Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 1. Daire 2008/1060 Esas 2008/943 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYüksekİdareMahkemesi
Dairesi: 1. Daire
Esas No: 2008/ 1060
Karar No: 2008 / 943
Karar Tarihi: 11.11.2008

(4678 S. K. m. 24) (926 S. K. m. 31) (1602 S. K. m. 35, 40, 45, 46)

Davacı, 20.10.2008 tarihinde Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde kayda giren dava dilekçesinde özetle; 29.09.2001 tarihinde beş yıllık eğitim sonrası Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesinden mezun olduğunu; 30.08.2005 tarihinde de Hava Teknik Okullar Komutanlığı Subay Yetiştirme Okulundan Hv.Diş Tbp. Teğmen rütbesiyle mezun olduğunu, Harp Okulu mezunlarından fazla okuduğu iki yıl (davacı dilekçesinde iki yıl demişse de sehven yazıldığı bunun bir yıl olması gerektiği anlaşılmaktadır.) sürenin rütbe bekleme süresinden düşülmesi ve 30.08.2007 tarihi itibariyle üsteğmen olarak nasbının düzeltilmesi talebiyle 15.07.2008 tarihinde yaptığı idari müracaatın reddedildiğini, oysa 4678 sayılı Türk Silahlı Kuvvetlerinde İstihdam Edilecek Sözleşmeli Subay ve Astsubaylar Hakkında Kanun’un 24’üncü maddesinin yaptığı yollama nedeniyle 926 sayılı Kanun’un 31/1-a maddesinin sözleşmeli subaylar hakkında da uygulanması gerektiğini belirterek, üsteğmenlik nasbının 30.08.2007 tarihine götürülmemesi ve buna bağlı özlük haklarının yasal faizi ile birlikte ödenmemesi işleminin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Dava dosyası, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Genel Sekreterliğince, 1602 sayılı AYİM Kanunu’nun 46’ncı maddesi uyarınca davalı idarenin savunma için ek süre talebi konusunda bir karar verilmek üzere Dairemize intikal ettirilmiştir. Bilindiği üzere iptal davasının süresinde açılıp açılmadığı hususu kamu düzenine ilişkin olup gerek re’sen gerekse tarafların talebi üzerine davanın her aşamasında gözetilmek zorundadır.

Yapılan incelemede, 5 yıl süreli Diş Hekimliği Fakültesinden mezun olan davacının 4678 Sayılı TSK’de İstihdam Edilecek Sözleşmeli Subay ve Astsubaylar Hakkındaki Kanun kapsamında 30.08.2005 tarihinde teğmen nasbedildiği, 15.07.2008 tarihli dilekçesi ile idareye başvurarak; Dairemizin, tıp fakültesi mezunu sözleşmeli bir subay hakkındaki, Harp Okulu eğitim süresinden fazla okunan iki yılın teğmenlikteki rütbe bekleme süresinden düşülerek teğmenlikte bir yıl beklemesini müteakip üsteğmen rütbesine yükseltilmesi gerekirken aksi yönde tesis edilen işleminin iptaline ilişkin 24.06.2008 tarihli ve 2007/1060 E., 2008/633 K. sayılı kararının kendisi için de uygulanması isteminde bulunduğu, talebinin Hv.K.K.lığının 26.08.2008 tarihli yazıyla reddedilmesi üzerine de anılan menfi işlemin iptali istemiyle bu davayı açtığı anlaşılmıştır.

Bilindiği üzere 1602 Sayılı AYİM Kanunu’nun 40/1’ıncı maddesi; Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde dava açma süresi her çeşit işlemlerde yazılı bildirim tarihinden itibaren kanunlarda ayrı süre gösterilmeyen hallerde altmış gündür. hükmünü, ihtiyari müracaatı düzenleyen 35’inci maddesi ise; Kesin işlem yapmaya yetkili makamlarca tesis edilen idari işlemlerin geri alınması, kaldırılması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması; üst makamdan, yoksa işlemi yapmış olan makamdan idari dava açmak için belli olan süre içinde istenebilir. Bu müracaat işlemeye başlamış olan dava açma süresini durdurur. … İsteğin reddi üzerine dava açma süresi başlar ve müracaat tarihine kadar geçmiş olan süre de bu hesaba katılır. hükmünü amirdir. Gerek Danıştay ve gerekse Askeri Yüksek İdare Mahkemesi yerleşik içtihatlarında, yazılı bildirim belgesinin bulunmadığı ancak ilgilinin işlemi öğrendiğinin kesin olarak kabul edildiği hallerde, öğrenme tarihi (ıttıla tarihi) yazılı bildirim tarihi olarak kabul edilmektedir.

Belirtilen mevzuat ve açıklamalar ışığında dava konusu işlem değerlendirildiğinde; davacı 30.08.2007 tarihinde üsteğmen rütbesine yükseltilmediğine göre, anılan tarih itibariyle idarenin kesin bir menfi işleminin mevcut olduğu konusunda kuşku bulunmamaktadır. Keza, Diş Hekimliği Fakültesinin öğrenim süresinin beş yıl olması nedeniyle Harp Okulu öğrenim süresinden fazla okuduğu bir yılın teğmenlikteki rütbe bekleme süresinden düşülmesi ve buna bağlı olarak 30.08.2007 tarihinde üsteğmenliğe yükseltilmesi gerektiğini öne süren davacının, 30.08.2007 tarihinde üsteğmen rütbesine yükseltilmediğinde idarenin menfi işlemine, işlemin sonuçlarını bizzat yaşayarak muttali olduğu bir gerçektir. Bu itibarla idarenin menfi işlemine 30.08.2007 tarihinde muttali olan davacı yönünden dava ve buna bağlı olarak idari müracaat süresinin bu tarihten itibaren başlayacağı açıktır. Buna göre, 30.08.2007 tarihini takip eden günden itibaren 1602 sayılı AYİM Kanunu’nun 40’ıncı maddesinde belirtilen 60 günlük dava açma süresi içinde işlemin iptali için doğrudan dava açması ya da yine bu süre içerisinde aynı Kanunun 35’inci maddesi uyarınca ihtiyari başvuruda bulunarak sonuçlarına göre hareket etmesi gerekirken, dava açma süresini geçirdikten sonra 22.07.2008 tarihinde yaptığı idari müracaatın reddi üzerine 20.10.2008 tarihinde açtığı davada süre aşımı bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır. 1602 sayılı AYİM Kanunu’nun 45’inci maddesi sürenin geçirilmesi halinde davanın reddine karar verileceğini öngörmektedir.

Açıklanan nedenlerle;

Davanın süre aşımı nedeniyle REDDİNE, (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy