Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 2. Daire 2007/216 Esas 2008/966 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 2. Daire
Esas No: 2007/ 216
Karar No: 2008 / 966
Karar Tarihi: 17.09.2008

(2709 S. K. m. 125) (5434 S. K. m. 79) (1602 S. K. m. 71, 72)

Davacı vekili, 27.02.2007 tarihinde AYİM’de kayda geçen dava dilekçesinde özetle; davacının 23.01.2006 tarihinde garaj kademe binasına soba kurmaya giderken diğer arkadaşının elindeki malzemenin gözüne çarpmasına bağlı olarak sol gözünün görme yeteneğini kaybettiğini, uygulanan tedavi sonucunda GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesinin 21.07.2006 tarihli ve 2575 sayılı raporu ile askerliğe elverişli olmadığına karar verildiğini, olay nedeniyle maddi-manevi olarak zarar uğradığını belirterek, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutularak, uğradığı zararların telafisi amacıyla, 1.000,00 YTL. maddi ve 70.000,00 YTL. manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden; 2.Kor. Muhabere Bölük Komutanlığında (Gelibolu) askerlik hizmetini yapan davacının 23.01.2006 günü saat 15:00 sıralarında Muhabere Bölük Komutanlığına ait 1 nolu garaj bölgesinde Kullanıcı Bakım Kısmı personeli Mu.Er. ………….- Mu.Er ………. ile birlikte başlarında bulunan Mu.Uzm.Çvş………..’ın nezaretinde soba kurma işini bitirdikleri ve akabinde Mu.Uzm.Çvş………..’ın kullanıcı bakım kısım odasının camından arka tarafta (dışarıda) bulunan görevlendirdiği personele malzemeleri toplayıp bina etrafından dolanıp gelmeleri için talimat verdiği, eli ile de işaret ederek odadaki diğer faaliyetine devam ettiği, ancak personelin bina etrafını (garajı) dolaşmak yerine Kullanıcı Bakım Kısmının yanındaki takımhane odasının açık penceresinden girmeye çalışdıkları ve Mu.Er ……..’nin geçme esnasında elinde bulunan çekiçin kaza ile gözüne çarpması sonucu kendisini sol gözünden yaraladığı, yapılan bir dizi muayene ve tedavi neticesinde davacı hakkında, GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi K.lığının 21.07.2006 gün ve 2575 numaralı heyet raporuyla S 05.5 Yabancı cisimle göz küresi delici yaralanması/H 27.0 Afaki/H 44.4 Gözde Hipotoni tanısı ile 6/D F4 9/D F 1 Savaşta ve Barışta Askerliğe Elverişli Değildir kararı verildiği, raporun 30.10.2006 tarihinde onaylandığı, davacının 24 Kasım 2006 tarihinde davalı idareye başvurduğu ancak herhangi bir cevap alamayınca 27.02.2007 tarihinde AYİM’de kayda geçen dilekçesi ile iş bu davanın açıldığı, yargılama esnasında AYİM 2 nci Dairesinin 31 Ekim 2007 gün ve Gensek No.:2007/498, Esas No.:2007/216 sayılı Ara Kararı üzerine davacıyı muayene eden Erzurum Mareşal Çakmak Asker Hastanesinin 28.11.2007 gün ve 1563 sayılı heyet raporuyla davacının SSK Sağlık İşlemleri Tüzüğüne göre vücut fonksiyon kaybının %20 olduğuna karar verildiği anlaşılmıştır.

Anayasanın 125’nci maddesine göre idare kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararları ödemekle yükümlüdür. Bu suretle idarenin sorumluluğu Anayasa prensibi olarak kabul edilmiştir. Ancak, Anayasada idarenin sorumluluğunun hangi esasa göre belirleneceği belirtilmemiş, bu meselenin halli doktrin ve yargı kararlarına bırakılmıştır. Bu gün idarenin sorumluluğu hizmet kusuru ve kusursuz sorumluluk ilkelerine dayandırılmıştır. İster hizmet kusuru, isterse kusursuz sorumluluk ilkelerine dayandırılsın genel olarak idarenin tanzim borcunun doğabilmesi için bir zararın mevcudiyeti, zarara yol açan eylemin idareye yüklenebilir nitelikte bulunması zarar ile eylem arasında illiyet bağının bulunması yeterli ve zorunludur.

Dava konusu yaralanma olayının askeri birliğe ait garajlar bölgesinde soba kurulması gibi bir hizmetin yapılması sonucunda, davacının elinde bulunan malzemeleri taşıması esnasında nezaret eden personel tarafından denetim ve kontrolün yapılması gerekirken, bu nezaret ve kontrol görevinin iyi yapılmaması sebebiyle meydana geldiği, bu nedenle davacının talimata aykırı olarak binanın etrafından dolaşmak yerine pencereden geçmeye çalışmasının müterafik kusur kabul edilerek meydana gelen zararın hizmet kusuru ilkesi gereği davalı idarece karşılaması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

Mahkememizin yerleşmiş içtihatları uyarınca T.C.Sosyal Güvenlik Kurumu iştirakçisi olmayan kimselerin kamu hizmetinin ifası sırasında sakat kalmaları halinde kendilerine T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından bağlanan vazife malullüğü aylığı ile 5434 sayılı Kanunun Ek 79’ncu maddesi uyarınca yapılan ek ödemeler yarar kabul edilerek maddi zararlarından düşüldüğünden, bu hususlar araştırılmıştır.

T.C. Sosyal Güvenlik Kurumunun 02.10.2007 tarih ve 853 sayılı kararı ile davacı …………..’nin vazife malulü olduğuna karar verildiği, bunun üzerine T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının 15.12.2007 tarih ve 731357 sayılı işlemiyle davacıya 01.09.2006 tarihinden itibaren 742,88 YTL Ordu Vazife Malullüğü aylığı bağlandığı, bu aylığın 01.01.2008 tarihinden itibaren 853,93 YTL’ye çıkarıldığı, yine davacıya 5434 Sayılı Yasa gereğince 2006 yılı için (4 aylık) 391,54 YTL. 2007 yılı için (12 aylık) 1.237,15 YTL. Ek ödeme tahakkuk ettirildiği anlaşılmıştır

Davacının maddi zararının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, resen seçilen bilirkişi tarafından düzenlenerek Mahkememize ibraz edilen 21.07.2008 tarihli bilirkişi raporunda; davacının maddi zararlarının sağlanan maddi yararlarla fazlasıyla karşılandığı, bu nedenle maddi tazminat hak edişinin bulunmadığı bildirilmiştir.

Taraflara tebliğ edilen bilirkişi raporuna taraflarca itiraz olunmamış, Mahkememizce kabul edilen kıstaslara, ilmi verilere ve yerleşmiş içtihatlara uygun bulunan bilirkişi raporu doğrultusunda uygulama yapılmıştır.

Davacının olay nedeniyle çektiği acı ve ıstıraplarını kısmen de olsa karşılayabilmek amacıyla olayın vukua geliş şekli, olay tarihi, paranın alım gücü ve davacının askerlik statüsüyle sosyal durumu göz önünde bulundurularak, uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmiştir.

Davacının maddi tazminat istemi reddedilmiş ise de, bu red hususu davacının isteminde haksız oluşundan değil, dava açma tarihinde haklı görülen talebinin dava açıldıktan sonra T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu’nca bağlanan vazife malullüğü aylığı ve tütün ikramiyesi gibi gelirlerin maddi zararlarından mahsup edilmesi sonucu, geriye hükmedilecek bir miktar kalmamasına dayandırıldığı ve T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu’nca vazife malullüğü aylığı bağlanması işleminin beklenilmesi halinde 1602 sayılı AYİM Kanununun 43’ncü maddesindeki bir yıllık dava açma süresinin geçirilebileceği, bu yüzden dava açmada hukuki zorunluluk bulunduğu anlaşılmakla, dava duruşmalı olarak görülmesine rağmen Mahkememizin yerleşik içtihatları uyarınca reddedilen maddi tazminat istemi bakımından davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmemiştir.

Açıklanan nedenlerle;

1. Bilirkişi raporu uyarınca davacı ………..’nin MADDİ TAZMİNAT İSTEMİNİN REDDİNE,

2. Davacıya takdiren ve müterafık kusuru da dikkate alınarak 15.000,00 YTL. (ONBEŞBİN YENİ TÜRK LİRASI) MANEVİ TAZMİNAT VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,

3. Hükmedilen manevi tazminat miktarına, davacının yaralandığı 23.01.2006 tarihinden ödeme tarihine kadar yıllık %9 (YÜZDE DOKUZ) yasal faiz YÜRÜTÜLMESİNE,

4 1602 sayılı Askeri Yüksek idare Mahkemesi Kanununun 71’nci maddesi uyarınca yargılama giderlerinin DAVALI İDAYE YÜKLETİLMESİNE, ancak 792 sayılı Harçlar Kanununun 13/j maddesi uyarınca harçtan muaf tutulan davalı idare aleyhine HARCA HÜKMEDİLMESİNE YER OLMADIĞINA,

5. Davacı tarafından peşin yatırılan 981,00 YTL (DOKUZYÜZSEKSENBİR YENİ TÜRK LİRASI) harcın istemi halinde davacıya İADESİNE,

6. Davacı tarafından peşin yatırılan ve sarf edilen 47,50 YTL. (KIRKYEDİ YENİ TÜRK LİRASI ELLİ YENİ KURUŞ) posta giderinin davalı idareden alınarak davacıya VERİLMESİNE,

7. Davacı tarafından peşin yatırılan ve sarf edilen 140,00 YTL. (YÜZKIRK YENİ TÜRK LİRASI) bilirkişi ücretinin haklılık payı dikkate alınarak DAVACI ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,

8. Hükmedilen manevi tazimat miktarı üzerinden hüküm tarihinde yürüklükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nispi olarak hesap edilen 1.800,00 YTL. (BİNSEKİZYÜZ YENİ TÜRK LİRASI) avukatlık ücretinin davalı idareden alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE

9. Dava duruşmalı görüldüğünden reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10 ncu maddesi dikkate alınarak nispi olarak hesap edilen 1.800,00 YTL.(BİNSEKİZYÜZ YENİ TÜRK LİRASI) avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye VERİLMESİNE,

10. Dava duruşmalı görüldüğünden reddedilen maddi tazminat miktarı için yukarıda açıklanan gerekçelerle davalı idare lehine avukatlık ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA, (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy