Askeri Yargıtay 4. Daire 2013/309 Esas 2013/95 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 4. Daire
Esas No: 2013/ 309
Karar No: 2013 / 95
Karar Tarihi: 22.01.2013

(1632 S. K. m. 130, 137) (353 S. K. m. 16)

Askeri Mahkemece; sanığın, 13.03.2008 tarihinde hizmette tekasülle harp malzemesinin mühimce hasarına sebebiyet vermek suçunu işlediğinden bahisle açılan kamu davasında, davaya konu 060724 plakalı Fantuzzi aracın harp malzemesi olmadığının anlaşılması sebebiyle atılı suçun unsurları itibariyle oluşmadığı kabul edilerek beraat kararı verilmiş; bu hüküm, Komutan tarafından; anılan aracın harp malzemesi olmamakla birlikte askeri eşya niteliğinde olduğu ve sanığın eyleminin ASCK’nın 130’uncu maddesi kapsamında hizmete mahsus askeri eşyanın özürsüz harap olmasına sebebiyet vermek suçunu oluşturacağı ileri sürülerek temyiz edilmiştir.

Dosya içeriğine göre; suç tarihinde Etimesgut’taki Birliğinde görev yapmakta olan sanığın, 020084 plakalı Mercedes marka çekici aracın (Lowbet) sürücüsü olduğu; 13.03.2008 tarihinde 160724 plakalı Fantuzzi aracının MEBS Okulu Komutanlığına götürülmesiyle görevlendirildiği, Fantuzzi aracının sanık tarafından kullanılan çekiciyle yüklü olarak taşındığı sırada, Çiğiltepe Askeri Lojmanları ile MEBS Okulu Komutanlığı arasında bulunan Turgut Özal Bulvarından geçerken önde ilerlemekte olan eskort aracının 4,50 metre yüksekliğindeki bir alt geçide girmesini müteakip sanığın kullandığı aracın da söz konusu alt geçide girdiği, ancak alt geçidin yüksekliğinin sanığın kullandığı aracın yüksekliğinden daha az olması nedeniyle aracın geçişi sırasında Fantuzzi aracının köprüye takıldığı ve bunun sonucunda anılan araçta 8.556 TL tutarında hasar meydana geldiği; bu eylem nedeniyle sanık hakkında hizmette tekasülle harp malzemesinin mühimce hasarına sebebiyet vermek suçundan ASCK’nın 137’nci maddesi uyarınca cezalandırılması ve Hazine zararının 353 sayılı Kanun'un 16’ncı maddesi uyarınca tazmini istemiyle kamu davası açıldığı, Askeri Mahkemece; bu konuda dinlenen Bilirkişi beyanları doğrultusunda, hasara uğramış olan Fantuzzi aracının harp malzemesi olmadığı ve dolayısıyla atılı suçun unsurlarının oluşmadığı kabul edilerek beraat verildiği anlaşılmaktadır.
ASCK’nın 137’nci maddesinde, gemi, uçak, silah veya harp malzemesinin mühimce hasara uğratılması yaptırıma bağlanmış olup; Askeri Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarıyla, harp malzemesi, Türk Silahlı Kuvvetlerinin muharebe gücüne tesir eden ve birlik TMK (Teşkilat, Malzeme ve Kadro) kitaplarında gösterilen bütün ordu malları olarak kabul edilmektedir.

Uygulamada, stepne, ambulans, grayder, kıtık dikme makinesi, lancia aracı, binek otomobil gibi araç ve malzemeler harp malzemesi olarak kabul edilmektedir. (Bknz: Askeri Ceza Kanunu, Hulusi ÖZBAKAN, Ankara 1987, Sh.332)

Fantuzzi aracının harp malzemesi olup olmadığı konusunda dinlenilen Bilirkişiler, beyanlarında; Fantuzzi tipi aracın yük kaldırma ve indirme gibi işlevleri olduğunu, KKYY 315-1 Kara Harp Silah ve Araçları Yardımcı Yayınında harp malzemesi olarak kabul edilen araç ve silahların gösterilmiş olduğunu, ancak bu aracın harp malzemesi olmadığını ve muharebe hizmet destek vasıtası olduğunu beyan etmişlerse de; Bilirkişiler tarafından ibraz edilmesi üzerine dava dosyasına konmuş olan KKYY 315-1 Kara Harp Silah ve Araçları Yardımcı Yayınını incelendiğinde; yayın içeriğinde harp malzemesiyle ilgili bir tanım ve sınırlama olmadığı, İstihkam Savaş Araçları ve İş Makineleri ana başlıkları altında toplam yirmi dört araç ve iş makinesine ait tanıtım bilgilerine yer verildiği anlaşılmaktadır.

Lojistik Yönetim Programında yer alan Ana Malzeme Bilgi Formu incelendiğinde; aracın istihkam malzemeleri sınıfına ait bir malzeme olduğu, Malzeme TMK Numarasının 1001, isminin Yük Aktarma Aracı olduğu, muharebe hizmet destek vasıtaları grubuna dahil olduğu, 1001 İkame Malzeme Listesine stok numarasıyla kayıtlı olduğu, yükleme ve boşaltma işlemlerinde kullanıldığı görülmektedir.

Bu özellikleri itibarıyla, anılan aracın Türk Silahlı Kuvvetlerinin muharebe gücüne tesir eden ve birlik TMK’sında gösterilen araçlardan olduğu ve dolayısıyla harp malzemesi olarak kabulü gerektiği göz ardı edilerek, sadece isim ve bilgilerinin KKYY 315-1 Kara Harp Silah ve Araçları Yardımcı Yayınında yer almamasından hareketle, bu aracın harp malzemesi olarak kabul edilmeyeceği doğrultusundaki Bilirkişilerin beyanlarına dayanılarak, anılan aracın harp malzemesi olarak kabul edilmemiş olması hukuka aykırı bulunmaktadır.

Bu sebeple, beraat hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy