Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 3. Daire 2009/373 Esas 2009/292 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2009/ 373
Karar No: 2009 / 292
Karar Tarihi: 19.03.2009

(4721 S. K. m. 29)

Davacı 21.07.2008 tarihinde kayıtlara giren dava dilekçesinde özetle; babasının 1. Dünya Savaşı esnasında askere alındığını, İstiklal harbinde vefat etmiş olduğunu, bu sebeple davacının kendisine şehit yetim aylığı bağlanması talebi ile yaptığı ilk müracaatın, Emekli Sandığı Genel Müdürlüğünün babasının ölüm sebebinin belli olmadığı gerekçe gösterilerek talebinin red edildiğini, kendisine şehit-yetim aylığı bağlanmaması işleminin hukuka aykırı olduğunu belirterek işlemin iptaline ve kendisinin dul kaldığı tarihten itibaren geriye dönük olarak ödenmesi gereken aylıkların ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Dava ve Tahsis dosyasındaki mevcut bilgi ve belgeler incelendiğinde; davacının 06/10/2005, 12/03/2008, 08/04/2008, 09/05/2008 ve 15/05/2008 tarihli dilekçeleri ile, Denizli İli, Acıpayam İlçesi, Yumrutaş Kasabası nüfusuna kayıtlı ................ oğlu ..........'nin babası olduğu ve istiklal savaşında şehit olduğundan bahisle tarafına yetim aylığı bağlanması talebinde bulunduğu, şahsına hitaben yazılan 31/10/2005, 02/04/2008 tarihli yazılar ile, babasının kayıtlı bulunduğu Nüfus Müdürlüğüne başvurarak buradan temin edeceği babasının doğum ve ölüm tarihini, annesini ve kendisi ile diğer aile bireylerini bir arada gösterir şekilde tanzim edilecek vukuatlı nüfus kayıt örneğinin, babasından dolayı daha önce aylık almış bir kimse varsa ilgili Defterdarlık veya Malmüdürlüğünden çıkartılacak maaş kayıt örneğini göndermesinin istenildiği, ancak anılan belgelerin T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına intikal etmediği, davacı tarafından T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına gönderilen kendisine Acıpayam Nüfus Müdürlüğünün 19/10/2005 tarihli vukuatlı nüfus kayıt örneğinin eklenen düşünce kısmında Kayıtlarımızda.........'nin babası.............ölü olarak geçtiğinden........'nin kaydına rastlanmamıştır denildiği, Milli Savunma Bakanlığı Arşiv Müdürlüğünce düzenlenen Künye Kayıt Belgesinde; Acıpayam Askerlik Şubesi Başkanlığının 1404 no.lu silahaltı defterinden kaydı çıkartılmıştır./Askerlik Şubesi: Acıpayam/Defterin Adı: Silahaltı/Defter No: 1404/Sayfa No: 436 (424)/Sıra No:.../Hane No: 15/Köyü: Yumrutaş/Lakabı: Mülazimoğullarından/Adı: ........./Baba Adı: ....../Doğum Tarihi:1299/-Garp Cephesine Şevki: 19 Eylül 1337/-Tebdili hava 475/Dinar seferi sevk komisyonuna şevki: 7 Mart 1338/Fevt 17 Nisan 1338 tarihinde Eğirdir Menzil Hastanesinde vefat etmiştir. (56)/Mezkur hastane sertebabetinin bila tarih ve 1639 protokol numaralı ihbariyesiyle iş'ar edilmekle kaydı terkin edilmiştir. Yukarıdaki bilgiler defter kayıtlarının aynısı olup, başka bir bilgi yazılı değildir. denildiği, Yine Milli Savunma Bakanlığı Arşiv Müdürlüğünce düzenlenen Künye Kayıt Belgesinde; Acıpayam Askerlik Şubesi Başkanlığının 1411 no.lu silahaltı defterinden kaydı çıkartılmıştır./Askerlik Şubesi: Acıpayam/Defterin Adı: Silahaltı/Defter No: 1411/Sayfa No:179/Sıra No: 12131/Hane No: 15/Köyü: Yumrutaş/Lakabı: .............. /Adı: .........../ Baba Adı: ........./ MÜLAHAZAT Piyade Neferi/Şevki: 30 T. Sani 1330 İzmir'de müteşekkil fırka 11 deposuna 19 K. Sani 1334 ve 21 numaralı raporla 6 maktebdilihavaya (3106)/Yukarıdaki bilgiler defter kayıtlarının aynısı olup, başka bir bilgi yazılı değildir. denildiği anlaşılmıştır.

Davalı kurum tarafından Her ne kadar.........oğlu.........'nin künye kayıt belgesinde Eğridir Menzil Hastanesinde öldüğü belirtilmekte ise de, ölüm nedenin belirtilmemesi nedeniyle şehit yada vazife malulü olarak kabul edilemeyeceği, ayrıca .......... oğlu ........'nin babası olduğunu nüfus kayıtları ile belgeleyemediğinden ve ölümünden sonra dul ve yetimlerine bağlanmış herhangi bir maaş kaydına da rastlanamaması nedeniyle durumunun anılan kanun hükümleri kapsamında değerlendirilmesi mümkün olmadığından ilgilinin kızı...........tarafına yetim aylığı bağlanması talebi, şahsına hitaben yazılan 21/04/2008 ve 19/06/2008 tarihli yazılar ile gerekçeli olarak reddedilmiştir. denilmektedir. Diğer taraftan davacının babası olduğunu beyan ettiği .........oğlu .........'nin murisi olduğuna dair Acıpayam Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 03.05.2007 tarih ve E:2006/759, K: 2007/479 sayılı hükmünün bulunduğu, ayrıca nüfus kaydında davacının babası olarak ..............'nin isminin geçtiği ancak nüfus kaydında Hasan Ali'nin kaydının bulunmadığının belirtilmiş olduğu anlaşılmıştır.

1325 sayılı Askeri Tekaüt ve İstifa Kanununun 35, 36 ve 39 uncu maddeleri gereğince savaşa katılanların yakınlarına aylık bağlanabilmesi için; savaşa katılanın harp esnasında şehit ya da hayat ve memadı meçhul kalarak gaip olması veya seferin getirdiği zor koşullar nedeniyle hastalanarak vefat etmesi ve aylık talep eden ile aralarında baba-evlat ilişkisinin bulunması gerekmektedir.

4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un 29 uncu maddesinin 1 inci fıkrası Doğum ve ölüm, nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunur. Nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa, gerçek durum her türlü kanıtla ispat edilebilir. hükmünü amirdir. Nüfus kaydına göre babasının ismi ......... olan davacının ..........oğlu ......... olduğuna dair mahkeme tespiti bulunan davacı ile Hasan Ali'nin baba evlat ilişkisinin mevcut olduğunun kabulü gerekmektedir.

Diğer taraftan davacının babası ........'ye ait Milli Savunma Bakanlığı Arşiv Müdürlüğü'nde bulunan künye kayıtlarına göre Yumrutaş Köyünden .......... oğlu .........'in 19 Eylül 1337 tarihinde Garp Cephesine sevk edildiği ve 475 gün hava değişimi aldığı, 07 Mart 1338 tarihinde Dinar Seferi Sevk Komisyonuna sevk edildiği ve 17 Nisan 1338 tarihinde Eğirdir Menzil Hastanesi'nde vefat ettiği kaydedilen ilgilinin İstiklal Savaşında silah altında iken öldüğü konusunda bir kuşku bulunmamaktadır.

Davacının babasının Eğirdir Menzil Hastanesi'nde vefat ettiği sabit olmakla, seferberlik ve savaş yıllarında (Balkan, I. Dünya, İstiklal Savaşı) askeri hastane ve revirlerde meydana gelen ölüm halleri (hangi hastalıktan ve ne sebeple olursa olsun) bu ölüm şeklinin 1325 Tarihli Kanunun 30 Haziran 1332 Tarihli Kanun-u Muvakkatle değişik 36 ncı maddesinde belirtilen ilgilinin ...maruz kaldığı ahval-i hava'iye ve meşakk-ı fevkalade-i seferiye veya hazariyeden veya bunlardan mütevellid bir hastalıktan müteessiren...vefat olarak değerlendirilmesi, bunun genel sefer ve savaş koşulları ile hava koşullarının etkisine bağlı bir ölüm şekli olarak kabulü gerekmektedir. Şu halde, mevcut bu bilgi ve belgelere göre davacının babası ............'nin 1325 Tarihli Kanun kapsamı içinde olduğunu ortaya koyucu mahiyette bulunmaktadır.

Diğer taraftan davacı dava dilekçesinde dul kaldığı tarihten itibaren kendisine babasından dolayı yetim aylığı bağlanmasını talep etmekte ise de; davalı kuruma 06.10.2005 tarihli dilekçe ile müracaat ettiği anlaşıldığından bu tarihi takip eden aybaşından itibaren şehit yetim aylığının bağlanması gerektiği sonucuna varılmıştır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle,

1325 Tarihli Kanun kapsamında bir nedenle öldüğü anlaşılan Hasan Ali'den dolayı, dul olan kızı davacıya yetim aylığı bağlanması gerekirken, davalı kurumca aksi yönde tesis edilen işlem sebep ve maksat yönlerinden hukuka aykırı görüldüğünden, İŞLEMİN İPTALİNE 19 MART 2009 tarihinde Üye Jandarma Kurmay Albay Aytekin ŞAHİN'in karşı oyu OYÇOKLUĞU ile karar verildi.

KARŞI OY GEREKÇESİ

Mehmet Ali oğlu Hasan Ali'nin künye kayıt belgesinde Eğirdir Menzil hastanesinde vefat ettiği belirtilmekte ise de; davacının Mehmet Ali Oğlu Hasan Ali'nin çocuğu olduğunu nüfus kayıtları ile belgeleyemediği ayrıca vefat nedeninin net olarak ortaya konamadığı açıktır.

1325 sayılı Askeri Tekaüt ve İstifa Kanunun 35, 36 ve 39 uncu maddeleri ile askerlik yükümlülüğü altında iken çatışmada vurularak veya hava ve sefer koşullarından kaynaklanan nedenlerden dolayı bulaşıcı hastalığa yakalanan ve bu hastalıktan ölenler ile silah altında iken muharebe esnasında gaip olanların dul ve yetimlerine aylık bağlanacağı hüküm altına alınmıştır.

Davacının babasının Hasan Ali olduğu kabul edilse bile ne şekilde vefat ettiği kanıtlanamamaktadır. Askere sevk edilmiş olma ve silah altındayken vefat ettiği bilgisi dışında başka hiçbir bilginin ortaya konamadığı olayda, 1325 sayılı kanun hükümlerine dayalı olarak 5434 sayılı yasaya göre dul ve yetim aylığı bağlanması için gerekli şartlar için tam bir kanaatin oluşmadığı görüşünde olduğumdan sayın çoğunluk görüşüne katılmadım. 19.03.2009 (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy