Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 1. Daire 2011/1157 Esas 2011/1621 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 1. Daire
Esas No: 2011/ 1157
Karar No: 2011 / 1621
Karar Tarihi: 18.10.2011

(926 S. K. m. 118, 119) (Subay ve Astsubay Atama Yönetmeliği m. 5, 6, 14, 43)

Davacı, 20 Haziran 2011 tarihinde Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kaydına geçen dava dilekçesinde özetle; atama emrinde ataması ile ilgili kişilerin hangi kanuni yollara ve mercilere başvuracağını ve süresini belirtmek zorunda olduğunu, ayrıca atama işleminin Milli Savunma Bakanlığı tarafından yapılması gerektiğini, bu nedenle yapılan işlemin yetki gaspı olduğunu beyan ederek yapılan atamanın usul yönünden hukuka aykırı olduğunu, Ankara Garnizonu hizmet süresinin ilk 7 yılında pratisyen hekim statüsünde görev yaptığını, son bir yılında ise uzman hekim statüsünde görev yaptığını, pratisyen hekim statüsünde geçirmiş olduğu garnizon hizmet süresinin statü değişikliği olmasına rağmen aynı hesaba dahil edilmesinin idare hukukunun temel prensiplerine aykırı olduğunu, sadece garnizon hizmet süresini dikkate alarak işlem tesis edildiğini, eş durumu, mesleki gelişim vb. diğer ilkelerin hiç nazara alınmadığını, bu nedenle kendisinin Ankara'dan İzmir'e atanmasının hizmet ihtiyacı ile açıklanamayacağını atama işleminin hukuka aykırı olduğunu belirterek, dava konusu atama işleminin iptalini talep ve dava etmiştir.

Davacının yürütmenin durdurulması yönündeki talebi, AYİM 1’inci Dairesinin 26 Temmuz 2011 gün ve Gensek No:2011/2858, Esas No:2011/1157 sayılı kararıyla reddedilmiştir.

Dava dosyasındaki bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde; 1994 yılında teğmen nasbedilen davacının 1994-1995 yılları arasında Ankara, 1995-1998 yılları arasında Kars, 1998-2011 yılları arasında Ankara garnizonlarında görev yaptığı 2011 yılı genel atamalarıyla İzmir garnizonuna atandığı, bu atama üzerine işbu davayı açtığı anlaşılmaktadır.

926 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunun 118'inci maddesinde; Subay ve astsubayların atama ve yer değiştirmelerinin hizmetin aksatılmadan yürütülmesi esasına bağlı olarak, sosyal, iklim ve ulaşım durumları ile kültür ve sağlık durumları ve bunlara benzer yer ve bölge şartlan göz önünde tutularak tespit edilen bölge ve garnizonlara -(a) meslek programları, meslek içi ve kadro ihtiyacı-(b) Sağlık durumu-(c) İdari, asayiş ve zaruri sebepler -(d) istekte bulunduğu yerler dikkate alınarak sıra ile yapılacağı belirtilmektedir.

Aynı Kanunun 119'uncu maddesi de; Yukarıdaki maddede yazılı esaslar dâhilinde bölge ve garnizonların tespiti, bölgelerin ve garnizonların değişen şartlara göre yeniden tespiti, buralarda kalma süreleri, atanma ve yer değiştirmelerde dikkate alınacak sair hususlar Milli Savunma ve İçişleri Bakanlıklarınca hazırlanacak yönetmelik ile tespit edilir. şeklinde düzenlenmiştir.

926 sayılı TSK Personel Kanunun 119'uncu maddesi uyarınca çıkarılan ve 01 Ocak 2006 tarihinde yürürlüğe giren Subay ve Astsubay Atama Yönetmeliğinin (18 Aralık 2005 tarih ve 26027 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır) 14'üncü maddesinde; Subay ve astsubayların atamaları, hizmetin aksatılmadan yürütülmesi esasına ve hizmet ihtiyacı prensibine uygun olarak aşağıdaki kriterler dikkate alınarak Kuvvet Komutanlıkları, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından atama yönergelerinde belirtilen garnizonlar arasında sıra ile yapılır, a) Meslek programları ve meslek içi eğitim esasları, b) Kadro ihtiyaçları, c) Kıta hizmeti zorunluluğu, ç) Terfi durumu, d) Sınıf, branş ve ihtisasları, e) Kendisinin, eşinin ve bakmakla yükümlü olduğu çocuklarının atamaya esas hayati önemi haiz sağlık durumları, f) İdari, asayiş ve zaruri sebepler, g) Personelin atanma isteğinde belirttiği yerler. Subay ve astsubaylar, kendileriyle eşlerinin memleketleri ve daimi ikametgahlarının bulunduğu garnizonlar dahilinde, mümkün olduğu kadar, sıkıyönetim hizmetleri, sosyal tesis (orduevi, özel eğitim merkezi, askerî gazino, ve benzeri), levazım amirlikleri, ihale / muayene ve kabul komisyon üyelikleri, inşaat-emlak, asker alma ile jandarma (eğitim görevleri hariç) ve sahil güvenlik hizmetleri gibi halkla doğrudan ilişkili görevler veya mal ve hizmet alımı ile ilgili görevlere verilmez veya atandırılmazlar. Ancak, son genel nüfus sayımına göre büyükşehir belediye / belediye hudutları içindeki nüfusu 500.000'i aşan yerler için bu fıkra hükmü uygulanmaz. hükmü mevcuttur.

Aynı Yönetmeliğin 5'inci maddesinde; Atamalarda kadro görev yerinin özellikleri esas alınır. Bu Yönetmelikte ve bu Yönetmeliğe dayalı olarak çıkarılan Kuvvet Komutanlıkları, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı atama yönergelerinde gösterilen istisnalar hariç olmak üzere, kadrosu olmayan bir görev yerine atama yapılmaz. Barışta kıta, karargâh ve kurumlara kadrolarda belirtilen rütbelerden ast rütbe ile asil olarak kimse atanamaz. düzenlemesi yer almaktadır.

Subay ve Astsubay Atama Yönetmeliğinin Hizmet ihtiyacına göre değişik garnizonlara atama ilkesi başlıklı 6'ncı maddesinde; Subay ve astsubaylar; Türk Silahlı Kuvvetlerinin hizmet ihtiyacı esas alınarak ve bu Yönetmelikte düzenlenmiş esaslar kapsamında, meslek hayatları boyunca değişik garnizonlarda vazife görecek şekilde atama işlemine tabi tutulurlar. hükmüne, yer verilmiştir.

Yönetmeliğin Atamada planlı değişim ilkesi başlıklı 7'nci maddesi; Subayların atanmaları, bu Yönetmelik esaslarını ve meslek programlarının maksadını gerçekleştirecek şekilde hazırlanmış sınıf/branş/ihtisas, mesleki gelişim plan/paternlerine uygun olarak, atamada planlı değişimi sağlayacak şekilde yapılır hükmünü içermektedir.

Subay ve Astsubay Atama Yönetmeliğinin Subay ve astsubaylardan eşleri muvazzaf/sözleşmeli askerî personel olan ya da devlet kuruluşunda görevli olanların atamaları başlıklı 43'üncü maddesi; \Eşleri Devlet kuruluşlarında görevli subay ve astsubayların atanmalarında eslerinin memuriyet görevi göz önünde tutulur. Talep ettikleri garnizonlara atanmaları muvazene, kadro ve ihtiyaç durumu ile safahatı ve sıralı hizmet garnizonu hizmet sırası dikkate alınarak öncelikle yapılabilir./Atama durumuna girmiş personelin çocuklarının yüksek öğretim, özel ve yapılı okullar hariç olmak üzere eğitim ve okul durumlarına, bağlı istekleri, emsallerine nazaran avantaj sağlamamak kaydıyla imkânlar nispetinde karşılanabilir hükmünü amirdir.

Davacı 1998 yılı genel atamalarında Ankara garnizonuna atanmış ve 10 Ağustos 1998-17 Temmuz 2005 tarihleri arasında pratisyen tabip olarak 7 yıl görev yapmıştır. Daha sonra tıpta uzmanlık sınavını kazanan davacı 18 Temmuz 2005-18 Mart 2010 tarihleri arasında GATA/Ankara'da 5 yıl uzmanlık eğitimine katılmıştır. Uzmanlık eğitimini müteakip davacının eş durumu da dikkate alınarak 8 yıl olan Ankara Garnizonu hizmet süresini tamamlaması maksadıyla eğitimi müteakip mikrobiyoloji uzmanı tabip olarak GATF Eğt.Tüst. Dahili Tıp Bilimleri Böl. Bşk. Enf. Hstl. ABD Bşk. Kan EM ve Kan Bank. Kan Lab. ve Dğt. Ks. (Uzm. Tbp.) Ankara kadrosuna atanmış ve burada 19 Mart 2010-29 Haziran 2011 tarihleri arasında görev yapmıştır. Davacı Ankara Garnizonu'nda toplam 13 yıl (5 yıl uzmanlık öğrenciliği dahil) görev yapmıştır.

Davacı Ankara garnizonunda toplam 13 yıldır görev yapmaktadır. Garnizon hizmet süresini tamamladığından şüphe bulunmamaktadır. Davacının eşinin Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesinde öğretim görevlisi olarak görev yapması ve İzmir garnizonuna atanmasındaki zorluklar davacının hakkında atama işlemini hukuka aykırı hale getirecek bir engel teşkil etmemektedir. Eşin atanma durumu ve buna bağlı olarak aile bütünlüğünün korunması atama işleminde dikkate alınması gereken ilkelerden ise de, bu ilkeler tek başına atama işleminin esasını oluşturan ölçüt değildir. Söz konusu ilkeler, hizmetin aksatılmadan yürütülmesi, sıra esası, muvazene, kadro ve hizmet ihtiyacı gibi esaslar yönünden dikkate alınabilecek ancak ilgilinin emsallerine göre üstünlük sağlamayacak ilkelerdir. Bu bağlamda 16 yıllık meslek yaşantısının 13 yılı Ankara garnizonunda geçen davacının İzmir garnizonunda oluşan hizmet ihtiyacı esas alınarak yapılan atama işleminde hukuka aykırı bir yön bulunmadığı, davalı idare tarafından takdir yetkisinin objektif sınırlar içinde kullanıldığı sonucuna ulaşılmıştır.

Açıklanan nedenlerle;

Hukuki dayanaktan yoksun bulunan davanın REDDİNE,

18 EKİM 2011 tarihinde OYBİRLİĞİ ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy