Askeri Yargıtay 3. Daire 2016/185 Esas 2016/208 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2016/ 185
Karar No: 2016 / 208
Karar Tarihi: 05.04.2016


(765 S. K. m. 95) (5352 S. K. Geç. m. 2) (5271 S. K. m. 231) (353 S. K. m. 243)

 

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 3.2.2009 tarihli, 2008/11-250 Esas ve 2009/13 Karar sayılı ilamında işaret edildiği üzere; 1.6.2005 tarihinden önce işlenen suçlar yönünden, 765 sayılı TCK’nın 95/2’nci maddesi uyarınca esasen vaki olmamış sayılacağı hâller veya mülga 3682 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun 8’inci ve 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun Geçici 2’nci maddesi hükümleri uyarınca silinme koşulları oluşan mahkûmiyetler, adli sicilden silinmiş olup olmadığına bakılmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarının değerlendirilmesinde olumsuz koşul olarak belirtilen engel bir neden olarak kabul edilemeyecektir. Nitekim, Askeri Yargıtay Daireler Kurulunun 30.10.2008 tarihli ve 2008/154-173 sayılı kararının kabul tarzı da aynı niteliktedir.

 

Askeri Mahkemece, sanığın, daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel kasıtlı bir suçtan mahkûm olmadığı gerekçesiyle, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ise de;

 

Dosya kapsamında sanığın, …1’inci Asliye Ceza Mahkemesinin 1.7.2005 tarihli ve 2005/279-341 sayılı kararı ile 7.4.2005 tarihinde daha on sekiz yaşını doldurmamış iken hakaret suçu nedeniyle mahkûmiyetine ve cezasının 647 sayılı Kanun’un 6’ncı maddesi gereğince ertelenmesine karar verildiği, bu hükmün 8.7.2005 tarihinde kesinleştiği, bu mahkûmiyetin vaki olmamış sayılması için mülga 765 sayılı TCK’nın 95/2’nci maddesinde öngörülen ve karar tarihinden itibaren işlemeye başlayan beş yıllık deneme süresinin 1.7.2010 tarihinde dolmasından önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına konu suçun işlenmiş olması karşısında, sanık hakkında müsnet suçtan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi, CMK’nın 231/6-a maddesinde öngörülen sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması şeklindeki objektif koşulun somut olayda gerçekleşmemesi nedeniyle hukuka aykırı bulunduğundan, Milli Savunma Bakanı’nın kanun yararına bozma isteminin kabulüne karar verilmiştir.

 

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, “Davanın esasını çözmeyen” bir karar olduğundan, 353 sayılı Kanun’un 243/4-A maddesi kapsamında bozmadan sonra kararı veren mahkeme tarafından gerekli inceleme ve araştırma sonucunda yeniden karar verilmesi gerektiği, bu tür kararların kanun yararına bozulması durumunda yargılamanın tekrarlanması yasağına ilişkin kurallar uygulanamayacağı gibi, davanın esasını çözen bir karar bulunmadığı için verilecek hüküm veya kararlarda lehe veya aleyhe sonuçtan da söz edilemeyeceği hususlarına işaret edilmiştir.

 

Sonuç: Açıklanan nedenlerle;

 

1) Milli Savunma Bakanı’nın 29.2.2016 tarihli, MAİY.: 51393309-9010-626-16/As.Adlt. İşl.Rap.Tet. ve İşl.Ş.(26-B-28-16) sayılı kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE;

 

2) …Askeri Mahkemesinin 8.12.2007 tarihindeki emre itaatsizlikte ısrar suçuna ilişkin, 15.7.2008 tarihli ve 2008/649-402 sayılı mahkûmiyet hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararının, 353 sayılı Kanun’un 243/3’üncü maddesi gereğince kanun yararına BOZULMASINA;

 

3) 353 sayılı Kanun’un 243/4-(A) madde ve bendi gereğince, bu konuda bir karar vermek üzere, dava dosyasının …Askeri Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE;

 

5.4.2016 tarihinde ve oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy