Askeri Yargıtay 4. Daire 2017/3 Esas 2017/27 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 4. Daire
Esas No: 2017/ 3
Karar No: 2017 / 27
Karar Tarihi: 10.01.2017

(1632 S. K. m. 130) (5237 S. K. m. 50, 52, 62) (5271 S. K. m. 149)

Askeri Mahkemece; sanığın, 18.2.2015 tarihinde, askeri eşyayı özürsüz olarak kaybetmek suçunu işlediği kabul edilerek, ASCK'nın 130/1 (birinci cümle), 130/2 (teşdiden) ile TCK'nın 62 ve 50'nci maddeleri gereğince, adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

Bu hüküm; sanık müdafii tarafından, yasal süresi içerisinde, esasa yönelik sebepler ileri sürülerek temyiz edilmiştir.

Yapılan incelemede:

Dosyada mevcut belge ve beyanlardan; sanığa el senedi karşılığında teslim edilen 15 adet G-3 piyade tüfeği mermisinin 18.2.2015 tarihinde yapılan kontrolde kayıp olduğunun tespit edildiği, olay nedeniyle 22.87 TL tutarında Hazine zararı oluştuğu, bu şekilde sanığın askeri eşyayı özürsüz olarak kaybetmek suçunu işlediği kabul edilerek, mahkûmiyetine dair hüküm kurulmuş ise de;

CMK’nın 149’uncu maddesine göre, kovuşturmanın her aşamasında bir veya birden fazla müdafiin yardımından yararlanabilme hakkı bulunan ve 28.2.2014 tarihli vekâletname (Dz.54) ile kendisine müdafii tayin etmiş olan sanığın müdafiine duruşma günü bildirilmeksizin, sanık müdafiin yokluğunda duruşma yapılarak mahkûmiyet hükmü kurulmasının CMK’nın 149’uncu maddesine aykırı olması yanı sıra, sanığın savunma hakkının kısıtlanması anlamında 353 sayılı Kanun’un 207/3-H maddesine göre hukuka kesin aykırılık teşkil etmektedir.

Sanığın istinabe suretiyle tespit edilen sorgu ve savunmasında, izne gittiği sırada kendisine zimmetli olan mermileri tam olarak irtibat görevlisi personele teslim ettiği hususunda A.A. Ç. ile M.B.'nun tanık olarak dinlenilmesini talep etmesine rağmen, bu savunma tanıklarının dinlenilmeden hüküm kurulması noksan soruşturma teşkil etmektedir.

Bu itibarla, mahkûmiyet hükmünün usul ve noksan soruşturma yönlerinden bozulmasına karar verilmiştir.

Ayrıca, yukarıda belirtilen bozma sebepleri karşısında, kabule göre, sanığın iki ay yirmi üç hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildikten sonra "Sanık hakkında tayin olunan adli para cezasının TCK'nın 52/4'ncü maddesi gereğince yirmi dört eşit taksit halinde aylık olarak sanıktan tahsiline..." şeklinde hüküm kurulması yani, sonuç cezanın açık bir şekilde belirlenmemiş olmasının; suç konusu kayıp mühimmatın değerinin 22,87 TL tutarında olmasına karşın "suç konusu eşyanın değeri de göz önüne alınarak" şeklinde, soyut ve maddi olayla uygun olmayan bir gerekçe ile cezanın artırım oranının alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmiş olmasının ve ayrıca 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/a maddesi gereğince harçtan müstesna değerin altında kalan Hazine zararı için nispi harca hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğuna, dava dosyası dizi 34'deki belgede sanığın izne gittiği sırada teslim ettiği malzemelere ilişkin ayrıntılı kayıtların yanında "85" ibaresinin yazılı olduğu ve bu ibarenin diğer kayıtlardan ayrı bir şekilde yazılı olduğu hususunun karar verildiği sırada dikkate alınması gerektiğine işaret edilmekle yetinilmiştir.

Sonuç Ve Karar: Açıklanan nedenlerle;

Usul ve noksan soruşturma yönlerinden hukuka aykırı olan mahkûmiyet hükmünün, 353 sayılı Kanun’un 221/1’inci maddesi gereğince, sanık müdafiinin temyizine atfen ve resen BOZULMASINA;

10.1.2017 tarihinde, tebliğnameye uygun olarak ve oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy