Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 3. Daire 2008/107 Esas 2008/1051 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2008/ 107
Karar No: 2008 / 1051
Karar Tarihi: 18.09.2008

(3269 S. K. m. 5) (5434 S. K. m. 44, 45)

Davacı vekili 14.01.2008 tarihinde kayda giren dava dilekçesinde özetle; Kara Kuvvetleri Komutanlığı İstanbul 1 nci Zırhlı Tugay 2 nci Tank Tabur Komutanlığı emrinde Tnk.Uzm.Çvş. olarak görev yapmakta iken 25.01.2005 tarihinden itibaren sözleşmesi fesh edilen, bilahare 01.12.2006 tarihinden adi malûl olarak emekliye sevk edilen davacının maluliyetini gerektirir psikiyatrik rahatsızlığının vazifeden kaynaklandığını ve kendisinin vazife malulü kabul edilmesi gerekirken adi malul kabul edilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı idare, davacı tarafından yapılan vazife malûllüğü aylığı bağlanması yolundaki talebe; davacının askerliğe elverişli olmadığına dair raporunun statüden çıktıktan sonra verildiği, bu nedenle malûllük durumunun incelenmesinin mümkün olmadığı şeklinde yanıt vermiş, dava bunun üzerine açılmıştır. Davacı hakkında düzenlenen rapor gerçekten de, onun uzman erbaşlıktan çıkarılmasından sonra verilmiştir. Ancak bu rapor davacının çalışmakta olduğu dönemdeki rahatsızlığı ile ilgilidir. Ayrıca, uzman erbaşlar, üç ayı geçen hava değişimi raporları almaları halinde 3269 Sayılı Kanun ve ilgili Yönetmelik uyarınca uzman erbaşlıktan çıkarıldıklarından, kesin işlemli raporun beklenmesi ve ona göre işlem yapılması genellikle mümkün değildir. Dolayısıyla davacının durumu, vazife malûllüğü açısından incelenmelidir. Davacı vekilince yapılan görev malûllüğü aylığı bağlanması yolundaki talebe istinaden de davanın konusu vazife malûllüğü aylığı bağlanmama işleminin iptali istemi olarak kabul edilmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden, davacının 05.04.1993 tarihinde uzman erbaş olduğu, müteaddit defalar sınıfı görevini yapar raporları alarak sözleşme yenilediği, en son Gümüşsuyu Asker Hastanesinin 26.01.2004 gün ve 31 sayılı raporunda uzman erbaş olabileceğinin belirtildiği, müteakiben psikotik reaksiyon nedeniyle çeşitli kereler hava değişimi raporları alması üzerine Türk Silahlı Kuvvetlerinden çıkarıldığı, 18 yıllık hizmetine karşılık 07.04.2007 tarihli işlem ile adi malûl aylığı bağlandığı ve ikramiyesinin ödendiği, bu kez malûliyetin görevden kaynaklandığı belirtilerek bu davanın açıldığı görülmektedir. Bilindiği üzere, 3269 sayılı Kanunun 5 nci maddesinde; uzman erbaşların sözleşme yaparak göreve başlayacağı ve T.C. Emekli Sandığı ile ilgilendirilecekleri hükmü mevcuttur.

Malûllük ve vazife malûllüğü konuları 5434 Sayılı Kanunun 44 ve 45’nci maddelerinde düzenlenmiştir. 5434 Sayılı Kanunun 44 ncü maddesine göre her ne sebep ve suretle olursa olsun vücutlarında hasıl olan arızalar veya duçar oldukları tedavisi imkansız hastalıklar yüzünden vazifelerini yapamayacak duruma gelen iştirakçilere malûl denir ve haklarında bu kanunun malûllüğe ait hükümleri uygulanır. Vazife malûllüğü konusunu düzenleyen aynı Kanunun 45 nci maddesinde de 44 ncü maddede yazılı malûllüğün iştirakçilerin vazifelerini yaptıkları sırada vazifelerinden doğmuş olması veya vazifeleri dışında kurumların verdiği herhangi bir kuruma ait başka işleri yaparken bu işlerden doğmuş olması halinde buna vazife malûllüğü ve bunlara uğrayanlara da vazife malûlü deneceği belirtilmiştir.

Yukarıdaki tespitler doğrultusunda durumu değerlendirdiğimizde, vazife malûlü sayılmanın birinci koşulu olan görevi yapamayacak hale gelmek koşulunun gerçekleştiği görülmektedir. Ancak ikinci koşul olan malûllüğün görevin neden ve etkisi ile oluşması koşulunun gerçekleştiğini söylemek mümkün değildir. Davacıda oluşan rahatsızlık organik olmayan psikotik reaksiyon şeklinde olup benzer bir davada (AYİM Birinci Dairesinin 1999/60 esas sayılı) GATA Komutanlığı; Jandarma Genel Komutanlığının kendisine yazdığı bir yazıya verdiği cevapta (12 Ekim 1998 tarih ve Ruh Hst. 9011 Kyt 1153-98) vazifenin akıl ve ruh hastalıklarına sebep olup olmadığı hususunu ele almış ve davacının yapmış olduğu vazifenin, duçar olduğu akıl hastalığının ortaya çıkmasında veya alevlenmesinde tek başına rol oynamayacağını belirtmiş bulunmaktadır.

GATA bahsi geçen değerlendirmesinde, davacının yakalanmış bulunduğu akıl hastalığının biyolojik, psikolojik, sosyal zemini olan kalıtsal, doğumsal, gelişimsel, çevresel ve ailevi tutumlarla ilişkili birçok etkenin bir arada rol oynaması ile ortaya çıkan bir hastalık süreci olduğunu, bu hastalığın ortaya çıkmasında veya alevlenmesinde askerlik hizmetinin tek başına belirleyici rol oynadığını söylemenin mümkün olamayacağını belirtmiştir.

Davacıya vazife malûllüğü maaşı bağlanabilmesi için davacının vazifenin ifası sırasında ve vazifenin sebep ve tesiri ile malûl hale gelmesi gerekmektedir. Davacının askerlik hizmetini yaparken askerliğe elverişsiz hale gelmesi nedeniyle vazifesini yapamayarak malûl hale geldiği hususunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ancak davacıda meydana gelen organik olmayan psikotik bozukluk şeklindeki ruh hastalığının, davacının muvazzaflık yaşamında askerliğin sebep ve tesiri ile meydana geldiğinin ortaya koyan hiçbir olgu ve kanıt bulunmamaktadır. Bu nedenle görevin neden ve etkisi ile oluşmayan malûllük nedeniyle görev malûlü sayılmak mümkün bulunmamaktadır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Yasal dayanaktan yoksun davanın REDDİNE, (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy