Askeri Yargıtay 3. Daire 2016/169 Esas 2016/195 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2016/ 169
Karar No: 2016 / 195
Karar Tarihi: 29.03.2016


(5271 S. K. m. 231) (353 S. K. m. 243)

 

CMK’nın 231/6’ncı maddesinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması gerektiği hükme bağlanmıştır.

 

Askeri Mahkemece, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilirken, sanığın geçmişte sabıkasının bulunmadığı gerekçe olarak gösterilmiş ise de;

 

Dosyanın incelenmesinde; sanığın, müsnet suç tarihinden önce 28.4.2006 tarihinde işlediği kasten yaralama suçu nedeniyle …Asliye Ceza Mahkemesinin 15.2.2007 tarihli, 2006/299 Esas ve 2007/36 Karar sayılı hükmü ile mahkûmiyetine karar verildiği, hükmün 14.4.2010 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. İncelemeye esas asta müessir fiil suçunun işlendiği 27.7.2010 tarihi itibarıyla da önceki mahkûmiyet hükmünün adli sicilden silinme koşullarının oluşmadığı açık olmakla, kasıtlı suçtan mahkûmiyetinin bulunması nedeniyle sanık hakkında asta müessir fiil suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesine yasal imkân bulunmamaktadır.

 

Yukarıda açıklanan nedenlerle, sanık hakkında asta müessir fiil suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar, CMK’nın 231/6-a maddesinde öngörülen, “Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması” şeklindeki objektif koşulun somut olayda gerçekleşmemesi nedeniyle kanuna aykırı olduğundan, Askeri Mahkemenin 25.6.2013 tarihli ve 2013/1230-489 sayılı kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir.

 

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, “davanın esasını çözmeyen” bir karar olduğundan, 353 sayılı Kanun’un 243/4 (A) maddesi kapsamında bozmadan sonra kararı veren mahkeme tarafından gerekli inceleme ve araştırma sonucunda (hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesine objektif yasal engel bulunması sebebiyle somut olayda duruşma açılmaksızın) yeniden karar verilmesi gerektiği, bu tür kararların kanun yararına bozulması durumunda, yargılamanın tekrarlanması yasağına ilişkin kurallar uygulanamayacağı gibi davanın esasını çözen bir karar bulunmadığı için verilecek hüküm veya kararlarda lehe veya aleyhe sonuçtan da söz edilemeyeceği hususlarına işaret edilmiştir.

 

Sonuç: 1) Milli Savunma Bakanı’nın 18.2.2016 tarihli, MAİY: 51393309-9010-529-16/As.Adlt. İşl.Rap.Tet. ve İşl.Ş. (26.B-156-15) sayılı kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE;

 

2) …Askeri Mahkemesince verilen 25.6.2013 tarihli ve 2013/1230-489 sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın, 353 sayılı Kanun’un 243/3’üncü maddesi uyarınca kanun yararına BOZULMASINA;

 

3) Sanık hakkında asta müessir fiil suçuna ilişkin yapılan uyarlamada, CMK’nın 231/6-a maddesinde öngörülen, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması şeklindeki objektif koşulun gerçekleşmemesi nedeniyle, 353 sayılı Kanun’un 243/4-A madde ve bendi gereğince, bu konuda yeniden bir karar vermek üzere, dava dosyasının …Askeri Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE;

 

29.3.2016 tarihinde, oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy