Askeri Yargıtay 3. Daire 2016/212 Esas 2016/238 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2016/ 212
Karar No: 2016 / 238
Karar Tarihi: 19.04.2016

(1632 S. K. m. 66) (5271 S. K. m. 74) (5275 S. K. m. 105)

Askeri Mahkemece; sanığın, 18.4.2015 tarihinde birliğinden firar edip, 23.9.2015 tarihinde …’da polis tarafından yakalandığı, Askeri Savcılık tarafından ifadesi tespit edildikten sonra gönderildiği Askerlik Şubesi tarafından bir gün yol süresi verilip birliğine sevk edildiği, en geç 24.9.2015 tarihi gün sonuna kadar birliğine katılması gerekirken katılmadığı, 5.10.2015 tarihinde tekrar yakalandığı, böylece 18.4.2015-23.9.2015 ve 25.9.2015-5.10.2015 tarihleri arasında iki ayrı firar suçunu işlediği kabul edilerek ayrı ayrı mahkûmiyetine karar verilmiş ise de;

Dosya muhteviyatında sanığın 23.9.2015 tarihinde yakalandığına dair tutanağın belgegeçer çıktısı bulunmakla birlikte aslı veya onaylı fotokopisinin olmadığı, yine 25.9.2015 tarihinde askerlik şubesinden sevk edildiğine dair her hangi bir belgenin bulunmadığı, daha önceden işlediği firar suçuna ilişkin gerekçeli kararında onaysız fotokopi olduğu görülmektedir.

1) Bu kapsamda, sanığın önceki firar suçuna ilişkin gerekçeli karar ile ilk firar suçuna yönelik olarak 23.9.2015 tarihli yakalama tutanağı ve ikinci firar suçuna ilişkin olarak Askerlik Şubesi Başkanlığınca birliğine sevk edildiğine dair düzenlenen sevk belgesinin aslı veya onaylı suretlerinin dosyaya ithal edilmesini müteakip, suç başlangıç ve bitim tarihleri ile maddi vakanın her türlü şüpheden uzak bir şekilde ortaya konularak hüküm tesis edilmesi gerektiğinden, mahkûmiyet hükümlerinin noksan soruşturma nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

2) Diğer yandan, kovuşturma aşamasında dinlenen psikiyatri uzmanı bilirkişi tarafından, suç tarihlerinde ve hâlen askerliğe elverişli ve cezai ehliyetinin tam olduğu, adli gözlem altına alınmasına gerek bulunmadığı yönünde mütalaanın verildiği görülmekte ise de; adli sicil kaydında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde kabul etmek ve bulundurmak suçundan dolayı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar bulunduğu anlaşılan sanıktan, uyuşturucu kullanımı nedeniyle tedavi görüp görmediğinin, görmüş ise hangi tarihlerde ve hangi sağlık kuruluşlarında tedavi gördüğü hususlarının sorulması ve varsa bu tedaviye ilişkin tüm belgelerin getirtilmesini müteakip, öncelikle psikiyatri uzmanı bir bilirkişiye muayenesinin yaptırılması, bilirkişinin gerek görmesi hâlinde, CMK’nın 74’üncü maddesi kapsamında adli gözlem altına alınması ve elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmamış olması da noksan soruşturma teşkil etmektedir.

Kabule göre Askeri Mahkemece, her iki firar suçuna ilişkin kurulan hükümlerde hapis cezalarının, seçenek yaptırımlara çevrilmesiyle ilgili kanun maddelerinin hüküm fıkralarında gösterilmemiş olması ile ikinci firar suçuna ilişkin uygulama gerekçesinde 5275 sayılı Kanun’un 105/3'üncü maddesine yapılan atfın hatalı olduğuna işaret edilmiştir.

Sonuç: Açıklanan nedenlerle;

Noksan soruşturma yönünden hukuka aykırı bulunan mahkûmiyet hükümlerinin, 353 sayılı Kanun’un 221/1’inci maddesi gereğince, sanık ve müdafii temyizlerine atfen ve resen ayrı ayrı BOZULMASINA; 19.04.2016 tarihinde, tebliğnamedeki görüşe uygun olarak ve oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy