Askeri Yargıtay 4. Daire 2017/17 Esas 2017/41 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 4. Daire
Esas No: 2017/ 17
Karar No: 2017 / 41
Karar Tarihi: 17.01.2017

(1632 S. K. m. 131) (5237 S. K. m. 43, 62)

Askeri Mahkemece; sanığın, 13.2.2012-4.7.2014 tarihleri arasında zincirleme zimmet suçunu işlediği kabul edilerek, ASCK'nın 131/1 (teşdiden) ile TCK'nın 43/1 (teşdiden) ve 62'nci maddeleri gereğince, 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

Bu hüküm; sanık müdafii tarafından, yasal süresi içerisinde, esasa yönelik sebepler ileri sürülerek temyiz edilmiştir.

Yapılan incelemede:

Askeri Mahkemece; …. Komutanlığı bağlısı …. Müdürlüğüne İkmal ve İdari Kısım Amiri olarak atanan Astsb.Kd.Bçvş. T.M.'ün; 2010 yılı Ekim ayında bu görevine başladığı, görev yaptığı Birlikte muhasebeci bulunmaması nedeniyle, göreve başladığı tarihten itibaren şifahi emirle muhasebeci olarak da görevlendirildiği, 2012 yılına kadar Birliğin bankaya ilişkin para işlemlerini kasa astsubayı olan Asb.Kd.Bvş. E.K. ile birlikte gerçekleştirdiği, 2012 yılı başından itibaren ….. Bankası ile yapılan anlaşma gereği e-cüzdan sistemine geçildiğinden sanığın bankaya para yatırma görevinin son bulduğu, tüm harcamalar e-cüzdan ile yapıldığından ödemelerin otomatik olarak banka hesabına geçtiği, Birlik hesabı üzerinden para transferine yönelik olarak da … Bankasınca sanık Kd.Bçvş. T.M.'e şifrematik cihazı verildiği, bankadan para transferi yapmak gerektiğinde, sanığın …. Bankası web sayfasına internet bağlantısı ile ulaşarak Birliğin banka hesap numarası ve şifresini girdiği, bu işlemler sonrası banka sistemi tarafından kendisine daha önce verilen şifrematik cihazına bir şifre gönderildiği, sanığın da cihaza gelen bu şifre ile bankanın web sayfası üzerinden Birliğe ait hesaba ulaşarak …. Müdürlüğüne hizmet/mal satan firmalara EFT ile ödemeler gerçekleştirdiği, bir süre sonra sanığın doğrudan firmalara EFT yapmak yerine, …. ve …. Bankalarında kendi adına açtırdığı hesaplara EFT ödemelerini aktardığı ve kendi hesabından da firmalara ödeme yaptığı, kendi hesabına yaptığı EFT işlemleri nedeniyle herhangi bir sorun yaşamaması ve durumun kimse tarafından fark edilmemesi üzerine, Bçvş. T.M.'ün kendi hesabına …. Müdürlüğü hesabından yaptığı EFT'leri firmalara aktarmamaya ve bu paraları zimmetine geçirmeye başladığı, tayin nedeniyle Birlikten ayrılma işlemleri sırasında yapılan incelemede durumun tespit edildiği, soruşturma aşamasında atanan bilirkişilerce hazırlanan rapora göre;

….. Müdürlüğünün …. Bankası … Şubesinde bulunan … - … no.lu vadesiz TL hesabına ait 1.1.2012 - 4.7.2014 dönemi hesap hareketlerinin incelendiği ve ilki 13.2.2012, sonuncusu 1.7.2014 tarihinde olmak üzere, 106 defa sanığın …. Bankasındaki …….. No.lu ve …..'taki ….. no.lu şahsi hesaplarına EFT yaptığının tespit edildiği, söz konusu para transferlerinin toplam tutarının 283.697,33 TL olduğu, ….. ve …. Bankalarındaki şahsi hesaplarına ait 1.1.2012- 4.7.2014 tarihlerindeki hesap hareketleri incelendiğinde, …. Müdürlüğü ile çalışan bir firmaya toplamda 729,00 TL ödeme yaptığının tespit edildiği ve bu tutarın şahsi borcundan düşülmesi gerektiği,

Ayrıca 1.1.2012 - 4.7.2014 döneminde şahsi hesaplarına yaptığı para transferleri nedeniyle ….. Askeri Gazino Müdürlüğüne ait …. ve ….no.lu Kredili Mevduat Hesaplarını (KMH) eksi bakiyeye düşürdüğü, bu nedenle 24.1.2014 tarihinde söz konusu hesaplara toplam 2.582,21 TL tutarında faiz ödemesi yapıldığı, ayrıca …. no.lu vadesiz TL hesabından da toplam 1.245,64 TL tutarında faiz ödemesi yapıldığı, her iki hesaptan yapılmış olan faiz ödemeleri toplamının 3.827,85 TL olduğu, söz konusu faiz ödemelerinin yanı sıra ayrıca …. ve …. no.lu KMH hesapları ve KMH faiz hesaplarında biriken toplamda 5.173,29 TL faiz ödemesinin …. Müdürlüğü tarafından yapıldığı, bilahare …. Müdürlüğünün 20.10.2014 tarihli yazısı ile yukarıda belirtilenlere ek olarak bilirkişi raporunda yer almayan 3.118,00 TL faiz ödemesinin de yapıldığının bildirilerek banka dekontunun gönderildiği;

Sanığın gerçekleştirmiş olduğu EFT işlemleri nedeniyle banka tarafından ayrıca 593,29 TL'lik EFT komisyonu ve EFT ….. adı altında kesintiler yapıldığı, bu paranın da kendisinden tahsil edilmesi gerektiği;

Sanığın 1.1.2012-4.7.2014 tarihleri arasında Birliğe ait …… no.lu vadesiz TL hesabından 10 defada toplam 23.670,00 TL tutarında nakit para çektiği, Birlik muhasebe kayıtlarında çekilen nakit paranın 10.170,00 TL'sinin kasa defterinde giriş kaydına rastlanmadığı, dolayısıyla bu paranın da sanığın zimmetinde kaldığı,

Bilirkişi raporu EK-F'sinde icmali sunulan kamu zararı toplamının 302.732,76 TL olduğu, bu rakama sonradan bildirilen 3.118,00 TL faiz ödemesi de eklendiğinde zarar toplamının 305.850,76 TL. olduğu;

Yargılama aşamasında aldırılan Ek bilirkişi raporuna göre; neticede net Hazine zararının 301.489,80 TL, olduğu;

Bu şekilde sanığın birlik ikmal ve idari kısım amiri ve aynı zamanda muhasebecisi olarak görevli olması nedeniyle kendisine tevdi olunan birlik banka hesapları üzerinde tasarrufta bulunma, para çekme ve EFT gerçekleştirme yetkisini 13.2.2012- 4.7.2014 tarihleri arasında kötüye kullanarak muhtelif zamanlarda aynı suç işleme kararlılığı altında zimmetine para geçirerek yukarıda ve bilirkişi raporunda ayrıntıları belirtilen 301.489,80 TL tutarında kamu zararı meydana gelmesine sebebiyet vermek suretiyle "Zimmet" suçunu işlediği kabul edilerek, mahkûmiyetine dair hüküm kurulmuş ise de;

1-) İstinabe olunan ….. Asliye Ceza Mahkemesince 14.1.2015 tarihinde yapılan duruşmada, beyanları hükme esas alınan ve etkili olan tanıklar H.O. (A.), R.C., M.Ç., H.Ö.; U.Ş.'in (Dz.582-586) ifadeleri saptanırken topluca bir arada huzura alınarak dinlenilmeleri, CMK’nın 52/1’inci maddesinin “Her tanık, ayrı ayrı ve sonraki tanıklar yanında bulunmaksızın dinlenir.” şeklindeki emredici hükmüne aykırı bulunmaktadır.

2-) ASCK’nın 131’inci maddesinin ilk fıkrası: “Askeri bir hizmet yaparken veya vazifeyi suiistimal ederek, bir hizmet veya vazifeden ötürü tevdi veya emanet edilmiş olan para veya kıymeti ne olursa olsun bir eşyayı yahut kendisine tevdi veya emanet edilmiş olmasa bile her türlü askeri erzak, eşya ve hayvanları çalanlar veya zimmetine geçirenler....cezalandırılırlar.” hükmünü içermektedir.

Bu maddede düzenlenmiş olan zimmet suçunun oluşabilmesi için;

Bir hizmet veya vazifeden ötürü “tevdi veya emanet edilmiş” para veya eşyanın veya “tevdi veya emanet edilmiş olmasa bile” her türlü askeri eşyanın zimmete geçirilmesi gereklidir.

Kanun koyucu, askeri eşya için “tevdi veya emanet edilme” koşulunu aramamış iken, askeri eşya vasfını haiz olmayan para veya sair eşya için TCK’nın 202’nci maddesi ile uyumlu olacak şekilde, “görev sebebiyle tevdi veya emanet edilme” şartını öngörmüştür. Ancak, her iki hâlde de, “askeri bir hizmetin yapılması sırasında” veya “vazifenin suiistimali suretiyle” eylemin icra edilmesi ön koşul olarak belirlenmiştir.

Bu bağlamda, Askeri Mahkemece, sanığın … Müdürlüğünde muhasebeci olarak görevlendirildiği ve ayrıca banka hesapları üzerinde tasarrufta bulunma yetkisi/görevi gereği bankadaki parayı hesabına EFT yaparak/çekerek zimmetine geçirdiği kabul edilmiştir.

Ancak, suç tarihinde sanığın banka hesapları üzerinde tasarrufta bulunma, para çekme/yatırma ve EFT yapma yetkisine ait yetkilendirme yazısının birlikte kalan nüshasının imha edildiğinin ve diğer nüshasının …. …. Bankası Şube Müdürlüğünden talep edilmiş olup, teslim alınmasından sonra gönderileceği …. Komutanlığı tarafından bildirilmesine (Dz. 178) rağmen; bu yazı dava dosyasına dâhil edilmemiştir.

Bu itibarla, suç tarihinde sanığın banka hesapları üzerinde tasarrufta bulunma, para çekme/yatırma ve EFT yapma yetkisine sahip olduğuna ilişkin belgenin ve bu konuda bankaya yazılan yazının getirtilmesi,

Bu kapsamda, dava konusu bir kısım paranın bankadan ne şekilde çekildiğine ( sanığın yetkisi bulunup bulunmadığına, yetkisi varsa tek imza ile mi yoksa çift imza ile mi işlem yapabileceğine) ilişkin belgenin getirtilerek incelenmesi,

Tek imza ile para çekme yetkisi bulunmadığı takdirde; çift imza ile çekmiş ise ikinci imzanın yetkili kişiye ait ve gerçek olup olmadığının belirlenmesi,

Sonucuna göre, sanığın sübuta eren eyleminin “askeri bir hizmetin yapılması sırasında” veya “vazifenin suiistimali suretiyle” icra edilmiş olup olmadığının ve EFT yapmış/çekmiş olduğu paranın “görev sebebiyle tevdi veya emanet edilmiş” bir para olup olmadığının tartışılması gerekirken, bu hususların yerine getirilmemesi noksan soruşturma teşkil etmektedir.

3-) Kovuşturma aşamasında düzenlenmiş olan bilirkişi raporunun 8'inci maddesinde sanığın 1.1.2012-4.7.2014 tarihleri arasında ……. nolu vadesiz TL hesabından 10 defa, toplam 23.670,00 TL tutarında nakit para çektiği ve söz konusu nakit paradan toplam 10.170,00 TL tutarında nakit paranın kasa defterinde giriş kaydına rastlanmadığı bildirilmiştir.

Ancak, kasa defterinin 2012 yılı Aralık ayına ait kısmı incelendiğinde, bilirkişi raporunda 24.12.2012 tarihinde bankadan çekildiği ve kasa defterinde kaydı olmadığı belirtilen 570 TL tutarındaki paranın kaydının kasa defterinin 24.12.2012 tarihine ait sayfasında bulunduğu görülmektedir.

Diğer taraftan, bilirkişi raporunda 23.9.2013 tarihinde bankadan 9600 TL tutarında para çekildiği ve bu paranın kaydının kasa defterinde bulunmadığı belirtilmiş ise de; kasa defterinin 2013 yılı Eylül ayına ait kısmının dava dosyası ve ekleri içinde bulunmadığı görülmektedir.

Bu itibarla, bilirkişi raporunda 24.12.2012 tarihinde bankadan çekildiği ve kasa defterinde kaydı olmadığı belirtilen 570 TL tutarındaki paranın kaydının kasa defterinin 24.12.2012 tarihine ait sayfasında bulunması dikkate alınarak bilirkişilere bu hususun açıklattırılmaması; kasa defterinin 2013 yılı Eylül ayına ait kısmının dava dosyasına dâhil edilmemesi ve kasa subayları H.Ö. ile E. K.'nun bankadan para çekme konusunda uygulamanın nasıl olduğu, sanığın tek başına bankadan para çekmesinin mümkün olup olmadığı, bilirkişi raporunda kasa defterinde kaydı bulunmadığı belirtilen bankadan para çekme işlemleri konusunda bilgilerinin ne olduğu, bilirkişi raporunda 24.12.2012 tarihinde bankadan çekildiği ve kasa defterinde kaydı olmadığı belirtilen 570 TL tutarındaki paranın kaydının kasa defterinin 24.12.2012 tarihine ait sayfasında bulunması konusunda bilgilerinin ne olduğu hususlarında dinlenmemesi noksan soruşturma teşkil etmektedir.

4-) Kovuşturma aşamasında düzenlenmiş olan bilirkişi raporunun 7'nci maddesinde …. Müdürlüğüne ait ….. nolu vadesiz TL hesabı kurumsal hesap olduğu için banka tarafından yapılacak masraf, komisyon vb. isimdeki her türlü kesintiden muaf tutulması gerektiğinin ve yapılan kesintilerin iadesinin sağlanması gerekli olduğunun belirtilmesi karşısında bu hesaptan kesilen 553.90 TL tutarında EFT ücreti ve 39.39 TL tutarında EFT …. ücretinin bankadan iadesinin sağlanarak sanığa ödetilecek toplam miktardan düşülmesi ve bankadan iade işlemi sağlanamadığı takdirde sanığa ödetilecek toplam miktar içinde değerlendirilmesi gerekirken bu hususun yerine getirilmemesi noksan soruşturma teşkil etmektedir.

Bu itibarla, mahkûmiyet hükmünün usul ve noksan soruşturma yönlerinden bozulmasına karar verilmiştir.

Sonuç Ve Karar: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Sanık müdafiinin temyizine atfen ve resen, hukuka aykırı bulunan mahkûmiyet hükmünün, 353 sayılı Kanun’un 221/1’inci maddesi gereğince usul ve noksan soruşturma yönlerinden BOZULMASINA,

17.1.2017 tarihinde, tebliğnameye uygun olarak ve oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy