Askeri Yargıtay Daireler Kurulu 2009/54 Esas 2009/73 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: Daireler Kurulu
Esas No: 2009/ 54
Karar No: 2009 / 73
Karar Tarihi: 04.06.2009

(5271 S. K. m. 231) (5237 S. K. m. 7) (5275 S. K. m. 98, 101)

Uyuşmazlığın konusu; kesinleşip infazı tamamlanan mahkûmiyet kararları ile ilgili olarak CMK'nın 231 'inci maddesinde yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanıp uygulanmayacağı noktasındadır.

Sanık hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün hukuki bir sonuç doğurmamasını ifade eden ve bu yönü ile karma bir özelliğe sahip bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suçun işlenmemesi ve yükümlülüklere uygun davranılması hâlinde, geri bırakılan hükmün ortadan kaldırılarak kamu davasının düşürülmesi sonucu doğurduğundan, sanık ile Devlet arasındaki cezai nitelikteki ilişkiyi sona erdiren düşme nedenlerinden birisini oluşturmaktadır.

Karma bir niteliği bulunan bu kurumun maddi ceza hukukuna ilişkin yönü nazara alındığında, 5237 sayılı Kanun'un 7'nci maddesinde tanımlanan lehe yasanın geçmişe yürümesi ilkesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun önceki hükümlere uygulanması doğaldır. Ancak, yasa koyucu olası tartışmaları engellemek için 23.01.2008 tarihli ve 5728 sayılı Yasa'nın Geçici 1'inci maddesinin 2'nci fıkrasında bu hususu; Bu Kanun yürürlüğe girdiği tarihten önce kesinleşmiş ve infaz edilmekte olan mahkûmiyet kararları hakkında, lehe kanun hükümleri, hükmü veren mahkemece 13.12.2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 98 ila 101 inci maddeleri dikkate alınmak ve dosya üzerinden incelenmek suretiyle belirlenir. Ancak, hükmün konusunun herhangi bir inceleme, araştırma, delil tartışması ve takdir hakkının kullanılmasını gerektirmesi hâlinde inceleme, duruşma açılmak suretiyle yapılabilir hükmü ile yasal bir çözüme kavuşturmuştur.

İtiraz konusu uyuşmazlıkta, hükümlünün üste hakaret suçuyla ilgili 2 ay 15 günlük kesinleşmiş hapis cezası infaz edilmiş ve hükümlü hakederek salıverme tarihi 23.06.2004 tarihi olacak şekilde, 05.05.2004 günü koşullu salıverilmiştir. Yine, asta müessir fiil suçlarıyla ilgili 174.000.000 TL tutarındaki ağır para cezası, 08.04.2004 tarihinde tahsil edilmiştir.

5237 sayılı TCK'nın 7/2'nci maddesi, suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanunun uygulanacağını ve infaz edileceğini öngörmekle birlikte, bu uygulamanın ön koşulunu infaz ilişkisinin devam edip etmediği hususu oluşturmaktadır.

Kanun, lehe olan yasanın uygulanacağını ve infaz olunacağını açıkça belirtmek suretiyle, infaz münasebetinin sona ermesinden sonra artık lehe de olsa bir başka yasanın uygulanmasına imkân vermemiştir.

Keza, 5728 sayılı Kanun'un Geçici 1'inci maddesinde, HAGB kurumunun Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce kesinleşmiş ve infaz edilmekte olan mahkûmiyet kararlan hakkında uygulanabileceğine işaret edilmek suretiyle, TCK'nın 7/2'nci maddesinin benimsediği sistemle paralellik arz eden uygulama birliği amaçlanmıştır.

Bu nedenle infaz ilişkisi tamamlanmış uyuşmazlıkla ilgili olarak, hükümlünün HAGB kurumundan yararlanmasına yasal imkân bulunmadığı sonucuna varılarak, Başsavcılık itirazının kabulü ile, aksi yöndeki Daire ilamının kaldırılmasına ve hükümlünün itirazının reddine karar verilmiştir. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy