Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 1. Daire 2013/567 Esas 2014/625 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 1. Daire
Esas No: 2013/ 567
Karar No: 2014 / 625
Karar Tarihi: 18.06.2014

(3269 S. K. m. 12) (1632 S. K. 148) (1602 S. K. m. 71) (Uzman Erbaş Yönetmeliği m. 13)

Davacı vekili, 05.03.2013 tarihinde kayda geçen dava dilekçesiyle ilgili olarak verilen dilekçe reddi kararı sonrasında 02.05.2013 tarihinde kayda geçen yenileme dava dilekçesi ve cevaba cevap dilekçesiyle özetle; müvekkilinin Hv.K.K.lığı emrinde uzman erbaş olarak görev yaptığı sırada 3’üncü Ana Jet Üs K.lığının 14.12.2012 tarihli emriyle TSK’dan ilişiğinin kesildiğini, ancak kendisinden istifade edilememe durumunda olmadığını ve ödeme güçlüğüne düşecek miktarda bir borcunun bulunmadığını, çocuklarının öğrenimi için bankadan 15.000 TL tutarında kredi çekmesinden kaynaklanan borcun aşırı miktarda bir borç sayılmasının mümkün olmadığını, zaten sonradan yakınlarının bu borca kefil olarak serbest kalmasını sağladıklarını, 20 yıllık hizmeti olan ve üç ay sonra emekliliğini kazanacakken belirtilen gerekçelerle sözleşme feshi yoluna gidilmesinin hakkaniyetli olmadığını, belirtilen sebeplerle dava konusu sözleşme feshi işleminin hukuka aykırı olduğunu öne sürerek iptaline ve yürütmenin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

AYİM 1.Dairesinin 21.05.2013 tarih ve 2013/567 Esas sayılı kararı ile yürütmenin durdurulması talebinin reddine karar verilmiştir.

Dava dosyası ile özlük dosyasında mevcut bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda; 1993 yılından itibaren Hv.P.Uzm.Çvş. sınıf ve rütbesinde uzman erbaş olarak görev yapmakta olan davacının sözleşmesinin son olarak 08.06.2010 tarihinden itibaren 3 yıl süreyle yenilenmiş olduğu, bu itibarla sözleşme süresi 08.06.2013 tarihinde sona erecek iken Konya 3’üncü Ana Jet Üs K.lığının 14.12.2012 tarihli onayı ile kendisinden istifade edilememe gerekçesiyle sözleşmesinin feshedildiği, fesih işleminin davacıya 08.01.2013 tarihinde tebliğ edildiği, müteakiben bahse konu sözleşme feshi işleminin iptali istemiyle süresinde olmak üzere AYİM’de bu davanın açılmış olduğu anlaşılmıştır.

3269 sayılı Uzman Erbaş Kanununun 12’nci maddesi; “(Değişik: 10.2.2004-5085/7 md.) Sözleşmenin imzalanmasından sonra ilk beş aylık intibak dönemi içerisinde göreve intibak edemeyenler ile ayrılmak isteyenlerin sözleşmeleri feshedilerek, Türk Silâhlı Kuvvetleri ile ilişikleri kesilir. Peşin olarak ödenen aylık ve aylık ile birlikte ödenen diğer tüm özlük haklarının çalışılmayan günlere ait kısmı geri alınır.

Görevde başarısız olanlarla, atandıkları kadro görev yerleri ile ilgili olarak üç ay ve daha uzun süreli bir kurs veya eğitime gönderilenlerden kurs veya eğitimde başarısız olan veya kendilerinden istifade edilemeyeceği anlaşılan uzman erbaşların, barışta sözleşme sürelerine bakılmaksızın Türk Silâhlı Kuvvetleri ile ilişikleri kesilir. Bunlar, yedekte er kaynağına alınırlar.

Görevde başarısız olma, intibak edememe ve kendilerinden istifade edilememe hâlleri ve bunlara yapılacak işlemler, çıkarılacak yönetmelikte düzenlenir.

Ayrıca;

a) Almış oldukları sicile göre kademe ilerlemesi yapamayanların,

b) Verilen ceza, tecil edilse veya para cezasına çevrilse dahi;

1) Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlar ile basit ve nitelikli zimmet, irtikâp, iftira, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, yalan yere tanıklık, yalan yere yemin, cürüm tasniî, ırza geçmek, sarkıntılık, kız, kadın veya erkek kaçırmak, fuhşiyata tahrik, gayri tabiî mukarenet, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyeti kırıcı suçlar ile istimal ve istihlâk kaçakçılığı hariç kaçakçılık, resmî ihale ve alım ve satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma, firar, amir veya üste fiilen taarruz, emre itaatsizlikte ısrar, üste hakaret, mukavemet, fesat, isyan suçlarından dolayı mahkum olanların,

2) Askerî Ceza Kanununun 148’ inci maddesinde yazılı suçlardan mahkum olanların,

c) Taksirli suçlar hariç olmak üzere diğer suçlardan adlî veya askerî mahkemeler tarafından otuz günden daha fazla süreli hürriyeti bağlayıcı bir ceza ile mahkum olanların,

ç) Taksirli suçlar nedeniyle altı ay veya daha fazla süre ile hürriyeti bağlayıcı bir cezaya mahkum olanların,

d) Disiplin mahkemeleri veya en az iki disiplin amirinden disiplin cezası aldığı tarihten geriye doğru son bir yıl içerisinde toplam otuz günden daha fazla hürriyeti bağlayıcı disiplin cezası alanların,

e) Yabancı uyruklu kişilerle evlenenlerden; bu evlilikleri, ilgili yönetmelikte belirtilen esaslar dahilinde Genelkurmay Başkanlığı tarafından uygun görülmeyenlerin,

f) Çeşitli nedenlerle Türk vatandaşlığını kaybedenlerin veya Türk vatandaşlığından çıkartılanların,

Sözleşmeleri feshedilmek suretiyle Türk Silâhlı Kuvvetleri ile ilişikleri kesilir.

Her ne sebeple olursa olsun, sözleşmesi feshedilerek Türk Silâhlı Kuvvetleri ile ilişiği kesilen uzman erbaşlar, tekrar Türk Silâhlı Kuvvetlerine alınmazlar. ” hükmüne,

Uzman Erbaş Yönetmeliğinin 13’üncü maddesi; "Sözleşmenin imzalanmasından sonra ilk beş aylık intibak dönemi içerisinde göreve intibak edemeyenler ile ayrılmak isteyenlerin sözleşmeleri feshedilerek, Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişikleri kesilir. Peşin olarak ödenen aylık ve aylık ile birlikte ödenen diğer tüm özlük haklarının çalışılmayan günlere ait kısmı geri alınır.

Görevde başarısız olanlar ile kendisinden istifade edilemeyeceği (atış, spor, eğitim, operasyon ve istihdam edildikleri kadro görev yerlerinde ve davranışlarında askerlik mesleği değerlerini sergilemede, ikazlara rağmen istenen düzeye ulaşamayan ve aşırı derecede borçlananlardan bu durumu rapor, tutanak ve her türlü belge ile kanıtlananlar, mazeretsiz olarak bir sözleşme yılı içerisinde yedi gün ve daha uzun süre ile göreve gelmeyenler) anlaşılan, atandıkları kadro görev yerleri ile ilgili olarak üç ay ve daha uzun süreli bir kurs veya eğitime gönderilenlerden kurs veya eğitimde başarısız olan uzman erbaşların, barışta sözleşme sürelerine bakılmaksızın Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişikleri kesilir. Bunlar yedekte er kaynağına alınır... ” hükmüne amirdir.

İdarenin, kamu hizmetinin iyi bir şekilde yürümesi için gerekli tedbirleri alma yetkisi ile donatılmasının zorunlu olduğu kuşkusuzdur. Bu nedenle İdarenin kamu hizmetini yürütecek olan ajanlarını alırken bir takım özelliklere sahip olmasını araması tabii olduğu gibi, statüye alındıktan sonrada bunları verimli bir biçimde kullanması, hizmeti aksatacak, kendisinden artık verim alınmasına olanak kalmamış, aksine idare mekanizmasına ve kamu hizmetinin yürütülmesine zararlı olacak, statüye alınma esnasında ve statüye alındıktan sonra da taşıması gereken nitelikleri kaybetmiş ajanlarını bünye dışına çıkarması da doğaldır. Bu kapsamda, açıklanan mevzuat hükümleri ile uzman erbaşlar hakkında görevde başarısız olma ve kendisinden istifade edilememe halinin gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda idareye takdir yetkisi tanındığı bir gerçektir. Kuşkusuz diğer bütün kamusal yetkilerde olduğu gibi bu konuda da idarenin, takdir yetkisini hizmet gereklerine göre ve kamu yararı amacına yönelik olarak kullanması gerekmektedir.
Bu açıklamalar çerçevesinde dava dosyası ile özlük dosyasında mevcut bilgi ve belgeler incelenerek davacının durumu değerlendirildiğinde; 1993 yılında mesleğe başlayan davacı hakkında işlemiş olduğu muhtelif disiplin suçları nedeniyle verilmiş bulunan diğer disiplin cezaları dışında 07.10.2003 tarihinde borçlanma nedeniyle “uyarı”, 05.04.2006 tarihinde yine borçlanma nedeniyle “5 gün göz hapsi”; son sözleşme dönemi içerisinde olmak üzere de 30.12.2010 tarihinde borçlanma nedeniyle “3 gün göz hapsi”, 26.01.2011 tarihinde borçlanma nedeniyle “5 gün göz hapsi”, 27.05.2011 tarihinde borçlanma nedeniyle “3 gün göz hapsi” ve 25.07.2011 tarihinde de yine borçlanma nedeniyle “5 gün göz hapsi” disiplin cezaları ile cezalandırılmış olduğu; hakkında İzmir/Karşıyaka 4’üncü İcra Müdürlüğü ve İzmir 5’inci İcra Müdürlüğünce olmak üzere 2010 ve 2011 yıllarında 6 farklı dosya üzerinden icra takiplerinin yapıldığının ve 20.06.2012 tarihi itibariyle kalan toplam 32.823,88 TL. tutarında icra takibinde olan borcunun bulunmakta olduğunun tespit edildiği; ayrıca İzmir 9.İcra Ceza Mahkemesinin 14.06.2011 tarih ve 2011/1283 Karar, 26.07.2011 tarih ve 2011/1461 Karar, 15.11.2011 tarih ve 2011/1981 Karar sayılı kararları ile “taahhüdü ihlal” nedeniyle toplam 9 ay tazyik hapsi ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu cezanın infazı amacıyla 16.11.2012 tarihinde gözaltına alındığı ve 17.11.2012 tarihinden itibaren de ceza evine kapatıldığı anlaşılmakla; mevcut bilgi, belgeler ile aşırı derece borçlandığı tespit edilen davacı hakkında kendisinden istifade edilememe gerekçesiyle tesis edilen sözleşme feshi işleminde davalı idarece takdir yetkisinin hizmet gerekleri ve kamu yararı gözetilerek objektif ve ölçülü bir şekilde kullanılmış olduğu, dava konusu uzman erbaş sözleşmesinin feshi işleminde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle;

1. Hukuki dayanaktan yoksun bulunan davanın REDDİNE,

2.1602 sayılı Kanunun 71’inci maddesi uyarınca yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,

3.Duruşmasız olarak yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ve 659 sayılı KHK’nin(R.G. 02.11.2011) 14’üncü maddesi uyarınca saptanan 1.500,00 TL. (Bin Beş Yüz Türk Lirası) vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,

18 HAZİRAN 2014 tarihinde OYBİRLİĞİ ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy