(1632 S. K. m. 66) (5237 S. K. m. 50, 52, 62) (5271 S. K. m. 34, 230) (353 S. K. m. 221)

Askeri Mahkemece; sanığın, 25.6.2014 tarihinde Birliğini izinsiz olarak terk etmek suretiyle firar ettiği, firar hâlinde iken 4.9.2014 tarihinde yakalandığı, böylece 25.6.2014-4.9.2014 tarihleri arasında firar suçunu; 5.9.2014 tarihinde Birliğine sevk edilen sanığın, 7.9.2014 tarihinde saat 24.00’a kadar Birliğine katılması gerekirken katılmadığı, firar hâlinde iken 4.11.2014 tarihinde yakalandığı, böylece 8.9.2014-4.11.2014 tarihleri arasında firar suçunu; son olarak, 5.11.2014 tarihinde Birliğine sevk edilen sanığın, 7.11.2014 tarihinde saat 24.00’a kadar Birliğine katılması gerekirken katılmadığı, firar hâlinde iken 13.1.2015 tarihinde yakalandığı, böylece 8.11.2014-13.1.2015 tarihleri arasında firar suçunu işlediği kabul edilerek, yukarıda izah edildiği şekilde mahkûmiyetine karar verilmiş ise de;

Gerekçeli hükümde; kamuya yararlı bir işte çalışmak istediği yolunda beyanları bulunan sanığın, bu isteminin neden uygun görülmediğine, hakkında öngörülen hapis cezasının hangi nedenlerle kamuya yararlı bir işte çalıştırma seçeneği yerine adli para cezasına çevrildiğine ilişkin herhangi bir gerekçeye yer verilmemesinin, CMK’nın 34/1 ve 230/1’inci maddelerine aykırılık teşkil ettiği kabul edilerek, mahkûmiyet hükümlerinin usul yönünden hukuka aykırılık nedeniyle ayrı ayrı bozulmasına karar verilmiştir.

Üye …; sanığın eylemlerinin, ayrı ayrı firar suçuna vücut vermeyeceği, hakkında teselsül hükümlerinin uygulanması gerektiği ayrışık görüşüyle çoğunluğun bozma kararına katılmıştır.

Sonuç: Müdafiin temyizine atfen ve resen, 353 sayılı Kanun’un 221/1’nci maddesi gereğince, mahkûmiyet hükmünün, usul yönünden hukuka aykırılık nedeniyle ayrı ayrı BOZULMASINA;

2.2.2016 tarihinde, tebliğnameye uygun olarak ve oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy