Askeri Yargıtay 4. Daire 2016/168 Esas 2016/185 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 4. Daire
Esas No: 2016/ 168
Karar No: 2016 / 185
Karar Tarihi: 22.03.2016

(1632 S. K. m. 66, 73) (5237 S. K. m. 50, 52, 62)

Sanığın, 26.7.2014 tarihinde, … Askerlik Şubesi Başkanlığı tarafından, başka bir firar suçundan yakalanmasını müteakip 1 gün yol süresi verilerek serbest olarak Birliğine sevk edildiği, Askerlik Şubesince düzenlenen sevk belgesine “28 Temmuz 2014 tarihinde Birliğime katılacağım” kaydının düşülerek sanığa imzalattırıldığı dikkate alındığında, en geç 28.7.2014 tarihinde saat 24.00'a kadar Birliğine katılması gerekirken katılmadığı, 10.8.2014 tarihinde Birliğine katıldığı tüm dosya kapsamından maddi vakıa olarak anlaşılmıştır.

Bu bağlamda, Askeri Mahkemece; yaptırılan psikiyatrik inceleme sonunda, TCK’nın 32/1-2’nci maddelerinden yararlanamayacağı, suç tarihlerinde ve halen cezai ehliyetinin tam olduğu, alkol ve madde kullanımının, kötüye kullanım düzeyinde olup bağımlılık düzeyinde olmadığı, adli gözlem altına alınmasına gerek duyulmadığı, psikiyatri uzmanı bilirkişinin mütalaası (dizi 46, 47) ile belirlenen sanık hakkında; yapılan yargılama sonucunda, toplanan delillere ve oluşan vicdani kanaate göre, yasal, haklı ve inandırıcı gerekçeler gösterilmek suretiyle, aşağıda belirtilen suç başlangıç tarihinin yanlış belirlenmesi hususu dışında, suçun sübutunu kabulde; vasfının tayininde; asgari hadden temel cezanın tayin edilmesinde; ASCK'nın 73'üncü maddesinin uygulanmasında; takdiri indirim sebebi göz önünde bulundurularak azami oranda indirim yapılmasında; hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasında; hükmolunan hapis cezasının ertelenmesi yerine, adli para cezasına çevrilip taksitlendirilmesinde; usul, sübut, vasıf, takdir ve uygulama yönlerinden herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Ancak, Askeri Mahkemece; … Askerlik Şubesi Başkanlığınca Birliğine sevk edildiği sırada düzenlenen sevk belgesine (dizi 5), “28 Temmuz 2014 tarihinde Birliğime katılacağım” kaydının düşülerek sanığa imzalattırıldığı dikkate alındığında, sanığın en geç 28.7.2014 tarihinde saat 24.00'a kadar Birliğine katılmasının gerekmesi (Askeri Yargıtay Daireler Kurulunun 9.4.2015 tarihli ve 2015/29-45 E.K. sayılı kararı da aynı yöndedir) nedeniyle, sanığa atılı firar suçunun başlangıç tarihinin, 29.7.2014 tarihi yerine, 28.7.2014 tarihi olarak belirlenmesi hatalı ise de; temyiz konusu maddi olayda, yapılan suç tarihi hatasının, suçun hukuki niteliğinin tayinine ve ceza uygulamasına bir etkisinin bulunmaması, suç tarihlerinin belirlenmesine ilişkin bilgi ve belgelerin dava dosyasında mevcut olması, suç tarihlerinin saptanmasının ayrı bir araştırma ve takdiri gerektirmemesi hususları birlikte değerlendirildiğinde, 28.7.2014-10.8.2014 tarihleri arasındaki firar suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün suç başlangıç tarihinin yanlış belirlenmesi yönünden bozulmasına, ancak, bu bozma nedeni yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 353 sayılı Kanun’un 220/2-F maddesine göre, 28.7.2014-10.8.2014 tarihleri arasındaki firar suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün belirtilen kısmının düzeltilerek ve diğer kısımlarının ise aynen muhafaza edilerek onanmasına karar verilmiştir.

Sonuç Ve Karar: Açıklanan nedenlerle;

Sanığın sebepsiz temyiz isteminin, 353 sayılı Kanun’un 217/2’nci maddesi gereğince REDDİNE;

Sanığın temyizine atfen ve resen, öz vakanın yanlış tespiti (suç başlangıç tarihinin yanlış belirlenmesi) yönünden hukuka aykırı bulunan 28.7.2014-10.8.2014 tarihleri arasındaki firar suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün, 353 sayılı Kanun’un 221/1’inci maddesi gereğince BOZULMASINA;

Bu bozma nedeni yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 353 sayılı Kanun’un 220/2-F maddesi gereğince, kararda “28.7.2014” olarak gösterilen atılı suç başlangıç tarihinin “29.7.2014” şeklinde düzeltilmesi ve diğer kısımlarının ise aynen muhafaza edilmesi suretiyle, mahkûmiyet hükmünün DÜZELTİLEREK ONANMASINA;

22.3.2015 tarihinde, tebliğnameye aykırı olarak ve oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy