Hastanesinin 23.01.2009 tarihli raporu ile 52/A, F-3, hastanın HBSAG Pozitifliğinin 2001 yılından itibaren devam ettiği saptandı kararı verildiği, rahatsızlığının devam ettiğinin rapor ile tespit edilmesi üzerine davacı vekili tarafından sağlık yardımı yapılması talebiyle 03.09.2009 tarihinde başvuru yapıldığı, yasal süre içerisinde herhangi bir işlem yapılmaması üzerine bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Konu ile ilgili yasal düzenleme incelendiğinde, 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanununun 10.02.2004 tarih ve 5085 sayılı Kanunla eklenen 10 ncu maddesinin son fıkrası şu şekildedir: (Değişik fıkra: 11/06/2008-5768 S.K./4.mad.) Sözleşmeleri sağlık nedeniyle sona erenlerden; sözleşmelerinin sona ermesine neden olan sıhhi arızalarının tedavisine devam edilenlere, sözleşme sona erme tarihinden başlamak şartıyla on iki ayı geçmemek üzere tedavi süresince, görevdeki emsallerinin almış oldukları net maaşların (27/6/1989 tarihli ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 28 inci Maddesinde belirtilen ek tazminatlar ile 14/7/1964 tarihli ve 500 sayılı Kanuna göre ödenen tazminat ve yabancı dil tazminatı hariç) 2/3'ü her ay sağlık yardımı olarak kurumlarınca ödenir. Bu ödemeden hiçbir kesinti yapılmaz. Ödemeye ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir. Ancak, sözleşme sona erme tarihinden itibaren on iki ay içerisinde sözleşmenin sona ermesine neden olan sıhhi arızasından dolayı, 5434 sayılı Kanuna göre malullük aylığına hak kazananlara, hak kazandıkları tarihten itibaren söz konusu yardım kesilir.

3269 Sayılı Uzman Erbaş Kanununa sağlık yardımı ile ilgili eklenmeyi yapan 5085 Sayılı Kanunun 17.02.2004 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmesi sebebiyle, bu tarihten önce sözleşmeleri sağlık nedeniyle feshedilen uzman erbaşların da bu haktan istifade etmelerine yönelik olarak düzenlenen 5085 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesi ise; Bu Kanunun yürürlüğe konulduğu tarihten önce, sözleşmesi sağlık nedeniyle feshedilip de, 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununa göre malullük aylığına hak kazanamayan uzman erbaşlardan sözleşmenin feshine neden olan sıhhi arızalarının tedavisine halen devam edilenlere, bu Kanunun yürürlüğe konulduğu tarihi takip eden aybaşından itibaren oniki ayı geçmemek üzere tedavi sürelerinin sonuna kadar görevdeki emsallerinin almış oldukları net maaşların (375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 28 inci maddesinde belirtilen ek tazminatlar ile 500 sayılı Kanuna göre ödenen tazminat ve lojman tazminatı ile yabancı dil tazminatı hariç) 2/3'ü, her ay sağlık yardımı olarak kurumlarınca ödenir. Bu ödemeden hiçbir kesinti yapılmaz. şeklinde düzenlenmiştir.

Gerek davalı idarenin savunmalarında, gerekse Başsavcılık düşüncesinde, 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçirilmesinden sonra idari müracaatın yapıldığı ve süre aşımının bulunduğunun belirtilmesi karşısında bu husus öncelikle incelenmiştir. Sağlık yardımı ile ilgili davacının durumuna ilişkin geçici madde 1'de herhangi bir müracaat süresinin öngörülmemesi, bu madde içeriğindeki Kanunun yürürlüğe konulduğu tarihi takip eden aybaşından itibaren on iki ayı geçmemek üzere... şeklindeki düzenlemenin ise müracaat dönemine ilişkin bir tespit olmayıp, sağlık yardımının tedavi süresince yapılabileceği azami döneme ilişkin bir tespit olması karşısında, yapılan müracaatı müteakip, idarenin sükutu üzerine açılan davada süre aşımının bulunmadığı değerlendirilmektedir.

Mevzuat hükümlerine göre, uzman erbaşlara sağlık yardımı yapılabilmesi için; sözleşmesinin sıhhi sebeplerden dolayı feshedilmiş olması ve sözleşme feshine neden olan sıhhi arızanın tedavisine devam edilmesi şartlarının bir arada gerçekleşmesi gerekmektedir. 5434 Sayılı Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre malullük aylığı bağlanıncaya kadar ve on iki ayı geçmemek üzere bu ödeme yapılacaktır.

Yapılan incelemede, Ağrı 200 Yataklı Asker Hastanesinin 24.08.2001 tarihli raporu ile davacının sanlık rahatsızlığının tespiti üzerine, 18.10.2001 tarihinde sözleşmesinin sağlık nedeniyle fesh edildiği, öte yandan Ankara Asker Hastanesinin 23.01.2009 tarihli raporu ile Hepatit B virüs infeksiyonu tanı ve Hastanın HBSAG pozitifliğinin 2001 yılından beri devam ettiği saptandı. kararı verildiği, keza Dairemizin 01.04.2010 tarihli ara kararına gelen 26.05.2010 tarihli cevabi yazıdan davacıya maluliyet aylığı bağlanmadığı anlaşılmıştır. Buna göre; davacıya sağlık yardımı yapılması için tüm yasal koşulların gerçekleştiği, olumsuz işlemin ise hukuka aykırı olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.

Yukarıda açıklanan sebeplerle;

Davacıya sağlık yardımı ödenmemesi işleminin İPTALİNE,

03 HAZİRAN 2010 tarihinde OYBİRLİĞİ ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy