(1632 S. K. m. 66) (5237 S. K. m. 50, 52, 62) (5271 S. K. m. 191) (353 S. K. m. 217)

Dosya kapsamından, sanığın, daha önce işlemiş olduğu bir firar suçu nedeniyle, 16.10.2014 tarihinde yakalanarak … Askerlik Şubesi Başkanlığına teslim edildiği, aynı gün Askerlik Şubesi Başkanlığınca, bir gün yol süresi verilerek Birliğine sevk edildiği, en geç 17.10.2014 günü saat 24.00’a kadar Birliğine katılması gerekirken katılmadığı, 14.3.2015 tarihinde polis tarafından yakalandığı, böylece 18.10.2014-14.3.2015 tarihleri arasında firar suçunu işlediği anlaşılmaktadır.

Bu itibarla; Askeri Mahkemece, kovuşturma aşamasında dinlenen psikiyatri uzmanı bilirkişinin mütalaasıyla, suç tarihlerinde askerliğe elverişli olduğu ve cezai ehliyetinin tam olduğu belirlenen sanık hakkında, atılı suçtan, yasal ve inandırıcı gerekçelerle, alt sınırdan ceza tayin edilip, takdiri indirim yapılarak, yazılı olduğu şekilde cezalandırılmasında,  suçlu kişiliği dolayısıyla takdiren hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasında, yine suçlu kişiliği dolayısıyla takdiren hapis cezasının ertelenmemesinde, hükmedilen hapis cezasının alt sınırdan adli para cezasına çevrilmesinde; usûl, sübut, vasıf, takdir ve uygulama yönlerinden hukuka aykırılık bulunmadığından, mahkûmiyet hükmünün onanmasına karar verilmiştir.

İddianamenin kabul edildiği tensip tutanağından anlaşılmakla birlikte, iddianamenin kabulü kararının duruşmada okunmaması, CMK’nın 191/1’inci maddesine aykırı düşmekte ise de, bu usul eksikliği nispi nitelikte olduğundan, bu hususa işaret edilmiştir.

SONUÇ VE KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Sanığın kabule değer görülmeyen temyiz sebeplerinin, 353 sayılı Kanun’un 217/2’nci maddesi gereğince REDDİNE;

Usul ve esas yönlerinden hukuka uygun bulunan mahkûmiyet hükmünün ONANMASINA;

2.2.2016 tarihinde, tebliğnameye uygun olarak ve oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy