Askeri Yargıtay 4. Daire 2012/34 Esas 2012/18 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 4. Daire
Esas No: 2012/ 34
Karar No: 2012 / 18
Karar Tarihi: 10.01.2012

(1632 S. K. m. 85) (5271 S. K. m. 226) (353 S. K. m. 207)

Sanığın, 22.09.2008 tarihinde mutfakta kendisine özel porselen tabakta yemek hazırlattığı, bu sırada mutfağa gelen ve durumu fark eden Nöbetçi Astsubayı mağdur J.Astsb.Kd.Çvş İ.T.’nin aşçı J.Er E.B.’ye tabaktaki yemeği ana yemeğe katmasını söylediği ve sanığa da neden böyle bir şey yaptığını sorduğu, bunun üzerine sanığın olay yerinden uzaklaştığı;

Kısa bir süre sonra mağdurun J.Er H. K. aracılığı ile sanığı, odasına çağırttığı, odaya gelen sanık ile mağdur arasında sözlü tartışma olduğu, mağdurun sanığı düzgün durması konusunda uyardığı, tartışma devam ederken sanığın burnuna kafasıyla vurduğu, odadan bağrışma ve masaya yumruk vurma sesleri gelmesi üzerine olay yerine gelenlerin tarafları ayırdıkları, bu esnada sanığın, “ Ananı avradını s.k. edeyim şerefsiz” şeklinde küfür ettiği şeklinde kabul edilen olayda;

Askeri Mahkemece; Nöbetçi Astsubayı mağdur J.Astsb.Kd.Çvş İ.T. ile arasında yaşanan tartışma sırasında sanığın, “Ananı avradını s.k. edeyim şerefsiz” şeklinde küfür etmek suretiyle, ASCK’nın 85/1‘inci maddesi 2’nci cümlesi uyarınca, amire hakaret suçunu işlediği kabul edilerek mahkumiyetine karar verilmiş ise de;
Hakkında düzenlenen iddianamede, sanığın "s..., ben senin gibi rütbelinin anasını avradını s.k. ederim” şeklinde küfür etmek suretiyle amire hakaret suçunu işlediği ve ASCK’nın 85/1’inci maddesi uyarınca cezalandırılması talep edilmiştir.

Sanığın sorgusu, 13.05.2009 tarihli duruşmada hakkında ASCK’nın 85/1’inci maddesinin uygulanmasını isteyen iddianame uyarınca tespit edilmiş ve müteakiben sanığın bağışık tutulmasına karar verilmiş, dolayısıyla mahkumiyet hükmünün verildiği 16.09.2009 tarihli karar duruşması sanığın yokluğunda yapılarak, ASCK’nın 85/1’inci maddesinin ikinci cümlesi uyarınca temel ceza belirlenip mahkumiyet hükmü tesis edilmiştir.

ASCK’nın 85/1’inci maddesinde düzenlenen amire hakaret suçunun basit halinin ilk cümlede tanımlandığı, ikinci cümlede ise, atılı suçun vasıflı halinin tanımlandığı dikkate alındığında, Askeri Mahkemece ASCK’nın 85/1’inci maddesinin ikinci cümlesi uyarınca, amire hakaret suçunun vasıflı halinden uygulama yapılacak olması nedeniyle, CMK’nın 226’ncı maddesi uyarınca ek savunma hakkı verilmesi gerekirken, bu hak tanınmadan, ASCK’nın 85/1’inci maddesinin ikinci cümlesinin uygulanması suretiyle belirtilen şekilde cezalandırılması, sanığın savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğurmuştur.

Öte yandan, ASCK’nın 85/1‘inci maddesinin ikinci cümlesi uyarınca yapılan cezalandırmaya ilişkin gerekçenin hiç gösterilmemiş olması da, gerekçesizlik yönünden usule aykırılık oluşturmaktadır.

Bu itibarla, sanığın, yöneltilen suçlamanın değişen vasfına göre savunmasının alınmaması, ek savunması belirlenmeden hükme varılması, mutlak surette savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğurduğundan, ayrıca bu uygulamaya ilişkin gerekçe de gösterilmemiş olduğundan, mahkumiyet hükmünün 353 sayılı Kanun’un 207/3-G ve H maddesi uyarınca usule aykırılıktan bozulmasına karar verilmiştir. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy