Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 1. Daire 2008/150 Esas 2008/905 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 1. Daire
Esas No: 2008/ 150
Karar No: 2008 / 905
Karar Tarihi: 28.10.2008

(2709 S. K. m. 125) (1602 S. K. m. 21) (Subay Sicil Yönetmeliği m. 5)

Davacı, 11.01.2008 tarihinde Bozcaada Asliye Hukuk Mahkemesi’nde, 23.01.2008 tarihinde Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nde kayda geçen dava dilekçesinde özetle; çok başarılı bir meslek safahatı olduğunu, birlikte çalıştığı sicil üstlerinin kendisini birçok kez sözlü ve yazılı olarak takdir ettiklerini ancak 2006 yılı sicil döneminde birlikte görev yaptığı sicil üstlerinin sübjektif değerlendirmelerle kendisine haksız yere düşük sicil tanzim ettiklerini iddia ederek 2006 yılı sicil notları ve olumsuz kanaatlerinin iptalini talep ve dava etmiştir.

Dava dosyası, özlük dosyaları ile sicil belge ve defterlerinin incelenmesi neticesinde; davacının 2003 yılından itibaren sicil almaya başladığı, genel olarak sicil notlarının mükemmel seviyede olduğu; dava konusu 2006 yılı sicil döneminde, 1’inci sicil üstünce tam nota yakın çok iyi seviyesinde, 2’nci sicil üstünce mükemmel seviyesinde normal yıllık sicil düzenlendiği, her iki sicil üstünce olumsuz kabul edilen alt kıstaslara işaretlemeler yapılmadığı, ilave kanaat belirtmediği bu sicil döneminde altı adet takdirinin bulunduğu, cezasının ise bulunmadığı, mesleki safahatı süresince 40’ın üzerinde takdirinin, bir adet şerit rozetinin, ödülünün ve iki gün göz hapsi cezasının bulunduğu görülmüştür.

Subay Sicil Yönetmeliği’nin Sicil üstlerinin görev ve sorumluluğu başlıklı 5’inci maddesinde, Sicil üstleri emri altındakiler hakkında sicil düzenlerken; üstlük ve komutanlığın en önemli özelliği olan özel yetkilerinden birini kullanır. Sicil üstleri bu görevin önemini göz önünde tutarak, emri altındakiler hakkında sicil düzenlerken sicil belgelerindeki niteliklere tam bir tarafsızlık, adalet ve vicdani kanaatle not takdir etmelidir... denilmektedir.

Bilindiği üzere, askerlik müessesesinde her türlü yükselme, taltif, yurtiçi ve yurtdışı kurs, öğrenim ve görevlendirmelerde personelin sicilleri büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle sicil üstleri üstlük ve komutanlığın en önemli özel yetkilerinden olan sicil verme yetkisini kullanırken mutlaka objektif olmak durumundadırlar. Ayrıca her ne kadar sicil işlemlerinin idarenin diğer işlemlerine göre takdir yetkisinin daha yoğun olarak kullanıldığı işlemler grubunda olması ve T.C.Anayasası’nın 125/4 ve 1602 sayılı Kanunun 21/2’nci maddelerinde belirtildiği üzere, takdir yetkisini ortadan kaldıracak biçimde yargı kararı verilemeyeceği göz önünde tutulsa da, burada denetlenemeyecek olan husus hukuka uygun kullanıldığı tespit edilen takdir yetkisi olup, bu yetkinin hukuka aykırı ve yanlış kullanıldığının anlaşılması halinde, idarenin sicil tanzimi konusundaki takdir yetkisi de denetlenebilecektir.

Sicil işlemlerindeki hukuka aykırılığın kendisini gösterdiği durum ise; uzun yıllar boyunca belirgin bir çoğunlukta çok yüksek sicil notları ve olumlu kanaatler ile takdir edilen personelin, genel gidişata ve uygulamaya istisna teşkil edecek biçimde ve göze çarpacak nitelikte, ayrıca birden bire düşüşü açıklayan makul nedenler öne sürülmeksizin düşük sicil notları ile takdir edilmesi ve hakkında olumsuz kanaatlerin belirtilmiş olmasıdır.

Yukarıda belirtilen ölçütler doğrultusunda dava konusu sicil işlemleri değerlendiril-diğinde; 2006 yılı sicil döneminde 1’inci sicil üstünce yapılan değerlendirmelerin (işaretlemelerin ve bunların nota tahvil edilmesi sonucunda ortaya çıkan sicil puanının) tam nota yakın çok iyi, 2’nci sicil üstünce yapılan değerlendirmelerin (işaretlemelerin ve bunların nota tahvil edilmesi sonucunda ortaya çıkan sicil puanının) mükemmel seviyesinde olmakla; anılan sicil notlarının davacının sicil safahatı ile uyumlu olduğu, sicil safahatı içerisinde ani ve açık bir düşüş meydana getirmediği, sicil notundaki birkaç puanlık düşüş ve yükselmenin ise sicil üstlerinin değerlendirme sınırları içerisinde kaldığı değerlendirilerek 2006 yılı sicil işleminin hukuka uygun olduğu kararına ulaşılmıştır. (Başkan Hâk. Alb. Celâl IŞIKLAR, 2006 yılı sicil döneminde 2’nci sicil üstünce tam sicil notu ile değerlendirilip olumsuz kanaat belirtilmemesi karşısında, davacının menfaat yokluğu nedeniyle 2006 yılı sicil döneminde 2’nci sicil üstü sicil işlemleri yönünden dava ehliyeti bulunmadığından, esastan değil, sicil işlemlerinin gizli olmasının menfi sonucunun davacıya yüklenmemesi gerektiği de dikkate alınarak 1602 sayılı AYİM Kanunun 44/c ve 45/A maddeleri uyarınca ehliyet yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği şeklinde ayrışık gerekçe bildirmiştir.)

Açıklanan nedenlerle,

Yasal dayanaktan yoksun bulunan 2006 yılı sicil işleminin iptali isteminin REDDİNE, (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy