Askeri Yargıtay Daireler Kurulu 2011/111 Esas 2011/110 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: Daireler Kurulu
Esas No: 2011/ 111
Karar No: 2011 / 110
Karar Tarihi: 01.12.2011

(5237 S. K. m. 125)

Daire ile Askeri Mahkeme arasında ortaya çıkan ve Daireler Kurulunda çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; suçun sübut bulup bulmadığının belirlenmesine ilişkindir.

Daire; sanığın kendisine amiri tarafından haksızlık yapıldığını düşünerek, şikayet dilekçelerinde sarf ettiği ifadelerin, amirine hakaret kastıyla edilmediğini, ifade ve şikayet özgürlüğü kapsamında olduğunu, suçun sübut bulmadığını kabul ederken;

Askeri Mahkeme; sanığın dilekçelerinde sarf ettiği ifadelerin, bilinçli ve suç kastıyla hareket edilerek sarf edildiği, suçun sübut bulduğu şeklindeki gerekçelerle, direnmek suretiyle sanığın ilk hükümdeki gibi mahkûmiyetine karar vermiştir.

Dosyanın incelenmesinde; sanığın, 14.05.2008 ve 24.06.2008 tarihlerinde Komutanlık önüne verdiği şikayet dilekçelerinde; 2006 yılında 1’inci Sicil Amiri olan J.Kur.Alb. H.K.’yi kindar, suç uyduran, astının zarar görmesi için kasti hareketleri yapan kişi olarak nitelediği anlaşılmaktadır.

J.Kur.Alb. H.K. tarafından, sanığın 20.02.2006 tarihinde Jandarma Temel kursiyerleri ile ilgili araç planlamasını yapmadığından bahisle üç gün göz hapsi ile, 08.03.2006 tarihinde tuvalet sorumlusu olan erin takibini yapmadığından bahisle de uyarı cezası ile cezalandırıldığı görülmektedir. Yine aynı dönemde J.Kur.Alb. H.K. tarafından sanığa düşük sicil verilmiş ve atanması için Komutanlığa yaptığı teklif kabul edilerek, sanık Gümüşhane iline tayin edilmiştir.

Yukarıda bahsi geçen ve J.Kur.Alb. H.K. tarafından verilen disiplin cezaları, sanığın şikayeti üzerine, 2’nci Sicil Amiri Tuğg. F.C. tarafından kaldırılmış, yine Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin 29.05.2007 ve 24.07.2007 tarihli kararları ile J.Kur.Alb. H.K.’nin sicil işlemi ve tayini iptal edilmiştir.

Askeri Yargıtay’ın yerleşik kararlarında, söylenen sözlerin hakaret oluşturup oluşturmadığının tespiti için, sözün hangi şartlar altında söylendiğinin, failin ve mağdurun durumlarının, sözün söylenme sebebinin araştırılması ve olayın bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği kabul edilmektedir (Askeri Yargıtay Daireler Kurulunun 19.01.2006 tarihli, 2006/19-12; 26.12.2002 tarihli, 2002/105-105; 04.12.1997 tarihli, 1997/158-157 ve 20.01.1994 tarihli, 1994/11-8 Esas ve Karar sayılı kararları bu doğrultudadır).

Ayrıca, suçun sübutu için sadece sözün sarf edilmesi yeterli olmayıp, suçun manevi unsurunu oluşturan suç kastının da açıkça ortaya konulması gerekmektedir.

Somut olayda, sanığın 2006 yılında birlikte görev yaptığı 1’inci Sicil Amiri J.Kur.Alb. H.K.’nin bir kısmı bir üst amirince kaldırılan, bir kısmı da Askeri Yüksek İdare Mahkemesince iptal edilen eylemlerine maruz kalarak mağdur edildiği anlaşılmaktadır. Sanığın, yaşadıkları karşısında, haksızlığa uğradığı düşüncesi ve ruh haliyle Komutanlık önüne yazdığı ve kendisine haksızlık yaptığına inandığı kişileri dilekçeleriyle şikayet ederken, hakaret teşkil ettiği iddia olunan sözleri söylediği görülmektedir.

Bu sözlerin, J.Kur.Alb. H.K.’nin sanık hakkında yaptığı işlemlerin şikayet edilirken ve yapılan uygulamaya tepki olarak sarf edildiği, hakaret kastı taşımadığı, ifade ve şikayet sınırları içerisinde kaldığı sonuç ve kanaatine varıldığından, amire hakaret suçundan direnilmek suretiyle verilen mahkûmiyet hükmünün, sanığa atılı suçun unsurları itibarıyla oluşmaması nedeniyle sübut yönünden bozulmasına karar verilmiştir. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy