Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 3. Daire 2009/840 Esas 2009/1022 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2009/ 840
Karar No: 2009 / 1022
Karar Tarihi: 08.10.2009

(205 S. K. m. 20, 21, 26) (AYİM. 3 D. 17.10.2003 T. 2003/191 E. 2003/122 K.)

Davacılar vekili 30.03.2009 tarihinde Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kaydına geçen dava dilekçesi ile özetle; müvekkillerinin murisi .........'in Milli Savunma Bakanlığında sivil memur olarak görev yapmakta iken, geçirmiş olduğu bir ameliyat üzerine, sol tenporoparietal maling tümör ameliyatlısı teşhisi konularak D/10 F.1 Türk Silahlı Kuvvetlerinde Devlet Memuru Görevine Devam Edemez. kararının verildiğini ve bu rapor nedeniyle 29.12.2008 tarihli Onay ile adil malul olarak emekliye sevk edildiğini, adil malul olarak emekliye şevkine neden olan hastalığı nedeniyle, 16.12.2008 tarihinde GATA Beyin Cerrahisi Ana Bilim Dalında tedavisine başlandığı, ancak tüm tıbbi tedaviye rağmen 26.01.2009 tarihinde kurtarılamayarak vefat ettiğini, davalı kurum tarafından maluliyet yardımı talebinin 24.02.2009 tarihli bir yazı ile reddedildiği, ...........'in vefatından sonra geride mirasçı olarak annesi İlgün ile kardeşi..............'in kaldığı, bu nedenle mirasçılar adına iş bu davanın açıldığı, 205 sayılı Kanun'a göre tam ve daimi maluliyet yardımı ile emeklilik yardımının yapılması gerektiği belirtilerek davalı kurumca aksi yönde tesis edilen işlemlerin iptaline ve hakediş tarihinden ödemenin yapılacağı tarihe kadar yasal faizi ile birlikte davacılara ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Dava dosyasında mevcut bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda; davacılar murisi .............'in 25.03.1998 tarihinde Milli Savunma Bakanlığında sivil memur olarak göreve başladığı, 15.08.1999 tarihinden itibaren OYAK Üyesi olduğu, GATA Sağlık Kurulunun 11.06.2008 gün ve 1346 sayılı raporu ile Sol Temporoparietal Malign Tümör Ameliyatlısı teşhisiyle D/10 F-1 Türk Silahlı Kuvvetlerinde Devlet Memurluğu Görevine Devam Edemez kararının verildiği, 06.01.2009 tarihinde adi malul olarak emekliye ayrıldığı, Milli Savunma Bakanlığının 15.01.2009 gün ve PER:1920-167-09/Svl.Me.Ş. sayılı yazısı ile ilgili belgelerin davalı kuruma gönderildiği, ...........'m tedavi görmekte olduğu GATA'da 26.01.2009 tarihinde vefat ettiği, davalı kurumun 24.02.2009 tarih ve 33260-2009 (Hiz.Sun.Yas.Yrd.) sayılı cevabi yazısı ile maluliyet yardımı yapılması talebinin reddedildiği anlaşılmıştır.

205 sayılı OYAK Kanununun Kurumun yapacağı yardımlar başlıklı 20 nci maddesinin (a) fıkrası; Kurumun üyelerine veya ölümleri halinde mirasçılarına yapılacak yardımlar şunlardır, a) Daimi üyelere bir defaya mahsus olarak yapılacak toptan yardımlar şunlardır: (1) Emeklilik yardımı, (2) Maluliyet yardımı, (3) Ölüm yardımı. (4) (Ek:26.6.1996-4148/3 md.) Konut Ön Biriktirim Fonundan yararlanmak isteyenlere verilecek ve kullanım ve yönetim usulleri Genel Kurulca belirlenecek Konut Edindirme Yardımı. hükmüne,

21 nci maddesinin 1 nci fıkrası; En az 10 yıl müddetle Kurumda üye olarak bulunduktan sonra, görevli oldukları kuruluşlardan herhangi bir sebeple ayrılmak suretiyle üyeliği sona eren daimi üyeler emeklilik yardımından faydalanırlar. hükmüne,

26 nci maddesinde; Maluliyet yardımı aşağıdaki hallerde ödenir: a) Tam ve daimi malullük, üyelerden her hangi biri ister vazife dahili ister vazife harici olsun, her hangi bir kaza, hastalık ve sakatlık neticesinde bir işle meşgul olmak imkanından kati surette mahrum kaldığı heyeti sıhhiye raporu ile tebeyyün ettiği takdirde tam ve daimi malul addedilir. Muvakkat ve kısmi malullük ile muvakkat hastalıklar tam ve daimi maluliyet mefhumunun haricindedir. Ancak, vücudun yarısının felci, iki kol veya iki bacağın, iki elin, iki ayağın ve iki gözün, bir kol ile bir bacağın, bir el ile bir ayağın tamamıyla kaybı, tedavisi gayrikabil daimi hastalıklarla gayrikabil tedavi olduğu heyeti sıhhiye raporu ile tebeyyün edip Kurumca da vazifeye devamına imkan olmadığı kabul edilen sair hastalıklar tam ve daimi hali olarak kabul edilir. Hastalık sebebiyle yapılacak tam ve daimi maluliyet yardımı, maluliyet halinin tespitinden bir sene sonra ödenir. Tam ve daimi maluliyet yardımı 25 inci madde gereğince hesaplanan ölüm yardımı gibi hesap ve tesviye olunur. hükmüne yer verilmiştir.

Belirtilen mevzuat hükümleri gereği maluliyet ve emeklilik yardımlarının üyenin vefat etmesi halinde mirasçılarına ödenmesinin gerektiği, bu nedenle üyenin hayatta bulunduğu sırada Milli Savunma Bakanlığınca ilgili belgelerin Ordu Yardımlaşma Kurumu'na gönderilmesinin ve hakkında henüz bir işlem tesis edilmeden üyenin vefat etmesi nedeniyle davanın konusuz hale gelmediği, 205 sayılı Kanun'un 20 nci maddesinde Kurumun üyelerine veya ölümleri halinde mirasçılarına verilecek yardımlar kapsamında emeklilik yardımı ile maluliyet yardımına yer verilmiş olması nedeniyle üyenin vefatından sonra tesis edilen olumsuz işlemin yasal mirasçıları olan davacıların kişisel, güncel, ve meşru menfaatlerini etkilediği, bu nedenle idari davaya konu edilebilir işlemlerin söz konusu olduğu anlaşıldığından davalı OYAK'ın bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiş ve davanın esasının incelenmesine geçilmiştir.

Tam ve daimi malullük yardımı 205 sayılı OYAK Kanunu’nun 26/a maddesinde Tam ve daimi malullük üyelerden herhangi biri ister vazife dahili ister vazife harici olsun herhangi bir kaza, hastalık ve sakatlık neticesinde bir işle meşgul olmak imkanından kati surette mahrum kaldığı heyeti sıhhiye raporu ile tebeyyün ettiği takdirde tam ve daimi malul addedilir. Muvakkat ve kısmi malullük ve muvakkat hastalıklardan ve daimi maluliyet mefhumunun haricindedir. Ancak vücudun yarısının felci, iki kol veya iki bacağın, iki elin, iki ayağın ve iki gözün, bir kol ile bir bacağın, bir el ile bir ayağın tamamıyla kaybı, tedavisi gayri kabil daimi hastalıklarla gayri kabil tedavi olduğu heyeti sıhhiye raporu ile tebeyyün edip kurumca da vazife devamına imkan olmadığı kabul edilen sair hastalıklar tam ve daimi hali olarak kabul edilir düzenlemesine yer verilmiştir.

Bu düzenleme çerçevesinde tam ve daimi malullük yardımını doğuran hukuki nedenlerin kaza, hastalık veya sakatlık olmak üzere üç halde gerçekleşmesi mümkün bulunmaktadır. İki paragraf halinde düzenlenen bu fıkrada eşit şekilde etkili kurucu unsur, kaza, hastalık veya sakatlığın bir işle meşgul olmak imkanından kat'i surette mahrum kalma sonucunu doğurması ve bu halin bir sağlık kurulu raporuyla ortaya konulmuş olması koşuludur.

Davacının henüz OYAK üyesi olduğu sırada tespit edilen hastalığının Türk Silahlı Kuvvetlerinde devlet memurluğu görevine devam etmesine engel olduğunun sağlık kurulu raporu ile belirlenmiş olması, göreve devamına imkan görülmemesi nedeni ile emekliye sevk edilmesi, aynı rahatsızlık nedeniyle 7 ay sonra yatarak tedavi gördüğü sırada vefat etmesi nedeniyle söz konusu rahatsızlığının bir işle meşgul olmak imkanından kat'i surette mahrum kalmasına neden olduğunun kabulü ile tam ve daimi maluliyet yardımının ödenmesi için gereken koşulların gerçekleştiği anlaşılmıştır. AYİM 3 üncü Dairesinin 17.10.2003 tarih ve Esas No: 2003/191, Karar No: 2003/122; 22 Eylül 2005 tarih ve Esas No: 2005/777, Karar No: 2005/1081; 19 Ocak 2006 tarih ve Esas No.: 2004/1533 Karar No.: 2006/32 sayılı kararlarında da belirtildiği üzere 205 sayılı Kanunun 26 ncı maddesinde tam ve daimi maluliyet yardımı yapılması koşulları arasında ilgilide mevcut rahatsızlığın OYAK üyeliğinden önce var olmaması hususunda bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle davalı kurumun davacıda mevcut rahatsızlığın (rizikonun) OYAK üyeliğinden önce var olduğu, davacıya maluliyet yardımı yapılmaması gerektiği itirazına itibar edilmemiştir.

205 sayılı Kanun'un 26 ncı maddesinde hastalık sebebiyle yapılacak tam ve daimi maluliyet yardımının, maluliyet halinin tespitinden bir sene sonra ödeneceği hükmüne yer verilmiştir.

OYAK Kanunun Komisyon görüşmeleri sırasında bu düzenlemenin gerekçesi olarak: .............- Maluliyeti sağlık kurulu tespit edecektir, herhalde. Ancak, bir sene sonra ödenmesi, bu kadar müddet hastanın ızdırap çekmesi olur..........- Bir kimsenin hastalığı dolayısıyla iş yapamayacak hale gelirse, bunun devamlı olup olmadığını kontrol edebilmek için, maluliyetinin tespitinden bir sene sonraya bırakılması uygun görülmüştür. Geçici bir maluliyetlik olabilir. Kati olarak raporla malul olduğu anlaşıldıktan sonra yardım edilecektir. Bu bakımdan bir sene beklemek lazımdır... şeklinde açıklanmıştır.

Davacının tam ve daimi maluliyet ödenmesini gerektirir hastalığı nedeniyle vefat ettiğinden bu rahatsızlığın geçici bir maluliyet olma ihtimalinin kalmaması nedeniyle vefat tarihi itibariyle söz konusu yardımın ödenmesinin gerektiği kabul edildiğinden faizin de vefat tarihinden itibaren yürütülmesi gerektiği kabul edilmiştir.

Dava konusu edilen diğer uyuşmazlığı emeklilik yardımının ödenmemesi yönünde tesis edilen işlem oluşturmaktadır. 205 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin 1 nci fıkrasında; En az 10 yıl müddetle Kurumda üye olarak bulunduktan sonra, görevli oldukları kuruluşlardan herhangi bir sebeple ayrılmak suretiyle üyeliği sona eren daimi üyeler emeklilik yardımından faydalanırlar hükmüne, 21 nci maddenin 3 ncü fıkrasında; 26 nci maddenin (a) fıkrasına göre tam ve daimi maluliyet yardımından yararlanacak üyeler; emeklilik yardımlarının 1/4'ünü veya 2/4'ünü veya 3/4'ünü yahut tamamını Kurumda bırakmak suretiyle emekli maaşı sistemine girebilirler. 26 nci maddenin (b) fıkrasına göre kısmi maluliyet yardımından yararlanan üyeler, emeklilik yardımından yararlanabilmeleri durumunda emeklilik yardımının 1/ 4'ünü veya 2/4’ünü veya 3/ 4'ünü yahut tamamını kurumda bırakmak şartıyla Emekli Maaşı Sistemine girebilirler hükmüne, 23 ncü maddenin 1 nci fıkrasında; Kurumun daimi üyelerinden 21 ve 25 nci maddelerde gösterilen sebepler dışında üyelik vasfını kaybedenlere aidatları iade olunur. Ancak, kurum üyelik müddetleri üç seneyi geçmeyenlere geçici üyelere hiçbir aidat iadesi yapmaz. hükmüne, 25 nci maddenin 1 nci fıkrasında; Kurum üyesinden herhangi birine, Kuruma aidat ödediği müddet içinde ölmesi halinde, almakta olduğu son aylık tutarının 12 misli ölüm yardımı olarak ödenir. Ayrıca, bu yardıma ilave olarak üyeye, kuruma dahil olduğu tarihten ölüm tarihine kadar geçen müddeti esas ittihaz edilmek suretiyle 24 ncü maddeye göre hesabedilecek emeklilik yardımı da verilir hükmüne, 26/b maddesinde; Kısmi maluliyete duçar olan üyenin durumu vazifesinden de ayrılmasını icap ettirecek olursa bu takdirde ayrılış tarihine kadar birikmiş emeklilik yardımı tutarı da kendisine iade olunur hükmüne yer verilmiştir.

205 sayılı OYAK Kanunu’nda tam ve daimi maluliyet yardımı yapılanlara üyelik süresi 10 yıldan az olsa dahi emeklilik yardımı yapılacağını açıkça düzenleyen bir hüküm bulunmamakta ise de; vazifesinden ayrılmayı gerektirecek derecede kısmi maluliyete düçar olan üyelere üyelik süresi 10 yıldan az olsa dahi emeklilik yardımının ödenmesi ve anılan Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasında emeklilik yardımı için 10 yıllık üyelik süresinin gerekli olduğu genel kuralı belirtildikten sonra, iki ve üçüncü fıkralarında emekli maaş sistemine kimlerin girebileceğinin düzenlendiği, ikinci fıkrada 10 yıllık üyelik süresini dolduranların emekli maaş sistemine giriş koşulları düzenlendiği halde üçüncü fıkrada ayrıca 26 ncı maddenin (a) fıkrasına göre maluliyet yardımından faydalananların da emeklilik yardımlarının bir kısmını ya da tamamını kurumda bırakarak emekli maaş sistemine göre bileceklerinin belirtildiği, bu düzenleme ile 26 ncı maddedeki hüküm birlikte değerlendirildiğinde tam ve daimi maluliyet yardımı almaya hak kazanan üyelere, üyelik süresi 10 yıldan az olsa dahi emeklilik yardımının ödenmesinin gerektiği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 3 üncü Dairesinin 25.12.2008 gün ve E.2008/1043, K.2008/1397 sayılı karar da aynı yöndedir.

Davacılar murisinin 15.08.1999 tarihinde OYAK üyesi olması ve 06.01.2009 tarihinde adi malul olarak Türk Silahlı Kuvvetlerinden ilişiğinin kesilmesi nedeniyle üyelik süresi 10 yıldan az olmakla birlikte yukarıda açıklanan gerekçelerle üyelik süresine bakılmaksızın davacılara emeklilik yardımının 06.01.2009 tarihi itibariyle ödenmesinin gerektiği ve faizin de bu tarihten itibaren yürütülmesi gerektiği kabul edilmiştir.

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1. Davacılara tam ve daimi maluliyet yardımının yapılmaması işleminin İPTALİNE,

2. Davacılara emeklilik yardımının yapılmaması işleminin İPTALİNE, (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy