Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 2. Daire 2008/858 Esas 2009/939 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 2. Daire
Esas No: 2008/ 858
Karar No: 2009 / 939
Karar Tarihi: 16.09.2009

(657 S. K. m. 124, 125, 127, 128) (Türk Silahlı Kuvvetlerinde Görevli Devlet Memurları Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Yönetmeliği m. 13, 17, 19, 26)

Davacı, 19.08.2008 tarihinde İzmir Nöbetçi İdare Mahkemesi ve 25.08.2008 tarihinde AYİM kayıtlarına giren dava dilekçesinde özetle; Foça Onarım Destek K.lığı Bina Bakım Onarım Amirliği emrinde görevli iken 22, 23 ve 24 Nisan 2008 tarihlerinde özürsüz işe gelmediği gerekçesiyle Dz.K.K.lığı Disiplin Kurulunun 11.07.2008 tarih ve 2008/02 sayılı kararı ile kademe ilerlemesinin bir yıl süreyle durdurulması cezası verildiğini, ilgili mevzuat hükümlerine göre kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren hallerde azami 45 günlük süre içinde karar verilmesi gerektiğini, suç dosyasının 12.05.2008 tarihinde Dz.K.K.lığına gönderildiğini ancak savunmasının alınmadığını, daha sonra 09.06.2008 tarihinden savunmasının alındığını, Disiplin Kurulunca 11.07.2008 tarihinde dava konusu disiplin cezasının verildiğini, karara konu olan fiilin son temadi tarihi olan 24.04.2008 tarihinde 77 gün sonra karar verildiğini, 657 sayılı Kanun'un 128 nci maddesinde belirtilen 45 günlük süre geçirildikten sonra disiplin cezasının verildiğini, kaldı ki 22.04.2008 tarihinde rahatsızlığı nedeniyle hastaneye müracaat ettiğini, 23.04.2008 tarihinin ise resmi tatil olduğunu, 24.04.2008 tarihinde aldığı ilaçların etkisiyle kusma ve ishal şikayetiyle aynı hastaneye müracaat ettiğini ve tedavisinin yapıldığını, hastanede iken Gn.Dz.Sh.K.lığı Askeri Savcılığından eve telefon edilerek ertesi gün olan 25.04.2008 tarihinde Askeri Savcılığa müracaat etmesinin istendiğini, 25.04.2008 tarihinde Askeri Savcılığa müracaat ettiğinde 3 ayrı emre itaatsizlikte ısrar suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildiğini, mesaiye gelmediği 3 günün , birinci gününde rahatsızlığı sebebiyle tedavi gördüğü için mesaiye gelmediğini, ikinci gününde 23 Nisan'a denk gelmesi ve resmi tatil olması ve tedavisine devam etmesi sebebiyle mesaiye gelmediğini, üçüncü gününde de başka bir rahatsızlığı sebebiyle mesaiye gelemediğini ancak bu mazeretleri dikkate alınmadan kendisine hukuka aykırı olarak ceza verildiğini belirterek işlemin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Dava dosyası, davacıya ait özlük ve sicil dosyalarının incelenmesinden; Foça Onarım Destek Komutanlığında görevli olan davacının 22, 23 ve 24 Nisan 2008 tarihlerinde mesaiye gelmediği 25 Nisan 2008 tarihinde Güney Deniz Saha Komutanlığı Askeri Savcılığınca 2008/0454 Esas numarasıyla sürdürülen soruşturmaya ilişkin olarak tutuklanarak Buca Kapalı Bölge Cezaevi Müdürlüğüne gönderildiği, davacının özürsüz ve kesintisiz olarak görevine gelmemesi sebebiyle hakkında tanzim edilen soruşturma dosyasının Foça Onarım Destek Komutanlığının 12 Mayıs 2008 tarih ve PER.:1570-375-08/(0045) sayılı ve Kademe İlerlemesinin Durdurulması konulu yazısıyla Deniz Kuvvetleri Komutanlığına gönderildiği, bu evrakın 22 Mayıs 2008 tarihi itibarıyla Dz.K.K. lığına intikal ettiği, bahse konu evrakta; tutuklandığı bildirilen davacı memurun Güney Deniz daha Komutanlığı Askeri Savcılığınca savunmasının alınarak Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Personel Başkanlığına gönderilmesinin talep edildiği, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Personel Atama Daire Başkanlığınca davacı memurun soruşturma dosyasının 27 Mayıs 2008 tarihinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Adli Müşavirliğine gönderilerek Disiplin Kuruluna sevk edildiği, 28 Mayıs 2008 tarihinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Adli Müşavirliğince, soruşturma dosyasında eksik olduğu tespit edilen, memurun yazılı savunması ve imzalı ifadesinin Foça Onarım Destek Komutanlığından talep edildiği, bu arada, Güney Deniz Saha Komutanlığı Askeri Savcılığınca 26 Mayıs 2008 tarihli yazı ile söz konusu ifade tespitinin idari bir işleme esas teşkil edeceğinden, bu ifade tespitinin Foça Onarım Destek Komutanlığınca yapılması gerektiği belirtilerek davacının görevli olduğu Foça Onarım Destek Komutanlığına bildirildiği, Üç ayrı emre itaatsizlikte ısrar ve müteaddit kişiler arası konuşmaların kayda alınması suçlarından dolayı Buca Kapalı Bölge Cezaevi Müdürlüğünde tutuklu bulunan davacı memur hakkında Maddei mahsusa suretiyle amire hakaret suçundan dolayı 09 Mayıs 2008 tarihinde ikinci bir tutuklama kararı verildiği, davacının 23 Mayıs 2008 tarihinde, ilk tutuklama kararından kaynaklanan tutukluluğundan tahliyesine karar verilerek serbest bırakılmaksızın aynı gün ikinci tutuklama kararının infazına başlanıldığı ve 06 Haziran 2008 tarihinde tahliye edildiği, Foça Onarım Destek Komutanlığınca; davacı memura, tahliye tarihini takip eden ilk mesai günü olan 09 Haziran 2008 tarihinde 22, 23, 24 ve 25 Nisan 2008 tarihlerinde özürsüz ve kesintisiz olarak göreve gelmemek fiilinden dolayı savunmasının verildiği ve davacının 10 Haziran 2008 tarihinde yazılı olarak savunmasını yaptığı, 13 Haziran 2008 tarihinde söz konusu yazılı savunmanın Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Adli Müşavirliğine gönderildiği, 20 Haziran 2008 tarihinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Adli Müşavirliğince, Güney Deniz Saha Komutanlığı Askeri Savcılığına hangi gün ve saatte ve ne şekilde getirildiğinin, getirilmeden önce hakkında yakalama, gözaltı vb. işlemler yapılıp yapılmadığının Güney Deniz Saha Komutanlığı Askeri Savcılığından ÇOK İVEDİ olarak talep edildiği, cevabi yazının 30 Haziran 2008 tarihinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığına gönderildiği, 10 Temmuz 2008 tarihi itibariyle söz konusu evrağın Deniz Kuvvetleri Komutanlığına intikal ettiği, ayrıca 20 Haziran 2008 tarihinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Adli Müşavirliğince, davacı memurun birinci sicil amiri Dz.Ütğm.............. (2002-9110)'nın tanık sıfatıyla ifadesinin ve birinci sicil amiri tarafından düzenlenmiş suç vak'a kanaat raporunun ÇOK İVEDİ olarak Foça Onarım Destek Komutanlığından talep edildiği, 03 Temmuz 2008 tarihinde söz konusu bilgi ve belgelerin Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Adli Müşavirliğine gönderildiği, 10 Temmuz 2008 tarihi itibariyle Deniz Kuvvetleri Komutanlığına intikal ettiği, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Adli Müşavirliğinin 10 Temmuz 2008 tarihli yazısına istinaden Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Disiplin Kurulunun söz konusu kademe ilerlemesinin durdurulması disiplin cezası hakkında karar verilmesi maksadıyla 11 Temmuz 2008 Cuma günü saat 14.00'de toplantı yapılacağının kurul üyelerine bildirildiği, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Disiplin Kurulunun 11 Temmuz 2008 tarihinde yaptığı toplantı neticesinde; davacı memurun 22-23-24 Nisan 2008 tarihlerinde özürsüz olarak mesaiye gelmemek disiplin suçunu işlediğinin tespiti ile eylemine uyan 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun 125/1-D,b ve TSK'da Görevli Devlet Memurları Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Yönetmeliğinin 13/4-b, maddeleri gereğince BULUNDUĞU KADEMEDE, RADEME İLERLEMESİNİN 1 (BİR) YIL SÜRE İLE DURDURULMASINA cezasının uygulanmasının teminen soruşturma dosyası ile Disiplin Kurulu Kararının, atamaya yetkili amirine sunulmasına karar verildiği, 16 Temmuz 2008 tarihinde söz konusu cezanın atamaya yetkili amir tarafından onaylandığı, davacının 22 Nisan 2008 tarihinde Central Hospital'de muayene edildiğine ilişkin bir belge ile 24 Nisan 2008 tarihinde aynı hastanece tanzim edilmiş TSK reçete kaydının bulunduğu anlaşılmıştır.

657 Devlet Memurları Kanununun Disiplin amiri ve disiplin cezaları başlıklı 124 ncü maddesinin 2 nci fıkrası, (Değişik: 12/5/1982 -2670/30 md.) Kamu hizmetlerinin gereği gibi yürütülmesini sağlamak amacı ile kanunların, tüzüklerin ve yönetmeliklerin Devlet memuru olarak emrettiği ödevleri yurt içinde veya dışında yerine getirmeyenlere, uyulmasını zorunlu kıldığı hususları yapmayanlara, yasakladığı işleri yapanlara durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre 125 inci maddede sıralanan disiplin cezalarından birisi verilir. hükmünü amirdir.

Disiplin cezalarının çeşitleri ile ceza uygulanacak fiil ve haller başlıklı 125 nci maddesinin 'D' fıkrası; D- Kademe ilerlemesinin durdurulması: Fiilin ağırlık derecesine göre memurun, bulunduğu kademede ilerlemesinin 1 - 3 yıl durdurulmasıdır.

Kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren fiil ve haller şunlardır:

a) Göreve sarhoş gelmek, görev yerinde alkollü içki içmek,

b) Özürsüz ve kesintisiz 3-9 gün göreve gelmemek, ... hükmünü,

Disiplin cezası vermeye yetkili amir ve kurullar başlıklı 126 ncı maddesinin 1 nci fıkrası; (Değişik birinci fıkra: 29.11.1984 - KHK 243/27 md.) Uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezaları disiplin amirleri tarafından; kademe ilerlemesinin durdurulması cezası, memurun bağlı olduğu kurumdaki disiplin kurulunun kararı alındıktan sonra, atamaya yetkili amirler il disiplin kurullarının kararlarına dayanan hallerde Valiler tarafından verilir. hükmünü,

Zamanaşımı başlıklı 127 nci maddesi; (Değişik: 12.5.1982 -2670/33 md.)

Bu Kanunun 125 inci maddesinde sayılan fiil ve halleri işleyenler hakkında, bu fiil ve hallerin işlendiğinin öğrenildiği tarihten itibaren;

a) Uyarma, kınama, aylıktan kesme ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezalarında bir ay içinde disiplin soruşturmasına,

b) Memurluktan çıkarma cezasında altı ay içinde disiplin kovuşturmasına,

Başlanmadığı takdirde disiplin cezası verme yetkisi zamanaşımına uğrar.

Disiplin cezasını gerektiren fiil ve hallerin işlendiği tarihten itibaren nihayet iki yıl içinde disiplin cezası verilmediği takdirde ceza verme yetkisi zamanaşımına uğrar. hükmünü,

Karar süresi başlıklı 128 nci maddesinin ikinci paragrafı Kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren hallerde soruşturma dosyası, kararım bildirmek üzere yetkili disiplin kuruluna 15 gün içinde tevdi edilir. Disiplin kurulu, dosyayı aldığı tarihten itibaren 30 gün içinde soruşturma evrakına göre kararını bildirir. hükmünü içermektedir.

Diğer taraftan 04.04.1983 tarih ve 18008 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiş bulunan TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNDE GÖREVLİ DEVLET MEMURLARI DİSİPLİN KURULLARI VE DİSİPLİN AMİRLERİ YÖNETMELİĞnde Disiplin ve Yüksek Disiplin kurullarının teşkil tarzları, Disiplin Kurullarının görevleri, kimlerin disiplin amiri olduğu belirtilmiş, disiplin amirlerinin yetkileri sayılmış, devamla 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun sistemine muvazi bir düzenleme ile Yönetmeliğinin 17 nci maddesinde Kademe ilerlemesinin durdurulması ve Devlet Memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmayı gerektiren fiil ve halleri bulunan memurlar hakkında, memurun görevli olduğu birlik komutanları veya kurum amirlerince gerekli soruşturma yapılarak, düzenlenecek soruşturma dosyasının ilgili Kuvvet Personel Başkanlığı veya Milli Savunma Bakanlığı Personel Daire Başkanlığına gönderileceği düzenlenmiştir. Yönetmeliğin 18 nci maddesi ise Soruşturma dosyasında bulunması gereken belgeler; 1. OLAY RAPORU (Bu raporda hakkında disiplin cezası verilmesi istenen memurun kimliği, disiplin cezası verilmesini gerektiren fiil ve halin mahiyeti, olayın yeri, zamanı, cereyan tarzı varsa tanıkların adları belirtilir.) 2. MEMURUN SAVUNMASI (Memurun alınan ifadesi veya sonradan yaptığı yazılı savunmasıdır.) Memur verilen süre içinde savunmasını yapmamışsa bu husus savunma yerine kaim olmak üzere belirtilir. 3. Varsa TANIKLARIN İFADESİ. 4. MEMURUN GÖREVLİ BULUNDUĞU BİRLİK KOMUTANI VEYA KURUM AMİRİNİN KANAAT RAPORU. 5. MEMURUN ŞİMDİYE KADAR İŞLEDİĞİ DİSİPLİN SUÇLARI VE VERİLEN CEZALARIN ÖZETİ (Özet tarihleri belirtilerek işlediği disiplin suçunun mahiyeti, verilen ceza ve cezayı veren makam, olay tarihi sırasına göre yazılır.) hükmünü taşımaktadır.

Yönetmeliğin 19 ncu maddesinde; Personel Başkanlıklarına gelen dosyaların incelenerek noksanları varsa tamamlanacağı, dosyanın atamaya yetkili amire verileceği, amir tarafından yapılan inceleme sonunda kişinin uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezalarından biri cezalandırılmasına karar verilirse, verilen cezanın ilgiliye tebliğ edileceği, disiplin cezası verilmesini gerektiren fiil ve haller kademe ilerlemesinin durdurulmasını gerektiriyorsa soruşturma dosyasının yetkili disiplin kurulunun raportörüne gönderileceği, kurulun konuyu görüşüp karar vermesini müteakip, kararla birlikte dosyanın gereği yapılmak üzere Personel Başkanlığına gönderileceği,

Yönetmeliğin zamanaşımı başlığını taşıyan 26 nci maddesinde de; Bu Yönetmelikte sayılan fiil ve halleri işleyenler hakkında bu fiil ve hallerin işlendiğinin öğrenildiği tarihten itibaren, uyarma, kınama, aylıktan kesme ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezalarında bir ay içinde disiplin soruşturmasına başlanmadığı taktirde disiplin cezası verme yetkisinin zaman aşımına uğrayacağı vurgulanmıştır.

Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri doğrultusunda dava konusu olay incelendiğinde; davacının özürsüz ve kesintisiz olarak görevine gelmediği, mesaiye gelmediği günlerde sevk zincirine uygun olarak tedavi kurumlarına başvurmadığı, rahatsızlığı ile ilgili olarak sıralı amirlerini haberdar etmediği özel sağlık kuruluşundan aldığı sağlık belgelerinde mesaiye gelmesine engel bir rahatsızlığının bulunduğunu gösteren ibarelerin bulunmadığı, dolayısıyla davacının ileri sürdüğü mazeretinin kabule şayan olmadığı, bu nedenle davacının özürsüz ve kesintisiz olarak görevine gelmediği üçüncü gün olan 24 Nisan 2008 tarihi itibariyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125/D,b maddesine göre kademe ilerlemesi cezası için aynı kanunun 127 nci ve TSK'da Görevli Devlet Memurları Disiplin Amirleri Yönetmeliğinin 26 ncı maddesi gereğince disiplin amiri tarafından disiplin soruşturması sürecinin başladığı, disiplin amiri tarafından oluşturulan soruşturma dosyasının 12 Mayıs 2008 tarihi itibarıyla Deniz Kuvvetleri Komutanlığına gönderildiği, yönetmeliğin 18 nci maddesi gereğince soruşturma dosyasında bulunması gereken evraklardan eksik olanların yönetmeliğin 19 ncu maddesine istinaden tamamlattırılmasını müteakip, 10 Temmuz 2008 tarihinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Disiplin Kuruluna sevk edilerek yine aynı yönetmeliğin 7 nci maddesinde belirtilen disiplin kurulunun soruşturma dosyasını aldığı tarihten itibaren 30 günlük karar vereme sürecinin başlatıldığı, 11 Temmuz 2008 tarihi itibariyle de Disiplin Kurulunun kararını vererek yürürlükteki mevzuat hükümlerinde belirtilen zamanaşımına uğratmadan dava konusu olayın sonuçlandırılmasının sağlandığı, kaldı ki disiplin amiri ve kurullarına karar vermek için tanınan sürelerin idarenin iç işleyişi ve düzeni ile ilgili olduğu, bu süre haklı gerekçelerle geçirilse bile (somut olayda süresinde işlem başlatılmış ancak, elde olmayan nedenlerle belli bir süre davacının ifadesi alınmamıştır.) DMK. 127 ni maddesinde belirtilen süreler içerisinde ceza verilmiş olmasında yasaya aykırılık bulunmadığı, bu nedenlerle dava konusu cezanın mer'i mevzuat hükümlerine uygun olarak verildiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle;

Yasal dayanaktan yoksun DAVANIN REDDİNE 16 EYLÜL 2009 tarihinde OYÇOKLUĞU ile karar verilmiştir.

Disiplin cezalarının amacı bozulan disiplini yeniden tesis etmektir. Bu nedenle disiplini bozan davranışların öğrenildiği tarihten itibaren makul olan en kısa sürede gerekli soruşturmaya başlanıp bitirilerek, gerek görüldüğünde bu cezaların verilmesi gerekir. Bu nedenle Kanunların disiplin suç ve cezalarını düzenleyen hükümlerinde disiplin soruşturmasına başlanılması ve disiplin cezalarının verileceği azami süreler açıkça düzenlenmiştir.

Dava konusu olayda kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren hallerde soruşturma dosyasının kararım bildirmek üzere 15 gün içinde yetkili disiplin kuruluna tevdi edilmesi, Disiplin Kurulunun da dosyayı aldığı tarihten itibaren 30 gün içinde soruşturma evrakına göre kararını bildirmesi, başka bir ifadeyle azami 45 günlük süre içerisinde karar verilmesi gerekmektedir.

Davacının 22, 23 ve 24 Nisan 2008 tarihlerinde işlediği iddia olunan özürsüz olarak 3 gün süreyle mesaiye gelmemek eyleminden dolayı davacı hakkında 12.05.2008 tarihinde disiplin soruşturulmasına başlanmış olmasına ve hakkında tanzim olunan dosyanın 27.05.2008 tarihinde disiplin kuruluna sevk edilmesine rağmen Dz.K.K.lığı Disiplin Kurulunca 657 sayılı Kanunun 128 nci maddesinin amir hükmünde belirtilen sürelerin geçirilmesinden sonra 11.07.2008 tarih ve 2008/02 sayılı kararı ile verilen kademe ilerlemesinin 1 yıl süreyle durdurulmasına dair disiplin cezasının belirtilen yönüyle hukuka aykırı olduğu, bu nedenle iptaline karar verilmesi gerektiği kanaatinde olduğumdan sayın çoğunluk görüşüne katılamadım. 16.09.2009 (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy