Askeri Yargıtay 3. Daire 2016/56 Esas 2016/74 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2016/ 56
Karar No: 2016 / 74
Karar Tarihi: 02.02.2016


(353 S. K. m. 221, 228) (5271 S. K. m. 211, 230)

 

Askeri Mahkemece; sanığın, 18.3.2014 tarihinde mağdur (Ter.) J.Onb. E.Ç.’nin yüzüne kafa ile vurduğu, bu nedenle mağdurun burnunun kırıldığı, böylece üste fiilen taarruz suçunu işlediği kabul edilerek, yukarıda izah edildiği şekilde mahkûmiyetine karar verilmiş ise de;

 

CMK’nın 230/1’inci maddesinde; “(1) Mahkûmiyet hükmünün gerekçesinde aşağıdaki hususlar gösterilir:

 

a) İddia ve savunmada ileri sürülen görüşler.

 

b) Delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin belirtilmesi; bu kapsamda dosya içerisinde bulunan ve hukuka aykırı yöntemlerle elde edilen delillerin ayrıca ve açıkça gösterilmesi.

 

c) Ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiili ve bunun nitelendirilmesi...” düzenlemesi yer almaktadır.

 

Hâl böyle iken, somut olaya ilişkin olarak Askeri Mahkemece, sanığın “haksız tahrike ilişkin olabilecek nitelikteki savunmalarının hiç irdelenmemiş olduğu, diğer deliller sayıldıktan sonra gerekçeli kararda, olayın tanıklarının beyanlarına ve hatta isimlerine dahi yer verilmediği, soyut bir beyanla “tanık ifadeleri” şeklinde sübut delilleri arasında gösterildiği, bu şekilde kaleme alınan gerekçenin temyiz denetimine elverişli, tarafları aydınlatıcı ve hukuki olmaktan uzak olduğu, bu hususun usul yönünden bozmayı gerektirdiği,

 

Ayrıca, dosyada yer alan danışmanlık kartında (Dz.1), sanığın 6-7 yıl önce çeşitli uyuşturucu maddeler kullandığının belirtildiği, sanığın Birlik Komutanlığı tarafından tespit edilen ifadesinde psikolojik sorunları olduğundan sinirlerine hakim olamadığını beyan ettiği, adli sicil kaydına göre hakkında iki ayrı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunduğu görülmekle, adli sicil kaydında yer alan kararların, sanığın şahsi dosyasında mevcut kıta anket formlarının, varsa psikiyatrik rahatsızlığına ilişkin tüm belgelerin dosyaya ithalini müteakiben, suç tarihlerinde psikiyatrik açıdan askerliğe elverişli bulunup bulunmadığının, keza, cezai ehliyetinin tespiti için adli gözlem altına aldırılmasına gerek olup olmadığının belirlenebilmesi amacıyla, psikiyatri uzmanı bir bilirkişiye muayene ettirilmeksizin hükme varılmasının noksanlık oluşturduğu,

 

Son olarak, sanığın Birlik Komutanlığı tarafından tespit edilen ifadesinde, olayın öncesinde mağdurun kendisine bakarak “bir top olsa da ayağıma masaj yapsa” deyip güldüğünü beyan ettiği; CMK’nın 211'inci maddesince hazırlık ifadesi okunmuş olan tanık J.Er G.Ö’nün Birlik Komutanlığı tarafından tespit edilen ifadesinde, olaydan sonra sanığın kendisine, mağdura kafa attığını, bunun sebebinin de mağdurun ona “top” demesi olduğunu beyan ettiği; sanığın aynı savunmasını tüm aşamalarda dile getirdiği; dolayısıyla sanığın atılı suçu haksız tahrik altında işleyip işlemediği konusundaki savunmalarının araştırılmamış olduğu ve bu hususun gerekçeli hükümde tartışılmadığı anlaşılmakla; olayın öncesinde mağdurun, sanığa bakarak “bir top olsa da ayağıma masaj yapsa” deyip güldüğü şeklindeki sanık savunmasının mağdura ve tanık J.Er G.Ö.’e sorulmamış olmasının da noksanlık teşkil ettiği,

 

Görülmekle, mahkûmiyet hükmünün usul ve noksan soruşturma yönlerinden bozulmasına karar verilmiştir.

 

Sonuç: Açıklanan nedenlerle;

 

Usul ve noksan soruşturma yönlerinden yönünden hukuka aykırı olan mahkûmiyet hükmünün, 353 sayılı Kanun’un 221/1’inci maddesi uyarınca, sanığın temyizine atfen ve resen BOZULMASINA;

 

2.2.2016 tarihinde, tebliğnameye uygun olarak ve oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy