Askeri Yargıtay Daireler Kurulu 2007/66 Esas 2007/67 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: Daireler Kurulu
Esas No: 2007/ 66
Karar No: 2007 / 67
Karar Tarihi: 24.05.2007

(1632 S. K. m. 91) (765 S. K. m. 32, 46, 47)

Daire ile Başsavcılık arasında ortaya çıkan ve Daireler Kurulunda çözümlenmesi gereken temel uyuşmazlık, amire fiilen taarruza teşebbüs suçlarının (2 kez) sübutu açısından noksan soruşturma bulunup bulunmadığından ibarettir.

Daire; tanık beyanları ve dosyadaki belgelere göre psikolojik sorunları olduğu anlaşılan sanığın ruhsal durumuyla ilgili ortaya çıkan ciddi şüphelerin giderilmesi için TCK'nın 32'nci maddesi kapsamına girip girmediği ve askerliğe elverişlilik durumunun psikiyatri uzmanı bulunan bir askeri hastanede müşahede altına alınarak tespit ettirilmesi, sonucuna göre sübut yönünden tekrar değerlendirme yapılması gerektiğinden, belirtilen sağlık durumu ile ilgili hususlara hiçbir açıklık getirmeyen bilirkişi incelemesi ile yetinilerek hüküm kurulmasını yasaya uygun görmeyerek beraat hükümlerinin noksan soruşturma nedeniyle bozulmasına karar vermiş;

Başsavcılık ise; ...Maddi olayın akabinde sanık önce kışla revirine ve tugay revirine, akabinde Çorlu 600 Yataklı Asker Hastanesine sevk edilmiş; yapılan muayene sonucunda cezai ehliyetinin tam olduğu belirtilmiştir. Yine yargılama sırasında bilirkişi olarak kabul edilen psikiyatri uzmanı bir doktor tarafından muayene edilerek dosyası incelenmiş; antisosyal kişilik yapısında olan sanığın cezai ehliyetinin tam olduğu, TCK'nın 46 ve 47'nci maddelerinden yararlanıp yararlanmayacağı ile askerliğe elverişliliğinin tespiti için müşahedesine gerek olmadığı şeklindeki mütalaa bildirilmiştir. Dosya içeriği ile uyumlu olan bu mütalaaya itibar edilmesi yerinde olduğu gibi, mağdur tanıkların dahi kırmızı kolluğa saldırma eylemlerini kendi vücut bütünlüklerine yapılmış bir saldırı olarak kabul etmedikleri ve bu kabulü destekleyen diğer tanıkların ifadeleri gözetildiğinde, suçların sübut bulmadığı, ulaşılan sonucun isabetli olduğu ve bu yönüyle mahkûmiyet hükümlerinin eksik soruşturmaya dayanmadığı... ileri sürülerek Daire kararına itiraz edilmiştir.

Dava dosyasındaki delillere göre; sanığın 22.11.2004 tarihinde pentatlon parkurunda sürünme engelinden geçerken başının tele çarpması sonucu başında bir şişlik oluştuğu, koğuşta kontrol altında tutulurken tuhaf ve saldırgan hareketler sergilediği, kırmızı renklere saldırdığı ve elle yemek yediği, 23.11.2004 günü saat 19.00 sularında Nöb. P.Uzm. Çvş. M.M. D.'nin bölük koğuşunu kontrolünde sanığı yatağında battaniyenin altına tamamen girmiş şekilde gördüğü, battaniyeyi kaldırıp sanığa bakarken sanığın Nöb. P.Uzm. Çvş. M.M. D.'nin koluna saldırmaya başladığı, nöbetçi uzman çavuşun durumu nöbetçi amiri P.Kd.Bçvş. M.M. S.'ye bildirdiği, nöbetçi amiri koğuşa geldiğinde sanığın nöbetçi amirinin kolundaki kırmızı kolluğu ısırmak amacıyla saldırmaya başladığı, olay yerinde bulunan personel tarafından sanığa müdahale edilerek durdurulduğu, daha sonra kışla revirine ve akabinde tugay revirine sevk edildiği, burada da taşkın hareketlerine devam ettiği, Çorlu Asker Hastanesine sevk edildiği, 25.11.2004 günü yapılan muayenesi sonucunda "işlem ve tedavi gerektirmez, cezai ehliyeti tamdır. İkincil kazanç sağlamak için sorunlu personel kimliği kazanmaya çalışmaktadır. Ortaya çıkan problem tıbbi değil, adli olarak değerlendirilmektedir" şeklinde rapor verildiği anlaşılmıştır.

Bu bağlamda, sanık P.Er T.A.E.'nin, sorunlu personel kimliği kazanmak amacıyla elle yemek yemek ve kırmızı rengi gördüğünde saldırmak gibi tuhaf davranışlar içine girdiği, P.Uzm. Çvş. M.M. D. ve P.Kd. Bçvş. M.S.'nin kolundaki nöbetçi olduklarını gösterir kırmızı kolluğu da sırf sorunlu olduğunu göstermek ve ispat etmek için ısırmaya çalıştığı, sanığın, üst ve amirlerinin otoritesini sarsmaya yönelik doğrudan bir eyleminin ve üste fiilen taarruz kastının bulunmadığı, eylemlerinin 477 sayılı Disiplin Mahkemeleri Kanununda tanımlanan suç tiplerinden herhangi birine de uymadığı, disiplin tecavüzü mahiyetinde olduğu, dolayısıyla sanığa atılı bulunan müsnet her iki amire fiilen teşebbüs suçunun manevi unsuru yönünden oluşmadığı, öte yandan, sanığın, birlik komutanlığınca sevk edildiği Çorlu 600 Yataklı Asker Hastanesi Psikiyatri Servisinde yapılan muayene sonucunda, cezai ehliyetinin tam olduğunun belirlendiği, yine yargılama sırasında bilirkişi olarak tefrik edilen psikiyatri uzmanı bir doktor tarafından yapılan muayenesinde, antisosyal kişilik yapısında olan sanığın cezai ehliyetinin tam olduğu, TCK'nın 46 ve 47'nci maddelerinden yararlanıp yararlanmayacağı ile askerliğe elverişliliğinin tespiti için müşahedesine gerek olmadığına ilişkin mütalaası karşısında, sanığın ruhsal durumuyla ilgili, TCK'nın 32'nci maddesi kapsamına girip girmediği ve askerliğe elverişlilik durumunun, nöroloji ve psikiyatri uzmanı bulunan bir askeri hastanede müşahede altına alınarak tespit ettirilmesine gerek olmadığı sonucuna varılmakla, amire fiilen taarruza teşebbüs suçundan (2 kez) sanık hakkında 2'nci Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesince verilen 20.10.2005 tarihli ve 2005/870-806 sayılı beraat hükümlerinde isabetsizlik bulunmadığından, Askeri Yargıtay Başsavcılığının yerinde görülen itiraz sebeplerinin kabulü ile, Askeri Yargıtay 4'üncü Dairesinin 13.3.2007 tarihli ve 2007/427-425 sayılı, noksan soruşturma yönünden bozma kararının kaldırılmasına ve beraat hükümlerinin ayrı ayrı onanmalarına karar verilmiştir. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy