Askeri Yargıtay Daireler Kurulu 2006/99 Esas 2006/101 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: Daireler Kurulu
Esas No: 2006/ 99
Karar No: 2006 / 101
Karar Tarihi: 27.04.2006

(5237 S. K. m. 35, 51, 252) (765 S. K. m. 213, 219)

Daire ile Başsavcılık arasında oluşan ve çözümü gereken uyuşmazlık, sanıkların cezalarının ertelenmemesine ilişkin gerekçelerin yerinde olup olmadığına ilişkindir.

K.K.K.lığı EDOK/Ankara'da görevli sanık Mu.Alb. S.A.'nın (yargılama evresinde emekli), 6-7 Kasım 2003 tarihlerinde İskenderun Orduevi adresiyle izinli iken, 6.11.2003 günü saat 14.30 sıralarında yanında iki sivil şahıs olduğu hâlde, onlara ait bir araçla sivil giyimli olarak Hatay 2.Hd. A.l.Hd.Yb.2.Hd.Bl.K.lığı bağlısı Ütğm. Alim Hudut Karakoluna geldiği, kendisini tanıtıp kimliğini ibraz ederek Krk. K. Astsb. P.Kd. Çvş. H.A. ile yalnız iken görüştükleri sırada, asıl geliş amacının bölgesinde Bağdat soygunundan kalma tarihi eserler olduğunu, yarım saatlik işleri olduğunu; izin vermesi halinde alıp gideceğini söyleyen sanık Mu.Alb. S.A.'nın devamında; "yarım saatlik işimiz var, müsaade edin alıp gidelim, kaç para ise veririz..." demek suretiyle yapmamaya mecbur olduğu şeyi yapması için Krk. K. astsubaya rüşvet teklif ettiği, bunun kabul edilmemesi üzerine, geldiği sivil şahıslarla birlikte karakoldan ayrıldığı,

Aynı gün akşam üzeri yakındaki bir karakoldan Alim Hudut Karakoluna telefon edip, kendisini Ütğm. Hamza olarak tanıtan bir kişinin, Krk. K. Astsubayla görüşmek istediği, bir süre sonra, kendisini önce; Tank Astsubay olarak tanıtan Genelkurmay (Ankara) Özel Kuvvetler Komutanlığında görevli olup, 6.11.2003 tarihinden itibaren (3) gün istirahatı nedeniyle birliğinden ayrılan sanık P.Astsb. Kd. Çvş. A.U.'nun, gerçek adını söyleyerek, Krk. K.Astsb. P.Kd. Çvş. H.A. ile telefonla görüşüp, karakola gelmek istediği, yasak olduğunun bildirilmesi üzerine, problemli bir askerî olduğu yönünde beyanla ısrarı üzerine, Krk. K. ile ertesi günü Altınözü bölük merkezinde görüşme konusunda mutabık kaldıkları, 7.11.2003 tarihinde Altınözü Bölük Merkezine gelen sanık P.Astsb. A.U.'nun Bl. K.ile görüşmek istediği, denetleme nedeniyle meşgul olduğunu öğrenince telefonla konuştuğu Alim Hudut Krk. K. Astsb. H.A. ile görüştüğü, kendisi tanıtıp "Irak'ın dağılmasından sonra tarihî eserlerin kaçırıldığından baskın yapamadıklarını, kaçakçıların tarihî eserleri gömüp kaçtıklarını, onları alıp İstanbul'a götüreceklerini ve birisi vasıtasıyla satacaklarını, aslen PKK'nın bu işi yaptığını ve gelir sağladığını, PKK'dan önce eserleri almaları gerektiğini, bu iş karşılığında 300 bin dolar para vereceklerini (Krk. K.na) miktarın biraz oynayabileceğini..." söyleyerek; aralarında irtibat olduğu saptanamayan diğer sanık Alb. S.A. gibi, sanık Astsb. A.U.'nun da, aynı Krk. K. Astsb. H.A.'ya rüşvet teklif ettiği iddiasıyla, sanıklar hakkında ASCK'nın 135'inci maddesinin atfıyla, 765 sayılı TCK'nın 213/1 ve 219/son maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle açılan davada,

1) Askerî mahkemece iddiaya uygun kabulün, dosya içeriği ve dayanılan kanıtlarla örtüşmesi nedeniyle, sanıkların eylemlerinin sübuta erdiğinde;

2) 1.6.2005 tarihinde yürürlükten kalkan; 765 sayılı TCK'nın 213'üncü maddesinde yer alan; rüşvet teklif etme suçunun, 5237 sayılı TCK'da tek maddede (252 Mad.) toplanan rüşvet suçu içerisinde ayrıca sayılmamasının, yasa koyucunun bu eylemi suç olmaktan çıkarmadığına; daha önce teşebbüsü olanaklı bulunmayan, rüşvet teklif etme suçunun, 5237 sayılı TCK' nın 252'nci maddesindeki düzenleme ve madde gerekçesine göre, rüşvet vermek suçuna teşebbüs olarak kabulü karşısında, lehe kanun mukayesesini yapan askerî mahkemenin, sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'ya göre rüşvet vermeye teşebbüs etmek suçundan ceza tayininde bir isabetsizlik bulunmadığı gibi, Daire ile Başsavcılık arasında da bu yönde ihtilâf yoktur.

Ancak, alt sınırdan uzaklaşmayı gerektirecek bir neden bulunmadığı gerekçesiyle, cezaları alt sınırdan belirlenen; teşebbüs hükümleri uygulanırken de, en lehe; ¾ oranında ceza indirimi öngörülen ve duruşmadaki iyi halleri nedeniyle cezalan takdiren indirilen ve onar ay hapis cezasına mahkûm edilen sanıkların, sabıka kayıtlan bulunmadığı da dikkate alındığında; sanık Astsb. A.U. ‘nun teklif ettiği rüşvet miktarının yüksekliği, sanık Alb. S.A’nın da teklifini birkaç kez tekrarlaması ve sivil şahıslarla suç mahalline gelmesi gibi, suçun işleniş biçimiyle ilgili nedenlerin, cezaların ertelenmesi isteminin reddine gerekçe yapılması, 5237 sayılı TCK' nın 51'inci maddesine göre iki yıl veya daha az süreli hapis cezasında, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olması ve suçu isledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla, tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması koşulları bağlamında yasaya uygun bulunmadığından, onamaya ilişkin Askerî Yargıtay 1'inci Dairesinin ilamına yönelik Askerî Yargıtay Başsavcılığının itirazının kabulüne, sanıklar hakkındaki mahkûmiyet hükümlerinin cezalarının ertelenmesine ilişkin gerekçelerin yasaya aykırı olması nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy