Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 2. Daire 2008/302 Esas 2008/911 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 2. Daire
Esas No: 2008/ 302
Karar No: 2008 / 911
Karar Tarihi: 17.09.2008

(2709 S. K. m. 125) (5434 S. K. m. 89, Ek m. 79) (2330 S. K. m. 3)

Davacılar vekili, 23.11.2007 tarihinde AYİM’de kayda geçen dava dilekçesinde ve 04.03.2008 tarihinde AYİM kaydına geçen yenilediği dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin kanuni yakını P.Er …….’ün muvazzaf askerlik hizmetini yaparken 29.10.2006 tarihinde Güneyçam (Şırnak) Ana Üs Bölgesinin uzak emniyetini sağlamak görevini ifa ederken nöbet mevziine yıldırım düşmesi sonucunda şehit olduğunu, bu olay nedeniyle ortaya çıkan maddi-manevi zararların tazmini için davacılar baba …….için 20.000 YTL maddi, 10.000 YTL manevi, anne ………….. için 25.000 YTL maddi, 10.000 YTL manevi, kardeşler …… , ……, …, …., …, ….. ve …. için ayrı ayrı 4.000 YTL manevi olmak üzere toplam 93.000 YTL tazminata yasal faizi ile birlikte hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacıların adli yardım talebi AYİM 2 nci Dairesinin 06.02.2008 gün ve 2007/3453 Gensek, 2007/1120 Esas Nolu kararıyla kabul edilmiştir.

Dava dosyasında mevcut bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda; davacıların oğlu ve kardeşi olan P.Er ………..’ün ŞIRNAK/Güneyçam 34 ncü Mot.P.Tug.3 ncü Mot.P.Tb.K.lığı emrinde muvazzaf askerlik hizmetini yapmakta iken 29.10.2006 tarihinde Güneyçam Ana Üs Bölgesi uzak emniyet görevi esnasında bulunduğu nöbet mevziine yıldırım düşmesi sonucunda vefat ettiği; davacılar vekilinin 01.10.2007 tarihinde davalı idareye müracaat ederek maddi-manevi tazminat ödenmesi isteminde bulunduğu, davalı kurumun yasal süre içerisinde cevap vermemek suretiyle istemi reddetmesi üzerine 04.03.2008 tarihinde kayda geçen yenilenen dava dilekçesi ile AYİM’de bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.

İdare hukuku ilkelerine ve T.C.Anayasasının 125 inci maddesine göre; idare kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararları ödemekle yükümlüdür. Bu suretle idarenin sorumluluğu Anayasa prensibi olarak kabul edilmiştir. İdarenin sorumluluğunun hangi esaslara göre belirleneceği Anayasada belirtilmemiş olup bu meselenin halli doktrin ve yargı kararlarına bırakılmıştır. Bugün idarenin sorumluluğu hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluk ilkelerine dayandırılmaktadır. İster hizmet kusuru ister kusursuz sorumluluk ilkelerine dayandırılsın idarenin tazminle sorumlu tutulabilmesi için bir zararın varlığı, zararı doğuran işlem veya eylemin idareye yüklenebilir nitelikte olması, zararlı sonuçla işlem veya eylem arasında doğrudan doğruya bir illiyet bağının bulunması, zarara yol açan eylemin bir hizmet kusuru teşkil etmesi veya kusursuz sorumluluk ilkelerinin uygulanmasına elverir nitelikte olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi zorunludur. Maddi olguda bu koşullardan birinin yokluğu, idarenin tazmin sorumluluğunu kaldırır. Ortada bir zarar yoksa veya meydana gelen zarar idari eylem ya da işlemden doğmamış ise, yahut zararla idari eylem veya işlem arasında nedensellik bağı kurulamıyorsa idarenin tazmin sorumluluğundan söz edilemez.

Davacıların oğlu ve kardeşi olan P.Er ………….’ün ŞIRNAK/Güneyçam 34 ncü Mot.P.Tug.3 ncü Mot.P.Tb.K.lığı emrinde muvazzaf askerlik hizmetini yapmakta iken 29.10.2006 tarihinde Güneyçam Ana Üs Bölgesi uzak emniyet görevi esnasında bulunduğu nöbet mevziine yıldırım düşmesi sonucunda vefat ettiği konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır. Davacının vefatında idareye yüklenebilir kusur bulunmamaktadır. Ancak olayın hizmetin ifası sırasında meydana gelmiş olması sebebiyle olay ile hizmet arasında nedensellik bağı bulunduğundan, meydana gelen zararın, kusursuz sorumluluk ilkesine göre, zararın zarar gören üzerinde bırakılmayarak topluma yayılmasının, adalet, eşitlik ve hakkaniyet kurallarına uygun düşeceğinden, davacıların zararlarının davalı idarece karşılanması gerektiği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.

Mahkememizin yerleşik içtihatları uyarınca, T.C. Sosyal Güvenlik Kurumunca sandık iştikarçisi olmayan kimselere olay sebebiyle bağlanan maluliyet aylıkları ve ödenen tütün ikramiyeleri yarar kabul edilerek maddi zararlardan düşüldüğünden, bu husus araştırılmış, T.C.S.G.K. Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğünün 29.05.2008 tarih ve B.07.1.EMS.0.10.01.01/84.866.012 sayılı yazısından; çalışarak hayatını kazanamayacak derecede malul olmadığına karar verilen adı geçenin babasına ve Küçükçekmece Nüfus Müdürlüğünce düzenlenen 08.06.2007 tarihli nüfus kayıt örneğinde halen evli olduğu tespit edilen annesine Kurumlarınca aylık bağlanmadığı gibi, 5434 sayılı Kanunun Ek 79 uncu maddesi uyarınca Ek ödeme ile Emekli Sandığına tabi hizmetleri olmadığından aynı Kanunun 89 uncu maddesi uyarınca ilgililere emekli ikramiyesi ödenmediği, anlaşılmıştır.

Davacı anne ve babaya ayrıca 2330 sayılı Kanuna göre 44.635,75 YTL. nakdi tazminat yararı sağlandığı anlaşılmıştır.

Davacının maddi zararının hesaplanması için re’sen seçilen bilirkişi tarafından tanzim olunup Mahkememize ibraz edilen 03.07.2008 tarihli bilirkişi raporunda, nakdi tazminat ödemelerinin mahsubundan sonra davacı anne ………..’ün 33.757,00 YTL., davacı baba …………’ün 5.585,00 YTL. maddi tazminat hakedişlerinin bulunduğu bildirilmiştir.

Taraflara tebliğ edilen bilirkişi raporuna taraflarca itiraz edilmemiş, Mahkememizin yerleşik içtihatlarına ve ilmi verilere uygun bulunan bilirkişi raporuna göre uygulama yapılmasına karar verilmiştir.

Davacı anne, baba ve davacı kardeşlerin olay nedeniyle duydukları ve ömürboyu duyacakları acı ve ıstırabı kısmen de olsa karşılayabilmek amacıyla, olayın meydana geliş şekli, davacılar yakınının askerlik statüsü, paranın alım gücü ve işleyecek yasal faiz dikkate alınarak uygun miktarlarda manevi tazminat verilmesine hükmedilmiştir.

Açıklanan nedenlerle;

1. Bilirkişi raporu uyarınca ve istemine bağlı kalınarak davacı anne …………….’e 25.000,00 YTL (YİRMİ BEŞ BİN YENİ TÜRK LİRASI) MADDİ TAZMİNAT VERİLMESİNE,

2. Bilirkişi raporu uyarınca davacı baba …………….’e 5.585,00 YTL (BEŞBİN BEŞ YÜZ SEKSEN BEŞ YENİ TÜRK LİRASI) MADDİ TAZMİNAT VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin isteminin REDDİNE,

3. Davacı anne ……………. ve davacı baba …………..’e takdiren ve istemlerine bağlı kalınarak ayrı ayrı 10.000,00’er YTL.(ON BİNER YENİ TÜRK LİRASI) MANEVİ TAZMİNAT VERİLMESİNE,

4. Davacı kardeşler ……….., ………….., ………….., …………., ………., ……………., …………..’e takdiren ve istemlerine bağlı kalınarak ayrı ayrı 4.000,00’er YTL. (DÖRT BİNER YENİ TÜRK LİRASI) MANEVİ TAZMİNAT VERİLMESİNE,

5. Hükmedilen maddi tazminat miktarlarına davacılar yakınının yeniden gelir elde edeceği varsayılan 23.04.2007 tarihinden ödeme tarihine kadar yıllık %9 (YÜZDE DOKUZ) yasal faiz YÜRÜTÜLMESİNE,

6. Hükmedilen manevi tazminat miktarlarına olay tarihi olan 29.10.2006 tarihinden ödeme tarihine kadar yıllık %9 (YÜZDE DOKUZ) yasal faiz YÜRÜTÜLMESİNE, (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy