Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 1. Daire 2008/256 Esas 2008/799 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 1. Daire
Esas No: 2008/ 256
Karar No: 2008 / 799
Karar Tarihi: 07.10.2008

(2709 S. K. m. 125) (1602 S. K. m. 21)

Davacı, 29.01.2008 tarihinde Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde kayda geçen dilekçesinde özetle; 2000 yılında tebliğ edilen kıdem sırasında 73’üncü sıradan, 2001 yılında yayımlanan kıdem sıra kitabında 210’uncu sıraya gerilediğini, Subay Sicil Yönetmeliği gereğince sicil amiri tarafından 02 Mayıs 2001 tarihinde tebliğ edilen dört maddenin hepsinin A şıkkı işaretli olduğunu, bu nedenle geri besleme ile görev performansının mükemmele yakın olduğunu değerlendirerek, 2001 yılı 1’inci, 2’nci sicil amirlerince verilen notların ve varsa olumsuz kanaatlerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Dava dosyası, özlük dosyaları ile sicil belge ve defterlerinin incelenmesi neticesinde; davacının 1998 yılından itibaren sicil almaya başladığı, genel olarak sicil ortalamalarının yüksek seviyede olduğu; dava konusu 2001 yılı sicil döneminde 1’inci sicil üstü tarafından iyi seviyesinde normal yıllık sicil düzenlendiği, 2’nci sicil üstünün 1’inci sicil üstü değerlendirmesine katıldığı, 3’üncü sicil üstü tarafından sicil düzenlenmediği, bu sicil döneminde takdir ve cezasının bulunmadığı, mesleki safahatı süresince 7 takdir ve 2 adet şerit rozetinin bulunduğu ve cezasının ise bulunmadığı görülmüştür.

Subay Sicil Yönetmeliğinin Sicil üstlerinin görev ve sorumluluğu başlıklı 5’inci maddesinde; Sicil üstleri emri altındakiler hakkında sicil düzenlerken; üstlük ve komutanlığın en önemli özelliği olan özel yetkilerinden birini kullanır. Sicil üstleri bu görevin önemini göz önünde tutarak, emri altındakiler hakkında sicil düzenlerken sicil belgelerindeki niteliklere tam bir tarafsızlık, adalet ve vicdani kanaatle not takdir etmelidir... denilmektedir.

Bilindiği üzere, askerlik müessesesinde her türlü yükselme, taltif, yurtiçi ve yurtdışı kurs, öğrenim ve görevlendirmelerde personelin sicilleri büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle sicil üstleri üstlük ve komutanlığın en önemli özel yetkilerinden olan sicil verme yetkisini kullanırken mutlaka objektif olmak durumundadırlar. Ayrıca her ne kadar sicil işlemlerinin idarenin diğer işlemlerine göre takdir yetkisinin daha yoğun olarak kullanıldığı işlemler grubunda olması ve T.C.Anayasasının 125/4 ve 1602 sayılı Kanunun 21/2’nci maddelerinde belirtildiği üzere, takdir yetkisini ortadan kaldıracak biçimde yargı kararı verilemeyeceği göz önünde tutulsa da, burada denetlenemeyecek olan husus hukuka uygun kullanıldığı tespit edilen takdir yetkisi olup, bu yetkinin hukuka aykırı ve yanlış kullanıldığının anlaşılması halinde, idarenin sicil tanzimi konusundaki takdir yetkisi de denetlenebilecektir.

Sicil işlemlerindeki hukuka aykırılığın kendisini gösterdiği durum ise; uzun yıllar boyunca belirgin bir çoğunlukta çok yüksek sicil notları ve olumlu kanaatler ile takdir edilen personelin, genel gidişata ve uygulamaya istisna teşkil edecek biçimde ve göze çarpacak nitelikte, ayrıca birden bire düşüşü açıklayan makul nedenler öne sürülmeksizin düşük sicil notları ile takdir edilmesi ve hakkında olumsuz kanaatlerin belirtilmiş olmasıdır.

Davalı idarece dava konusu olayda süre aşımında bulunulduğu öne sürülmüş ise de; bilindiği üzere sicil işlemlerinde ilgililere yazılı bildirim yapılmadığından dava açma süresi de ilgilinin iptalini istediği sicile muttali olduğu tarihten itibaren başlamakta olup, kıdem sırasındaki yerinin değiştiğini gören personelin sadece bu durum nedeniyle dava konusu sicil işleminin tamamına muttali olduğu söylenemeyeceğinden davalı idarece öne sürüldüğünün aksine dava konusu olayda süre aşımında bulunulmadığı sonucuna varılmıştır.

Yukarıda belirtilen ölçütler doğrultusunda dava konusu sicil işlemleri değerlendirildiğinde; 2001 yılı sicil döneminde 1’inci ve 2’nci sicil üstlerince yapılan değerlendirmelerin (işaretlemelerin ve bunların nota tahvil edilmesi sonucunda ortaya çıkan sicil puanının) iyi seviyesinde olmakla; anılan sicil notunun davacının sicil safahatı ile uyumlu olmadığı, sicil safahatı içerisinde ani ve açık bir düşüş meydana getirdiği değerlendirilerek 2001 yılı sicil işleminin hukuka aykırı olduğu kararına ulaşılmıştır.

Açıklanan nedenlerle;

2001 yılı 1’inci ve 2’nci sicil üstleri sicil işlemlerinin İPTALİNE, (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy