AskeriYargıtay
Dairesi: Daireler Kurulu
Esas No: 2008/ 171
Karar No: 2008 / 157
Karar Tarihi: 09.10.2008

(5237 S. K. m. 32) (Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Yeteneği Yönetmeliği m. 13)

Daire ile Başsavcılık arasında ortaya çıkan ve Daireler Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlığın konusu, TSK Sağlık Yeteneği Yönetmeliğinin hüküm tarihinden sonra yürürlüğe giren düzenlemelerinin, sanığın askerliğe elverişli olup olmadığının belirlenmesi konusunda yeni bir araştırmayı gerektirip gerektirmediği noktasındadır.

Daire; evvelce firar ve hava değişimi tecavüzü suçlarından dolayı kesinleşmiş mahkumiyetleri bulunan ve psikiyatrik rahatsızlıkları nedeniyle hava değişimine gönderilen sanığın askerliğe elverişlilik durumunun, değişen yönetmelik hükümleri gereğince yeniden araştırılması gerektiği sonucuna varmış iken,

Başsavcılık; noksan soruşturma sebebi olarak gösterilen konunun yargılama aşamasında usulüne uygun biçimde araştırıldığını ve terhisli sanığın suç tarihlerinde askerliğe elverişli olduğu konusunda herhangi bir tereddüt bulunmadığını ileri sürerek, Daire ilamına itirazda bulunmuştur.

Dosya içeriğindeki bilgilere göre sanığın 11.5.2006-16.8.2007 tarihleri arasında yakalanmakla son bulan mükerrer izin tecavüzü suçunu işlediği sabit olup, esasen bu konuda yargılama makamları arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.

İtiraz konusu meselenin sağlıklı bir biçimde çözümlenebilmesi için sanığın sağlık safahatının ve almış olduğu cezaların irdelenmesinde fayda görülmüştür.

1982 doğumlu olarak 20.5.2003 tarihinde askerlik hizmetine başlayan sanık P.Er H.K.'nin:

1) 7'nci Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesinin 5.5.2005 tarihli, 2005/1074-283 E-K. sayılı hükmü ile, 30.1.2004-29.2.2004 tarihleri arasında kendiliğinden dönmekle son bulan firar suçunu işlediği kabul edilerek 5 ay,

18.4.2004-19.10.2004 tarihleri arasında hava değişimi tecavüzü suçunu işlediği kabul edilerek 10 ay hapis cezasıyla mahkumiyetine karar verildiği, kesinleşen hükümler gereğince cezalarının infaz edildiği ve 23.3.2006 tarihinden geçerli olmak üzere şartla tahliye edildiği,

2) 7'nci Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesinin 8.6.2006 tarihli, 2006/1540 esas sayılı hükmü ile 4.3.2005-30.10.2005 tarihleri arasında firar suçunu işlediği kabul edilerek 10 ay hapis cezası ile mahkumiyetine karar verildiği, kesinleşen karar gereğince cezasının infaz edildiği ve 30.1.2008 tarihinden geçerli olmak üzere şartla tahliye edildiği görülmektedir.

Adli sicil kaydında yer alan bilgilere göre sabıkası olmayan sanığın, disiplin yolu ile almış olduğu herhangi cezası da bulunmamaktadır.

Keza, GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Sağlık Kurulunun 15.3.2004 tarihli ve 2440 sayılı raporu ile sanığa Durumsal Anksiyete tanısı konularak SMK ile 1 ay hava değişimi verildiği,

Askeri Savcılık tarafından dinlenilen psikiyatri uzmanı bilirkişinin mütalaasında, sanıkta Anksiyete Bozukluğu bulunduğunu belirttiği,

31.12.2007 - 8.1.2008 tarihleri arasında Diyarbakır Asker Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Servisinde yatırılarak gözlem altına alınan sanığa, Sağlık Kurulunun 8.1.2008 tarihli ve 79 sayılı raporu ile Anksiyete Mizaçlı Uyum Bozukluğu tanısı konulduğu ve SMK ile 3 ay hava değişimi verildiği, ayrıca sanığın suç tarihlerinde askerliğe elverişli olduğuna, 5237 sayılı TCK'nın 32/1 -2'nci maddelerinden yararlanmasını gerektirir ruhsal bir rahatsızlığının bulunmadığına karar verildiği, sanığın geçmişte gördüğü psikiyatrik tedavilerle, mahkum olduğu cezalara ilişkin tüm bilgi ve belgelerin, sağlık kurulu raporunda ve adli raporda ayrıntılı bir biçimde irdelendiği görülmektedir.

Öte yandan, suç tarihlerinde ve bilirkişi incelemesinin yaptırıldığı tarihlerde yürürlükte bulunan, Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Yeteneği Yönetmeliğinin eki Hastalık ve Arızalar Listesinin 17'nci maddesinin B diliminin (1) numaralı fıkrası:

"B) 1. Antisosyal kişilik bozukluğu.

Açıklama: Bu fıkraya gireceklerin; antisosyal kişilik bozukluğu tanısı alması, en az biri askeri mahkeme tarafından verilmiş olmak şartı ile en az üç antisosyal eyleminden dolayı almış oldukları hapis cezalarının, infaz edilmesine rağmen, davranış bozukluklarının devam ettiğinin ve askerlik ile uyumlarının bozulduğunun, kıt'a anketi ve diğer resmi belgelerle tespiti gerekir. şeklinde hüküm içermektedir.

Yönetmelik hükmü incelendiğinde, Yönetmeliğin eki Hastalık ve Arızalar Listesinin 17'nci maddesinin B diliminin (1) numaralı fıkrası uyarınca Askerliğe elverişsizlik karar verilebilmesi için, ön koşul olarak, Antisosyal kişilik bozukluğu tanısının konulmuş olması gerektiği anlaşılmaktadır.

Kaldı ki, hüküm tarihinden sonra, 16.6.2008 tarihli ve 2008/13831 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Yeteneği Yönetmeliğinin eki Hastalık ve Arızalar Listesinin 17'nci maddesinin B diliminin (1) numaralı fıkrasında yapılan ve 16.07.2008 tarihli ve 26938 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe konulan değişikliğe göre, söz konusu ön koşulda yer alan Antisosyal kişilik bozukluğu tanısının, asker hastanelerinin sağlık kurullarınca konulması gerekmektedir.

Somut olayda, sanık hakkında asker hastaneleri sağlık kurullarınca konulmuş Antisosyal kişilik bozukluğu tanısı mevcut olmadığı gibi, yargılama sırasında dinlenilen ve dava dosyasını inceleyip, sanığı muayene eden psikiyatri uzmanı bilirkişi tarafından da bu yönde bir mütalaa verilmediği anlaşılmaktadır.

Bu itibarla; sanıkta Anksiyete Mizaçlı Uyum Bozukluğu özelliği bulunduğuna ilişkin sağlık kurulu raporu ile yargılama sırasında dinlenilen psikiyatri uzmanı bilirkişinin sanıkta Anksiyete Bozukluğu bulunduğuna ilişkin mütalaası birlikte değerlendirildiğinde, daha önce askeri hastane sağlık kurullarınca hakkında Antisosyal kişilik bozukluğu tanısı konulmayan sanığın, yönetmelik hükümlerinin değiştiğinden bahisle askerliğe elverişli olup olmadığının yeniden araştırılmasını gerektirecek bir durumun mevcut olmadığı sonucuna varılmış ve Başsavcılık itirazının kabulü ile Daire ilamının kaldırılmasına, temyiz incelemesine devam edilmek üzere dava dosyasının Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy