Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 1. Daire 2008/273 Esas 2008/878 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 1. Daire
Esas No: 2008/ 273
Karar No: 2008 / 878
Karar Tarihi: 21.10.2008

(926 S. K. m. 94) (Astsubay Sicil Yönetmeliği m. 60, 61)

Davacı vekili, 11.02.2008 tarihinde kayda geçen dava dilekçesinde ve savunmaya karşı cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin meslek hayatı boyunca başarılı hizmetler verdiğini, hiçbir disiplin cezası almadığını, sicil belgelerinin temiz olduğunu, disiplinsizliği konusunda bilgi ve belge olmadığını, en son görev yerinde glock marka (hayalet) tabanca ile esrar bitkisi ve binlerce kök kenevir bitkisi yakalattığını, görevi gereği suç dünyası ile iç içe yaşamasından kaynaklı iftiraya maruz kaldığını, suç örgütü faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan 07.04.2007 tarihinde tutuklandığını, ancak ilk duruşmada tahliye edildiğini, yargısız infaz yapılarak hakkındaki kovuşturma sonuçlanmadan TSK'dan atıldığını, hangi sebeplerle ilişiğinin kesildiğinin ortaya konulmadığını yazılı veya sözlü bilgi verilmediğini, bu durumun Anayasanın hukuk devleti ile idarenin yaptığı işlem ve eylemlerde şeffaf ve açık olma ilkesine aykırı olduğunu, yargılamanın sonucunun beklenmesi gerektiğini, yapılan işlemin konu, sebep ve amaç yönünden hukuka açıkça aykırı olduğunu belirterek, müvekkili hakkında tesis edilen ayırma işleminin öncelikle yürütmesinin durdurulmasını ve işlemin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davacı vekilinin yürütmenin durdurulması yönündeki talebi; AYİM 1’inci Dairesinin 19 Şubat 2008 gün ve Gensek No:2008/515, Esas No:2008/273 sayılı kararı ile reddedilmiştir.

Dava ve özlük dosyasında mevcut bilgi ve belgelerden; davacının 1994 yılında Uzman Jandarma Okulunu, 1997 yılında da Jandarma Astsubay Sınıf Okulunu bitirdiği, davacının disiplin safahatı incelendiğinde;

Uzm.J.Çvş. statüsünde iken, 26.12.1995 tarihinde garnizonu izinsiz terk etmesi nedeniyle 27.12.1995 tarihinde İl J.K. tarafından 5 gün oda hapsi ile cezalandırıldığı,

Astsubay olduktan sonra,

1) 08.03.1999 tarihinde Bursa J.BIg.K.lığı Jandarma Sosyal Tesislerdeki görevini layıkı ile yapamaması, ilgisiz kaldığının, astları üzerinde disiplini tesis edemediğinin tespiti üzerine J.BIg.K. tarafından 10.03.1999 tarihinde “3 gün oda hapsi”

2) Vekaleten kendisine tevdi edilen Per.Loj.Astsb.lığı görevinde İlçe J.K.lığına ait Ekim 2002 dönemi telefon faturalarını İl J.K.lığına zamanında göndermediğinin tespit edilmesi nedeniyle İlçe J.K. tarafından 04.11.2002 tarihinde uyarı

3) 11.11.2002 tarihinde defalarca ikaz edilmesine ve uyarılmasına rağmen göreve gereken ilgiyi göstermediğinin tespit edilmesi nedeniyle İlçe J.K. tarafından 12.11.2002 tarihinde 1/25 maaş katı

4) 04.02.2003 tarihinde gelen bir ihbar üzerine ilçe merkezinde uygunsuz vaziyette kendisine ait araba ile etrafı rahatsız ettiğinin tespit edilmesi nedeniyle İlçe J.K. tarafından 05.02.2003 tarihinde 4 gün göz hapsi

5) 06.05.2003 tarihinde daha önceden yapılan meslek edindirme kursunu takip etmediğinin, kursta görevli erbaş ve erlerin gelişi güzel başka görev yerlerine gittiklerinin, bu konuda ilgisiz ve alakasız davranarak görevini layıkıyla yerine getirmediğinin tespit edilmesi nedeniyle İlçe J.K. tarafından 06.05.2003 tarihinde 1/25 maaş katı

6) 03.06.2003 tarihinde erbaş ve erlere meslek edindirme kapsamında yapılan çalışma ile yeterince ilgilenmeyerek görevini layıkıyla yerine getirmediğinin, tespit edilmesi nedeniyle İlçe J.K. tarafından 03.06.2003 tarihinde 3 gün oda hapsi

7) 05.06.2003 tarihinde daha önceden ruhsat talebi ile ilgili gelen vatandaşları odasına almaması ve onlarla sohbet etmemesi konusunda emir verilmesine rağmen, ruhsat talebi için gelen vatandaşı odasına alarak sohbet ettiğinin tespit edilmesi nedeniyle İlçe J.K. tarafından 12.06.2003 tarihinde 5 gün oda hapsi

8) Dikkatsiz ve tedbirsiz hareket ederek, görev yaptığı karakolun bekası ve emniyetinin tehlikeye düşmesine sebebiyet verdiğinin tespit edilmesi nedeniyle Diyarbakır/Lice 2’nci İç Güvenlik Tugay Komutanı tarafından 21.02.2006 tarihinde uyarı

9) 15.03.2007 tarihinde gerekli izni almadan şahsi işleri için garnizon dışına personel görevlendirdiğinin tespit edilmesi nedeniyle İlçe J.K. tarafından 20.03.2007 tarihinde 1/25 maaş katı cezaları ile cezalandırıldığı,

10) İzmir-Dikili İlçe J.K.lığı emrinde görevli iken, Mayıs-Ağustos 2002 tarihleri arasında aynı birlikte görev yaptığı bir J.Ütğm. hakkında J.Gn.K.lığına gönderilen ve suç teşkil edebilecek şikayetleri içeren elektronik posta ile ilgili yapılan idari tahkikat raporunda davacının da, mesleği oto kuaförlük olan bir eri özel işlerinde kullanarak müteaddit kez şahsi aracının dış yıkamasını ve iç temizliğini yaptırdığının tespit edilmesi nedeniyle Müteselsilen erleri hizmetçilikte kullanmak suçundan İzmir Güney Deniz Saha Komutanlığı Askeri Savcılığının 06.03.2007 gün ve 2007/76-38 E.K. sayılı iddianamesiyle, cezalandırılması istemiyle hakkında dava açıldığı halen yargılanmasının sürdüğü,

11) Gaziantep-Nizip İlçe J.K.lığı emrinde, 15.12.2006 tarihinde, görev yaptığı sırada ihbar üzerine hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilen bir şahsa ait iş yerinde kaçak akaryakıt olabileceği şüphesiyle denetleme yaptığı, denetim sonunda 15.12.2006 tarihli tutanağın tanzim edilip imzalandığı, tutanakta iş yerinde 2000 litre menşei belli olmayan akaryakıta rastlandığının belirtildiği, ancak aynı zamanda adli kolluk görevlisi olan davacının, olayı Nöbetçi Cumhuriyet Savcısına bildirmediği, tanzim etmiş olduğu tutanağı da adli işleme esas olarak yetkili mercilere intikal ettirmediği, görevinin gereklerini yapmakta ihmal ve gecikme gösterdiği iddiasıyla Görevi kötüye kullanmak suçundan hakkında Gaziantep-Nizip Cumhuriyet Başsavcılığının 15.05.2007 gün ve 2007/739-142 E.K. sayılı iddianamesiyle, cezalandırılması istemiyle hakkında dava açıldığı, Nizip Sulh Ceza Mahkemesinin 26.05.2008 gün ve 2007/161 Dosya 2008/282 Karar sayılı gerekçeli kararıyla delil yetersizliğinden beraatına karar verildiği,

12) 07.04.2007 tarihinde Adana İl J.K.lığı tarafından yapılan istihbari çalışmalar neticesinde; suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, narkotik ve psikotrop madde kaçakçılığı ve tarihi eser kaçakçılığı yaptıkları tespit edilen (8) şahsın mahkeme kararları ile telefonlarının dinlemeye alınması neticesinde; olay tarihinde Gaziantep-Nizip İlçe J.K.lığı Yuva J.Krk.K. olarak görev yapan davacının 2004-2006 yılları arasında görev yaptığı Diyarbakır-Lice Tepeköy J.Krk.K.lığı görevi sırasında tanıştığı Diyarbakır ili nüfusuna kayıtlı (2) şahsın yasadışı yollardan temin ettikleri tabanca, uyuşturucu madde ve tarihi eserleri Yuva J.Krk.una getirdikleri ve davacıya teslim ettikleri, davacının bu malzemeleri memleketi olan Adana ili Ceyhan ilçesinde faaliyet halinde olan ve suç organizasyonu içerisinde yer alan şahıslar ile irtibat kurarak Gaziantep iline gelip almalarını sağladığı, anılan malzemelerin bağlantı kurulan müşterilere ve batı illerine dağıtımının bu şahıslar vasıtası ile yapıldığının iletişim tespit tutanakları ile anlaşılması nedeniyle yapılan operasyon neticesinde suç organizasyonunun Diyarbakır, Gaziantep ve Adana bölümü içerisinde yer alan şahısların ev, iş yeri ve araçlarında yapılan aramalarda uyuşturucu madde, Glock marka tabanca ve muhtelif tarihi eser ele geçirilmesi üzerine diğer şüpheli şahıslarla birlikte davacı hakkında Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca 26.06.2007 gün ve 2007/211161 E.K. sayılı iddianameyle Suç örgütü faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan cezalandırılması istemiyle hakkında dava açıldığı, yapılan yargılama sonunda Adana 8’inci Ağır Ceza Mahkemesinin 14.04.2008 gün ve 2007/223-90 E.K. sayılı gerekçeli kararında sanıklar hakkında telefon konuşmalarının içeriklerinin daha çok tarihi eser, para, silah temini ve ticaretine ilişkin olduğu, ele geçen uyuşturucuların miktarının azlığı, nazara alınarak uyuşturucu ticaretinden cezalandırılmalarının hakkaniyete uygun olmayacağı tespiti yapılmak suretiyle atılı suçu işlediği sabit olmadığından beraatına karar verildiği,

13) Yukarıda belirtilen aynı soruşturma kapsamında Ceyhan Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 14.09.2007 gün ve 2007/1574-118 E.K. sayılı iddianameyle diğer şüphelilerle birlikte davacı hakkında da Teşekkül halinde silah ticareti yapmak suçunu işlediği isnadıyla cezalandırılması istemiyle iddianame düzenlendiği, yargılamanın devam ettiği,

14) Yine yukarıda belirtilen aynı soruşturma kapsamında Ceyhan Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 04.06.2007 gün ve 2007/2738-1055-539 Sor-Es.İd sayılı iddianamesiyle açılan davada Ceyhan 1’inci Asliye Ceza Mahkemesinin 08.05.2008 gün ve 2008/43-202 E.K. sayılı gerekçeli kararıyla tarihi eser kaçakçılığı suretiyle 2863 sayılı yasaya muhalefet suçundan delil yetersizliğinden beraatına karar verildiği,

Davacının, 07.04.2007-01.10.2007 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, 02.10.2007 tarihinden itibaren açığa alındığı, ilişiğinin kesildiği tarihe kadar açık halinin devam ettiği, davacı hakkında 926 sayılı TSK Personel Kanunu’nun 94 ve Astsubay Sicil Yönetmeliğinin 60’ıncı maddesinin (a), (b), (c) ve (e) fıkraları gereğince sıralı sicil üstlerince Silahlı Kuvvetlerde Kalması Uygun Değildir sicil belgesi düzenlendiği, Astsubay Sicil Yönetmeliğinin 61’inci maddesi gereğince J.Gn.K.lığı karargahında oluşturulan komisyon tarafından, düzenlenen sicilin kanun ve yönetmeliklere uygun, ekli belgelerin yeterli ve geçerli olduğu kanaatine varılarak, hakkında ayırma işlemi tesis edilmesine karar verildiği ve bu kararın 16.10.2007 tarihinde Jandarma Genel Komutanı tarafından onaylandığı, onaylanan kararın Genelkurmay Başkanlığına sunulduğu, Genelkurmay Başkanı tarafından Jandarma Genel Komutanlığı kararı doğrultusunda işlem yapılmasının uygun görüldüğü, kararın davacıya 27.12.2007 tarihinde tebliğ edilerek ilişiğinin kesildiği ve davacı vekilinin de ayırma işleminin iptali istemiyle süresinde bu davayı açtığı anlaşılmıştır.

Dava konusu işlemin yasal dayanağını teşkil eden mevzuata bakıldığında; 926 sayılı Kanunun 94’üncü maddesinin b) fıkrasının; Disiplinsizlik veya ahlaki durumları sebebiyle Silahlı Kuvvetlerde kalmaları uygun görülmeyen astsubayların hizmet sürelerine bakılmaksızın haklarında T.C.Emekli Sandığı Kanunu hükümleri uygulanır. hükmünü,

Astsubay Sicil Yönetmeliğinin disiplinsizlik ve ahlâkî durumları nedeniyle ayırma usullerini düzenleyen 60’ıncı maddesinin; Aşağıdaki sebeplerden biri ile disiplinsizlik veya ahlâkî durumları gereği Türk Silâhlı Kuvvetlerinde kalmaları, bulunduğu rütbeye veya bir önceki rütbesine ait bir veya birkaç belge ile anlaşılıp uygun görülmeyenler hakkında, hizmet sürelerine bakılmaksızın emeklilik işlemi yapılır: a. Disiplin bozucu hareketlerde bulunması, ikaz veya cezalara rağmen ıslah olmaması, / b. Hizmetin gerektirdiği şekilde tavır ve hareketlerini ikazlara rağmen düzenleyememesi, / c. Aşırı derecede menfaatine, içkiye, kumara düşkün olması, /… / e. Türk Silâhlı Kuvvetlerinin itibarını sarsacak şekilde ahlâk dışı hareketlerde bulunması, … hükmünü,

Aynı yönetmeliğin disiplinsizlik ve ahlâkî durum nedeniyle ayırma sicil belgesi düzenlenmesinde uygulanacak usullerden ayırma işleminin sıralı sicil üstlerince başlatılması usulünü düzenleyen 61’inci maddesinin a) fıkrasının; Disiplinsizlik ve ahlâkî durum nedeniyle ayırma sicil belgesinin düzenlenmesinde, süre söz konusu olmayıp, her zaman düzenlenebilir……Sicil üstleri,…. sicil belgelerinin temel nitelikler ve son bölümdeki kendilerine ait olan kanaat hanelerine bu Yönetmeliğin 60’ıncı maddesindeki disiplinsizlik ve ahlâkî durumlardan hangisine göre kesin kanaate vardıklarını belirttikten sonra Silâhlı Kuvvetlerde Kalması Uygun Değildir kanaatini yazarak imzalar ve gerekli belgeleri ekleyerek, bekletmeden sıralı sicil üstlerinin tümünün kanaatlerinin yazılmasını sağladıktan sonra, Kuvvet Komutanlıkları veya Jandarma Genel Komutanlığı Personel Başkanlığına gönderirler.... Kuvvet Komutanlıkları veya Jandarma Genel Komutanlığı Personel Başkanlıklarına gelen bu siciller,……komisyona sevk edilir. …. Komisyon, yapmış olduğu inceleme ve değerlendirme sonucunda almış olduğu kararı, bir tutanak ile Kuvvet Komutanı veya Jandarma Genel Komutanının onayına sunar ve alınacak onaya göre işlem yapılır… hükümlerini içerdiği görülmektedir.

Yetki ve şekil unsurları yönünden yapılan incelemede, yukarıda belirtildiği üzere, ayırma işleminin, Astsubay Sicil Yönetmeliğinin 61’inci maddesinin a) fıkrasında öngörülen usule uygun olarak; sıralı sicil üstlerince 12.09.2007 tarihinde düzenlenen sicile dayanılarak başlatıldığı, Genel Komutanlık bünyesindeki Komisyonun incelemesinden geçirilip, Komisyonun işlemin uygun olduğuna dair kararı, J. Gn Komutanı’nın tasvibi ve Bakan’ın oluru alınarak işlemin tesis edildiği, dolayısıyla dava konusu işlemde yetki ve şekil unsurları yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı saptanmıştır.

Konu, sebep ve maksat unsurları yönünden yapılan incelemeye ilişkin olarak; safahatında, sicil üstleri tarafından bazen düşük bazen yüksek (yeterli iyi çok iyi seviyelerinde) sicil notları ile değerlendirilen, 10 adet takdirle taltif edilen davacının önceki sicil notlarının sicil tam notunun yüzde 60’ının üstünde olduğu görülmüştür. Önceki sicil notlarının sicil tam notunun yüzde 60’ının üstünde olması son sicil yılında davacı hakkında ayırma sicili tanzim edilmesine yasal engel teşkil etmediği gibi, dava konusu işlemi hukuka aykırı kılmamaktadır. Astsubay Sicil Yönetmeliğinin disiplinsizlik ve ahlâkî durumları nedeniyle ayırma usullerini düzenleyen 60’ıncı maddesine göre; Türk Silâhlı Kuvvetlerinde kalmaları, bulunduğu rütbeye veya bir önceki rütbesine ait bir veya birkaç belge ile anlaşılıp uygun görülmeyenler hakkında, hizmet sürelerine bakılmaksızın emeklilik işlemi yapılabilmektedir. Bu bakımdan salt bir olay/belge dahi nicelik ve nitelik bakımından kamu görevlisinin disiplinsizliğinin vahamet derecesine vardığı sonucuna varmaya yeterli olabilmektedir.

Öte yandan idarenin, davacı hakkındaki yargılamanın sonucunu beklemek zorunda olmadığı da kuşkusuzdur. Zira davalı idare Kanunun yargılama sonucuna göre ayırma işlemi tesis edilmesini zorunlu kıldığı bağlı yetkisini değil takdir yetkisini kullanmıştır. Dolayısıyla burada denetlenecek olan, idarenin bu yetkisini hizmet gereklerine uygun ve kamu yararı - birey yararı dengesini gözeterek ölçülülük ilkesi çerçevesinde kullanıp kullanmadığıdır.

Kamu hizmetini yürütmekle görevli olan idarenin, bu hizmeti en iyi şekilde yürütebilmesi için gerekli tedbirleri alma yetkisi ile donatılmasının zorunlu olduğu kuşkusuzdur. Bu nedenle, idarenin kamu hizmetini yürütecek olan ajanlarını alırken bir takım özelliklere sahip olmasını araması tabii olduğu gibi statüye alındıktan sonra da bunları verimli biçimde kullanması, hizmeti aksatacak, kendisinden artık verim alınması imkanı kalmamış, aksine idare mekanizmasına ve kamu hizmetinin yürütülmesine zararlı olacak ajanlarını bünyesi dışına çıkarması da doğaldır.

Ayrıntıları yukarıda belirtildiği üzere birçok defa disiplin cezaları ile cezalandırılması, sicillerinde hakkında değişik sicil üstlerince menfi kanaatlerde bulunulması, düzenlenen iddianamelerden sonra yapılan yargılama sonucu delil yetersizliğinden beraat ile sonuçlanan kararlarda yapılan saptamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davacının disiplin bozucu hareketlerde bulunduğu, ikaz ve cezalara rağmen ıslah olmadığı, hizmetin gerektirdiği şekilde tavır ve hareketlerini ikazlara rağmen düzenleyemediği, bu disiplin durumuyla artık kamu hizmetini devam ettiremeyecek hale geldiği kamu hizmetinde bulunmasının ve kamu gücünü kullanmasının sakınca teşkil ettiği, Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu’nun 94/b ve Astsubay Sicil Yönetmeliğinin 60’ıncı maddesi uyarınca tesis edilen ayırma işleminde idarece takdir yetkisinin objektif ölçütlerle, hizmet gereklerine uygun, kamu yararı- birey yararı dengesi gözetilerek kullanıldığı, dolayısıyla tesis edilen işlemde hukuka aykırı bir yön bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Hukuki dayanaktan yoksun DAVANIN REDDİNE (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy