Askeri Yargıtay 3. Daire 2016/113 Esas 2016/133 Karar
Karar Dilini Çevir:
AskeriYargıtay
Dairesi: 3. Daire
Esas No: 2016/ 113
Karar No: 2016 / 133
Karar Tarihi: 01.03.2016


(1632 S. K. m. 66, 73) (5237 S. K. m. 32, 34, 50, 52, 62) (353 S. K. m. 196, 197, 205, 209, 212, 214, 217, 254) (5271 S. K. m. 263) (7201 S. K. m. 21)

 

Askeri Mahkemece; Dairemizin 5.11.2013 tarihli ve 2013/1125-1213 sayılı ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda sanığın, 10.10.2010-18.10.2010 tarihleri arasında firar suçunu işlediği kabul edilerek, ASCK’nın 66/1-a, 73, TCK’ nın 62, 50/1-a, 52/2-3 ve 52/4’üncü maddeleri uyarınca, sonuç olarak üç bin TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, bu cezasının taksitlendirilmesine, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve hapis cezasının ertelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

 

Sanığın yokluğunda tefhim olunan hükmün tebliği için “…Köyü, …/… adresine tebliğ mazbatası gönderilmiş; mazbatanın dönen parçasında 15.6.2015 tarihli olarak, adı geçen muhatabın adresinden ayrıldığı, yeni adresinin bilinmediği, tebliğ olunan evrakın köy muhtarı M.V.İ.’ye imzası karşılığında teslim edildiği ve 2 Nu’lı haber kağıdının kapıya yapıştırıldığının belirtildiği; sanığın 25.6.2015 tarihinde işlem gören aynı tarihli dilekçesi ile hakkındaki mahkûmiyet hükmüne ilişkin temyiz isteminde bulunduğu görülmektedir.

 

…Askeri Mahkemesince, 27.7.2015 tarihli, 2013/2671 Esas ve 2015/737 Müt. Karar sayılı duruşmasız işlere ait karar ile, sanığın temyiz isteminin kanuni süresi geçtikten sonra yapıldığı belirtilerek, 353 sayılı Kanun’un 214’üncü maddesi uyarınca reddine karar verilmiş;

 

Bu duruşmasız işlere ait karar, yine “…Köyü, …/…” adresine tebliğ mazbatası ile gönderilmiş; mazbatanın dönen parçasında 3.8.2015 tarihli olarak, adı geçen muhatabın adresinden ayrıldığı, yeni adresinin bilinmediği, tebliğ olunan evrakın köy muhtarı M.V.İ.’ye imzası karşılığında teslim edildiği ve 2 Nu.lı haber kağıdının kapıya yapıştırıldığı belirtilmiş; sanık, 5.8.2015 tarihinde işlem gören aynı tarihli dilekçesiyle duruşmasız işlere ait karara itiraz etmiştir.

 

1) Duruşmasız işlere ait karara yönelik itiraz incelemesi:

 

Askeri Mahkemece; açıklanan mahkumiyet hükmüne ilişkin kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm bölümünde, sanığın yokluğunda tefhim olunan hükmün, sanığa tebliğinden itibaren 353 sayılı Kanun’un 254, 196, 197, 205, 209 ve 212’nci maddeleri ile CMK’nın 263’üncü maddeleri uyarınca, hükmün yüzüne karşı verilenler yönünden yüze karşı okunmasından, yokluğunda verilenler yönünden hükmün tebliğinden itibaren bir hafta içinde …Komutanlığı Askeri Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile, tutanak kâtibine tutanak düzenlenmesi için yapılacak beyanla, askeri veya sivil adli makamlara veya asker kişiler yönünden en yakın askeri birlik komutanlığına veya askeri kurum amirliğine veya tutuklular yönünden ceza infaz kurumu ve tutukevi müdürüne yazılı ya da sözlü müracaatla Askeri Yargıtay’da temyizinin mümkün olduğu hususları belirtilmiş olup, kanun yolu süresi, şekli ve mercii duraksamaya yer bırakmayacak bir şekilde açıklanmıştır.

 

Ancak, gerekçeli hükmün tebliğine ilişkin mazbata parçasında “…Köyü, …/…” adresinin mernis adresi olduğu ve muhatabın bu adresten ayrıldığı, yeni adresinin de bilinmediği belirtilerek, Tebligat Kanunu’nun 21’inci maddesi uyarınca tebligat yapılmış ise de, dizi 52 ve 109’da adrese dayalı kayıt sistemindeki adresin “…Mah. … Sok. (…Sitesi B Blok) Nu: … Blok İç Kapı Nu: …/…” olarak belirtildiği, sanığın bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sırasında ne şekilde çağrıldığı belli olmadığı hâlde …’da yapılan iki duruşmaya katıldığı, temyiz ve itiraz istemlerini içeren dilekçelerinin bizzat …’da …Askeri Mahkemesinde işleme alındığı, tebliğin yapıldığı tarih ve sonrası itibarıyla, adrese dayalı kayıt sisteminde kayıtlı güncel adres bilgisine ulaşılamadığı ve …İlçe Jandarma Komutanlığının müzekkere yanıtında adı geçen sanığın, …Köyü’nde ikamet etmediği, halen “…Cad. …Sok. Adalar Apt. Kat: … Nu: … …-…” adresinde ikamet ettiğinin belirtildiği gözetildiğinde, 15.6.2013 tarihli tebliğin usulüne uygun olmadığı, sanığın süresinde temyiz isteminde bulunduğu kabul edildiğinden, Askeri Mahkemenin temyiz isteminin süre yönünden reddine dair 27.7.2015 tarihli, 2013/2671 Esas ve 2015/737 Müt. Karar sayılı DİAK’nın kaldırılarak, 16.4.2015 tarihli, 2013/2671 Esas ve 2015/315 Karar sayılı mahkûmiyet hükmünün incelenmesine başlanmıştır.

 

2) Temyiz incelemesi:

 

Sanığın, 8.10.2010 tarihinde …Asker Hastanesinde muayenesini takiben, …-… arasında tanınacak bir günlük dönüş yol süresi sonunda en geç 9.10.2010 tarihi saat 24.00’de Birliğine katılması gerekirken katılmayarak izinsiz uzaklaştığı, 18.10.2010 tarihinde Birliğine katıldığı, bu suretle 10.10.2010-18.10.2010 tarihleri arasında firar suçunu işlediği anlaşılmaktadır.

 

Askeri Mahkemece; muayene ve dosyanın incelenmesi sonucunda psikiyatri uzmanı bilirkişi tarafından hazırlanan mütalaada, müşahedesine gerek olmadığı, TCK’nın 32/1-2 ve 34’üncü maddelerinden yararlanamayacağı, cezai ehliyetinin tam olduğu, madde kötüye kullanım öyküsünün bulunduğu belirtilen sanığın, haklı ve yerinde gerekçelerle atılı suçu işlediği kabul edilip, kanunun öngördüğü alt sınırdan temel cezanın tayini, kanuni ve takdiri indirimin uygulanması, dosya içeriğiyle uygun şekilde ileride suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılmayarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmaması, hapis cezasının ertelenmemesi ve yasada öngörülen ölçütlere göre takdir ederek kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi suretiyle kurulan mahkûmiyet hükmünde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığından onanmasına karar verilmiştir.

 

Sonuç: Açıklanan nedenlerle;

 

1) Sanığın itirazına atfen ve resen, 353 sayılı Kanun’un 214/2’nci maddesi uyarınca …Askeri Mahkemesinin 27.7.2015 tarihli, 2013/2671 Esas ve 2015/737 Müt.Karar sayılı duruşmasız işlere ait kararının KALDIRILMASINA;

 

2) Sanığın kabule değer görülmeyen temyiz isteminin, 353 sayılı Kanun’un 217/2’nci maddesi uyarınca REDDİNE;

 

Usul ve esas yönlerinden hukuka uygun bulunan mahkumiyet hükmünün ONANMASINA;

 

1.3.2016 tarihinde, tebliğnamedeki görüşe uygun olarak ve oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy