Askeri Yargıtay 4. Daire 2016/58 Esas 2016/73 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 4. Daire
Esas No: 2016/ 58
Karar No: 2016 / 73
Karar Tarihi: 02.02.2016


(6413 S. K. m. 37) (5237 S. K. m. 257, 279) (353 S. K. m. 95, 96) (1632 S. K. m. 145)

 

Sanığın, 15.12.2014 tarihinde saat 08.00 sıralarında, Bölük Nöbetçi Astsubayı Bkm.Kd.Çvş. E.A. tarafından bölük yazıhanesinde kilit altındaki dolabın kırılarak askerlere ait cep telefonlarının çalındığının kendisine bildirilmesi üzerine, kendi inisiyatifinde tahkikat yaptığı, bu amaçla bölüğün ortak kullanım alanlarını kontrol ettirdiği, olay gecesi görevli personelin ifadelerini aldığı, bunun sonucunda "herhangi bir olumsuzluğa rastlanmamıştır" şeklinde tutanak tuttuğu, söz konusu olayı herhangi bir şekilde adli mercilere ya da üst komutanlıklara bildirmediği ve bu olay hakkında herhangi bir suç dosyası düzenlemediği, böylece, Bölük Komutanı olarak sorumlu olduğu Birlik Komutanlığında meydana gelen ve kamu adına kovuşturulması ve soruşturulması gereken hırsızlık olayını, öğrendiği andan itibaren yetkili mercilere bildirmesi gerekirken bildirmemek suretiyle, kamu görevlisinin suçu bildirmemesi suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda, Askeri Mahkemece; sanığın olaydan hemen sonra amirlerini olayla ilgili bilgilendirmesi ve suçun sübutuna yönelik delil toplama kapsamında soruşturma işlemlerine başlaması nedeniyle, 353 sayılı Kanun ile 6413 sayılı TSK Disiplin Kanunu'nun kendisine yüklediği görevleri yerine getirdiği; Askeri Savcılık tarafından 13.1.2015 tarihinde soruşturmaya başlanması karşısında, 6413 sayılı TSK Disiplin Kanunu'nun 37'nci maddesindeki otuz günlük sürenin henüz dolmadığı belirtilerek, sanığın eylemlerinin suç olarak vasıflandırılmasının mümkün olmadığı; aksinin kabulü halinde ise, sanığın suç işleme kastıyla hareket etmediği kabul edilerek, beraatine karar verilmiştir.

 

Dava dosyası incelendiğinde;

 

14.12.2014 tarihi ile 15.12.2014 tarihi arasındaki gece, kimliği belirlenemeyen kişi veya kişilerin, … ve … K.lığı yazıhanesinin PVC penceresini zorlayıp açarak içeri girdiği/girdikleri, yazıhane içindeki er ve erbaşlara ait cep telefonlarının muhafaza edildiği dolabın kilidini kırdığı/kırdıkları ve dolabın içindeki P.Er T.G.'ye ait … 4 (arızalı); P.Er E.Ç.'ye ait … 6300; P.Er A.B.E.'ye ait … 302; P.Onb. R.A.'ya ait …; P.Er A.G.'ye ait … 6700; P.Er F.T.'ye ait … Wifi ve P.Er S.A.'ya ait …1110 marka cep telefonlarını aldığı/aldıkları;

 

15.12.2014 tarihinde saat 07.30 sıralarında, Bölük Nöbetçi Astsubayı Bkm.Kd.Çvş. E.A.'nın içtima kâğıtlarını almak için Bölük yazıhanesine girdiğinde durumu gördüğü, olayla ilgili nöbetçi heyeti ile birlikte tutanak tanzim ettikleri, yaklaşık yarım saat sonra, mesai başlangıcında, Bölük Komutanı olan sanığa durumu bildirdiği,

 

Sanığın, Tabur Komutanı Mu.Kur.Yb. Ö.Ç.İ.'ye sözlü olarak bilgi verdiği; Bölük Astsubayı P.Bçvş. A.A. ve Mu.Uzm.Çvş. Ö.S. ile birlikte olay yerini incelediği; aynı gün olay gecesinde silahçı olarak görevli P.Onb. R.A.'nın, koğuşçu olarak görevli P.Er A.Ö.'nün ve P.Er A.G.'nın ifadesini aldığı; Bölük Astsubayı P.Bçvş. A.A., Mu.Uzm.Çvş. Ö.S., P.Er M.A.D. ve P.Er M.E.'yi, Karargâh ve Karargâh Bölük Komutanlığı koğuşları, sivil eşya deposu, Bölük malzemelikleri, garajlar bölgesi, helalar bölgesi, Bölük Karargahı, erbaş-er gazinosu, erbaş-er yatakları ve nevresim takımları ile dolaplarını kontrol etmeleri konusunda görevlendirdiği (sayılan bu yerlerde çalınan cep telefonlarının bulunamadığı); bazı güvenilir personeli görevlendirerek bu olayla ilgili erbaş ve erler arasında konuşulan konuları takip ettirdiği, izin, hastane vb sebeplerle bölükten ayrılan personelinin kontrolünü yaptırdığı, ancak olayla ilgili suç dosyası tanzim etmediği;

 

17.12.2014 tarihinde, hırsızlık olayını oğlu P.Onb. R.A.'dan öğrenen M.A.'nın …. Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunması üzerine, söz konusu hırsızlık olayı ile ilgili soruşturmaya başlanıldığı;

 

19.12.2014 tarihinde, … Cumhuriyet Başsavcılığınca yetkisizlik kararı verilerek, soruşturma dosyasının … Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği;

 

7.1.2015 tarihinde, … Cumhuriyet Başsavcılığınca görevsizlik kararı verilerek, soruşturma dosyasının Askeri Savcılığa gönderildiği;

 

22.4.2015 tarihinde, Askeri Savcılık tarafından olayla ilgili olarak kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği;

 

9.6.2015 tarihinde, … K.lığında görevli P.Er O.Y.'nin, P.Er A.B.E.’ye, Bölük Yazıhanesinde gerçekleşen hırsızlık olayında çalınan … Asha 302 cep telefonunu getirip teslim ettiği;

 

Tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır.

 

TCK'nın 279'uncu maddesinde tanımlanan kamu görevlisinin suçu bildirmemesi suçunun oluşabilmesi için; bir kamu görevlisinin, kamu adına soruşturma ve kovuşturmayı gerektiren bir suçun işlendiğini göreviyle bağlantılı olarak öğrenmesine rağmen, yetkili makamlara bildirimde bulunmayı ihmal etmesi veya gecikme göstermesi gerekmektedir.

 

İşlenen suçları takiple görevli kimselerin yapılan suç bildirimi üzerine, soruşturma ile ilgili işlemleri yapmaması hali, TCK'nın 279'uncu maddesi kapsamında değerlendirilemeyecek; bu takdirde, şartları varsa TCK'nın 257'nci maddesi uygulanacaktır (ARTUK, M.E, GÖKCEN, A. ve YENİDÜNYA, A.C. (2008). Ceza Hukuku Özel Hükümler (9.Bası). Ankara: Turhan Kitabevi, s.1084).

 

353 sayılı Kanun'un 95/2'nci maddesi "Askeri birlik komutanı veya askeri kurum amiri maiyetinden birinin kendisine ihbar veya şikâyet olunan veyahut diğer suretle öğrendiği, askeri mahkemelerin görev alanına giren suçları hakkında şüphelinin kimliğini, isnat olunan suçu ve bu suçun delillerini gösterir bir vak’a raporu düzenler ve adli yönden bağlı bulunduğu askeri mahkemenin teşkilâtında kurulduğu kıt’a komutanı veya askeri kurum amirine gönderir."; aynı Kanun'un 96/2'nci maddesi ise "Basit işlerde disiplin amirinin veya disiplin subayının yaptığı soruşturma ile yetinilebilir." şeklindedir.

 

Bu hükümlerden, disiplin amiri olan Birlik Komutanının maiyetinden birinin suç işlediğini öğrendiğinde, soruşturmanın ilk işlemlerini yapmak, suç dosyasını hazırlamak ve hazırladığı suç dosyasını silsile yoluyla adli yönden bağlı bulunduğu askeri mahkemenin teşkilâtında kurulduğu kıt’a komutanı veya askeri kurum amirine göndermek görevinin bulunduğu, dolayısıyla, sanığın Bölük Komutanı ve disiplin amiri olarak, bölük yazıhanesinde kilit altındaki dolabın kırılarak erbaş ve erlere ait cep telefonlarının çalınması olayını takiple görevli kimselerden olduğu anlaşıldığından, sanığın eyleminin TCK'nın 279'uncu maddesinde tanımlanan kamu görevlisinin suçu bildirmemesi suçuna vücut vermeyeceği, Askeri Savcının bu yöndeki temyiz sebebinde haklılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

 

Ancak, şartlarının varlığı halinde, sanığın eyleminin; ASCK'nın 145'inci maddesinde tanımlanan astının suçu hakkında kasten kanuni takibatta bulunmamak, TCK'nın 257/1'inci maddesinde tanımlanan görevi kötüye kullanmak veya TCK'nın 257/2'nci maddesinde tanımlanan ihmal suretiyle görevi kötüye kullanmak suçlarından birine vücut verme ihtimali söz konusudur.

 

Bu nedenle, sanığın eyleminin bu suçları oluşturup oluşturmadığının da tartışılması gerekmektedir.

 

Bu bağlamda, somut olaya bakıldığında;

 

9.6.2015 tarihinde, … K.lığında görevli P.Er O.Y.'nin, P.Er A.B.E.’ye, Bölük Yazıhanesinde gerçekleşen hırsızlık olayında çalınan Nokia Asha 302 cep telefonunu getirip teslim ettiği (dizi 149, 150);

 

P.Er O.Y.'nin ifadesinde (dizi 148), P.Er A.B.E.'ye ait … 302 cep telefonunu, P.Er S.Y.'dan 150 TL karşılığında satın aldığını, P.Er S.Y.'nin da Kh.Bl.'deki hemşehrisinden aldığını beyan ettiği;

 

HTS kayıtlarından, P.Er A.B.E.'ye ait … 302 cep telefonunun 29.12.2014 tarihinden itibaren O.Y., M.Y. ve İ.Y. tarafından kullanıldığı (dizi 44'deki CD'nin Ek-6'sı);

 

Görülmekle;

 

P.Er A.B.E.'nin, P.Er O.Y.'nin, P.Er S.Y.'nin ve P.Er S.Y.'nin … Bl.'deki hemşehrisinin ifadeleri tespit edilip, Bölük Yazıhanesinde gerçekleşen hırsızlık olayının fail/faillerinin belirlenmeye çalışılması;

 

Hırsızlık olayının fail/faillerinin belirlenmesi halinde, sanığın dava konusu eylemini gerçekleştirirken, hırsızlık olayı failini/faillerini tespit ettiği veya bildiği halde, fail/failleri kovuşturmadan kurtarmak amacıyla hareket edip etmediğinin araştırılması;

 

Bu araştırma sonuçlarına göre, sanığın eyleminin; ASCK'nın 145'inci maddesinde tanımlanan astının suçu hakkında kasten kanuni takibatta bulunmamak, TCK'nın 257/1'inci maddesinde tanımlanan görevi kötüye kullanmak veya TCK'nın 257/2'nci maddesinde tanımlanan ihmal suretiyle görevi kötüye kullanmak suçlarından birine vücut verip vermeyeceğinin maddi ve manevi unsurları yönünden ayrı ayrı tartışılması;

 

Gerekirken, bu gereklilikler yerine getirilmeden, sanık hakkında hüküm kurulmasının noksan soruşturma teşkil ettiği sonucuna varıldığından; beraat hükmünün, noksan soruşturma yönünden hukuka aykırılıklar nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

 

Sonuç ve karar: Açıklanan nedenlerle;

 

Askeri Savcının temyizine atfen ve resen, 353 sayılı Kanun’un 221/1’inci maddesi gereğince, beraat hükmünün, noksan soruşturma yönünden hukuka aykırılıklar nedeniyle BOZULMASINA;

 

2.2.2016 tarihinde, tebliğnameye aykırı olarak ve oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy