Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 3. Daire 2009/546 Esas 2009/1284 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2009/ 546
Karar No: 2009 / 1284
Karar Tarihi: 03.12.2009

(3269 S. K. m. 16) (2709 S. K. m. 10, 13, 14, 15)

Davacı vekili 07.04.2009 tarihinde AYİM kaydına geçen dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 10.11.1998 tarihinde Dz. Top. Uzm. Çvş. olarak göreve başladığını, 10.11.2008 tarihinde sağlık sebebiyle TSK. lığından ilişiğinin kesildiğini müvekkilinin kendisine silahlı kuvvetler tazminatı ödenmesi için yaptığı müracaatın 3269 sayılı kanunun 16/2'nci maddesi gerekçe gösterilerek reddedildiğini, 3269 sayılı Yasaya göre ödenecek tazminat ile 5434 sayılı Yasaya göre ödenecek emeklilik ikramiyesinin tamamen birbirinden farklı ödemeler olduğunu, 3269 sayılı Kanundaki ödemenin yapılış amacının personelin görevine kendi kusuru dışında devam edemeyecek olması ve bu nedenle uğradığı zararı telafiye yönelik bir ödeme olduğunu, müvekkilinin sözleşmesinin kendi kusuru olmadan feshedilmesi sebebiyle kendisine 3269 sayılı Kanuna göre tazminat ödenmesi gerektiğini, 3269 sayılı Kanunun 16'ncı maddesinin 2'nci fıkrasının Anayasa’nın 10,13,14,15'nci maddelerine aykırı olduğunu belirterek, kanunun 16'ncı maddesinin 2'nci fıkrasının iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurulmasını ve dava konusu işlemin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava dosyasında mevcut bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde; Davacının 10.11.1998 tarihinde Dz. Top. Uzm. Çvş. olarak göreve başladığı, 14.07.2008 tarihinde sözleşmesinin yenilenmesi sırasında Kasımpaşa Asker Hastanesine sevk edildiği, yapılan muayenesi sonucunda Kasımpaşa Asker Hastanesinin 25.07.2008 tarih ve 404 numaralı raporuyla sol total işitme kaybı, remisyonda mesane tümörü teşhisiyle 53/D F-6 Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev yapamaz kararı verildiği, 10.11.2008 tarihi itibariyle davacının Türk Silahlı Kuvvetlerinden ilişiğinin kesildiği, Dz.K.K.lığının 29.01.2009 tarihli onayı ile davacının emekliye sevk edildiği, T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının 16.02.2009 tarih ve 909910 sayılı işlemi ile 15.11.2008 tarihinden geçerli olarak adi malul aylığı bağlandığı ve ikramiyesinin tahakkuk ettirildiği, davacının 3269 sayılı Kanun kapsamında tazminat ödenmesi için idari müracaatta bulunduğu, davalı kurumun 19.01.2009 tarih ve PER: 1040-16-09 sayılı yazısı ile 3269 sayılı Kanunun 16/2’nci maddesi uyarınca talebinin reddedildiği, tesis edilen işlemin 07.02.2009 tarihinde davacıya tebliği üzerine dava konusu işlemin iptali istemiyle süresine bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.

3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu’nun Özlük hakları başlıklı 16'ncı maddesinin 2'nci fıkrasında Kendi kusurları olmaksızın hizmet sürelerinin uzatılmaması sebebiyle veya sözleşme süresini bitirip ayrılanlardan; hizmet süresi beş yılı geçmeyenlere, ayrıldıkları tarihte almakta oldukları net maaşları tutarının (375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 28 inci maddesinde belirtilen ek tazminatlar ile 14.7.1964 tarihli ve 500 sayılı Kanuna göre ödenen tazminat ve lojman tazminatı ile yabancı dil tazminatı hariç) iki katının toplam hizmet yılı ile çarpımından bulunacak miktarda ikramiye verilir. Hizmet süresi beş yılı geçenlere ise beş yıllık hizmetleri için yukarıdaki esasa göre hesaplanacak tutara; ayrıldıkları tarihte almakta oldukları net maaşları tutarının (375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 28’inci maddesinde belirtilen ek tazminatlar ile 500 sayılı Kanuna göre ödenen tazminat ve lojman tazminatı ile yabancı dil tazminatı hariç), beş yıldan fazla olan hizmet yılı toplamı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarın ayrıca ilave edilmesi suretiyle tespit edilecek miktarda ikramiye verilir. Ancak, uzman erbaşlara ödenecek ikramiye, hiçbir suretle ayrıldıkları tarihte almakta oldukları ikramiye ödenmesine esas net maaşlarının yirmi katını geçemez. İkramiyelerden; damga vergisi hariç, vergi kesilmez. Emeklilik hakkı kazanan uzman erbaşlara bu ikramiye ödenmez ve bunlar hakkında, 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu hükümleri uygulanır, hükmüne yer verilmiştir.

Her ne kadar davacı tarafından 3269 sayılı Kanunun 16'ncı maddesinin 2'nci fıkrasının T.C. Anayasası’nın 10, 13, 14, 15’nci maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüş ise de; söz konusu kanun maddesinin T.C. Anayasası’nın 10, 13, 14, 15'nci maddelerine aykırı bir yönü bulunmadığından Anayasa’ya aykırılık iddiası ciddi görülmemiştir.

Söz konusu kanun hükmünde belirtilen ikramiyenin ödenebilmesi için uzman erbaşın kendi kusuru olmaksızın hizmet süresinin uzatılmaması sebebiyle veya sözleşmesini bitirip Türk Silahlı Kuvvetlerinden ayrılması ve emekli hakkını kazanmamış olması şartlarının birlikte gerçekleşmemiş olması gerekmektedir.

Davacının sözleşmesinin bitim tarihini takip eden aybaşından itibaren emekliliğe hak kazanarak adi malul aylığı bağlandığı ve emekli ikramiyesi tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır.

Davacının kendi kusuru olmaksızın Türk Silahlı Kuvvetlerinden ilişiğinin kesildiği konusunda tereddüt bulunmamaktadır. Ancak davacı ilişiğinin kesildiği tarihi takip eden aybaşından itibaren emeklilik hakkı kazanmış olduğundan uzman erbaş ikramiyesi için kanunun aradığı koşulların davacı yönünden oluşmadığı, dolayısıyla davacıya 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu’nun 16/2'nci maddesi uyarınca uzman erbaş ikramiyesi ödenmemesi işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Yasal dayanaktan yoksun DAVANIN REDDİNE. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy