Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 2. Daire 2010/994 Esas 2010/1254 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 2. Daire
Esas No: 2010/ 994
Karar No: 2010 / 1254
Karar Tarihi: 24.11.2010

(1111 S. K. m. 10, 80)

Davacı vekili, 30.07.2010 tarihinde Muş Asliye Hukuk Mahkemesi, 03.08.2010 tarihinde AYİM'de kayda geçen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ağabeyi ...'in 01.09.1986 tarihinde silahaltına alındığını, 20.06.1988 tarihinde askerlik görevini yaparken vefat ettiğini, müvekkilinin 1111 sayılı Askerlik Kanununun 10 uncu maddesinin 9 uncu bendindeki düzenlemeden faydalanmak üzere yaptığı müracaatın davalı idarece reddedildiğini, müvekkilinin ağabeyinin nezarethanede asker sıfatıyla bulunduğu esnada vefat ettiğini belirterek müvekkilinin askerlik hizmetinden muaf tutulmaması işleminin iptaline ve öncelikle yürütmenin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekilinin yürütmenin durdurulmasına dair talebi, AYİM. 2 nci D.nin 16.09.2010 tarih ve E.2010/994 sayılı kararıyla kabul edilmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden; davacının ağabeyi ...'in askerlik hizmetini yapmak üzere 01 Eylül 1986 tarihinde silah altına alındığı ve askerlik hizmetini yapmakta iken sevk edildiği asker hastanesinden dönmeyerek firar ettiği, 01 Haziran 1988 tarihinde tekrar firar ettiği, anılan yükümlünün yakalanarak Gölcük Merkez Komutanlığına teslim edildiği ve buradaki nezarethanede 20 Haziran 1988 tarihinde intihar ederek vefat ettiği, yükümlü ... aralık 2009 yedek subay celbinde sevke tabi iken, babasının ve annesinin diğer oğlu ..'in silahaltında iken vefat etmesi nedeniyle ...'in askerlik hizmetinden muaf tutulmasını talep ettiği, 26.11.2009 tarihli yapılan idari müracaata MSB.lığının 17.06.2009 tarihli yazısıyla menfi cevap verildiği ve yazının 15.07.2010 tarihinde tebliğ edildiği, sonrasında işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.

1111 sayılı Askerlik Kanununun 10 uncu madde, 9 ncu fıkrası;

"(Değişik Bent:5.2.2009-5837/2 md.) Askerlik hizmetini yerine getirmekte iken ölen, akıbeti meçhul kalan, hakkında gaiplik kararı alınan veya maluliyet aylığı bağlanmasını gerektirecek biçimde malul olanların;

a) Baba ve annesinin müşterek olarak talep ettiği veya baba ya da annesinden biri ölmüş ise sağ olanın talep ettiği kardeşlerinden biri, istekli olmadıkça silah altına alınmaz veya silah altında ise terhis edilir,

b) Baba ve annenin müştereken anlaşamadıkları veya her ikisinin de ölmüş olması durumunda; öncelikle silah altında olan kardeşi var ise istekli olması halinde terhis edilir, silah altında olan kardeşi yok ise veya silah altında olan kardeşi terhis olmak istemez ise askerlik hizmet sırası gelen ilk kardeş istekli olmadıkça silah altına alınmaz.

Askerlik hizmetini yerine getirmekte iken 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamında hayatını kaybeden yükümlülerin kendilerinden olma erkek çocukları ile aynı anne ve babadan olan kardeşlerinin tamamı, istekli olmadıkça silah altına alınmaz ve silah altındakiler istekleri halinde terhis edilir.

Bu bent hükümleri seferberlik ve savaş halinde uygulanmaz. hükmüne amirdir.

Aynı Kanunun 80 inci maddesi; Kıt'a ve müesseselerden kaçan veya aldıkları izin ve tebdilihava müddetini geçiren erbaş ve er kıt'a ve şubelerce ele geçirilinceye kadar aranır ve elde edilenler nezaret altında kıt'alarına sevk edilmek üzere mahalli hükümetine teslim olunur.
Firar ve izinsiz olarak geçen müddetlerle her hangi bir mahkemenin hükmettiği hapis cezaları muvazzaf ve yedek hizmetlerinden sayılmaz. Disiplin cezaları hizmetten sayılır.

Beraatle neticelenen davalarda mevkufıyet müddetleri hizmetten sayılır. Ancak muvazzaflardan altı ay talim görmemiş olanlara bu müddet tamamlattırılır. Yedeklere talim müddeti kadar hizmet yaptırılır. hükmüne amirdir.

1111 sayılı Askerlik Kanununun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (9) numaralı bendinin madde gerekçesinde; amacın askerlik mükellefiyetini yerine getirmekte iken vefat veya malul olmuşsa veya gaiplik kararı alınmışsa ondan sonra gelen ilk oğlunun istekli olmaması halinde, Silahlı Kuvvetlere bağlanması ve ikinci bir acı ihtimali korkusuna kapılmaması bakımından, silah altına alınmaması... olduğu ifade edilmiştir.

Davacının ağabeyi ...; 18 aylık hizmete tabi olarak 01.09.1986 tarihinde askere sevk edilmiş, 05.09.1986 tarihinde birliğe katılmış, 01.10.1987 tarihinde firari durumuna düşmüş, 01.06.1988 tarihinde birliğine teslim olması sonrası 05.06.1988 tarihinde ikinci defa firari durumuna düşmüş, firar halindeyken yakalanarak Gölcük Merkez K.lığına teslim edilmiş, nezarethanede iken 20.06.1988 tarihinde vefat etmiştir. Davacı, vefat eden ağabeyinden sonra askerlik hizmet sırası gelen ilk (erkek) kardeştir. Ayrıca davacının ağabeyi hakkında firar suçları ile ilgili açılmış herhangi bir dava da mevcut değildir. Kaldı ki nezarette bulunduğu süre içinde asker statüsündedir.

Anılan madde gerekçesinden de anlaşılacağı üzere maddenin amacı Silahlı Kuvvetlere bağlanma ve ikinci bir acı ihtimali korkusu olarak zikredildiğinden ve ağabeyinin vefatı sırasında asker statüsünün mevcut olduğu anlaşıldığından, davacının askerlik hizmetinden muaf tutulmama işleminin hukuka uygun olmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.

Açıklanan nedenlerle;

Davacı ...'in 1111 sayılı Askerlik Kanununun 10/9.maddesi uyarınca askerlik hizmetinden muaf tutulmama İŞLEMİNİN İPTALİNE,

24 KASIM 2010 tarihinde OYBİRLİĞİ ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy