Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 2. Daire 2013/1317 Esas 2014/904 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 2. Daire
Esas No: 2013/ 1317
Karar No: 2014 / 904
Karar Tarihi: 04.06.2014

(2709 S. K. m. 2, 10, 152) (6413 S. K. m. 23) (926 S. K. m. 45)

Davacı vekili, 24.09.2013 tarihinde AYİM’de kayda geçen dava dilekçesi ile cevaba cevap dilekçesinde, özetle, müvekkili Deniz Astsubay Meslek Yüksek Okulu 2. sınıfında öğrenim görmekte iken Okul Yüksek Disiplin Kurulu kararı ile okuldan uzaklaştırıldığını ve akabinde okulla ilişiğinin kesildiğini; müvekkilinin okuldaki derslerini başarıyla tamamlayarak lisans diploması almaya hak kazandığını, yapılan cezalandırmaların ve bu cezalara dayanılarak tesis edilen askeri öğrencilikten çıkarma işleminin hukuka aykırı olduğunu belirterek Astsubay Meslek Yüksek Okulundan çıkarılma işleminin iptaline karar verilmesini, yürütmenin durdurulması istemli olarak talep ve dava etmiştir.

Davacı vekilinin yürütmenin durdurulmasına ilişkin talebi, AYİM İkinci Dairesinin 06.11.2013 tarihli ve 2013/3343 - 1317 E-K sayılı kararı ile reddedilmiştir.

Dosyada mevcut bilgi ve belgeler ile davacıya ait öğrenci özlük dosyasının incelenmesinden 2011-2012 eğitim ve öğretim yılında Deniz Astsubay Meslek Yüksekokulunda 100 tam disiplin puanı ile öğrenime başlayan davacının, işlediği 1 disiplin suçu nedeni ile 72 puana düştüğü, 2012-2013 eğitim öğretimi dönemi başında 81 puan olan disiplin notu, işlediği 8 disiplin suçu nedeni ile -4 puana düştüğü ve bu nedenle sevk edildiği Yüksek Disiplin Kurulunda durumunun görüşülmesi sonucunda, Yüksek Disiplin Kurulunun 27.06.2013 tarih ve 154-2012/2013 sayılı kararı ile, disiplin notunun tümünü yitirmiş olması nedeniyle okuldan çıkarılmasına ve okuldan çıkarılma işlemi Deniz Kuvvetleri Komutanı tarafından onaylanıncaya kadar okuldan uzaklaştırılmasına karar verildiği, bilahare bu kararın 06.08.2013 tarihinde onaylandığı ve durumun 22.08.2013 tarihinde davacıya tebliğ edilmesi üzerine süresi içinde işbu davayı açtığı anlaşılmıştır.

Davanın esasına girilmeden önce AYİM Başsavcılığının 04.02.2014 gün ve 2013/2480 sayılı düşüncesine yönelik 24.02.2014 tarihli beyanlarında, 6413 Sayılı Kanunun 23’üncü maddesinde yapılan değişikliğin geçici 3’üncü maddesinin 2. fıkrasının (23’üncü maddenin ikinci fıkrasında düzenlenen yönetmelik yayımlanıncaya kadar, askeri öğrenciler hakkında ceza puanları hariç olmak üzere ilgili mevzuatlarında yer alan uyarı cezaları kınama, oda hapsi cezaları ise ceza süresinin yarısı kadar izinsizlik cezası kadar olarak uygulanır.) hükmü Anayasa’nın 2 ve 10’uncu maddelerine aykırı olduğunu ve bu nedenle de ön sorun (bekletici mesele) sayılarak iptali için Anayasa Mahkemesine götürülmesine karar verilmesini talep ettiklerinden, söz konusu talebin tartışılması gerekli görülmüştür.

Açılmış bir davada uyuşmazlığın çözümü için uygulanacak bir kanun ya da kanun hükmünde kararnamenin hüküm veya hükümlerinin Anayasaya aykırı olduğunu iddia etme hakkını, Anayasamız davanın taraflarına tanımış bulunmaktadır. Anayasanın "Anayasaya Aykırılığın Diğer Mahkemelerde İleri Sürülmesi" başlığı altında düzenlenen 152’nci maddesinin l’nci fıkrasında, "bir davaya bakmakta olan mahkeme, uygulanacak bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin hükümlerini Anayasaya aykırı görürse veya taraflardan birinin sürdüğü aykırılık iddiasının ciddi olduğu kanısına, varırsa, Anayasa Mahkemesinin bu konuda varacağı karara kadar davayı geri bırakır" denilmektedir.

Aynı hükmün 2’nci fıkrası "Mahkeme, Anayasaya aykırılık iddiasını ciddi görmezse bu iddia, temyiz merciine esas hükümle birlikte karara bağlanır" hükmünü içermektedir.

Anayasanın 152’nci maddesine göre her Anayasaya aykırılık iddiası, Anayasa Mahkemesi önüne götürülemez. Bir Anayasaya aykırılık iddiasının Anayasa Mahkemesine götürülebilmesi için iddianın Anayasa hükmünde belirtilen koşulları taşıması gerekmektedir.

Anılan Anayasa hükmü ve Anayasa öğretisi uyarınca ancak:

a. Önüne dava gelen mahkemenin o davaya bakmakla görevli olması,

b. Anayasaya aykırılığı öne sürülen kanun veya kanun hükmünde kararname kuralının o davada uygulanacak olması,

c. Anayasaya aykırılık iddiasının mahkemece ciddi olduğu kanısına varılması, koşullarının bulunması halinde iddia Anayasa Mahkemesine götürülebilecektir.

Bu açıklamadan sonra Anayasaya aykırılık iddiası incelenecek olursa;

AYİM Birinci Dairesi 6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanununun Geçici l’inci maddesinin 4’üncü fıkrasının; “Söz konusu yönetmelik yürürlüğe girinceye kadar 926 sayılı Kanunun, bu Kanunun 45’inci maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendi ile yürürlükten kaldırılan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” şeklindeki düzenlemesi, Anayasanın 2 ve 7’nci maddelerine aykırı görüldüğünden, iptali için ANAYASA MAHKEMESİNE BAŞVURULMASINA oyçokluğu ile karar vermiştir.

6413 sayılı Kanun ile Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli subay ve astsubaylara ilişkin ayırma işlemleri hakkında esaslı değişiklikler öngörülerek, ayırma işlemi bir “disiplin cezası” olarak düzenlenmiş, uygulamaya yönelik yeni kural ve şartlar getirilmiş, bu nedenle artık uygulama imkanı kalmayan 926 sayılı Kanunun ilgili hükümleri yürürlükten kaldırılmış, ancak yapılan bu değişikliğin yürürlüğe girmesi yürütme organının iradesine bırakılmıştır. İdare de, yasal değişikliğin yürürlüğe girebilmesi için şart koşulan yönetmeliği çıkarmamış, sonuç olarak; yasadan aldığı bu yetkiyi şimdiye kadar kullanmamak suretiyle 6413 sayılı Kanunun 45’inci maddesinin 6’ncı fıkrasının (c) bendinin yürürlüğe girmesini engellemiş ve 926 sayılı Kanunun 50’inci maddesinin l’inci fıkrasının (c) bendinin (ve aynı Kanun’un astsubaylara ilişkin düzenleme içeren 94’üncü maddesinin l’inci fıkrasının (b) bendinin) yürürlükte kalmasını sağlamıştır.

6413 Sayılı Kanunun 23’üncü maddesinde yapılan değişikliğin geçici 3’iincü maddesinin 2. fıkrasında düzenlenen yönetmelik yayımlanıncaya kadar, askeri öğrenciler hakkında ceza puanları hariç olmak üzere ilgili mevzuatlarında yer alan uyarı cezaları kınama, oda hapsi cezaları ise ceza süresinin yarısı kadar izinsizlik cezası kadar olarak uygulanır hükmüne amirdir. Bu geçici madde ile kanun koyucunun; kanun yürürlüğe girmesinden önce askeri öğrenciler hakkında tesis edilen disiplin ceza puanı düşürülme işlemlerinin aynen muhafaza edilmesine yönelik irade gösterildiği anlaşılmaktadır. Ayrıca geçici l’inci madde Personel Kanununun işlem maddelerine atıf yaptığı, aykırılığı ileri sürülen geçici 3’üncü maddenin ise geçiş döneminde uygulanacacak disiplin puanı ile ilgili yol gösterici bir düzenleme olup, doğrudan bir işlem sonucuna yönelik olmadığı anlaşılmaktadır.

Dairemizin 2 üyesi tarafından gündeme getirilen Anayasaya aykırılık iddiaları ciddi görülmediğinden (Hâk.Alb.Metin ULUKANLIGİL ve Hâk.Alb. Yaşar YÜCE 6413 sayılı Kanunun geçici 3’üncü maddesinin 2.fıkrasının Anayasaya aykırı olduğu yönünde ayrışık oy kullanmışlardır.) davanın esasının tartışılmasına geçilmiştir.

Konu ile ilgili mevzuat incelendiğinde; 4752 sayılı Astsubay Meslek Yüksek Okulları Kanununun 31’nci maddesi; “Astsubay meslek yüksek okullarına alınan her öğrenciye bir disiplin notu verilir. Disiplin notundan hangi cezalar için ne kadar not düşüleceği yürürlüğe konulacak yönetmelikte belirtilir.

Astsubay meslek yüksek okullarında öğrenim gören öğrenciler aşağıdaki hallerde okuldan çıkarılırlar:

a) Bu Kanun hükümlerine göre çıkarılacak yönetmelik gereğince verilen disiplin notunu kaybedenler.

b) Yönetmelikte belirtilecek esaslar dahilinde öğrencilik niteliğini kaybettiklerine dair yüksek disiplin kurulunca hakkında karar verilenler.

c) Bu Kanunun 30’ncu maddesinde belirtilen süreler içerisinde eğitim ve öğrenimlerini tamamlayamayanlar.

d) Mahkeme kararı ile öğrencilik hukukunu kaybedenler.

e) Sağlık kurullarınca verilecek raporlara dayalı olarak, sağlık yetenekleri bakımından astsubay meslek yüksek okulu öğrenimine devam imkânı kalmayanlar.

f) Giriş koşullarını taşımadıkları öğrenim sırasında anlaşılanlar veya öğrenim süresi içinde bu niteliklerini kaybedenler.

(Değişik: 19.6.2010-6000/42 md.) Sağlık durumu nedeniyle okuldan çıkarılanlar hariç olmak üzere diğer nedenlerle okuldan çıkarılanlara, personel ve amortisman giderleri hariç kendileri için Devlet tarafından yapılan masraflar faizleri ile birlikte ödetilir.

Bu öğrencilerin kimlikleri, bütün askeri yüksek öğretim kurumlarına, emniyet makamlarına ve ilgili askerlik şubelerine alınan çıkarma kararı ile birlikte bildirilir.

Astsubay meslek yüksek okullarında okuyan öğrencilerden, bu maddede belirtilen nedenlerle okuldan çıkarılanlar ile 926 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanununun 115 inci maddesi gereğince kendi isteğiyle okuldan çıkanlar, hiçbir şekilde diğer askeri yüksek öğretim kurumlarına alınmaz ve 21.6.1927 tarihli ve 1111 sayılı Askerlik Kanunu, 16.6.1927 tarihli ve 1076 sayılı Yedek Subaylar ve Yedek Askeri Memurlar Kanunu, 18.3.1986 tarihli ve 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu ve 28.5.1988 tarihli ve 3466 sayılı Uzman Jandarma Kanunu hükümleri saklı olmak üzere Türk Silâhlı Kuvvetlerinde istihdam edilmezler.” hükmüne,

4752 sayılı Kanunun 13’ncü maddesi; “Yüksek disiplin kurulu, astsubay meslek yüksek okulu komutanının başkanlığında; öğretim başkanı, öğrenci alay veya tabur komutanı ve disiplin subayından oluşur.

Yüksek disiplin kurulu; kurula sevk edilen öğrencilerin disiplini ile ilgili safahatını ve yapılan işlemlerin ilgili mevzuata uygunluğunu inceleyerek, okuldan ilişiklerinin kesilmesine veya kesilmemesine karar verir. Okulla ilişiğin kesilmesi hakkındaki karar; ilgili kuvvet komutanı, Jandarma Genel Komutanı veya Sahil Güvenlik Komutanı yahut yetki verecekleri makamların onayı ile yürürlüğe girer. Sağlık astsubay meslek yüksek okulu için onay makamı, Genelkurmay İkinci Başkanı veya yetki vereceği makamdır.” hükmüne,

4752 sayılı Kanuna dayanılarak çıkarılan Astsubay Meslek Yüksek Okulları Yönetmeliğinin 17’nci maddesi; “Yüksek disiplin kurulu, astsubay meslek yüksek okulu komutanının başkanlığında; öğretim başkanı, öğrenci alay veya tabur komutanı ve disiplin subayından oluşur. Kurulun sekreterlik faaliyetleri, okul komutanlığı tarafından görevlendirilecek personel tarafından yürütülür.

Yüksek disiplin kurulu, kurula sevk edilen öğrencilerin disiplin ile ilgili safahatını ve yapılan işlemlerin ilgili mevzuata uygunluğunu inceleyerek, okuldan ilişiklerinin kesilmesine veya kesilmemesine karar verir. Okulla ilişiğin kesilmesi hakkındaki karar, ilgili kuvvet komutanı, Jandarma Genel Komutanı veya Sahil Güvenlik Komutanı yahut yetki verecekleri makamların onayı ile yürürlüğe girer. Gülhane Askeri Tıp Akademisi bünyesinde kurulacak olan Sağlık Astsubay Meslek Yüksek Okulları için onay makamı, Genelkurmay İkinci Başkanı veya yetki vereceği makamdır.

Kurul bu maksatla;

a) Kurula sevk edilen öğrencilerin ceza, ödül, disiplin ile eğitim öğretim durumunu, daha önce yüksek disiplin kuruluna çıkıp çıkmadığını, işlediği suçlar arasındaki zaman fasılalarını, suçların niteliğini, öğrenci hakkında sıralı disiplin amirleri ve alay disiplin kurulunca yapılan işlemleri, öğrencinin yüksek disiplin kuruluna çıkarılma nedenlerini ve delillerini inceler.

b) Öğrencilerin bağlı olduğu tabur ve bölük komutanlarını, hakkında karar verilecek öğrenciyi ve gerek duyduğu takdirde ilgili diğer personeli dinler.

c) Kurula sevk edilen öğrencinin; okuldan ilişiğinin kesilmesine, ikaz edilmesine veya yapılan işlemlerin alay disiplin kurulunca yeniden incelenmesine karar verir.” hükmüne,

Astsubay Meslek Yüksek Okulları Yönetmeliğinin 61’nci maddesi; “Astsubay meslek yüksek okulu öğrencileri aşağıdaki hâllerde, yüksek disiplin kurulu kararıyla okuldan çıkarılırlar:

a) Disiplin notunun tamamını kaybedenler,

b) Disiplin notuna bakılmaksızın;

1) Astsubay meslek yüksek okulu öğrenci adaylarından, intibak süresi içinde astsubay meslek yüksek okulu öğrencisi olma niteliğini kazanamadıkları bölük ve tabur komutanlarının ortak kanaat raporu ile belgelenenler,

2) Astsubay meslek yüksek okullarına giriş koşullarını taşımadıkları öğrenimleri sırasında anlaşılanlar ile öğrenimleri süresince bu koşulları kaybedenler,

3) Sınavlarda, verilen ödevlerde, proje, tez, yayım, ve bu gibi çalışmalarda ikinci kez kopya yaptıkları eğitim ve öğretim yüksek kurulu kararıyla kesinleşenler; diğer ahlâka aykırı davranışlarda bulunduğu tespit edilenler ve astsubay meslek yüksek okulu öğrencilerinin öğrenimleri süresince muhafaza ve geliştirmekle yükümlü oldukları nitelikleri kaybettiklerine karar verilenler.

Yukarıdaki fıkra uyarınca okuldan çıkarılan öğrencilerle ilgili yüksek disiplin kurulu kararı, ilgili kuvvet komutanı, Jandarma Genel Komutanı veya Sahil Güvenlik Komutanının onayı ile kesinleşir. Sağlık Astsubay Meslek Yüksek Okulu için onay makamı, Genelkurmay İkinci Başkanıdır.

Bu madde uyarınca askeri öğrencilikle ilişiğinin kesilmesine karar verilen öğrenciler, kararın kesinleşmesine kadar okul komutanlıklarınca gerekli görüldüğü takdirde, işlemleri tamamlanmadan önce de okuldan uzaklaştırılabilirler. Bu durumdaki öğrenciler, söz konusu süre içersinde resmi elbise giyemezler, ancak, askeri öğrencilik statüleri devam eder.” hükmüne,

Anılan Yönetmeliğin 60 ncı maddesi; “Her öğrenciye, intibak süresini tamamlayarak astsubay meslek yüksek okulu öğrencisi statüsüne geçtiği and içme tarihinden itibaren, astsubay meslek yüksek okulundaki öğrenimi süresi başında, 100 disiplin notu verilir.

Verilecek cezalar nedeniyle disiplin notundan ne miktarda puan düşüleceği aşağıda belirtilmiştir:

a) Uyarı: 1 puan,

b) İzinsizlik: Bir hafta sonu tatiline karşılık 2 puan,

c) Disiplin amirlerince verilecek oda hapsi: Her güne karşılık 4 puan,

ç) Disiplin mahkemesince verilecek oda hapsi: Her güne karşılık 5 puan,

d) Taksirli suçlar hariç olmak üzere askeri ve adli mahkemelerce verilecek hapis: Her güne karşılık 6 puan,

e) (Ek:25.9.2010-27710/1 md.) Bir disiplin tecavüzü için indirilecek disiplin puanı, 40 puanı; bir disiplin suçu için indirilecek disiplin puanı, 50 puanı; askeri ve adli mahkemelerce kovuşturulan bir suç için indirilecek disiplin puanı, 60 puanı geçemez.

Mahkemeler tarafından verilen cezalar, tecil edilse veya para cezasına çevrilse dahi puan düşülür.

Bir disiplin yılı içinde, disiplin notu hiç kırılmamış öğrencilerin disiplin notu, müteakip yıla aynen aktarılır.

Disiplin yılı içerisinde işlenen disiplin suçu, disiplin kabahati ve disiplin tecavüzleri nedeniyle disiplin notu düşürülen öğrencilerin müteakip yıl disiplin notları; kalan disiplin notlarına, o disiplin yılında kaybettikleri disiplin notunun ikinci sınıfta 1/3 ü ilâve edilerek tespit edilir.

Disiplin notuna bağlı olarak öğrenci hakkında idarece yapılacak işlemler ve disiplinle ilgili diğer usul ve esaslar, yürürlüğe konulacak yönergede belirtilir.” hükmüne amirdir.

Davacının, Astsubay Meslek Yüksek Okulundan çıkarılma işleminin sebebi disiplin notunun tamamını kaybetmesi olduğundan, dava konusu işlemin denetiminde gerekli husus disiplin cezalarının yasal mevzuata uygun olarak verilip verilmediği, disiplin notundaki indirimlerin doğru bir biçimde yapılıp yapılmadığıdır. Zira, Anayasanın 129/4 üncü maddesi ve 1602 sayılı AYİM Kanununun 21/3 üncü maddesi düzenlemeleri nedeniyle, disiplin suç ve tecavüzleri nedeniyle amirlerce verilen disiplin cezalarının yargısal denetimi mümkün bulunmayıp, bu işlemlerin denetimi ancak “Yokluk” halinin tespitiyle sınırlı bulunduğundan, davacı hakkındaki disiplin cezalarının yok hükmünde sayılmasını gerektirecek ağır bir hukuka aykırılık olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir.

16.02.2013 tarihinde resmi gazetede yayınlanmak suretiyle yürürlüğe girdiği anlaşılan 6413 sayılı TSK Disiplin Kanunu’nda Askeri öğrencilerle ilgili dava konusu hükümler şu şekildedir:

Askeri öğrenciler hakkında verilebilecek cezalar:

Madde 22 - (1) Askeri öğrencilere disiplin amirleri tarafından ilgili kanunun ekli (1) sayılı çizelgeye uygun olarak verilebilecek disiplin cezaları ağırlık derecesine göre aşağıda belirtilmiştir.

a) Kınama

b) İzinsizlik

(2) Kınama cezası; öğrencinin, disiplinsizlik teşkil eden davranışlarda bulunduğunun somut olarak tespit edilmesi ve bunun yazı ile bildirilmesidir.

(3) İzinsizlik cezası; öğrencinin, hafta sonu tatilinden faydalandırılmamasıdır şeklinde tanımlanmıştır.

Askeri öğrencilere ceza verilmesini gerektiren disiplinsizlik hâlleri:

Madde 23 - (1) Kendilerine kanun, nizam ve emirlerle verilmiş görev ve sorumlulukları yerine getirmeyen veya uyulması zorunlu olan kurallara uymayan veya yasaklanan fiilleri yapan askeri öğrencilere durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre disiplin cezası verilir.

(2) Askeri öğrencilerin disiplinsizlik teşkil edebilecek fiilleri ve bu fiillere verilebilecek disiplin cezalarının türleri ve miktarı, disiplin amirlerinin kimler olacağı, disiplin puanları, disiplinsizliklerde düşülecek disiplin ceza puanları ile disiplin cezalarına bağlı idari işlemler yönetmelikle tespit edilir. Yönetmelikte aynı tür cezayı gerektiren eylemler bakımından fiillerin nitelikleri göz önüne alınarak farklı disiplin ceza puanları öngörülebilir.

Askeri öğrenciler hakkındaki özel kanun hükümleri:

Madde 24 - (1) Askeri öğrenciler hakkında, bu Kanuna aykırı olmayan özel kanunlarındaki hükümler saklıdır.

Askeri öğrenciler hakkında daha önceden verilmiş cezaların değişmesi ve yerine getirilmesi

Geçici Madde 3 - (1) Her bir disiplin suçu, disiplin kabahati ve disiplin tecavüzü için ayrı ayrı dikkate alınmak üzere; bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce disiplin mahkemeleri ve disiplin amirleri tarafından verilen uyarı cezaları kınama cezasına, oda hapsi cezaları ise ceza süresinin yarısı kadar izinsizlik cezasına dönüştürülür ve kayıtlarda buna göre düzeltmeler yapılır. Sadece cezanın yerine getirilmesinde dikkate alınmak üzere, on iki günün üzerindeki oda hapsi cezaları altı hafta sonu izinsizlik cezası sayılır.

(2) 23'üncü maddenin ikinci fıkrasında düzenlenen yönetmelik yayımlanıncaya kadar, askeri öğrenciler hakkında ceza puanları hariç olmak üzere ilgili mevzuatlarında yer alan uyarı cezaları kınama, oda hapsi cezaları ise ceza süresinin yarısı kadar izinsizlik cezası olarak uygulanır hükmüne amirdir.

Davacının okulla ilişiğinin kesilmesine neden olan disiplin safahatına bakıldığında; Deniz Astsubay Meslek Yüksek Okulu 2011-2012 eğitim ve öğretim yılında 100 disiplin puanı ile başladığı, ancak öğrenimi sırasında 24.01.2012 tarihinde Yalova-KEMK intikali sırasında aşırı alkolün etkisi ile minibüste kusmak suretiyle askeri öğrenciye yakışmayacak davranışta bulunmak disiplin suçu/tecavüzü işlediği ve bu eylemi nedeni ile 7 gün oda hapsi cezası alarak 28 puan disiplin notunun kırıldığı, böylece disiplin notunun 28'ini kaybettiği, 2011-2012 eğitim öğretim yılını 72 disiplin puanı ile tamamladığı ve 2012-2013 eğitim ve öğretim yılı başlangıcında kırılan disiplin notlarının 1/3’ü ilave edilerek 81 puan olarak başladığı, 2012-2013 eğitim ve öğretim döneminde muhtelif tarihlerde 8 ayrı (2 kez izinsiz olarak garnizonu terk etmek, ast sınıf öğrencilere usul ve kurallar dışında fena muamelede bulunmak, 2 kez öğrencinin bilmesi gereken bilgileri bilmemek, kılık kıyafetine özen göstermemek, görevli olmadığı halde diğer sınıfın dershanesine girmek, Deniz Eğitim ve Öğretim Komutanlığının denetlemesine hazırlanmamak) disiplin suçu/tecavüzü işlediği, bunlardan 21 gün oda hapsi ve uyarı cezası verilerek 85 puan disiplin notunun kırıldığı ve böylece 2’nci sınıfta sahip olduğu 85 disiplin notunun tamamını kaybettiği (bu cezalardan 08.03.2013 tarihinden itibaren olanların ifasının 16.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6413 sayılı TSK Disiplin Kanunu’nda geçici 3’üncü madde de belirtildiği şekilde oda hapsi şeklinde değil verilen oda hapsi cezalarının yarısı kadar hafta sonu izinsizlik şeklinde yapıldığı) ve disiplin notunun -4’e düştüğü, tüm disiplin puanını kaybetmesi nedeni ile önce Alay Disiplin Kuruluna ve müteakiben de Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edilerek okulla ilişiğinin kesildiği, öğrenimi boyunca toplam 1 kez Alay Disiplin Kuruluna ve 2 kez de Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edilerek durumunun görüşüldüğü, yine öğrenimi süresince disiplin durumundaki zafiyet nedeniyle gerek kendisinin ve gerekse velisinin yazılı olarak uyarıldığı ve bilgilendirildiği anlaşılmıştır.

Davacının Astsubay Meslek Yüksek Okulundan çıkarılma işleminin sebebi olan disiplin cezalarının tümünün yetkili disiplin amirlerince, yetkileri dahilinde ve mevzuata uygun olarak verildiği, davacıya savunma hakkı tanınıp savunmalarının alındığı, disiplin notunun kırılması ve notların toplanmasında maddi hata yapılmadığı, ceza verme işlemlerinde ceza kararlarını ağır derecede sakatlayacak ve hukuken yok hükmünde sayılmalarını gerektirecek, davacıya hissi nedenlerle ceza verildiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı, aksine her türlü eylemin cezalandırılması cihetine gidilmeyerek zaman zaman “ikaz” ile yetinildiği, bu konuda kendisinin ve ailesinin defalarca uyarıldığı, buna rağmen istenen disiplin düzeyine erişemeyen ve disiplinsizliklerini giderek artıran davacının Deniz Astsubay Meslek Yüksek Okulundan çıkarılması işleminin tüm unsurlarıyla mevzuata ve hukuka uygun olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle;

Yasal dayanaktan yoksun DAVANIN REDDİNE,

Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 04 HAZİRAN 2014 tarihinde OYBİRLİĞİ ile karar verilmiştir.

AYRIŞIK OY YAZISI

Davacı hakkında 6413 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra 27.02.2013 tarihinden itibaren birçok kez oda hapsi cezaları ile cezalandırıldığı, oda hapsi cezalarının izinsizlik disiplin cezası olarak uygulandığı, ancak disiplin ceza puanı olarak oda hapsi disiplin ceza puanları kırıldığı, ceza puanının( -)’ye düşmesi sonucu okuldan çıkarılmasına karar verilmiş ise de;

Geçici 3’üncü maddenin başlığının “Askeri öğrenciler hakkında daha önceden verilmiş cezaların değişmesi ve yerine getirilmesi” dir. Madde metninin ise; “(l)Her bir disiplin suçu, disiplin kabahati ve disiplin tecavüzü için ayrı ayrı dikkate alınmak üzere; bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce disiplin mahkemeleri ve disiplin amirleri tarafından verilen uyarı cezaları kınama cezasına, oda hapsi cezaları ise ceza süresinin yarısı kadar izinsizlik cezasına dönüştürülür ve kayıtlarda buna göre düzeltmeler yapılır. Sadece cezanın yerine getirilmesinde dikkate alınmak üzere, on iki günün üzerindeki oda hapsi cezaları altı hafta sonu izinsizlik cezası sayılır. (2) 23’üncü maddenin ikinci fıkrasında düzenlenen yönetmelik yayımlanıncaya kadar, askeri öğrenciler hakkında ceza puanları hariç olmak üzere ilgili mevzuatlarında yer alan uyarı cezaları kınama, oda hapsi cezaları ise ceza süresinin yarısı kadar izinsizlik cezası olarak uygulanır.” şeklindedir.

6413 sayılı Kanun 16.02.2013 tarih ve 28561 sayılı Resmi Gazete ile yayımlanmak suretiyle büyük bölümüyle yürürlüğe girdiği halde, Geçici 3/2’nci maddesinde bahsi geçen yönetmelik bu güne kadar çıkarılamadığından, oda hapsi ceza puanları halen uygulanabilir durumdadır ve bu nedenle de dava konusu okuldan çıkarma işlemi sözü edilen şekilde ve bu maddenin öngördüğü şekilde ceza puanı kırılarak gerçekleştirilmiştir.

Oysa; Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının “Cumhuriyetin nitelikleri” başlıklı 2’nci maddesi; “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.” hükmüne amirdir.

Maddede ifade edilen “Hukuk Devleti” ilkesine göre, devletin tüm organ ve işlemlerinin hukuka bağlı olması ve hukuka uygun davranması, vatandaşlara tam bir hukuki güvenlik sağlanması gerekmektedir.

Hukuk devleti ilkesinin alt ilkelerinden kabul edilen ve “Hukuksal Güvenlik” ile de yakın ilişkisi bulunan “Hukuki Belirlilik” ilkesine göre de, toplum yaşamını düzenleyen hukuk kurallarının açık, belirli ve uygulanabilir olması gerekmektedir. Ancak bu sayede bireyler kendi işlem ve eylemlerinin hukuka uygun olup olmadığına karar verebilecek, hangi durumda yaptırımla karşılaşabileceğini önceden öngörüp hareketlerini buna göre düzenleyebilecektir.

Diğer taraftan, hukuk devletinin “olmazsa olmaz”ları arasında yer alan “Kuvvetler Ayrılığı” ilkesine göre de, devlet egemenliğini kullanan yasama, yürütme ve yargı erklerinin tek elde toplanmaması, her üç erkin de birbirlerinden bağımsız organlarca kullanılması, birbirlerine karşı üstünlük kurabilecekleri bir sonuç oluşturmayacak şekilde birbirlerini denetleyebilmeleri gerekmektedir.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti de “Hukuk Devleti” olmanın bir gereği olarak “Kuvvetler Ayrılığı” ilkesini benimsemiş ve Anayasanın 7, 8 ve 9’uncu maddelerinde yer alan düzenlemelerle “Yasama” yetkisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından, “Yürütme” yetkisinin Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu tarafından, “Yargı” yetkisinin de Türk Milleti adına bağımsız mahkemeler tarafından kullanılacağı hükme bağlanmıştır.

Anayasanın “Yasama yetkisi” başlıklı 7’nci maddesi; “Yasama yetkisi Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisinindir. Bu yetki devredilemez.” hükmüne amirdir. Dolayısıyla Anayasanın bu amir hükmü nedeniyle yasama yetkisi ancak Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kullanılacak, bu yetki idare erkine ya da yargı erkine bırakılamayacaktır. “Yasama Yetkisi”, sadece yasa yapma ile de sınırlı olmayıp, yasaları değiştirme, yürürlükten kaldırma ve yürürlüğe koyma yetkilerini de kapsamaktadır. İdare, yasanın tanıdığı bir yetkiye dayansa bile, bir yasayı yürürlükten kaldırabiliyor, uygulama alanım veya içeriğini değiştirebiliyor ya da yasanın yürürlüğünü geciktiriyor veya buna engel olabiliyorsa, “Yasama Yetkisi”ni kullanıyor demektir.

Anayasanın 124’üncü maddesi, Başbakanlık, bakanlıklar ve kamu tüzel kişilerine yönetmelik çıkarma yetkisi vermekte ise de, yönetmeliklerin üst hukuk normlarına aykırı olmaması gerekmekte, ancak kanun veya tüzükle düzenlenmiş alanlardaki ayrıntılara ilişkin düzenleme yapılabilmektedir. Dolayısıyla, yürütme organının bir yasa kuralını değiştirme, yürürlükten kaldırma, uygulanmasını geciktirme, erteleme ya da önleme yetkisi bulunmamaktadır.

6413 sayılı Kanunun Geçici 3’üncü maddesinin 2’nci fıkrasının ilk cümlesine bakıldığında ise; düzenlemenin, yukarıda yer verilen “Hukuk Devleti” ve “Kuvvetler Ayrılığı” ilkelerine uygun olmadığı görülmektedir. Öyle ki; Anayasanın 7’nci maddesine göre yasama yetkisini kullanan Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 6413 sayılı Kanun yapılmış, bu Kanun ile oda hapsi cezası kaldırılmış, verilen cezalar kınama ve izinsizlik cezaları olarak öngörülmüş, Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli askeri öğrencilere de verilecek cezalar arasında oda hapsi cezasına yer verilmemiş, oda hapsine ilişkin hükümler yürürlükten kaldırılmış, ancak yapılan bu değişikliğin yürürlüğe girmesi yürütme organının iradesine bırakılmıştır. İdare de, yasal değişikliğin yürürlüğe girebilmesi için şart koşulan yönetmeliği çıkarmakta gecikmiş, sonuç olarak; yasadan aldığı bu yetkiyi geç kullanmak suretiyle oda hapsi cezasının puan olarak yürürlükte kalmasını sağlamıştır.

6413 sayılı Kanunun Geçici 3’üncü maddesinin 2’nci fıkrasının; “23’üncü maddenin 2’nci fıkrasında düzenlenen yönetmelik yayımlanıncaya kadar, askeri öğrenciler hakkında ceza puanları hariç olmak üzere.” şeklindeki düzenlemesinin; yasanın yürürlüğe girmesini yönetmelik çıkarma şartına bağlamak suretiyle yasama yetkisini yürütme organına devretmesi, uygulamada idarenin geç yönetmelik çıkarmış olması nedeniyle yasanın yürürlüğünü ötelemiş/engellemiş olması, düzenlemenin bu haliyle yasama yetkisinin devri sonucunu doğurması nedeniyle “Kuvvetler Ayrılığı” ilkesine ve dolayısıyla Anayasa’nın 7’nci maddesine aykırı olduğu, keza yasama organının iradesini ortaya koyarak çıkardığı 6413 sayılı Kanunun bir bölümünün yürürlük tarihinin (aynı Kanunda yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği belirtilmesine rağmen) belirsiz kaldığı, bu haliyle personelin hangi işlem ve eylemleri nedeniyle haklarında hangi hukuk kurallarına göre işlem tesis edileceğini öngörmeleri ve hareketlerini buna göre düzenlemelerinin mümkün olamayacağı, dolayısıyla bahse konu hükmün “Hukuki Belirlilik” ve “Hukuk Devleti” ilkelerini kapsayan Anayasanın 2’nci maddesine de aykırı olduğu, görülmektedir.

Açıklanan nedenlerle; 6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanununun Geçici 3’üncü maddesinin 2’nci fıkrasının; “23’üncü maddenin 2’nci fıkrasında düzenlenen yönetmelik yayımlanıncaya kadar, askeri öğrenciler hakkında ceza puanları hariç olmak üzere.” şeklindeki düzenlemesini Anayasanın 2 ve 7’nci maddelerine aykırı gördüğümüzden, iptali için Anayasa Mahkemesine başvurulmasına ve davanın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar veren sayın çoğunluk görüşüne katılamadık.04.06.2014 (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy