Askeri Yargıtay Daireler Kurulu 2008/7 Esas 2008/7 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: Daireler Kurulu
Esas No: 2008/ 7
Karar No: 2008 / 7
Karar Tarihi: 17.01.2008

(1632 S. K. m. 12, 87) (Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu m. 6, 7, 8)

Dava: Daire ile Başsavcılık arasında ortaya çıkan ve Daireler Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; birlik komutanlığınca verilen, birlik içerisinde fotoğraf makinası bulundurulmasının yasaklanmasına ilişkin emre aykırı davranışın, ASCK'nın 87/1'inci maddesinde düzenlenen emre itaatsizlikte ısrar suçunu oluşturup oluşturmayacağı konusuna ilişkindir.

Daire; birlik içerisinde fotoğraf makinası bulundurmanın yasak olduğuna ilişkin emrin, somutlaştırılmamış olması ve hizmete ilişkin olmaması nedeniyle eylemin emre itaatsizlikte ısrar suçunu oluşturmayacağını, disiplin tecavüzü niteliğinde olduğunu kabul ederken;

Başsavcılık; birlik içerisinde fotoğraf makinası bulundurmanın yasak olduğuna ilişkin emre aykırı davranışın, emre itaatsizlikte ısrar suçunu oluşturduğunu ileri sürerek Daire kararına süresinde itiraz etmiştir.

Dava dosyasındaki delillerden; birlik komutanlığınca yayımlanıp, sanığa suç tarihinden önce, 23.8.2006 tarihinde, bölük içtima alanında tebliğ edilen Evrak ve Bilgi Güvenliği konulu 384 no.lu günlük emrin 2 (a) maddesinde Karargah subayları, Bl.Tk.K.ları dışındaki personelde fotoğraf makinası bulundurulmasının yasaklanmasına rağmen, sanığın bu emre aykırı davranarak birlik içerisinde bulundurduğu bir adet fotoğraf makinasını koğuşlar bölgesinde, arkadaşı Er R.S.'ye gösterdiği sırada Uzm.Çvş. U.D. tarafından bu durumun tespit edildiği anlaşılmakta olup, esasen bu konuda bir uyuşmazlık da bulunmamaktadır.

Sübutu bu şekilde kabul edilen eylemin, emre itaatsizlikte ısrar suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin olan uyuşmazlığın çözümü için öncelikle sanığa tebliğ edilen emrin askeri hizmete ilişkin olup olmadığının ve buna bağlı olarak böyle bir emre aykırı davranışın yaptırımının ne olduğunun açıklığa kavuşturulması gerekmekte, bunun için de konu ile ilgili temel kavramların yasal düzenlemeler yönünden incelenmesinde yarar bulunmaktadır.

TSK İç Hizmet Kanun'unun 6'ncı maddesinde; Hizmet: Kanunlarla nizamlarda yapılması veyahut yapılmaması yazılmış olan hususlarla, amir tarafından yazı veya sözle emredilen veya yasak edilen işlerdir. şeklinde açıklanmış;

ASCK'nın 12'nci maddesinde ise; Bu Kanun'un tatbikatında (Hizmet) tabirinden maksat gerek malum ve muayyen olan ve gerek bir amir tarafından emredilen bir askeri vazifenin madun tarafından yapılması halidir. şeklinde benzer bir tanıma yer verilmiştir.

TSK İç Hizmet Kanun'unun 7'nci maddesinde; Vazife: Hizmetin icabettirdiği şeyi yapmak veya menettiği şeyi yapmamaktır.,

Aynı Kanun'un 8'inci maddesinde; Emir: Hizmete ait bir talep ve yasağın sözle, yazı ile ve sair surette ifadesidir. tanımları yapılmıştır.

Yukarıda yer alan yasal tanımlar ışığında; ASCK'nın 12'nci maddesinde belirtilen Malum ve muayyen olan askeri vazifeden, yasalarda yapılması veya yapılmaması önceden açıkça gösterilen hususları, Bir amir tarafından emredilen vazifeden ise, yasalarda veya diğer düzenlemelerde önceden belirlenmeyip, amirlerin takdirlerine bırakılan hususları anlamak gerekmektedir.

Bu nedenle, her kademedeki amirin, konusu suç oluşturmayan ve yasa veya diğer hukuk kurallarıyla düzenlenmemiş konularda kendisinin düzenleme yapıp emir vermeye yetkili olduğunda kuşku bulunmamaktadır.

ASCK'nın 87'nci maddesinde düzenlenen emre itaatsizlikte ısrar suçu ise; askeri hizmete ilişkin emrin gereğinin hiç yapılmaması, emrin yerine getirilmesinin sözlü veya fiili olarak açıkça reddedilmesi veya emir tekrar edildiği halde yerine getirilmemesi ve suç işleme kastıyla hareket edilmesi ile oluşmaktadır.

Silahlı Kuvvetler İstihbarata Karşı Koyma, Koruyucu Güvenlik ve İşbirliği Yönergesinde (MY-114-1 (B); birlik, Karargah ve kurumlarda çeşitli elektronik cihazların kullanılmasının İKK ve emniyet açısından hassas bir durum yarattığı, disiplinsizliklere neden olduğu belirtilerek, bulundurulmaları ve kullanılmalarının önlenmesi gerektiği vurgulanmış, bu konuda alınacak tedbirler ve yapılacak işlemler ayrıntılı bir şekilde gösterilmiştir.

Anılan Yönergenin Üçüncü Bölüm, İkinci Kısmında, Birlik, Karargah ve Kurumlarda Güvenlik başlığını taşıyan İkinci Kısmının 16 numaralı alt paragrafında (s.3-51) altında; Birlik, karargah ve kurumlar içerisine her türlü fotoğraf makinası, sinema makinası, video, ses ve kayıt cihazları sokmak yasaktır. Bu gibi cihazları kullananlara, bulunduracakları cihazın tipi, markası, seri numarası ve kullanılacak yer belirtilerek özel izin verilir. Erbaş ve erlerin şahsi radyo, teyp ve benzeri dinleme vasıtaları toplanır ve terhis olurken kendilerine verilir. Kışla komutanının tasvibi dışında hiçbir yerde radyo ve teyp kullanılmaz hükmüne yer verilmiştir.

Elektronik aygıt üreten firmaların, gelişim içerisindeki teknolojinin yarattığı olanak ve yeniliklerden tüketicinin yararlanmasını hedefledikleri ve bunun sonucu olarak da taşınır nitelikteki elektronik cihazların, temel işlevleri yanı sıra sesli ve görüntülü kayıt, fotoğraf çekme, istenilen bilgileri elektronik hafızaya kaydetme gibi ekstra işlev ve fonksiyonlarını da kullanıcıların yararlanmasına sundukları tartışmasızdır.

Bu açıdan bakıldığında, birlik, karargah ve kurumlara fotoğraf makinası gibi elektronik cihazların sokulmayacağına, bulundurulmayacağına ve kullanılmayacağına ilişkin emirlerin temelinde, istihbarat, güvenlik, sabotaj, saldırı, gizlilik ve genel disiplin gibi hususlarda doğabilecek aksaklık ve tehlikeleri önleme amacının bulunduğunda kuşku yoktur. Belirtilen cihazların herkesçe bilinen özellikleri yanında, çok değişik amaçlarla kullanılabilecek olmaları nedeniyle, birlik, karargah ve kurumlarda, bulundurulmaları ve kullanılmaları belirli esaslara bağlanmıştır. Birlik güvenliğini doğrudan ilgilendiren ve genel disiplini de olumsuz yönde etkileyen, belirtilen elektronik cihazların bulundurulması ve kullanılması konusunda önlemler alınması ve düzenlemeler yapılması amir ve komutanlık sorumluluğunun gereği olup, bu konuda belirtilen Yönerge hükümlerine dayalı olarak alınacak önlemlerin ve yapılacak düzenlemelerin askeri hizmete ilişkin olduğu açıkça ortadadır.

Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; suç tarihinden önce, birlik içerisinde fotoğraf makinası ve benzeri elektronik cihazların bulundurulması birlik komutanlığınca yasaklanmış olup, bu husus sanığa da tebliğ edilmiş olmasına rağmen, sanığın 28.9.2006 tarihinde, birlik içerisinde fotoğraf makinası bulundurması eyleminin, ASCK'nın 87/1'inci maddesinde düzenlenen emre itaatsizlikte ısrar suçunu oluşturduğu sonucuna varılmıştır.

Sonuç: Açıklanan nedenlerle; Başsavcılığın itirazı yerinde görüldüğünden kabulü ile Dairenin; mahkumiyet hükmünün esastan bozulmasına ilişkin kararının kaldırılmasına, diğer yönlerden temyiz incelemesine devam edilmek üzere dava dosyasının Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy