Askeri Yargıtay 4. Daire 2016/159 Esas 2016/176 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 4. Daire
Esas No: 2016/ 159
Karar No: 2016 / 176
Karar Tarihi: 22.03.2016

(5237 S. K. m. 257) (5271 S. K. m. 223, 230)

Dosya kapsamından, katılan terhisli Dz.Mhf.Er M.G.'nin, 2014 yılı Temmuz ayı içinde, … Merkez K.'lığına kısa dönem er olarak katıldığı, buraya gelmeden önce 7 günlük dağıtım iznini kullandığı ve geriye 5 günlük izin hakkının kaldığı, TSK Erbaş/Er işlemleri yönergesi gereğince, 5 günlük iznini, terhis mahiyetinde, yol süresi tanınarak kullanması gerekirken, Birliğine katıldığında mazeret belirtmesi üzerine 24.9.2014 tarihinden başlayarak 3 gününü, 19.10.2014 tarihinden başlayarak ta 2 gününü kullanmak üzere planlama yapıldığı ve bu planlamanın sanık tarafından onaylandığı, ilk iznini kullanan katılanın, ikinci iznini kullanmak için başvurduğunda, gidiş-geliş toplam 4 günlük yol iznini de talep ettiği ve bu şekilde izin belgesinin Bçvş. R.N. tarafından düzenlenerek, onay için sanığa çıkarıldığı, ancak sanığın; "yol izni, kanuni izinden fazla olamaz" diyerek izin talebini geri çevirdiği, bunun üzerine katılanın, sanığın yanına çıkarak, mazeretini belirtip, izin talebini yinelediği, bu talep üzerine, yol izni vermeden, katılanın 2 gün süreli kanuni izne gönderildiği, daha sonra katılanın terhisine 9 gün kala, revirden10 gün istirahat aldığı, bu istirahatini evde geçirmek için başvuruda bulunduğu, ancak sanık tarafından bu istemin uygun görülmediği, ardından, sanığın, katılanın terhisine 3-4 gün kala, Bçvş. R.N.'yi yanına çağırarak, katılanı, yol süresi vererek, memleketine gönderme imkanı olup olmadığını araştırmasını istediği, Bçvş. R.N.'nin, katılanın kanuni izninin bitmiş olması nedeniyle böyle bir imkanın kalmadığını belirtmesi üzerine, sanığın, … Askerlik Şubesi Başkanını arayarak, aynı konuya ilişkin görüşünü aldığı, onun da böyle bir işlemin mümkün olmadığını belirtmesi üzerine, başka bir izni kalmayan katılana, askerlik süresi içerisinde kullandığı izinlerde yol izni verilmediği anlaşılmaktadır.

Sanığa atılı görevi kötüye kullanma suçu, kasten işlenebilen bir suçtur. Failin kasten hareket etmiş sayılabilmesi için, tipe uygun hareketi önceden düşünüp öngörmüş, zihninde canlandırmış olması gerekir. Düşünülüp, öngörülen şey, tipe uygun fiil olduğuna göre, failin aklında bu fiili suç haline getiren her şey yer almalıdır. Bunun içindir ki, düşünülüp öngörülecek, zihinde önceden canlandırılacak hususların başında fiilin kurucu unsurları gelir. Düşünme ve öngörme, suçun maddi nitelikteki unsurlarına da ilişkin olmalıdır. Özellikle, suçun maddi konusu, bu bilmenin çerçevesi içine girmelidir. Ayrıca fail, neticeyi de düşünmüş ve öngörmüş olmalıdır.

Kastın belirlenmesinde, failin dışa yansıyan davranışlarından hareketle sonuca varılabilir. Bu nedenle, bir eylemin kasıtla işlendiğinin kabulü için, sanığın eylemini, iradi olarak arzuladığı neticeyi elde etmek amacıyla, bilerek ve isteyerek yaptığının hiçbir kuşku ve tereddüde yer vermeyecek biçimde ortaya konulması gerekir. Eylemin kasten gerçekleştirildiği konusunda kuşku varsa, bu durum sanık lehine yorumlanmalıdır.

Belirtilenler çerçevesinde somut olaya dönüldüğünde; dağıtım izni sonunda 5 gün kanuni izni kaldığı anlaşılan katılana, bu izninin, TSK Erbaş/Er işlemleri yönergesine göre, terhisi sırasında verilmesi gerekirken, mazeret beyan etmesi nedeniyle iki parçaya bölünerek verilmesi, katılanın, sanığın emri altında görev yapmakta iken, kendisine 10 kez hafta içi çarşı izni, 23 kez de vardiya izni verilmiş olması, sanığın, katılanın terhisine 3-4 gün kaldığında, Bçvş. R.N.'yi çağırarak, katılana, terhisinde yol izni verilmesi hususunu araştırmasını istediği, bunun mümkün olmadığı bilgisini alması üzerine, telefon açarak, aynı hususu … Askerlik Şubesi Başkanı Per.Alb. Y.Z.'den de sorarak araştırması hususları bir arada değerlendirildiğinde, sanığa atılı suç, manevi unsur itibarıyla oluşmayacağından, Askeri Mahkemece verilen beraat hükmünün onanmasına karar verilmiştir.

Sonuç Ve Karar: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Katılan vekilinin kabule değer görülmeyen temyiz sebeplerinin, 353 sayılı Kanun’un 217/2’nci maddesi gereğince REDDİNE;

Usul ve esas yönlerinden hukuka uygun bulunan beraat hükmünün ONANMASINA;

22.3.2016 tarihinde, tebliğnameye uygun olarak ve oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy